Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla mesaj yayımladı

Published

on

Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.

Mesajda “19 Eylül Gaziler günümüz kutlu olsun. Ebediyete intikal eden gazilerimizi ve şehitlerimizi rahmetle anıyoruz” ifadelerine yer verildi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Cumhurbaşkanlığı bütçesi komitede oy çokluğuyla kabul edildi

Published

on

By

2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı’nda 619 milyon 500 bin TL’lik Cumhurbaşkanlığı bütçesi, Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde oy çokluğuyla kabul edildi.

– Akansoy

Komite toplantısında Cumhurbaşkanlığı bütçesiyle ilgili konuşan CTP Milletvekili Asım Akansoy, Cumhurbaşkanlığı’nın kurumsal varlığının önemli olduğunu söyledi.

Örtülü ödenekteki artışın kendilerini kaygılandırdığını belirten Akansoy, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’na destek sağlanmasının önemli olduğunu belirtti.

Yurt dışında kültür sanatın önemine dikkat çeken Akansoy, Kıbrıslı Türklerin bir açmaz içerisinde olduğunu ifade etti.

Akansoy, stratejik yaklaşımlara ihtiyaç olduğunu, Kıbrıs sorunu konusunda 2006-2017 döneminde ciddi kazanımlar sağladığını kaydetti.

“Bu kazanımları kimsenin göz ardı etmeye hakkı yoktur.” diyen Akansoy, eleştirilerde bulundu.

“‘Üç Millet Tek Devlet’, demekten başka bir şeyi söyleyemiyorsunuz.” şeklinde konuşan Akansoy, ortak akıl olmaması nedeniyle Kıbrıs Türk toplumunun bölündüğünü söyledi.

Temsiliyet konusuna değinen Akansoy, Türkiye ile Kıbrıslı Türkler arasındaki ilişkinin özel bir ilişki olduğunu kaydetti.

Akansoy, “Toplumu Türkiye üzerinen ikiye bölerek konuşmak, bize kazanım sağlamaz. Kıbrıslı Türlerin hak ve çıkarlarını korumak istersek, iyi hazırlanmış bir müzakere masasına ihyiyaç vardır.” dedi.

Kıbrıslı Türklerin bir toplumsal varlık olduğunu belirten Akansoy, “Ambargoların kaldırılmasına bizim ihtiyacımız vardır.” dedi.

Akansoy, söylemlere dikkat edilmesi gerektiğini de ifade etti.

– Hasipoğlıu

UBP Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, eleştirilere yanıt verdi. Hasipoğlu, konuşmasında CTP’ye yapılan bir ithamın olmadığını belirtti.

Konuşmalar sırasında milletvekilleri arasında kısa süreli tartışmalar yaşandı.

– Candan

CTP Miletvekili Armağan Candan, Cumhurbaşkanlığı’nda görev süresinin son bir yılına girildiğini ifade etti.

“Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, dört yıl boyunca Kıbrıs Türk halkının çıkarına hiçbir şey yapmadı, yapamadı.” diyen Candan, eleştirilerde bulundu.

Candan, Cumhurbaşkanı Tatar’ın “Doğrudan ticaret, temas ve uçuşlar” konusunda bir yere varamayacağını gördüğünü öne sürdü.

Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı kayıp bir 5 yıl” iddiasında bulunan Candan, ülkede yaşananlardan dolayı birçok sektörün gerilediğini de savundu.

“Dünyanın gözü önünde bir tek Kıbrıslı Rumlar vardır.” ifadesine yer veren Candan, Türkiye’nin politikalarının da değiştiğini belirtti.

– Şahali

CTP Milletvekili Erkut Şahali, Cumhurbaşkanı Tatar’ın anayasal sorumluluklarından bihaber olduğunu ifade etti.

Eleştirilerde bulunan Şahali, “Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs sorununu bilmiyor, öğrenmek için de çaba sarfetmiyor.” dedi.

Şahali, “Tatar’ın Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi’ne onur konuğu mu yoksa Cumhurbaşkanı olarak mı katıldığı açığa çıkmalı.” ifadelerine yer verdi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a yönelik eleştirilerini sürdüren Şahali, Kıbrıs sorunuyla ilgili sürece değindi.

Şahali, “önümüzdeki süreçte Cumhurbaşkanı Tatar’ın görev süresini tamamlamasını hep birlikte idrak etmiş olacaklarını” ifade etti.

Şahali, kamu kaynaklarının kamu zararına kullanılan kaynaklar haline geldiğini de öne sürdü.

– Taçoy

UBP Milletvekili Hasan Taçoy da, politik sebeblerle Kıbrıs Türk halkına ekonomik zararı olsun diye tutuklanan insanların durumlarının nereye varacağını konuşmadıklarını söyledi.

Taçoy, “Türk Devletleri Teşkilatı’nda Tatar’ın iyi ilişkileriyle başlatılan bir süreç ve bir temsiliyet var.” şeklinde konuştu.

Taçoy, bölgede yaşanan gelişmelerin, adanın enerji, su kullanımlarıyla kapsamlı bir çözüm odağının konuşulması gerektiğini kaydetti.

Etrafta ateş çemberi olduğuna dikkat çeken Taçoy, önemli olanın halk için neyi nasıl ortaya koyacaklarını olduğunu vurguladı.

Kendilerinin üzerine düşen görevlerin çok farklı olduğuna dikkat çeken Taçoy, Kıbrıs konusunda iki devletli siyaset ile bir çözüme ulaşılması gerektiğini kaydetti.

“Ne isterse olsun ya hepimiz konuşacağız ya da hepimiz susacağız.” ifadelerini kullanan Taçoy, Kıbrıs Türk halkının çıkarları doğrultusunda hareket etmek gerektiğini belirtti.

– Akansoy

Yeniden söz alan CTP Milletvekili Asım Akansoy, Kıbrıs Türk halkının kendi kültür ve kimliğini koruyacak bir çözüm üzerinde durulması gerektiğini kaydetti.

Akansoy ayrıca, bu adada eşit partner olmak gerektiğini söyledi.

– Donangil

Milletvekillerini yanıtlayan Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Okan Donangil de vekillere teşekkür ederek, tüm konuşmaları dikkatle dinleyerek gerekli notları aldığını söyledi.

Konuşmalarda yapılan katkılar ve yapıcı eleştirilerden dolayı teşekkür eden Donangil, teşkilat yasası ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası konularında gerekli çalışmaların yapıldığını kaydetti.

Kalemler konusundaki eleştirileri de dikkate aldıklarını söyleyen Donangil, devletin kaynaklarını en iyi şekilde kullanmaya çalıştıklarını belirtti.

Ellerinden geldikçe en iyi şekilde bütçeyi yönetmeye çalıştıklarını dile getiren Donangil, bütçenin hayırlı olmasını diledi.

Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanlığı bütçesi oylandı ve oy çokluğuyla kabul edildi.

Komitede Cumhurbaşkanlığı bütçesinin ardından Cumhuriyet Meclisi bütçesinin görüşülmesine geçildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Gardiyanoğlu, Gürdağ Tuğla Fabrikası’nda incelemelerde bulundu

Published

on

By

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, 24 Şubat’ta çıkan yangında hasara uğrayan Haspolat’taki Gürdağ Tuğla Fabrikası’nı ziyaret ederek tadilat çalışmalarını inceledi.

Bakanlıktan verilen bilgiye göre, Bakan Gardiyanoğlu, Gürdağ Tuğla Fabrikası’nı ziyaretinde Gürdağ Ltd. Direktörü Mustafa Ersözlü’den bilgi aldı.

Gardiyanoğlu, burada yaptığı konuşmada, “Ülkemizin en büyük tuğla üretim tesislerinden biri olan Gürdağ Ltd’de ciddi bir yangın felaketi yaşandı. Yaşanan talihsizlikten sonra Başbakan Ünal Üstel ile birlikte burayı ziyaret etmiştik. Başbakanımızın talimatlarıyla buraya nasıl yardımcı olabiliriz noktasında, 9 ay önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak, tam maaş ve tam sigorta desteğine başladık” dedi.

Sosyal güvenlik yatırımlarını aksatmadan yapan, devlete karşı ödev ve sorumluluklarını tam olarak yerine getiren Gürdağ Ltd’in yanında olduklarını belirten Gardiyanoğlu, “En büyük amacımız sanayi ve üretim sektörünün ayakta kalabilmesi ve bu kuruluşların bir an önce ticari faaliyetlerine dönebilmesiydi. Bugün de bu tesisin tekrardan faaliyete geçmesini görmek bizi son derece gururlandırmıştır.” dedi.

-Ersözlü: “Deneme üretimlerine başladık”

Gürdağ Ltd. Direktörü Mustafa Ersözlü de Bakan Gardiyanoğlu’na ziyaretinden dolayı teşekkür etti, yaşanan yangın felaketinden dolayı maddi ve manevi açıdan zor durumda kaldıklarını kaydetti.

Ersözlü şöyle konuştu:

“Başbakanımız başta olmak üzere bakanlarımız ve devletimiz, sevenlerimiz bu süreçte bizim yanımızda oldu. Bütün bunlardan aldığımız moral ve motivasyonla, bunca yıllık tecrübemizi de ortaya koyarak fabrikamızı daha iyi bir noktaya getirmek için çalıştık, deneme üretimlerine başladık. Yeni ve kaliteli ürünlerimizle, halkımıza tutunmaya ve üretmeye devam edeceğiz. Özellikle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan aldığımız destek olmasa ayakta kalamazdık. Çok teşekkür ederiz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Ekinci, deprem güvenliği konusundaki görüşlerini paylaştı

Published

on

By

Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (KTMMOB) bağlı İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Abdullah Ekinci, Türkiye’deki Kahramanmaraş depremlerinin ardından yürütülen çalışmalar ile Kıbrıs’taki deprem güvenliği konusundaki görüşlerini paylaştı.

Ekinci, yazılı açıklamasında, özellikle okullarda yapılan güçlendirme çalışmalarına değinerek, bu süreçte karşılaşılan zorluklara dikkat çekti.

Ekinci, Kahramanmaraş depremlerinin ardından ülkedeki okulların güvenliğini artırmaya yönelik başlatılan çalışmaları anlattı. Bu çalışmaların, depreme dayanıklı olmayan binaların tespit edilip güçlendirilmesi için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Ekinci, aynı zamanda bu süreçte karşılaşılan finansal ve bürokratik engelleri gündeme getirdi, bu engellerin, sürecin hızını ve etkinliğini olumsuz etkilediğini ifade etti.

-Mevcut yapı stokunun depreme dayanıklılığının artırılması önemli

Ekinci, Kıbrıs’taki deprem tehlikesine de dikkat çekerek, yerel yönetimler ve ilgili kurumların deprem riskine karşı daha kapsamlı önlemler alması gerektiğini kaydetti, Kıbrıs’taki mevcut yapı stokunun depreme dayanıklılığının artırılmasının önemine değindi.

Ekinci, Kahramanmaraş depremi sonrasında okulların depreme dayanıklılığı konusundaki hassasiyetin arttığını belirtti ve bu durumun hükümet üzerinde bir baskı oluşturduğunu, hükümetin de hızlıca çözüm arayışına girdiğini ifade etti.

Ekinci, bu doğrultuda İnşaat Mühendisleri Odası Deprem Komitesi bünyesinde yapılan toplantılarda, özellikle okul binalarının depreme dayanıklılığını değerlendirecek bir yol haritası çizildiğini kaydetti.

Başbakanlık bünyesinde oluşturulan “Deprem ve Doğal Afet Değerlendirme ve İzleme Komisyonu”nda İnşaat Mühendisleri Odası’nın süreci yönettiğini belirten Ekinci, ilk adım olarak mevcut bina stokunun hızla taranmasının önerildiğini aktardı. Ekinci, hızlı tarama metodu ile, okullardan başlayarak hastaneler ve kamu binalarının risk sıralamasının yapıldığını, İnşaat Mühendisleri Odası üyelerinin, yaklaşık 850 binayı incelediğini ve bunlardan 300’ünün okul olduğunu belirtti.

Okulların durumunun daha detaylı incelenmesi için okullardan karot örnekleri alındığını ve laboratuvar testleri yapılarak mevcut malzeme kalitelerinin belirlendiğini ifade eden Ekinci, Başbakanlığın talebi doğrultusunda 300 okuldan 127’sinde ileri tetkiklerin yapılması için projelendirme çalışmalarına başlandığını, çoğu okulun projesi olmamasından dolayı detaylı röleve çalışması yapıldığını, bu süreçlerin güçlendirme veya yeniden yapım kararlarını şekillendirdiğini kaydetti.

-Hükümetin okulların güçlendirilmesi için ayırdığı 200 milyon TL’lik bütçenin yetersiz

Ekinci, bürokratik sebepler nedeniyle sürecin oldukça yavaş ilerlediğini ve hükümetin okulların güçlendirilmesi için ayırdığı 200 milyon TL’lik bütçenin yetersiz olduğunu vurguladı ve okulların güvenli hale getirilmesi için daha fazla kaynak ve hız gerektiğini belirtti.

Deprem ve Doğal Afet Değerlendirme ve İzleme Komisyonu’nda yapılan toplantılarda okulların, depreme karşı dayanıklı hale getirilmesi için güçlendirilmesi veya yıkılıp yeniden yapılması kararlarının verildiğini kaydeden Ekinci, güçlendirme maliyetinin, yeniden yapım maliyetinin yüzde 40-50’sini aşması durumunda binanın yıkılarak yenisinin yapılmasına karar verildiğini, yıkım kararı verilmeden önce binanın tarihi öneminin de değerlendirildiğini ifade etti.

-İki yıl içinde 19 okul tamamlanabildi

Ekinci, 127 okuldan 82’sinin projelerinin tamamlandığını, 40 okulun ihalesinin yapıldığını ve 28 okulda yer tesliminin gerçekleştirildiğini belirtti. Ancak, tüm bu süreçlerin oldukça yavaş ilerlediğine dikkat çeken Ekinci, iki yıl içinde yalnızca 19 okulun tamamlanabildiğini vurguladı.

Ekinci, enflasyon nedeniyle inşaat sektöründe yaşanan mali sorunlara da değindi. Ekinci, müteahhitlerle yaşanan anlaşmazlıkların projeleri olumsuz etkilediğini ve pek çok mühendisin kontrollük ve müşavirlik hizmet bedellerinin ödenmemesine rağmen işlerini özveri göstererek sürdürdüğünü belirtti, bu koşulların, devletin okul binalarındaki güçlendirme çalışmalarını sekteye uğrattığını ifade etti.

KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Abdullah Ekinci, projelerde yaşanan mali zorluklar ve ödeme sorunlarına dikkat çekerek, ödemelerin zamanında yapılmaması nedeniyle inşaat sektöründe ciddi sıkıntıların baş gösterdiğini belirtti. Ekinci, projelerin eski birim maliyetler üzerinden yapılmasına rağmen ödemelerin zamanında gerçekleşmediğini, müteahhitlerin ve mühendislerin ciddi finansal kayıplar yaşadığını ifade etti. Ekinci, ödemelerin yapılmamasına rağmen mühendislerin kontrollük ve müşavirlik hizmetlerini özveri ile yürüttüğünü ancak birçok mühendisin projeleri bırakma noktasına geldiğini belirtti.

-Kamuda yaşanan bürokratik engeller işleri yavaşlatıyor

Ekinci, ayrıca, kamu sektöründe yaşanan bürokratik engellerin işlerin ilerlemesini yavaşlattığını da vurguladı. Bu sorunun çözülmesi amacıyla yapılan bir toplantıda Başbakanlık ve Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin, sorunun kısa süre içinde çözüleceğini belirttiklerini aktaran Ekinci, ancak aradan geçen zamana rağmen henüz herhangi bir ödeme yapılmadığını ifade etti.

Ekinci, sadece geçmişte yapılan bir ödemenin olduğunu, ancak şu an için yeni bir ödeme yapılmasının söz konusu olmadığını belirtti. Ekinci, bu durumun projelerin hızını ve etkinliğini ciddi şekilde olumsuz etkilediğini kaydetti.

Ekinci, 2007 yılından beri uygulanan ve 2015’te yasallaştırılan deprem yönetmeliği doğrultusunda, eski binaların güncel koşullara göre değerlendirilmesi ve gerekli görülmesi durumunda güçlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Ancak, bu konuda zamanında gerekli adımların atılmadığını vurgulayan Ekinci, güçlendirme çalışmalarının yalnızca okullarla sınırlı kalmaması gerektiğini, aynı yaklaşımın kamu ve özel binalar için de uygulanması gerektiğini ifade etti.

Ekinci, depreme dayanıklı olmayan binaların güçlendirilmesinin, okullarda nasıl yapılıyorsa, diğer yapılarda da aynı şekilde gerçekleştirilebileceğini kaydetti.

Bu tür güçlendirme çalışmalarının hem kamu, hem de özel sektörde yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulayan Ekinci, deprem güvenliği için yapılması gerekenlerin başında bilimsel verilere dayalı analizlerin yer aldığını belirtti. Bu süreçte belediyelere önemli görevler düştüğünü ifade eden Ekinci, yerel yönetimlerin, binaların depreme dayanıklılığını artırmak için aktif bir şekilde çalışması gerektiğini dile getirdi.

Kıbrıs’ta çevreye duyarlı ve dayanıklı yapılar inşa etmek için devletin ve belediyelerin daha dikkatli olmaları gerektiğini ifade eden Ekinci, sürdürülebilir ve deprem güvenli yapılar için yerli mühendislerin katkılarının büyük önem taşıdığını kaydetti. Ekinci, bu tür projelerin sadece yapısal güvenlik değil, aynı zamanda çevresel etkiler göz önünde bulundurularak tasarlanması gerektiğini de belirtti.

Devamını Oku

Trending

Reklam