Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Taçoy:İhtiyat Sandığı Yönetim Kurulu emekçinin özvarlıklarına sahip çıktı

Published

on

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy, İhtiyat Sandığına ait arazinin satılması yönünde talep olduğunu ancak İhtiyat Sandığı Yönetim Kurulu’nun buna ret yanıtı verdiğini belirtti.

“Bir işadamının İhtiyat Sandığına ait olan bir arazinin kendisine satılması ile ilgili dilekçesi oldu. İhtiyat Sandığı’nın Ilgaz bölgesinde oldukça büyük arazileri var. Bunlardan bir tanesinin satış talebi oldu” diyen Bakan Taçoy, konunun İhtiyat Sandığı Yönetim Kurulu’nda görüşüldüğünü ve talebin reddedildiğini söyledi.

“ARAZİ İÇİN TALEP VAR AMA SATIŞ DİYE BİRŞEY YOK”

Bakan Taçoy, “Şimdi şuanda söz konusu yer bir başkasının kirasında ve kullanımındadır. Yönetim Kurulu, kira sözleşmesinin olduğu noktada başka birine satışının olamayacağını iddia ederek, oradaki satışın gerçekleşemeyeceği görüşünü beyan etti. Ve ikinci bir karar olarak buradaki arazilerin parasal olarak değerlerinin ne olduğuna ilişkin yeniden değerlendirme, araştırma noktasında çalışma yapıyor. Haklarıdır. İştirakçilerin yıllarca yaptığı birikimlerin oradaki payıdır. Değerinin bilinmesi normaldir” dedi.

Hasan Taçoy, “Olağan veya olağandışı bir şekilde zaten Yönetim Kurulu yardımcı olmaları gerektiği noktada zaten yardımcı oluyor. Örneğin zaman içerisinde o bölgenin gelişmesi ile ilgili bazı arazilerde inşaatların yapılması ve bizden de geçiş hakkı talep etmeleri değerlendiriliyor. Olumlu karşılananlar kamulaştırma kaydı ile ve parasının alınmasıyla bir şekilde vatandaşa yardımcı olunması noktasına gidiliyor. Hiç kimsenin hakkı orada yenmiyor. Yönetim Kurulu emekçinin özvarlıklarına sahip çıktı. Bunu rahatlıkla söyleyebiliriz”dedi.

“İHTİYAT SANDIĞI BİLANÇOSUNUN YÜZDE 20 KAR PAYI İŞTİRAKÇİLERİN HESAPLARINA ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA YATACAK”

İhtiyat Sandığı Yönetim Kurulu’nun geçtiğimiz haftaki toplantısında aldığı bilançosunun yüzde 20 kar payını iştirakçilerine dağıtma kararına dün imza attığını söyleyen Bakan Taçoy, “İmzaladım artık yürürlükte. Önümüzdeki hafta Sayın Başbakanımızın da düğmeye basmasıyla bu paralar hesaplara yatacak. Swayın Başbakan bütçe geçerken de talimatları vermişti. Bu hafta da müjdeyi iştirakçilerimize, üyelerimize bildirecektir diye düşünüyorum”diye konuştu.

“ASGARİ ÜCRET MEVZUATINI VE RAKAMINI ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA TARTIŞACAĞIZ”

Bir soru üzerine Bakan Taçoy, Asgari Ücretin Mayıs ayı içerisinde yeniden değerlendirileceğini söyledi.

Hasan Taçoy, “Hem Asgari Ücret mevzuatını hem de rakamsal olarak bunun nasıl olması gerektiğini tartışacağız. Bu tartışmayı önümüzdeki haftadan itibaren yani Mayıs ayının ilk haftası başlatmak istiyoruz ki belki de beklentiden çok daha önce bir yanıt verebiliriz. Aldığımız direktifler ve tartışma da Bakanlar Kurulu’nda bu yöndedir. Sayın Başkanın getirdiği öneri de aynı yöndedir. Mevzautı tartışacağız kısa sürede olması mümkün değil. Ancak Asgari Ücretin değişiminin hangi ayda Haziran’da mı yoksa Temmuz’un başında mı uygulamaya girecek. Onu konuşacağız” dedi.

“ENGELSİZ YAŞAM EVİ ÖZERK BİR YAPI İLE AÇILACAK”

Engelsiz Yaşam Evi’nin gündeminin ilk sırasında olduğunu da kaydeden Bakan Taçoy, “Benim kanayan yaram. Her söylediğimde içimin kanadığı bir yaradır. Bir sitem; yasayı bundan 5 ay önce bitirdim.Yasanın içeriği hiçbir kadrolu personel olmadığı için Personel Dairesi ile anlaşamadım.Ve yasayı geçtiğimiz günlerde geri çekmek mecburiyetinde kaldım. Bunu nasıl aşabilirim noktasındaki düşüncelerimi geliştirdim” şeklinde konuştu.

Engelsiz Yaşam Evi’ndeki tüm çelik ve bakır kablolardan oluşan alt yapı malzemelerinin çalınmasının yaklaşık 400 bin Euroluk bir zarar olduğunu kaydeden Taçoy, söz konusu zararı özverili kişilerin karşılayacağı noktasında hiçbir şüphesi olmadığını, bunun da garantisini aldığını söyledi.

Bakan Taçoy, “ İşadamlarımız, Merkez Bankası tarafından bu yardım yapılır. Buranın işletilmesi noktasında devlet binası nasıl işletilecek? Bakanlar Kurulu’nda bunu konuştuk. Bir Vakıf Yönetimi ile Vakıflarla, Evkaf diye nitelendirdiğimiz kısmı ile ortak bir şekilde burayı çalıştırabilir miyğiz? Tam bağımsız bir yönetim ataya bilir miyiz? gibi düşüncelerimiz var. Yarın bunun toplantısını ikinci kez yapacağız. Bu konuda belli bir sözleşme hazırladık. Yarın bunu konuşacağız. Bu sözleşmenin neticesinde burayı tam bağımsız özerk bir yapı ile açmak istiyoruz. Geceli 30 kadar, gündüz de ise ilk etapta 72 daha sonra 88 kişiyi kadar engelli çocuğumuzun bakımını üstlenmek istiyoruz” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Hasipoğlu: Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam TMK’dır

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını kararı BRT ekranlarında değerlendirdi.

Hasipoğlu, AİHM’in bu kararla bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun etkin bir iç hukuk yolu olduğunu teyit ettiğini söyledi.

Kararın, Güney Kıbrıs’ın TMK’yı etkisizleştirme çabalarına güçlü bir yanıt niteliğinde olduğunu belirten Hasipoğlu, TMK’nın varlığını sürdürebilmesi için yapılan ödemelerin ve hükümetin bu konudaki kararlılığının büyük önem taşıdığını vurguladı.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan hakları Mahkemesi’nin Rum Mediterranean Tours şirketiyle ilgili Türkiye hakkında verdiği kararı değerlendirdi. Hasipoğlu, AİHM’in bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olduğunu tescillediğini belirtti.

BRT ekranlarında konuşan Hasipoğlu, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi 67/ 2005 sayılı yasa ile kurulan Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK)’nun etkinliğini ortadan kaldırmak için elinden geleni yaptığını söyledi.

Güney Kıbrıs’ın daha öncede benzer bir davayı da AİHM’e götürdüğünü anımsatan Hasipoğlu “ AİHM, bir kez daha etkin iç hukuk yolu olarak TMK’yı gösterdi. Bu önemli bir karardır.” Dedi.

Davaya konu olan mülkün Kapalı Maraş bölgesinde bulunduğunu belirten Hasipoğlu, Rum tarafının bu meseleyi hızla AİHM’e taşıyarak, TMK’nın etkinliğini zayıflatmak ve aleyhte bir karar çıkması durumunda “haksız tutuklamaların” önünü açmayı hedeflediğini belirtti. Hasipoğlu, “Bu karar, AİHM’in Güney Kıbrıs’a tutuklamalar konusunda verdiği sert bir cevaptır. Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam, yargı yolu TMK’dır. Bunun dışında alternatif yoktur.” Dedi.

Kararda, Vakıflar İdaresi’nin davada taraf olmasının adil yargılanma hakkının ihlali anlamına gelmediğinin de tespit edildiğini söyleyen Hasipoğlu, AİHM’in “mülkiyet hakkı ihlalinin giderilmesinde tek çözüm iade değildir, tazminatla da çözülebilir” vurgusunu önemli bulduklarını belirtti.

TMK’nın etkinliğinin büyük ölçüde yapılan ödemelere bağlı olduğunu vurgulayan Hasipoğlu, Ünal Üstel hükümeti döneminde bu konuda ciddi adımlar atıldığını ifade etti.
Hasipoğlu,” Biz bugün TMK’da bu ödemeleri yapmasaydık bizim lehimize olacak bir karar çıkmayacaktı. Bu zamana kadar Rum vatandaşlarına 350 milyon 850 bin sterlin ödeme yapılmıştır. Sadece 2024-2025 yılında Üstel hükümetinin yaratmış olduğu fonla 106 milyon 374 bin sterlinlik ödeme yapılmış ve 230 dava sonuçlandırılmıştır.” İfadelerini kullandı.

Geçtiğimiz hafta KKTC Meclis heyetiyle birlikte Strasbourg’da olduklarını belirten Hasipoğlu, Avrupa Konseyi’nde TMK’nın etkinliğiyle ilgili yapılması beklenen bir oylamanın, AİHM kararının açıklanması nedeniyle Aralık ayına ertelendiğini de bildirdi.

Hasipoğlu, Rum tarafının Kıbrıslı Türklerin mallarına vasilik sistemi kurduğunu belirterek “Bütün Kıbrıslı Türklerin mallarını adeta dondurmuş kamulaştırmış, bir kısmını ise hiç kamulaştırmadan GKRY vatandaşlarının tahsisine bırakmış, Kıbrıslı Türklerin mallarının üzerine evler, apartmanlar inşa etmiştir. Her şeyi çözümden sonraya endekslemiş. Biz ise çözümü beklemeden onlara bu ödemeleri yapıyoruz.” dedi.

Avrupa’nın tanımadığı bir devlet olarak Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu’nun içinde kaldıklarını ancak sözde tanınan bir devlet olan GKRY ise TMK’yı yok saymaya devam ettiğini kaydeden Hasipoğlu, Rum tarafının tek taraflı ve hukuka aykırı uygulamaları karşısında karşılıklılık ilkesi gereği ne gerekiyorsa yapılacağını vurguladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

HP Genel Başkanı Özersay: “TMK hala etkili bir iç hukuk yoludur; gecikmeler acilen giderilmeli”

Published

on

By

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından KKTC’deki Kıbrıs Rum mallarına ilişkin bugün açıklanan kararı değerlendiren Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) tüm olumsuzluklara rağmen AİHM tarafından hâlâ etkili bir iç hukuk yolu olarak kabul edildiğini belirterek, “AİHM kararını hafife almak yerine ciddiyetle dikkate almalıyız” ifadelerini kullandı.

Halkın Partisi’nden yapılan açıklamaya göre, AİHM kararında başvuru sürecindeki gecikmeler nedeniyle Türkiye aleyhine tazminata hükmedildiğini ancak TMK’nın işlevselliğinin ortadan kalkmadığını belirten Özersay, bu gecikmelerin giderilmesi için acilen önlem alınması gerektiğini savundu.

“Bu konunun şakası yoktur” diyen ve TMK’nın bu çerçevede etkin şekilde değerlendirilmesi gerektiği yönünde görüş bildiren Özersay, Rum tarafının tutuklamalarla Kıbrıs Türk tarafına uyguladığı baskının mantıksızlığının dünya kamuoyuna anlatılması açısından da bu durumun önemli olduğunu söyledi.

Değerlendirmesinde, AİHM’in Vakıflar İdaresi’nin TMK sürecine taraf olarak katılmasının adil yargılanma hakkını ihlal etmediğini, iadenin taşınmaz hakkı açısından tek çözüm yolu olarak görülmediğini ve Rum tarafının Yüksek İdare Mahkemesi yargıçlarının tarafsızlığına yönelik iddialarının da AİHM tarafından yerinde bulunmadığını ileri süren Özersay, TMK’nın geçerliliğinin bir kez daha teyit edildiğini vurguladı.

İdari gecikmelerin giderilmemesi halinde ileride daha ciddi sorunların yaşanabileceğini belirten Özersay, Komisyonun etkinliğinin artırılması için düzenli bir fon sistemi oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Dışişleri Bakanlığı’ndan AİHM kararına ilişkin açıklama: “TMK etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildi”

Published

on

By

Dışişleri Bakanlığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) bugünkü K.V. Mediterranean Tours Limited kararına ilişkin açıklama yaparak, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildiğine vurgu yaptı.

Açıklamada, AİHM’in söz konusu kararında, Kapalı Maraş’taki bir taşınmaza ilişkin hak iddialarını içeren başvuruyu değerlendirirken, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki haklarını ileri sürmek isteyen Kıbrıslı Rumlar için etkin bir iç hukuk yolu olduğunu bir kez daha teyit ettiği belirtildi.

AİHM’in ayrıca, taşınmazın Kapalı Maraş’ta bulunması sebebiyle Kıbrıs Türk Vakıflar İdaresi’nin (Evkaf) TMK sürecine taraf edilmesinin adil yargılanma ilkesine aykırı olmadığına kanaat getirdiği ve Yüksek Mahkeme’nin tarafsızlığına yönelik iddiaları reddettiği vurgulandı.

Bakanlık açıklamanın devamında, “Gelinen aşamada, ülkemizdeki mülkiyet rejiminin güvencesi olarak gördüğümüz Taşınmaz Mal Komisyonu’nun çalışmalarını etkin bir şekilde sürdürmeye devam etmesi için gerekenin yapılması hususundaki kararlılığımızı bu vesileyle bir kez daha yineleriz” ifadelerine yer verdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam