Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Değirmenlik-Çataldere Göleti ile Tatlısu Sulama Göleti’nin ıslah çalışmaları başladı

Published

on

 

 

Değirmenlik-Çataldere Göleti ile Tatlısu Sulama Göleti’nde ıslah çalışmaları başladı.

Tarım ve Doğal kaynaklar Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından göletlerin ıslahı için gönderilen iki adet ekskavatör, adaya geldi.

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı, Değirmenlik Belediyesi ve Mineraliköy Kooperatifi işbirliğinde başlatılan Değirmenlik-Çataldere Göleti’nin ıslah çalışmalarını Bakan Oğuz yerinde inceledi.

-Oğuz

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dursun Oğuz göletlerin ıslah çalışmaları esnasında yaptığı açıklamada, amaçlarının ülkedeki su kaynaklarını en verimli şekilde kullanmak olduğunu dile getirdi.

Oğuz, göletlerdeki yağmur sularını muhafaza ederek gerek tarım alanında gerekse farklı alanlarda kullanmanın önemine değinerek, hem yer altı sularına olan katkısı hem de doğaya olan katkısı yanında orman yangınlarını söndürme esnasında özellikle denize uzak olan yerlerde bu göletlerin çok büyük su kaynağı teşkil ettiğine vurgu yaptı.

Bakan Oğuz, ülkedeki su yönetimi kapsamında bakanlık olarak Su Dairesi ile birlikte göletler ve dere yataklarının temizliği ve ıslahı ile ilgili çalışma başlatıldığını duyurdu.

Oğuz, daha önce temizlenerek ıslahı yapılan birçok göletin su tutumu olduğunu ve bunun mutluluk verici olduğunu söyledi.

Değirmenlik Belediyesi ve Minareliköy Kooparatifi’nden gelen talep doğrultusunda bu göletlerin fiziki şartlarının uygun olmasından dolayı bu çalışmayı başlattıklarını belirten Oğuz, ”Türkiye Cumhuriyeti ülkemize gölet temizliği için iki adet ekskavatör gönderdi. Bu çalışmalarımız tamamlanana kadar bu ekskavatörler burada kalacaktır. Önce Değirmenlik-Çataldere Göleti, sonra Tatlısu Sulama Göleti ıslah edilecek. Bu göletin bu bölgede çok önemli bir fonksiyonu var.” dedi.

Göletlerin temizlenerek ıslah edilmesi tarımsal faaliyetlerin yapılması, suyun ekonomiye değer katması ve diğer ihtiyaçların giderilmesi anlamında çok büyük bir değer olduğunu söyleyen Oğuz, “Yer altı sularının azaldığı ve tarımsal faaliyetlerde kuyu sularının yetersiz kaldığı bir ortamda yağmur sularının tutulması ve kaynak olarak kullanılması çok önemlidir. Bugün bu bölgeyi ıslah ederken Değirmenlik Belediyesi ve Minareliköy Kooperatifi’nin yardımlarından dolayı teşekkür ederiz” dedi.

İş birliğinin önemine değinen Bakan Oğuz, Su Dairesi’nin teknik personellerinin gece gündüz çalışarak planlama yaptığını, herkesin amacının kısa sürede göletlerin temizlenerek kapasitelerinin artırılması olduğunu söyledi.

Su Dairesi’nin yürüttüğü çalışmalarda göletlerin içerisinde yaklaşık 45-50 m’lik dolgu biriktiğine dikkat çeken Oğuz, bu alanların temizlenmesi yönünde 20 yıl sonra adım atıldığının altını çizdi.

Bakan Oğuz, Değirmenlik-Çataldere Göleti yanında Tatlısu Sulama Göleti’nin de 1975 yılından beri ıslah edilmediğini, daha önce yapılan gölet ıslahlarında başarılı sonuçlar alındığını hatırlatarak, bu göletlerin yeraltı suları için büyük önem taşıdığını söyledi.

Amaçlarının yağmur sularının mevcut göletlerin hafızalarında tutmayı, hem tarım alanında hem de ekonomik anlamda tarımsal sulama faaliyetlerinde kullanımını sağlamak olduğunu belirtti. Yer altı su kaynaklarının ülke için çok önemli olduğunu söyleyen Oğuz, göletlerin bu yüzden tarımsal faaliyetlerin karşılanmasında önemli bir kaynak olduğunu belirtti.

Bakan Oğuz, göletlerin ıslahı için 2 adet ekskavatör sağlayan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a, TC Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’ye teşekkür etti.

-Karavezirler

Değirmenlik Belediye Başkanı Ali Karavezirler, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dursun Oğuz’a bölgede başlatmış olduğu çalışmalar için teşekkür etti.

Karavezirler, Değirmenlik-Çataldere Göleti’nin 20 yıldır ıslah edilmediğine dikkat çekerek, başlatılan temizlik çalışmalarının bir buçuk ay gibi kısa süre içerisinde sonuçlanacak olmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Kış ayında göletin su toplaması ile bölge halkına çok faydası olacağını belirten Karavezirler, Minareliköy Kooperatifi’nin bir çalışma başlattığını, bölgede bulunan zeytin ağaçlarının olduğu yerlere su boruları döşendiğini ve buradan bölgedeki zeytinlere su takviyesi yapılarak zeytin ağaçlarının daha verimli ve kaliteli olacağını söyledi.

-Güçlüsoy

Çataldere Göleti Sulama Birliği Başkanı Durali Güçlüsoy da yaptığı konuşmada, Çataldere Göleti’nin faaliyete geçtiği günden bugüne ilk kez kapsamlı bir temizlik ve ıslah çalışması yapıldığını dile getirerek, geçtiğimiz yıllarda Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği KEİ Ofisi ve Minareliköy Kooperatifi Şirketi katkıları ile 650 dönüm zeytin bahçesi damlama sulama projesi kapsamında damlama sulamaya geçildiğini belirtti.

Güçlüsoy, ”Çataldere göletinin temizlenmesi damlama sulama projesine katkı, doğamıza ve yeraltı sularına takviye, hepsinden önemlisi ise olası bir yangın esnasında havadan müdahale yapacak olan hava araçlarına ulaşılabilir su kaynaklarını hazır halde tutmasıdır. Bu bağlamda Çataldere Göleti Sulama Birliği olarak uzun zamandır yaptığımız girişimler neticesinde Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri ve KKTC Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı Su İşleri Dairesi öncülüğünde göletlerimizin temizliğine başlanmış bulunulmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti devlet yetkililerine, KKTC Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığına, Değirmenlik Belediyesi’ne, Minareliköy Kooperatifi Kredi Şti.’ne katkılarından dolayı teşekkür ederiz” dedi.

-Orçan

Tatlısu Belediye Başkanı Hayri Orçan, bir yıl önce bölgede yine böyle bir çalışma yapıldığını hatırlatarak, bölgedeki göletlerin içerisinde biriken çamur ve atıkların temizlenerek, kapasitelerinin artırdığını söyledi.

Orçan, 47 yıl sonra temizlenmesi için start verilen gölet için çalışma başlatan Tarım Bakanlığı’na ve TC Devlet Su İşleri Dairesi’ne teşekkür etti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Gardiyanoğlu, Gürdağ Tuğla Fabrikası’nda incelemelerde bulundu

Published

on

By

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, 24 Şubat’ta çıkan yangında hasara uğrayan Haspolat’taki Gürdağ Tuğla Fabrikası’nı ziyaret ederek tadilat çalışmalarını inceledi.

Bakanlıktan verilen bilgiye göre, Bakan Gardiyanoğlu, Gürdağ Tuğla Fabrikası’nı ziyaretinde Gürdağ Ltd. Direktörü Mustafa Ersözlü’den bilgi aldı.

Gardiyanoğlu, burada yaptığı konuşmada, “Ülkemizin en büyük tuğla üretim tesislerinden biri olan Gürdağ Ltd’de ciddi bir yangın felaketi yaşandı. Yaşanan talihsizlikten sonra Başbakan Ünal Üstel ile birlikte burayı ziyaret etmiştik. Başbakanımızın talimatlarıyla buraya nasıl yardımcı olabiliriz noktasında, 9 ay önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak, tam maaş ve tam sigorta desteğine başladık” dedi.

Sosyal güvenlik yatırımlarını aksatmadan yapan, devlete karşı ödev ve sorumluluklarını tam olarak yerine getiren Gürdağ Ltd’in yanında olduklarını belirten Gardiyanoğlu, “En büyük amacımız sanayi ve üretim sektörünün ayakta kalabilmesi ve bu kuruluşların bir an önce ticari faaliyetlerine dönebilmesiydi. Bugün de bu tesisin tekrardan faaliyete geçmesini görmek bizi son derece gururlandırmıştır.” dedi.

-Ersözlü: “Deneme üretimlerine başladık”

Gürdağ Ltd. Direktörü Mustafa Ersözlü de Bakan Gardiyanoğlu’na ziyaretinden dolayı teşekkür etti, yaşanan yangın felaketinden dolayı maddi ve manevi açıdan zor durumda kaldıklarını kaydetti.

Ersözlü şöyle konuştu:

“Başbakanımız başta olmak üzere bakanlarımız ve devletimiz, sevenlerimiz bu süreçte bizim yanımızda oldu. Bütün bunlardan aldığımız moral ve motivasyonla, bunca yıllık tecrübemizi de ortaya koyarak fabrikamızı daha iyi bir noktaya getirmek için çalıştık, deneme üretimlerine başladık. Yeni ve kaliteli ürünlerimizle, halkımıza tutunmaya ve üretmeye devam edeceğiz. Özellikle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan aldığımız destek olmasa ayakta kalamazdık. Çok teşekkür ederiz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Ekinci, deprem güvenliği konusundaki görüşlerini paylaştı

Published

on

By

Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (KTMMOB) bağlı İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Abdullah Ekinci, Türkiye’deki Kahramanmaraş depremlerinin ardından yürütülen çalışmalar ile Kıbrıs’taki deprem güvenliği konusundaki görüşlerini paylaştı.

Ekinci, yazılı açıklamasında, özellikle okullarda yapılan güçlendirme çalışmalarına değinerek, bu süreçte karşılaşılan zorluklara dikkat çekti.

Ekinci, Kahramanmaraş depremlerinin ardından ülkedeki okulların güvenliğini artırmaya yönelik başlatılan çalışmaları anlattı. Bu çalışmaların, depreme dayanıklı olmayan binaların tespit edilip güçlendirilmesi için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Ekinci, aynı zamanda bu süreçte karşılaşılan finansal ve bürokratik engelleri gündeme getirdi, bu engellerin, sürecin hızını ve etkinliğini olumsuz etkilediğini ifade etti.

-Mevcut yapı stokunun depreme dayanıklılığının artırılması önemli

Ekinci, Kıbrıs’taki deprem tehlikesine de dikkat çekerek, yerel yönetimler ve ilgili kurumların deprem riskine karşı daha kapsamlı önlemler alması gerektiğini kaydetti, Kıbrıs’taki mevcut yapı stokunun depreme dayanıklılığının artırılmasının önemine değindi.

Ekinci, Kahramanmaraş depremi sonrasında okulların depreme dayanıklılığı konusundaki hassasiyetin arttığını belirtti ve bu durumun hükümet üzerinde bir baskı oluşturduğunu, hükümetin de hızlıca çözüm arayışına girdiğini ifade etti.

Ekinci, bu doğrultuda İnşaat Mühendisleri Odası Deprem Komitesi bünyesinde yapılan toplantılarda, özellikle okul binalarının depreme dayanıklılığını değerlendirecek bir yol haritası çizildiğini kaydetti.

Başbakanlık bünyesinde oluşturulan “Deprem ve Doğal Afet Değerlendirme ve İzleme Komisyonu”nda İnşaat Mühendisleri Odası’nın süreci yönettiğini belirten Ekinci, ilk adım olarak mevcut bina stokunun hızla taranmasının önerildiğini aktardı. Ekinci, hızlı tarama metodu ile, okullardan başlayarak hastaneler ve kamu binalarının risk sıralamasının yapıldığını, İnşaat Mühendisleri Odası üyelerinin, yaklaşık 850 binayı incelediğini ve bunlardan 300’ünün okul olduğunu belirtti.

Okulların durumunun daha detaylı incelenmesi için okullardan karot örnekleri alındığını ve laboratuvar testleri yapılarak mevcut malzeme kalitelerinin belirlendiğini ifade eden Ekinci, Başbakanlığın talebi doğrultusunda 300 okuldan 127’sinde ileri tetkiklerin yapılması için projelendirme çalışmalarına başlandığını, çoğu okulun projesi olmamasından dolayı detaylı röleve çalışması yapıldığını, bu süreçlerin güçlendirme veya yeniden yapım kararlarını şekillendirdiğini kaydetti.

-Hükümetin okulların güçlendirilmesi için ayırdığı 200 milyon TL’lik bütçenin yetersiz

Ekinci, bürokratik sebepler nedeniyle sürecin oldukça yavaş ilerlediğini ve hükümetin okulların güçlendirilmesi için ayırdığı 200 milyon TL’lik bütçenin yetersiz olduğunu vurguladı ve okulların güvenli hale getirilmesi için daha fazla kaynak ve hız gerektiğini belirtti.

Deprem ve Doğal Afet Değerlendirme ve İzleme Komisyonu’nda yapılan toplantılarda okulların, depreme karşı dayanıklı hale getirilmesi için güçlendirilmesi veya yıkılıp yeniden yapılması kararlarının verildiğini kaydeden Ekinci, güçlendirme maliyetinin, yeniden yapım maliyetinin yüzde 40-50’sini aşması durumunda binanın yıkılarak yenisinin yapılmasına karar verildiğini, yıkım kararı verilmeden önce binanın tarihi öneminin de değerlendirildiğini ifade etti.

-İki yıl içinde 19 okul tamamlanabildi

Ekinci, 127 okuldan 82’sinin projelerinin tamamlandığını, 40 okulun ihalesinin yapıldığını ve 28 okulda yer tesliminin gerçekleştirildiğini belirtti. Ancak, tüm bu süreçlerin oldukça yavaş ilerlediğine dikkat çeken Ekinci, iki yıl içinde yalnızca 19 okulun tamamlanabildiğini vurguladı.

Ekinci, enflasyon nedeniyle inşaat sektöründe yaşanan mali sorunlara da değindi. Ekinci, müteahhitlerle yaşanan anlaşmazlıkların projeleri olumsuz etkilediğini ve pek çok mühendisin kontrollük ve müşavirlik hizmet bedellerinin ödenmemesine rağmen işlerini özveri göstererek sürdürdüğünü belirtti, bu koşulların, devletin okul binalarındaki güçlendirme çalışmalarını sekteye uğrattığını ifade etti.

KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Abdullah Ekinci, projelerde yaşanan mali zorluklar ve ödeme sorunlarına dikkat çekerek, ödemelerin zamanında yapılmaması nedeniyle inşaat sektöründe ciddi sıkıntıların baş gösterdiğini belirtti. Ekinci, projelerin eski birim maliyetler üzerinden yapılmasına rağmen ödemelerin zamanında gerçekleşmediğini, müteahhitlerin ve mühendislerin ciddi finansal kayıplar yaşadığını ifade etti. Ekinci, ödemelerin yapılmamasına rağmen mühendislerin kontrollük ve müşavirlik hizmetlerini özveri ile yürüttüğünü ancak birçok mühendisin projeleri bırakma noktasına geldiğini belirtti.

-Kamuda yaşanan bürokratik engeller işleri yavaşlatıyor

Ekinci, ayrıca, kamu sektöründe yaşanan bürokratik engellerin işlerin ilerlemesini yavaşlattığını da vurguladı. Bu sorunun çözülmesi amacıyla yapılan bir toplantıda Başbakanlık ve Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin, sorunun kısa süre içinde çözüleceğini belirttiklerini aktaran Ekinci, ancak aradan geçen zamana rağmen henüz herhangi bir ödeme yapılmadığını ifade etti.

Ekinci, sadece geçmişte yapılan bir ödemenin olduğunu, ancak şu an için yeni bir ödeme yapılmasının söz konusu olmadığını belirtti. Ekinci, bu durumun projelerin hızını ve etkinliğini ciddi şekilde olumsuz etkilediğini kaydetti.

Ekinci, 2007 yılından beri uygulanan ve 2015’te yasallaştırılan deprem yönetmeliği doğrultusunda, eski binaların güncel koşullara göre değerlendirilmesi ve gerekli görülmesi durumunda güçlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Ancak, bu konuda zamanında gerekli adımların atılmadığını vurgulayan Ekinci, güçlendirme çalışmalarının yalnızca okullarla sınırlı kalmaması gerektiğini, aynı yaklaşımın kamu ve özel binalar için de uygulanması gerektiğini ifade etti.

Ekinci, depreme dayanıklı olmayan binaların güçlendirilmesinin, okullarda nasıl yapılıyorsa, diğer yapılarda da aynı şekilde gerçekleştirilebileceğini kaydetti.

Bu tür güçlendirme çalışmalarının hem kamu, hem de özel sektörde yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulayan Ekinci, deprem güvenliği için yapılması gerekenlerin başında bilimsel verilere dayalı analizlerin yer aldığını belirtti. Bu süreçte belediyelere önemli görevler düştüğünü ifade eden Ekinci, yerel yönetimlerin, binaların depreme dayanıklılığını artırmak için aktif bir şekilde çalışması gerektiğini dile getirdi.

Kıbrıs’ta çevreye duyarlı ve dayanıklı yapılar inşa etmek için devletin ve belediyelerin daha dikkatli olmaları gerektiğini ifade eden Ekinci, sürdürülebilir ve deprem güvenli yapılar için yerli mühendislerin katkılarının büyük önem taşıdığını kaydetti. Ekinci, bu tür projelerin sadece yapısal güvenlik değil, aynı zamanda çevresel etkiler göz önünde bulundurularak tasarlanması gerektiğini de belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

CTP: Biz varız, kararlıyız, ülkemizi güzel günlere kavuşturacağız

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), “hukuk ve demokrasiye sahip çıktığı gibi hep birlikte ülkeye de sahip çıkacağını” belirtti.

“Demokrasi ve hukuka sahip çıktık. Yalana, hileye, sahteliğe geçit vermedik. Bunu hep birlikte başardık.” diyen CTP, yozlaşmış zihniyetin hep birlikte değiştirileceğini kaydetti.

CTP, “Biz varız, kararlıyız, ülkemizi güzel günlere kavuşturacağız” açıklamasında bulundu.

Partiden yapılan yazılı açıklamada, CTP’nin hukuksuzluğa karşı durduğu, demokrasiye yapılan saldırılara direnç gösterdiği kaydedilerek, halkın da desteğiyle elde edilen sonucun demokrasiye olan inancın ve kararlılığın somut göstergesi olduğu belirtildi.

Bir buçuk ayda, 4 farklı adayla, 16 tur Meclis Başkanlığı seçimi yapıldığının kaydedildiği açıklamada, “Siyaset tarihimizde yüz karası olarak anılacak bir süreç yaşadık. Demokrasiyi ayaklar altına alarak Meclis’i krize sürükleyenleri ve halkın iradesini hiçe sayanları bir kez daha tanıdık” ifadeleri kullanıldı.

“Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak, hukuka ve demokrasiye sahip çıktığımız gibi ülkemize de sahip çıkmaya devam edeceğiz” denilen açıklamada, esnaf, sanayici, işçi, emekçi, zanaatkâr, çiftçi ile yokluğa ve yoksulluğa karşı çözüm üretmenin, hep birlikte güçlü bir duruş sergilemenin zamanı olduğu da kaydedildi.

Ülkede ihale yolsuzlukları ve yandaş istihdamları yapıldığının, eğitim ve sağlık sistemlerinin çöktüğünün de savunulduğu açıklamada, bunların da hesabının sorulacağı belirtildi, “Bu yolda ilerlerken, halkımızın desteği en büyük gücümüz olacak” denildi.

Devamını Oku

Trending

Reklam