Milli Eğitim Bakanlığı ve Çatalköy Esentepe Belediyesi işbirliğinde, yardımseverlerin katkılarıyla hayata geçecek, Esentepe İlkokulu yeni okul binasının temelleri törenle atıldı.

Törende ilk konuşmayı Esentepe İlkokulu Müdürü Ahmet Akçaylı yaptı.

Akçaylı, eğitimde başarının sadece bir kurumun değil, toplumun el birliğiyle mümkün olabileceğine de vurgu yaptı.

Çatalköy –Esentepe Belediye Başkanı Ceyhun Kırok da Esentepe İlkokulu yeni binasının , eğitime duydukları inanç ve çocuklara duydukları sorumluluğun yeni bir simgesi olduğunu, bu vizyonun bir devamı olarak bin 650 metrekarelik kapalı alana sahip Esentepe İlkokulu’nun temellerinin atılacağını belirtti.

Kırok, atılan temelin sadece bir okul binası değil, umudun, geleceğin, toplumun idealinin temeli olduğunu dile getirdi.

Cumhuriyet Meclisi Başkan Yardımcısı Fazilet Özdenefe de temel atma törenine katıldı.

Özdenefe, temelleri atılan okul binasının ,bölge çocuklarının güvenli, modern ve güzel bir ortamda eğitim göreceği, geleceğe umutla hazırlanacağı bir yuva olacağını söyledi.

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu da, yeni okul projelerinin , ‘Bir Okulda Sen Yap Kampanyası’nın devamı niteliğinde olduğunu dile getirerek güç birliğinin diğer belediye başkanları , hayırseverlere örnek olmasını diledi.

Bakanlık , yerel yönetimler ve hayırseverler işbirliğinde 23 okulun hayata geçtiğini, bugün ise 24’üncünün temellerinin atıldığını ifade eden Çavuşoğlu Esentepe yeni ilkokul binasının tamamlanması için öngörülen sürenin 1 yıl olsa da, inşaatın iyi bir koordinasyonla 2026 Şubat ayında tamamlanabileceğine inanç belirtti.

Çavuşoğlu, ,’Bir Okulda Sen Yap Kampanyası’na katılmaları için vatandaşlara da çağrıda bulundu.

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da, yerel merkezi yönetim, özel sektör ve hayırseverler işbirliğiyle ortaya çıkacak her eserin, Kıbrıs Türk halkının eseri olacağını vurguladı.
Erhürman, öğrenci merkezli eğitim önemine de vurgu yaptı.

Erhürman, “Okullaşma , modern okullara, modern binalara sahip olmak, güvenli binalara sahip olmak evet bir adımdır.Ama bu yeterli bir adım değildir.O binanın içinde öğrenci merkezli bir eğitim,mutlu, motive ve donanımlı öğretmenler olmalı ve o öğretmenlere de çağdaş bir müfredat, çağdaş bir program sunulmalıdır” dedi.

Konuşmaların ardından Esentepe İlkokulu yeni binasının temelleri atıldı.

Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi Genel Kurulu Fransa’nın Strazburg şehrinde gerçekleşiyor.
Toplantılara Cumhuriyet Meclisi adına Milletvekilleri Oğuzhan Hasipoğlu ve Armağan Candan katılıyor.

Cumhuriyet Meclisi AKPA Heyet Başkanı Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu “İnsan Haklarının spor yoluyla korunması” ve “Olimpizm ruhunun objektif olarak spor değerlerine hizmet edip etmediğininin” tartışıldığı oturumda Kıbrıs Türk gençlerine uygulanan spor ambargosu konusunda konuştu.

AKPA üyesi Danimarka Milletvekilleri Kim Valentin ve Morgen Jensen’in raporlarının görüşüldüğü oturumda Hasipoğlu, Kıbrıs Türk gençliğinin maruz kaldığı haksızlıkları gündeme getirdi.

Hasipoğlu, iki tarafın da 40 yılı aşkın süredir federasyon görüşmeleri yapmasına rağmen Kıbrıs Türk gençliğine uygulanan ambargonun kalkmadığını, bu bağlamda Genel Kurul’da görüşülmekte olan insan haklarının spor yoluyla korunması başlığının önemli olduğuna dikkat çekti .

Oğuzhan Hasipoğlu ayrıca, Avrupa siyasetinin Kıbrıs Türkü’ne adil davranmadığını, görüşülen iki konu başlığı gereği siyaseti geri planda tutarak, gençlere uluslararası arenada spor müsabakalarına katılma hakkının verilmesinin İnsan Hakları savunucusu olan Avrupa Konseyi’nin yükümlülüğü olduğunu ifade etti.

Hasipoğlu, AKPA Milletvekillerine adil olun ve gerekli adımları atın çağrısında bulundu.

Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği, yerli üretimin hükümet tarafından yeterince desteklenmediğini kaydederek, planlı ve sürdürülebilir üretim yapılmadığı takdirde 1 yıl içerisinde çoğu üreticinin batacağını açıkladı.

Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Adil Onalt ve birlik yönetimi bugün düzenlediği basın toplantısında, kuzu ithalatı, et fiyatları, süt ve hayvancılık sektöründe yaşadıkları sıkıntılara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Onalt yaptığı konuşmada, ülkede “üretirken batan ilk sektör” olarak tarihe geçmek istemediklerini kaydederek, damızlık ithal kuzu konusu için bir heyetin 10 Temmuz’da İspanya’ya gideceğini ve Barcelona’dan yola çıkacak ithal kuzuların Ağustos başında Gazimağusa Limanı’nda olacağını belirtti.

Adil Onalt ayrıca fiyatını 300 TL’de tuttukları canlı kuzunun devletin denetim yapmaması sebebiyle marketlerde 1200 TL’den satılmasını “beceriksizlik” olarak niteledi.

Binboğa Yem Fabrikas konusuna da değinen Onalt, “Binboğa bizim namusumuzdur, biz temizleyeceğiz” dedi. Binboğa tesislerinin içini temizlediklerini dile getiren ONalt, Binboğa olmazsa özel sektörün yem konusunda üreticiyi bitireceğini ifade etti.

Kendilerinin üreticiler olarak ellerini taşın altına soktuklarını fakat tarafların tümünün bunu yapmadığını savunan iOnalt, 30 Haziran’ın son gün olarak belirlendiğini, bu tarihten sonrasında yeni bir yol haritasının belirleneceğini söyledi.

Onalt ayrıca, ülkede bulunan 30 bin yabancı işçinin maaşlarını harcamayıp, memleketine yollamasını eleştirerek, bu kişilerin maaşlarından her ay 1000 TL kesilmesi halinde yerli üretimde hiçbir sorun kalmayacağını da iddia etti.

Adil Onalt’ın ardından söz alan diğer birlik yetkilileri yaşanan sorunlara ilişkin değerlendirmeler yapıp, çözüm önerilerinde bulundu. 21 aylık son süreçte hayvancıların maliyetlerinin artmaya devam ettiğini belirten üreticiler, buna karşın süt fiyatının asgari ücret karşısında erimeye devam ettiğini kaydetti. Üreticiler, “süt fazlası var” açıklaması yapıldığına işaret ederek, şu an süt üretiminin rantabl olmadığını söyledi.

-“Limit belirlesinler ona göre üretim yapalım”

Süt imalatçılarının sür üretimi artırılsın baskısına rağmen yetkililerin ısrarla süt fazlası var açıklaması yaptığına dikkati çeken üreticiler, “kota – limit” uygulamasıyla kendilerine ne kadar süt üretilmesi gerektiğinin söylenmesini talep ederek, “Limit belirlesinler ona göre üretim yapalım” dedi.

Büyük şirketlerin ve ortakların sektöre zarar verdiği savunan bazı üreticiler öncelikle “gerçek hayvancı”nın saptanması gerektiğini belirtti. Üreticiler ayrıca kurak bir yıldan geçilmesinden dolayı ekstra teşvik verilmesi ve yem ihtiyacının giderilmesine katkı sağlanmasını talep etti.

Üreticilerin yüzde 12 ile kredi aldığı Kalkınma Bankası’nın bugün faizi yüzde 35-36’lara çekmesini de eleştiren üreticiler, faizin yüzde 21’e alınması için girişimlerini sürdürdüklerini belirtti.

Avrupa Birliği (AB) ile ilişkiler konusunda bir sıkıntı olmadığını, ada çapındaki tüm bürolarla temas halinde olduklarını kaydeden üreticiler, birliğin yasa ve tüzük yenileme çalışmalarının sürdüğüne de işaret etti. “Başıboş köpek” sorununa da değinen üreticiler, büyük belediyelerden biriyle iş birliği içinde sorunun çözülebileceğine vurgu yapıldı.