Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Şehit Pilot Yüzbaşı Topel’in naaşını teslim alan doktor ile Erenköy Direnişi gazileri o günleri anlattı

Published

on

Kıbrıs’ta Rumların Türk varlığına son vermek için 1964’te Erenköy saldırısı üzerine direnişe katılan gaziler ile bölgeye başlatılan hava operasyonunda uçağı düştükten sonra Rumlarca işkenceyle şehit edilen Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel’in naaşını teslim alan Türk doktor Zihni Uzman, 59 yıl önce yaşadıklarının zorlu bir süreç olduğunu söyledi.

Rumların Kıbrıs Türklerine yönelik etnik temizlik yapmasına ve büyük bir askeri güçle Erenköy’e saldırılarına son vermek maksadıyla Türkiye’nin 8 Ağustos 1964’te gerçekleştirdiği hava harekatında uçağının düşmesi sonucu esir alındıktan sonra işkenceyle şehit edilen Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel’in naaşını teslim alan Uzman, o anları göz yaşları içinde anlattı.

Uzman, 11 Ağustos günü Lefkoşa Genel Hastanesi’nde ilk yardım mesul doktoru vazifesiyle nöbetçi olduğunu, o gün öğleden sonra Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel’in cenazesinin BM Barış Gücü askerlerince hastaneye getirildiğini söyledi.

Cengiz Topel’in naaşının getirileceğini duyan Lefkoşa’daki Türkler ve hekimlerin büyük bir bölümünün hastaneye geldiğini anlatan Uzman, “Cengiz Topel’in insanlık dışı işkencelere maruz kalmış cenazesini teslim aldım. Gördüklerim karşısında günlerce ağladım. Vücudunun bütün organlarında işkence izleri vardı. Yara, kırık ve eziklerle doluydu. Cengiz Topel, insanlık dışı işkencelere maruz kalmıştı. Bu insanlık dışı işkence halen gözlerimin önündedir. Bu olay, Kıbrıs Türklerinin arasında infiale sebep olmuştu.” ifadelerini kullandı.

Rumların işkenceleri sonucu şehit olan Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel’in cenazesini teslim alıp ilk tespitleri yaptığını belirten Uzman, şehidin naaşının 12 Ağustos 1964’te uçakla Türkiye’ye gönderildiğini dile getirdi.

– “Nasıl Çanakkale geçilmediyse Erenköy de düşmedi ve teslim olmadı”

Erenköy Mücahitler Derneği Başkanı Mustafa Arıkan da Türkiye’de öğrenciyken direnişe katılmak üzere Kıbrıs’a geldiklerini belirterek, 5 Ağustos 1964’ten itibaren Rumların, ordu, polis ve Ada’yı Yunanistan’a bağlamak üzere kurulan EOKA terör örgütü vasıtasıyla Erenköy’e büyük bir saldırı başlattıklarını söyledi.

Erenköy Direnişi’nin 8 Ağustos’a kadar sürdüğünü anlatan Arıkan, “Erenköy direnişi, Kıbrıs Türklerinin Çanakkale’sidir. Dünyanın çeşitli yerlerinde eğitim gören 700-800 kadar üniversite öğrencisi direnişe katıldı. Komutanlarımız, bize Çanakkale’de Mustafa Kemal Atatürk gibi ölmeyi emretmişlerdi. Rumların eline sağ geçmemek için canlı yakalansak da kendimizi öldürecektik. Şehadetin yöntemi bize kalmıştı. Nasıl Çanakkale geçilmediyse Erenköy de düşmedi ve teslim olmadı.” şeklinde konuştu.

Arıkan, Erenköy Direnişi sırasında Rum ablukası yüzünden açlığa mahkum edildiklerini, yemek ve diğer malzemelere ihtiyaçlarının olduğu halde Birleşmiş Milletlerin (BM) girişimiyle o dönemki Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı olan 3. Makarios’un gönderdiği gıda yardımını kabul etmediklerini dile getirdi.

Türkiye’nin Erenköy’deki direnişe katılan Kıbrıs Türklerini kurtarmak üzere 8 Ağustos 1964’te başlattığı hava operasyonunda ilk önce bölgeye keşif uçaklarının geldiğini anlatan Arıkan, “İlk uçaklar, zannedersem bir Rum hücumbotunu batırdıktan sonra biraz uçup gitti. Bizde derin bir umutsuzluk oluştu. Sonra uçaklar tekrar gelince büyük sevinç duyduk. Operasyonun başlamasında rahmetli Rauf Raif Denktaş’ın Türkiye’deki yöneticilere yazdığı son mektup etkili olmuştu.” diye konuştu.

– “Türk uçakları gelince sevincimizden sokaklara taştık”

İstanbul Üniversitesi’nde öğrenciyken topraklarını savunmak ve Kıbrıs’ın Girit olmasını önlemek için Ada’ya gelerek Erenköy Direnişi’ne iştirak ettiğini belirten Enver Yetkili de Rumların, Erenköy’ü 10-12 bin kişilik kuvvetle, Grivas gibi terör örgütü EOKA elebaşılarının önderliğinde ablukaya aldıklarını anlattı.

Yetkili, Erenköy’de 560’ı öğrenci olmak üzere 750 kadar mücahidin 17 kilometrekarelik alanı savunmaya çalıştığını belirterek, şunları söyledi:

“Biz asker değildik, öğrenciydik. Üstelik savunmaya çalıştığımız bölge büyük, biz azdık. Çatışmalarda şehitlerimiz vardı. Komutanımız Ali Rıza Vuruşkan, 7 Ağustos 1964’te tedricen geri çekilmemizi istedi. 3 kilometrekarelik alanda 5 köye sıkışmıştık. Yine gücümüz yetersizdi ve Erenköy’ü savunmakta zorlanacaktık. Rauf Denktaş ve Rıza Vuruşkan tarafından Türkiye’den savaş uçaklarının gelmesi talep edildi. Akşam saat 17.00 sularında 5 uçaklık bir Türk keşif kolu, Erenköy üzerinde belirdi. Keşif yapıldıktan bir saat sonra 60-63 kadar savaş uçağı gönderilerek Rumlar, büyük bir hezimete uğratıldı ve de bizler kurtulduk.”

Türk uçaklarını gördüğünde tarifi imkansız sevinç yaşadığını ifade eden Yetkili, “Türk uçakları gelince sevincimizden sokaklara taştık. Sevinçten göz yaşlarımıza hakim olamadık, uçaklara el salladık. Keşif uçaklarından sonra Türk savaş jetlerinin gelmeyeceğini zannederek hüzne kapılmıştık, ardından üzüntümüz sevince dönüştü.” diye konuştu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Güngör Çöplüğü’nde iş kazası: Ağır yaralanan Hüseyin Kurt hayatını kaybetti

Published

on

By

 

 

 

Polis Basın Subaylığı’ndan verilen bilgiye göre bugünGüngör Çöplüğü’nde meydana gelen iş kazasında ağır yaralanan Hüseyin KURT (E-56), tedavi görmekte olduğu Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılmayarak yaşamını yitirmiştir. Polisin olayla ilgili soruşturması devam ediyor

Devamını Oku

Kıbrıs

Başbakan Üstel:İİT’nin İstanbul Deklerasyonu’nda Kıbrıs Türk halkına verilen güçlü destekten büyük memnuniyet duydum

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın yayımladığı İstanbul Deklarasyonu’nda Kıbrıs Türk halkına verilen güçlü destekten büyük bir memnuniyet duyduğunu belirtti.

Başbakanlık’tan yapılan açıklamaya göre, Üstel, “Kıbrıs Türk halkının haklı davasına yönelik bu açık ve kararlı duruş, İslam dünyasının vicdanlı yaklaşımının somut bir göstergesidir.” dedi.

Deklarasyonun 24. paragrafında, Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarına, egemen eşitliği ile eşit uluslararası statüsü temelinde güçlü şekilde vurgu yapılmasının da son derece kıymetli olduğunu vurgulayan Üstel şöyle devam etti:

“Yıllardır maruz bırakıldığımız haksız izolasyonlara karşı ses veren, halkımızla doğrudan temasın artmasını savunan bu irade, bizlere yalnız olmadığımızı bir kez daha göstermiştir.

Bu önemli deklarasyonda emeği bulunan başta anavatan Türkiye Cumhuriyeti olmak üzere, tüm dost ve kardeş ülkelere en içten teşekkürlerimi sunarım.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Üç yerli üründe limit üstü, bir üründe tavsiye dışı bitki koruma ürünü tespit edildi

Published

on

By

Tarım Dairesi, yerli ürünlerden domates ve asma yaprağı, ithal ürünlerden ise üzümde limit üstü ve tavsiye dışı bitki koruma ürünü tespit edildiğini açıkladı.

Tarım Dairesi’nin 13 -20 Haziran tarihleri arasındaki haftalık gıda denetim sonuçlarına göre, ithal ürünlerden alınan 54 numunenin 52’si temiz çıktı, limit üstü bitki koruma ürünü içeren iki numuneye rastlandı. SVS Tic. Ltd. Şti.’ ye ait iki üzüm, firmanın isteği üzerine imha edildi.

Yerli ürünlerde ise, 18 numunenin 14’ü temiz çıkarken, üç numunede limit üstü bitki koruma ürünü, bir numunede tavsiye dışı bitki koruma ürünü tespit edildi.

Limit üstü bitki koruma ürününden dolayı, Tepebaşı köyü sakini Gülizar Yıldırım’a ait domates, Tatlısu sakini Abdullah Özdilek’e ait domates ve Vadili sakini Elif Güven’e ait domatesin hasadı
bir sonraki laboratuvar analizine kadar durduruldu.

Bunun yanında, Yıldırım’a ait kasalarda toplanmış domates ve tavsiye dışı bitki koruma ürünü tespit edilen Mevlevi sakini Ramazan Değirmenci’ye ait asma yaprağı imha edildi.

Devamını Oku

Trending

Reklam