Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Başbakan Üstel: Türkiye sadece adadaki toprakların değil, Kıbrıs Türkü’nün de garantisidir

Published

on

Başbakan Ünal Üstel, “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 77. ve 78. BM Genel Kurullarında yaptığı devletimizi tanıyın çağrısı, Türk Devletleri Teşkilatı’nda (TDT)  her gün yükselen temsiliyet gücümüz, Türk devletleri ile kurduğumuz ve gelişen bağlarımız, Azerbaycan’da dalgalanmaya başlayan bayrağımız, yeni dönemin adeta müjdecisidir” dedi.

Türkiye’de kardeşleriyle birlikte olmanın her zaman Kıbrıs Türk halkına güç verdiğini belirten Üstel, “Milletimiz ve devletimiz adına son derece önemli gelişmelerin ve dönüşümlerin yaşandığı yeni bir dönemden geçiyoruz” şeklinde konuştu.

Başbakanlık’tan verilen bilgiye göre Ankara dönüşünde açıklamalarda bulunan Üstel, BM Genel Kurulu’nda, Kıbrıs Türk halkının hür ve gür sesi olan, Kıbrıs Türk halkının haklılığını bir kez daha tüm dünyaya duyuran Erdoğan’a, yaptığı çağrılardan ve destekten dolayı bir teşekkürlerini sundu.

Geçen gün toplanan Milli Güvenlik Kurulu’nun ardından yayınlanan bildiride, Kıbrıs’la ilgili ortaya konan görüşlerin de Türkiye ve KKTC’nin iki devlet tek millet olduğunun adeta dünyaya yeniden haykırılması olduğunu belirten Üstel, şunları kaydetti:

“Türkiye’nin, uluslararası hukuk ve antlaşmalardan kaynaklanan hakları çerçevesinde Kıbrıs Türklerinin güvenliği ve huzurunun teminatı olmaya devam edeceği açıktır ve nettir. Bazılarının düşüncesi farklı olabilir, ancak bilinmelidir ki; Türkiye sadece adadaki toprakların değil, üzerinde yaşayan Kıbrıs Türkü’nün de garantisidir, garantörüdür. Kıbrıs Türk Halkı olarak, 60 yıldır devam eden Kıbrıs sorununa ilişkin yapılan müzakerelerde iyi niyetimizle ve samimiyetimizle, kalıcı bir çözüme ulaşılması için tüm çabayı ortaya koyduk. Ne var ki; masada oturduğumuz 50 yıllık süre içerisinde aynı iyi niyeti ve samimiyeti muhataplarımızdan ve dünyadan göremedik.  Ortaya çıkmıştır ki; Rum tarafının amacı bir çözüme varmak değildi. Onların tek amacı bizi 50 yıl masaya mahkum ederek kendi devletimizi yüceltmemiz ve tanıtmamızın önünü kesmekti. Biz bunu Cuellar Belgesi, Gali Fikirler Dizisi, Annan Planı ve Crans Montana süreçlerinde net bir şekilde gördük.  Bunu sadece biz görmedik dünya da gördü.”

-“Duvara toslamış federal çözüm temelinde müzakere etmemizi kimse beklemesin”

Dünyanın bu gerçeği görmesine karşın Kıbrıs Türk halkına verdiği hiç bir sözü yerine getirmediğini kaydeden Başbakan Üstel, “Gelinen bu aşamada, hiç kimse bizden 50 yıl daha masaya mahkum şekilde, ucu açık, sonuç getirmeyecek, duvara toslamış federal çözüm temelinde müzakere etmemizi beklemesin. Devletlerimizin ortak mutabakatla belirlediği iki devletli çözüm vizyonu artık bizim çözüm vizyonumuzdur. Bunu hem Türkiye hem de biz dünyaya ilan etmiş durumdayız. Umuyorum dünya da adada yaşanan gerçekleri kabul ederek bu vizyona göre yeni bir yol haritası çıkarmaya başlayacaktır. Devlet olarak dünyada hak ettiğimiz yeri alabilmek için yola çıkmış bulunuyoruz” dedi.

Kıbrıs Türk halkı dünya ile kucaklaşmak istiyorsa, devletinin de dünya ile kucaklaşmaya hazır hale gelmesi gerektiğini kaydeden Üstel, bu noktada en büyük destekçilerinin Türkiye olduğunu ifade etti.

-“Dünya ile yarışmaya hazır hale gelmek için çalışıyoruz”

Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasında imzalanan iktisadi ve mali işbirliği antlaşmaları ile ülkedeki  tüm alt yapı eksikliklerini tamamlayarak dünyayı kucaklamaya ve dünya ile yarışmaya hazır hale gelmek için çalıştıklarını  söyleyen Üstel, açıklamasına şöyle devam etti:

“En büyük alt yapı sorunlarından biri olan su konusunda, asrın projesi ile adamızın su sorununu önemli ölçüde çözmüştük. Şimdi asrın ikinci önemli projesiyle ülkemizin enerji sorununu da inşallah çözeceğiz.  İhtiyaç duyduğumuz noktalarda devam eden yol projelerimiz, eğitimde, depreme dayanıklı çağdaş okullar hedefiyle başlattığımız yeni okul projeleri, artan nüfusumuzun ihtiyaçlarına cevap verecek hastane projeleri, gençlerimizin konut edinmesine yardımcı olacak sosyal konut ve kırsal kesim projeleri tek tek hayata geçiyor. Ülkemizin dünyaya açılan yeni ve modern penceresi Ercan Havalimanı’nı Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımları ile hizmete açmıştık. Yeni Ercan Havalimanı’nın devreye girmesiyle gerek yolcu sayılarında, gerek uçuş sayılarında ciddi artışlar gözlemlenmeye başlanmıştır. Bunu daha da ileriye taşımak, ülkede ağırladığımız turist sayısını ikiye katlamak en temel hedefimizdir. Tıpkı Türkiye’de bir dönem yaşandığı gibi ülkemizde de uzun seneler boyunca siyasi istikrar yakalanamamış, planlı büyüme ve gelişim gerçekleştirilememiş, ülkemiz hak ettiği noktaya ulaşamamıştır. Türkiye ancak bu siyasi istikrarsızlıklardan kurtularak büyük projeleri hayata geçirecek şansı yakalamıştır. Bu yüzden, ülkenin geleceğini etkileyecek uzun vadeli projeleri hayata geçirmek için siyasi istikrarı bozmadan yolumuza devam ediyoruz” .

Amaçlarının istikrarla devam ederek hazırlamakta oldukları orta vadeli 5 yıllık kalkınma planını da hayata geçirmek olduğunu, TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’la  yaptıkları tüm toplantılar gibi bu toplantının da son derece verimli geçtiğini vurgulayan Üstel  açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

-“Gailemiz, devletimizin saygın dünya devletlerinden biri haline gelmesidir”

“Konuştuğumuz konular bellidir. Konularımız; ülkemizin ve devletimizin geleceğini ilgilendiren konulardır. Gailemiz ülkemizdir, ülkelerimizdir, ulusal çıkarlarımızdır. Gailemiz, devletimizin dünyada hak ettiği yeri alarak saygın dünya devletlerinden biri haline gelmesidir. Türkiye’nin yüzüncü yılında, ilan edilen Türkiye Yüzyılı’nın ortak paydaşı olmaya hazırlanıyoruz.  Biz de bu yüzyılın parçası olmak istiyoruz. Dolayısı ile bu yüzyılın parçası olmak için Anavatan Türkiyemizin önemli katkıları ile ülkemizi geliştiriyor ve geleceğe hazırlıyoruz. Kıbrıs Türk halkının en büyük gücü böylesi müstesna bir milletin parçası olmaktır. Bizi Akdeniz ayırıyor gibi görünse de, orası da bizim vatanımızdır. Biz yıllardır imzaladığımız gönül akdimizle ve gönül köprülerimizle birbirimize bağlıyız. Bilinmelidir ki hiç bir güç bu gönül köprülerini yıkamayacak, bizi birbirimizden koparamayacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımıza şahsıma ve heyetime göstermiş olduğu misafirperverlikten dolayı teşekkürlerimi sunuyorum”

AK Parti’nin 4’üncü Olağanüstü Büyük Kongresi’ne otuza yakın ülkeden, 300’e yakın konuğun katıldığını ifade eden Üstel, yeniden başkanlık görevine seçilen Erdoğan’ı kutladı.

Üstel açıklamasına şu ifadelerle son verdi:

“İnanıyorum ki, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılı’nda ortaya konan “Türkiye Yüzyılı” Vizyonu, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, yeni sesler ve yeni yüzlerle, yeni hedeflere doğru emin adımlarla ilerleyerek  milletimizi, güven ve İstikrar içerisinde çok daha güçlü ve müreffeh bir geleceğe taşıyacaktır. AK Parti Kongresi’nin hayırlara vesile olmasını diler, delegelerin teveccühü ile yeni görevlere seçilen tüm AK Parti yöneticilerini tebrik eder,  görevlerinde başarılar dilerim. Bu vesileyle bir kez daha, halkımıza en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum”.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Üstel: “Polis Teşkilatı Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinde en önemli yapı taşlarından biri”

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, ülkenin güvenliği, halkın huzuru ve kamu düzeninin sağlanması için gece gündüz demeden, büyük bir özveriyle görev yapan Polis Teşkilatı’nın Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinde en önemli yapı taşlarından biri olduğunu vurguladı.

Üstel, Polis Teşkilatı’nın bugün de bu kutsal görevi aynı kararlılıkla sürdürmeye devam ettiğine işaret etti.

Başbakan Üstel, Polis Teşkilatı’nın 61’inci kuruluş yıldönümü ve 30 Haziran Polis Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.

Polis Teşkilatı’nın 61. kuruluş yıldönümünü ve 30 Haziran Polis Günü’nü kutlayan Üstel, tüm polis teşkilatı mensuplarına hizmetleri için de teşekkür etti.

Üstel mesajında “Kuruluşundan bugüne sadece asayişi sağlamakla kalmayan, aynı zamanda halkla güçlü bir bağ kurarak devletle vatandaş arasında güven köprüsü oluşturan Polis Teşkilatımız, çağın gereklerine uygun şekilde sürekli yenilenmiş; teknolojik altyapısı ve yetişmiş insan kaynağıyla hepimizin gurur duyduğu bir kurum haline gelmiştir.” dedi.

-Toplam 559 personel PGM kadrosuna kazandırıldı

Polisin görevini daha etkin ve daha iyi koşullarda yerine getirebilmesi için her türlü adımı attıklarını belirten Üstel, bu kapsamda, 2022–2025 Hükümet Döneminde toplam 559 personelin Polis Genel Müdürlüğü kadrosuna kazandırıldığının altını çizdi.

Teşkilatın kurumsal kapasitesini ve personelin özlük haklarını daha da güçlendirmeye kararlılıkla sürdüreceklerini belirten Üstel, “Çünkü bizim önceliğimiz; halkımızın huzuru ve güvenliği ile devletimizin saygın kurumlarının daha da güçlenmesidir.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Öztürkler, Tolga Kınacı anısına düzenlenen Plaj Hentbol Turnuvası’nın ödül törenine katıldı

Published

on

By

 

Cumhurbaşkanı Vekili, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, KKTC Hentbol Federasyonu ile Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa İlçe Başkanlığı iş birliğinde, merhum Tolga Kınacı anısına düzenlenen Plaj Hentbol Turnuvası’nın ödül törenine katıldı.

Karaoğlanoğlu Antis Plajı’nda yapılan organizasyonun sonunda yapılan törende konuşan Öztürkler, genç yaşta hayatını kaybeden Tolga Kınacı’yı rahmet ve özlemle anarken, onun adının sporla yaşatılmasının anlamlı olduğunu vurguladı.

Cumhuriyet Meclisi’nden yapılan açıklamaya göre, Öztürkler, konuşmasında sporun sadece fiziksel gelişim değil aynı zamanda sosyal dayanışma ve toplumsal kaynaşma aracı olduğunu belirtti. Öztürkler, “Bugün burada Tolga Kınacı kardeşimizin hatırasını yaşatmak ve aynı zamanda gençlerimizi sporla buluşturmak amacıyla çok değerli bir etkinlik gerçekleştirildi. Hentbol Federasyonu’nu, UBP Lefkoşa İlçe Başkanlığı’nı ve emeği geçen herkesi yürekten kutluyorum,” dedi.

Öztürkler, gençlerin kötü alışkanlıklardan uzak durmasının ve sporla güçlü bireyler olarak yetişmesinin toplumsal kalkınma açısından büyük önem taşıdığına dikkat çekerek, hükümetin de spor alanında her türlü katkıyı sağlamaya devam ettiğini söyledi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar: “İki devletli bir anlaşma gerçekçi ve sürdürülebilir bir anlaşma zeminidir”

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar iki devletli bir anlaşmanın Kıbrıs adasında gerçekçi ve sürdürülebilir bir anlaşma zemini olduğunu ve bu siyaseti yurt dışında yaşayan Kıbrıs Türklerinin de desteklediğini söyledi.

Federasyon zemindeki müzakerelerin artık kapandığını ve tüketildiğini belirten Tatar, “Kıbrıs’ta iki halk, iki devlet ve iki demokrasi vardır ve sürdürülebilir bir anlaşmanın bu zeminde olması için son dört buçuk yıldır anavatan Türkiye bu siyasete tam destek veriyor.” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar ve eşi Sibel Tatar, İngiltere Kıbrıs Türk Dernekleri Konseyi tarafından düzenlenen resepsiyona katıldı.

Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre Wood Green bölgesinde Grand Palace’ta düzenlenen resepsiyona Başbakan Ünal Üstel, Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Londra Büyükelçi Osman Koray Ertaş, KKTC ve İngiltere’den ekonomik örgüt temsilcileri ile sivil toplum kuruluş temsilcileri de katıldı.

Resepsiyonda konuşan Tatar, uzun yıllar İngiltere’de yaşadığını belirterek, İngiltere’de yolu kesişen kişileri yad etti, hayatta olmayanlara Allah’tan rahmet diledi.

Kıbrıs Türk Halkının haklı davası ve mücadelesi için o yıllarda nasıl çalışıldığına tanık olduğunu kaydeden Tatar, ” 25 – 26 yaşlarındaydım ve Londra sokaklarında çok mücadele verdiğimi hatırlıyorum çünkü İngiltere garantör ülkelerden biri olduğu için mücadele buradan başlıyordu. Kıbrıs Türk Halkına yapılan haksızlıkların o zamanın Thatcher Hükümetine ve onun milletvekillerine duyurmak için canla başla çalışıyorduk. Çok önemli lobi çalışmaları yürütülüyordu. Sesimizi duyurabildik. Margaret Thatcher’a ve Kraliyet ailesine kadar sesimizi duyurduk.” diye konuştu.

-“Batı dünyası haksızlığı hala sürdürüyor”

Kıbrıs Türk Halkının var oluş mücadelesi verdiğini kaydeden Tatar, batı dünyasının geçmişte yaptığı haksızlığı hala sürdürdüğünü ifade ederek şunları söyledi:

“Bunu bilelim ki böylesi acımasız bir dünyada yaşıyoruz. Hiç unutulmamalıdır ki, Nisan 2004 yılında BM Kapsamlı Çözüm Planı olan Annan Planı, eş zamanlı olarak iki tarafta referandumuna sunulmuş, Kıbrıs Rum Halkı bu plana hayır demiş, Kıbrıs Türkü evet demişti. O zamanlar barış rüzgarları eserken içimizdeki bazıları bu iş bitmiştir, iki halk kardeştir dediler, ne olursa olsun bir anlaşma olsun da uluslararası hukuk içerisinde Kıbrıs halklarını buluşturacaklardı. Türkiye’nin garantörlüğü sona erdirilebilir, asker çekilebilirdi, biz artık kardeş olacağız gibi söylemler yaymışlardı. Ama biz güvenemeyiz dedik, çünkü dünyada nasıl bir rüzgarla karşı karşıya kalınabileceğini tahmin edemeyiz dedik. Nitekim daha sonra Bosna’da olanlar, Libya’da olanlar, daha sonra da Irak’ta olanlar, Suriye’de olanlar, Ukranya’da olanlar, Gazze’de olanları hatırlatırken şimdi de İsrail – İran arasındaki çatışmalarında kullanılan füzeleri Gazimağusa’dan tedirginlik içerisinde izlemekteyiz.”

-“Varız ve var olmaya, bu topraklarda özgür yaşamak için mücadele etmeye devam edeceğiz”
Egemenlik temelinde sürdürülen yeni siyasete işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, ” Bu siyaset, 2020 yılından sonra Anavatan Türkiye Cumhuriyetinin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tam destek verdiği egemenlik temelinde ve iki devletli bir anlaşmadır ” dedi.

Artık bütün dünyaya Kıbrıs Adası’nda iki ayrı halk, iki ayrı devlet ve iki ayrı demokrasinin mevcut olduğunu her platformda haykırdıklarını vurgulayan Tatar, “Rum liderliği ne derse desin, biz kendi egemenliğimizden, kendi hakkımızdan, kendi hukuğumuzdan ve ayrı bir halk olmanın zenginliğinden , yani kendi kimliğimiz, dilimiz, dinimiz, kültürümüz, tarihimiz, müziğimiz, edebiyatımızla Kıbrıs Türk Halkı olarak varız ve var olmaya bu topraklarda özgür yaşamak için mücadele etmeye devam edeceğiz.” diye konuştu.

Egemenlik ve iki devletli bir anlaşmanın altının boş olmadığını, Kıbrıs Türk halkının özden gelen hakkı olduğunu , şehitler verildiğini, uzun yıllar var oluş mücadelesi ortaya konulduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, “Egemenlik hakkı, özden gelen hakkımız, uluslararası anlaşmalarının da içerisindedir. Yeni siyasetten geri dönüşü olmaması gerekiyor. Bu haklarımızı almamız için büyük bedeller ödenmiştir. Bunun içerisinde 85 milyonluk Anavatan Türkiye, Avrupa’da yaşayan 10 milyon Türk vatandaşı , yani 100 milyona yakın bu siyasete destek veren Türk vatandaşı vardır, bu çok önemlidir” dedi.

-KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatındaki gözlemci üyeliği”

KKTC’nin TDT gözlemci üyeliğinden bahseden Cumhurbaşkanı Tatar, şunları ifade etti:

“Bu teşkilatta çeşitli seviyelerde toplantı ve zirveler gerçekleştiriliyor, Devlet Başkanı, Bakanlar, ekonomik ve sivil toplum düzeyinde toplantılara KKTC olarak biz de bayrağımızla katılıyoruz.”

Kıbrıs Türk halkının bir cemaatten devlet sahibi bir halk konumuna ulaştığını dile getiren Tatar, “Uluslararası organizasyonlarda devletimizle temsil ediliyoruz.” diyerek Gambia temaslarıyla ilgili bilgiler verdi.
“Biz yüreğimizi milli davamız için ortaya koyduk. Halkımızın refahı ve geleceği için mücadeleyi canla başla sürdürüyoruz.” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, gelecek hafta, Azerbaycan’da, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in davetiyle ekonomik zirve toplantısına katılacağını söyledi.

Tatar, şöyle konuştu: “Tabii, Güney Kıbrıs’taki zihniyet değişmedi, bizim görünürlüğümüzü her fırsatta engellemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Ve biz böylesi bir zihniyette olan Rum liderliği ile, her türlü iyi niyetimizi göstermemize rağmen maalesef bir yere gelemedik. Annan Planında da böyle olmuştu, Temmuz 2017 yılında Crans-Montana’da da böyle olmuştu.”

-“KKTC gelişmiştir ve gelişmeye devam edecektir”

KKTC’de, gençliği başı dik ve onurlu bir şekilde geleceğe hazırlamak için canla başla çalıştıklarını vurgulayan Tatar, “Ülkemizde turizmle, üniversitelerimizle, Türkiye’den getirilen su, sanayi bölgelerimiz, inşaat ve emlaktaki gelişmelerle ve şimdi KKTC’de bu yıl içerisinde ilk kez düzenlenen ve 225,000 kişinin katıldığı Mayıs ayında gerçekleşen uzay ve havacılık alanındaki KKTC TEKNOFEST ile gelişmeye devam ediyoruz” dedi.

Tatar, bu hafta Avrupa Bakanı Doughty ve Birleşik Kralık Eski Başbakanı Boris Johnson ile görüşme gerçekleştirdiğini de anımsattı. Cumhurbaşkanı Tatar, Londra’da lobiciliğin önemine de işaret ederek, İngiltere’deki temaslarını aktardı, Kıbrıs Türk halkının görüşlerini ve beklentilerini en proaktif şekilde ortaya koymaya devam ettiklerini söyledi.

İngiltere Kıbrıs Türk Dernekleri Konseyi Başkanı Kenan Nafi’ye ve Konsey’in Yönetim Kuruluna, Kıbrıs Türk Kültür Festivali’ni organize ettikleri için teşekkür eden Tatar, “Festivaller, Kıbrıs Türk halkının kültür, gelenekler, el sanatları, folklor ve müziğinin yanı sıra bir dayanışma göstergesi olması bizim için çok büyük önem taşımaktadır. Gençlerimizle gurur duyuyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı.

Devamını Oku

Trending

Reklam