Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk-İngiliz Derneği heyetini kabul etti

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk-İngiliz Derneği (ATA) yetkililerini ve üyelerini kabul etti.

Tatar, kabulde yaptığı konuşmada, ATA heyetinin kendisini ziyaretinden duyduğu mutluluğu ifade ederek, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, dünyanın en güzel ülkelerinden bir tanesidir. Sizi aramızda görmekten, sizin ülkemize sosyal, kültürel ve ekonomik katkılarınızdan dolayı teşekkür ediyorum. Kıbrıs Türk halkı her zaman İngiliz sistemini ve adalet anlayışını benimsemiştir. İngiltere’nin Kıbrıs Adası’yla güçlü ve tarihi bir bağı vardır. Egemen Kıbrıs Türk halkı bu adada 1571 yılından beri vardır ve bu adanın eşit ortak sahibidir. Ancak maalesef bugün, İngiltere’nin bize yaptığı haksız muameleler vardır. Bu eşitsizlik muamelesinin, sizi de üzüp etkilediği kanaatindeyim” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının yüzlerce yıl bu adada yaşarken, İngiltere’nin çok az bir dönem adaya hükmettiğini belirterek kendi üslerinin adını Egemen İngiliz Üssü koyarken, Kıbrıs Türk halkına “Siz egemen değilsiniz” demeye çalıştıklarını kaydetti.

Kıbrıs Türkü’nün self-determinasyon hakkının olduğunu ifade eden Tatar, egemen eşit bir halk olduğunu söyleyerek, “Kendi devletimizin çatısı altında özgürce yaşamaktayız. Unutulmamalıdır ki bu adada 1963-1974 tarihleri arasında bir soykırım yaşanmıştı. Anavatan Türkiye garantörlük hakkını kullanarak 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekâtı’nı gerçekleştirmeseydi bugün bu adada varlığımızı sürdüremeyecektik. Çünkü onların hedefi Kıbrıs’ı bir Helen adası yapmaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar sözlerine şöyle devam etti:

“İşte bu nedenle Londra’ya en son yaptığımız ziyaret esnasında oradaki birçok milletvekili ve Lordlar Kamarası’nda önde gelen medya mensuplarıyla önemli toplantı ve röportajlar verdim. Neden iki devletli vizyonumuzun olduğunu örnekleriyle anlattık. Neden egemen ve eşit bir halk olduğumuzu da ifade ettik. Kıbrıs Rum tarafının federal zemindeki antlaşmaları 15 kez reddettiğini, 2004 yılındaki Annan Planı ve 2017 yılındaki Crans-Montana’da Rumların antlaşmayı da yine reddettiğini anlattım. Artık uluslararası toplumun Kıbrıs’taki gerçekleri kabul etmesi gerekmektedir. Kıbrıs Türk halkını görmezlikten gelmek büyük bir yanlıştır. Egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü zemininde ileriye dönük bir gelecek için çalışmalarımıza proaktif bir şekilde devam ediyoruz.”

İnsanlık dışı izolasyonlara da değinen Tatar, “Bu izolasyonlar bizim yaşama hakkımızı da etkilemektedir. Bu çağda, bu statükonun sorumlusu biz olmadığımız halde, çözümü hep isteyen taraf olduğumuz halde KKTC üzerinde ambargolar devam etmektedir” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, İngiltere’nin AB’den çıktıktan sonra Kıbrıs Türk halkına daha yapıcı ve adil davranması gerektiğini vurguladıklarını, doğrudan ticaretin yanında doğrudan uçuşların da yapılması gerektiğini anlattı.

ATA Başkanı Philip Lloyd ise yaptığı konuşmada, kendilerini kabulünden dolayı Cumhurbaşkanı Tatar’a teşekkürlerini sundu.

Lloyd, Cumhurbaşkanı Tatar’a destek verdiklerini belirterek, KKTC’de yaşamaktan büyük mutluluk duyduklarını belirtti. ATA Başkanı Philip Lloyd ve Başkan Yardımcısı Hatice Salih Kerimgil bu çerçevede Tatar’a ATA’nın faaliyetleri hakkında bilgi verip derneğin temel hedefinin, KKTC’de ikamet eden Türk, İngiliz ve yabancı insanları bir araya getirmek olduğunu ifade ederek, birçok kültürel ve sosyal faaliyetler yürüttüklerini anlattı.

Cumhurbaşkanı Tatar’a Lloyd tarafından, çerçevelenmiş ATA logosu takdim edildi. Cumhurbaşkanı Tatar da ziyaretçi heyete, İngilizce dilinde çıkarılan ve Cumhurbaşkanlığı’nda geçen iki yılda yapılan çalışmaları belgeleyen “Kıbrıs’ta İki Devletli Vizyon” adlı kitabını takdim etti.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Karadeniz Kültür Derneği, Yeniboğaziçi ve LAÇ belediyelerinden eş zamanlı plaj temizliği

Published

on

By

Karadeniz Kültür Derneği, Yeniboğaziçi Belediyesi ve Lapta Alsancak Çamlıbel (LAÇ) Belediyesi iş birliğiyle çevre kirliliğine dikkat çekmek amacıyla eş zamanlı bir plaj temizliği etkinliği yaptı. 

Karadeniz Kültür Derneğinden verilen bilgiye göre gönüllüler ile belediye ekiplerinin katıldığı etkinlikte bu sabah eş zamanlı olarak iki farklı bölgede  Yeniboğaziçi Belediyesi Plajı ve LAÇ Belediyesine bağlı plajların temizliği yapıldı.

Etkinlikte konuşan Temiz Kumsallar Komitesi Sözcüsü Emin Yazıcı, bugünkü temizlik kampanyasıyla farkındalık oluşturmak istediklerini  belirterek, “Amacımız, gelecek nesillere daha temiz bir çevre bırakmak ve bu konuda sürdürülebilir projeler üretmek” dedi.

Halkın bu tür etkinliklere destek vermesinin çevre bilincinin gelişmesi açısından önemli olduğuna da dikkat çeken Yazıcı, “Temiz bir dünya, hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu projemize ortak olan LAÇ Belediyesi, Yeniboğaziçi Belediyesi, Cittaslow ekibi, sosyal gençlik derneğine ve Karadeniz Kültür Derneği yönetimine, üyelerine ve katkı sağlayan tüm duyarlı vatandaşlarımıza teşekkür ederiz.” dedi.

 

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

KKTC’deki öğrencilik yıllarında tadından etkilendiği yaban mersininin Zonguldak’ta üreticisi oldu

Published

on

By

Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde yaşayan psikolog Selçuk Kaymak, öğrencilik yıllarında tadından etkilendiği tıbbi ve aromatik bitkilerden yaban mersini (mavi yemiş) yetiştirmeye başladı.

Kentte bir kurumda psikolog olarak görev yapan 31 yaşındaki Kaymak, KKTC’de üniversite eğitimi aldığı yıllarda ilk kez yediği yaban mersininin tadını beğendi.

Çocukluk yıllarından bu yana doğa ve toprakla iç içe büyüyen Kaymak, zaman içerisinde eğitimini tamamlayıp mesleğini eline almasının ardından belirli zamanlarda şehir stresinden uzak kalmak, toprak ve hayvancılıkla uğraşan ailesine katkı sağlamak amacıyla yaban mersini yetiştirmeye karar verdi.

Araştırmalar yapan Kaymak, bu meyveyi yetiştirmek için Litvanya’dan özel olarak toprak, İstanbul’dan da fidanları getirtti. Babasına ait iki dönümlük bahçede üretime başlayan Kaymak, ilk hasadını geçen yıl yaptı.

İşten kalan zamanlarını bahçede geçiren ve bahçeye gelenlere mahsulü doğrudan toplama imkanı da sunan Kaymak, gayretiyle gençlere örnek olmayı hedefliyor.

– “Kesinlikle ticari amaç gütmüyorum”

Selçuk Kaymak, AA muhabirine, köyde doğup büyüdüğünü, doğaya ve toprağa karşı her zaman ilgisinin olduğunu söyledi.

Yaban mersinini ilk kez KKTC’de tükettiğini ve tadını beğendiğini aktaran Kaymak, daha sonraları bununla ilgili araştırmalar yaptığını, mesleğini eline aldıktan sonra da babasının bahçesinde bu işi yapmaya karar verdiğini anlattı.

Kaymak, iki dönümlük arazide çalışmalara başladığını belirterek, “Bin fidanım var. Yaklaşık 2,5 yıldır bu işi tamamen doğal, kendi imkanlarımla, otomasyon sistemim olmadan yapmaya çalışıyorum. Bu yıl ikinci kez hasat ediyorum. Severek yapıp bu işte olmaya çalışıyorum.” dedi.

Toprakla uğraşmayı sevdiğini dile getiren Kaymak, şöyle devam etti:

“Bu işi yapabilir miyim diye düşündüm. Büyük emekler sonucunda bahçeyi kurdum. Bahçeyi kurarken de ailem ve yakınlarımdan destek aldım. Yaban mersini içerisinde zaten bin adet, ‘hobi amaçlı üretim’ olarak geçer çünkü genelde büyük bahçelerde 20-25 bin fidan bulunur. Kesinlikle ticari amaç gütmüyorum. Aileme kazancı oluyor. Benimki hobi, zaman geçirme. Doğayla, toprakla buluşarak kendimi deşarj etme yöntemi olarak bu bahçeyi kullanıyorum. Mesleki olarak söylersem, benim terapi yöntemim. Doğa bizi gerçekten tamir ediyor. Buna her zaman inanırım.”

Kaymak, yaban mersininin, içerdiği yüksek antioksidan, vitamin ve mineral değerleri sayesinde faydalı olduğunu aktardı.

Yaban mersininin özel besleme ve bakım koşulları olduğunu, özel toprak istediğini anlatan Kaymak, meyvenin bakımıyla sabırla ve özenle ilgilendiğini dile getirdi.

Kaymak, bir işi gerçekleştirmek için istekli olmanın önemine işaret ederek, “Bir şeyi yapabilme gücü insanların içinde varsa kesinlikle bırakmasınlar çünkü ben bunu hissettim ve isteyerek başladım. Fidanlarımı İstanbul’dan getirtip evimin önüne koyduğumda, ‘Bunlar ne?’ diye söylenenler muhakkak olmuştur. Bu hale gelebileceğine kimse inanmamıştır ama ben inanıyordum.” ifadelerini kullandı.

İnanmanın başarmanın yarısı olduğunu vurgulayan Kaymak, “Bu işin severek yapılması gerekiyor. Sadece ticari amaçla bu işi yapacaklarsa yapmasınlar. Bahçemdeki her fidanı tanıyorum. Onların ne durumda olduğunu takip etmeye çalışıyorum.” diye konuştu.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar, Melbourne’daki 20 Temmuz etkinliğine canlı bağlantı ile katıldı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Avustralya’nın Melbourne kentinde North Cyprus Turkish Community of Victoria (Viktorya Kuzey Kıbrıs Türk Cemiyeti) ve bu derneğin Yaşlılar Kolu tarafından düzenlenen 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı törenine canlı bağlantı ile katılarak Kıbrıs Türk toplumuna seslendi.

Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre etkinlikte, Cumhurbaşkanı Tatar’ın mesajı, salonda bulunan konuklar tarafından ilgiyle karşılandı.

Cumhurbaşkanı Tatar, mesajında, Kıbrıs Türk halkının özgürlük mücadelesinin önemine vurgu yaparak, Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümünü gururla andıklarını belirtti. Törende katılımcılara, “20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nız kutlu olsun” mesajı iletildi.

Törene, Melbourne KKTC Fahri Temsilcisi Hasan Sayar, Türkiye Cumhuriyeti Melbourne Başkonsolosu Doğan Ferhat Işık, geçmişte Melbourne Başkonsolosluğu ve Lefkoşa Büyükelçiliği Müsteşarlığı görevlerinde bulunan Mehmet Seyit Apak, North Cyprus Turkish Community of Victoria Başkanı  Lütfiye Ali, Yaşlılar Kolu Başkanı Emel Hüseyin, Viktorya Kıbrıs Türk Gaziler Derneği Başkanı Hüseyin Sonuç, Cumhurbaşkanlığı Yurt Dışı Kıbrıslı Türkler Komitesi Avustralya üyesi ve Kıbrıs Türk Profesyoneller Odası Başkanı Nevin Hüseyin, iş insanları Yüksel Kemal ve Soner Hüseyin, Kıbrıs Türk asıllı futbolcu Aziz Behic’in babası Yaşar Behic, ve cemiyet mensuplarından Numan Atılgan Turan da katıldı.

Törenin devamında, “geçmişin acı dolu hatıraları paylaşıldı” belirtilen açıklamada, “Mücahitler, esaret ve zulümle geçen yıllardaki yaşanmışlıklarını anlatarak duygu dolu anlar yaşattı. Emel Hüseyin’in kendi yazdığı ‘Karaoğlan’ adlı şiiri okuması ise büyük beğeni topladı” denildi.

Etkinlik, Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümüne özel hazırlanan pastanın kesilmesi ve ikramlarla sona erdi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam