Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

SENNAROĞLU: “MECLİS ARZU EDİLEN VERİMLİLİKTE ÇALIŞMADI”

Published

on

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Önder Sennaroğlu, geride kalan yasama yılında Meclis’in arzu edilen verimlilikte çalışmadığını belirterek, “Eğer iktidarı oluşturan siyasi parti veya partilerin sandalye sayısı 26’larda ise bu sıkıntılı bir süreç getirir ve Meclis verimliliğini etkileyen bir faktördür” dedi.

Şu anda 26 olan toplantı yeter sayısının kolay değiştirilebilecek bir konu olmadığının altını çizen Sennaroğlu, “İç tüzük gereği olsa oturur Meclis bunu yapar, bundan eminim… Ama iç tüzüğe bağlı bir kural değildir, Anayasa’ya bağlı bir kuraldır ve Anayasa’nın değişmesi gerekir” şeklinde konuştu.

Cumhuriyet Meclisi’nin 9. Dönem 4.Yasama yılında 61 olağan, 3 olağanüstü birleşim olmak üzere Genel Kurul’un toplam 64 toplantı yaptığını ifade eden Sennaroğlu, bu dönemde 16 yasa tasarısının yasallaştığını açıkladı.

Seçim sistemi hakkında da görüşlerini paylaşan Sennaroğlu, karma oyun kendisine mantıklı gelmediğini ifade ederek, tek seçim bölgesi yerine 3 seçim bölgesinin olmasını daha doğru bulduğunu belirtti.

Ülkede bu kadar sorun varken Meclis’in tatil girmesiyle ilgili eleştirileri de değerlendiren Meclis Başkanı Sennaroğlu, Meclis’in 3 ay tatile girmesinin kendi ellerinde değil, Anayasa kuralı gereği olduğunu kaydetti.

Sennaroğlu, Türkiye Cumhuriyeti (TC) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı nedeniyle KKTC’ye gerçekleştireceği ziyarette Meclis’i de ziyaret edeceğini açıkladı.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sennaroğlu, yasama yılı, nisap sorunu, erken seçim tarihi ve seçim sistemi hakkında Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Kendisi göreve gelene kadar Teberrüken Uluçay’ın göreve devam ettiğini hatırlatan Sennaroğlu, her dönemde 2 defa Başkanlık Divanı seçimi yapıldığını belirterek, bunun sonrasında da komitelerin oluştuğunu söyledi. 9’uncu dönemin birinci yasama yılında Teberrüken Uluçay’ın Meclis Başkanı seçilerek, divanın oluştuğunu ifade eden Sennaroğlu, bunun akabinde de komitelerin oluştuğunu dile getirdi.

“İKTİDAR-MUHALEFET SAYISININ EŞİT OLMASI KOMİTELERDE SIKINTI YARATTI”

“MECLİS ARZU EDİLEN VERİMLİLİKTE ÇALIŞTI DİYEMEM…”

Seçim tarihinin belirlenmesi ve benzer durumlarla ilgili bazı komitelerde hükümetin çoğunluğunun olmaması nedeniyle Meclis’in sıkıntı yaşadığını ifade eden Sennaroğlu, “Arzu edilen Meclis’in verimli çalışabilmesidir, benim kişisel görüşüm de bu yöndedir. Ne yazık ki geçtiğimiz 4.Yasama Yılı’nda arzu edilen verimlilikte çalıştı diyemem Meclis… Bu herkesin de malumudur” şeklinde konuştu.

“MECLİS’İN VERİMLİ ÇALIŞMASI MECLİS BAŞKANLIĞI İLE ALAKALI BİR DURUM DEĞİL”

Meclis’in çalışmasıyla ilgili kamuoyunda yanlış bir algı olduğunu ifade eden Sennaroğlu, Meclis’in verimli çalışıp çalışmamasının, Meclis Başkanlığı’yla alakalı bir durum olmadığının altını çizdi. Bunun şu andaki hükümete has bir konu olmadığını da vurgulayan Meclis Başkanı Sennaroğlu, “Bu genel bir meseledir ve her zaman hükümeti oluşturan siyasi parti veya partilerin Meclis’teki sandalye sayısıyla Meclis’in verimli çalışması doğru orantılıdır” dedi.

“Eğer iktidarı oluşturan siyasi parti veya partilerin sandalye sayısı 26’larda ise bu sıkıntılı bir süreç getirir ve Meclis verimliliğini etkileyen bir faktördür” diye konuşan Sennaroğlu, hükümetin sandalye sayısının 30’lar civarında olmasının ise verimliliği artırdığını, nisap sorunları yaşanmadığını aktardı.

Şu andaki koalisyonun devamlı nisap sorunu yaşadığını dile getiren Sennaroğlu, “26 veya 27 milletvekilinden bir tanesi veya iki tanesi hastalık veya benzer herhangi bir nedenden dolayı Meclis’e gelmediği zaman bu sıkıntı oluyor” ifadelerini kullandı.

“TOPLANTI YETER SAYISI ANAYASA’YA BAĞLI BİR KURAL… ANAYASA’NIN DEĞİŞMESİ GEREK”

Şu anda 26 olan toplantı yeter sayısının kolay değiştirilebilecek bir konu olmadığının altını çizen Meclis Başkanı Sennaroğlu, “İç tüzük gereği olsa oturur Meclis bunu yapar, bundan eminim… Ama iç tüzüğe bağlı bir kural değildir, Anayasa’ya bağlı bir kuraldır ve Anayasa’nın değişmesi gerekir. Anayasa’nın değişebilmesi için de bunun Genel Kurul’da 3’te 2 çoğunlukla kabul edilmesi gerekir ve ardından halk oylamasına gitmesi gerekir” diye konuştu.

Anayasa’nın bazı maddelerinde değişiklik yapılması için halk oylamasına gidildiğini hatırlatan Sennaroğlu, bu maddelerin reddedildiğini belirterek, bunun ayrıntısına girmek istemediğini, halkın kararına saygı duyulması gerektiğini söyledi. “Ancak referandumda halk tarafından ‘evet’ çıksaydı, bugün Meclis’i açabilmek için ille de 26 sayısına gerek kalmayacaktı” diyen Sennaroğlu, milletvekili sayısının 3’te 1 çoğunluğu ile toplantı yeter sayısının sağlanabileceğini anlattı.

“ANAYASA’DA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HALİNDE MECLİS ÇOK DAHA VERİMLİ ÇALIŞMA ORTAMINA KAVUŞUR”

Kısa bir süre içerisinde Anayasa’da değişiklik olmasını beklemediğini ifade eden Sennaroğlu, bunun için parlamentoda siyasi partilerin uzlaşıya varması gerektiğini, şu andaki ortamda ise bunu göremediğini söyledi ve şöyle devam etti:

“Umarım önümüzdeki dönemlerde bu uzlaşı hâsıl olur ve Anayasa’daki bazı maddelerin, örneğin Meclis’in toplantı yeter sayısını düzenleyen maddenin şekillenerek, geçmesi halinde Meclis çok daha verimli çalışma ortamına kavuşur.”

“64 TOPLANTI YAPILDI,16 TANE TASARI YASALLAŞTI… ARZU EDİLEN MİKTARDA DEĞİL, SIKINTILI BİR DÖNEMDİ”

Cumhuriyet Meclisi’nin 4.Yasama Yılı’nda 61 olağan, 3 olağanüstü birleşim olmak üzere Genel Kurul’un toplam 64 toplantı yaptığını ifade eden Sennaroğlu, bu dönemde 16 yasa tasarısının yasallaştığını açıkladı. “Bu sayı çok fazla değildir, arzu edilen miktarda değildir” diyen Meclis Başkanı Sennaroğlu, sıkıntılı bir dönem yaşandığını belirtti.

KOMİTELERİN GÜNDEMİ

Meclis İç Tüzüğü’nün 21’inci maddesi uyarınca kurulan sürekli komiteler ile 22’nci maddesi uyarınca oluşturulan geçici ve özel komitelerin Meclis tatili sırasında çalışmalarına devam edebilmesi amacıyla 28 Haziran’daki birleşimde yetki verildiğini dile getiren Sennaroğlu, şunları kaydetti:

“Komitelerin gündeminde toplam, Cumhurbaşkanlığı’nca bir daha görüşülmek üzere iade edilen 5 yasa, 172 yasa gücünde kararname, 84 yasa tasarısı, 32 yasa önerisi, 6 karar tasarısı, 2 karar önerisi, 18 kesin hesap yasa tasarısı, 32 dilekçe, 102 Ombudsman raporu ve 127 Sayıştay raporu bulunmaktadır.”

“İSTİKRAR İÇİN HÜKÜMETLER 5 YIL GÖREV YAPMALI”

Sennaroğlu, her birkaç yılda hükümetlerin değişmesinin, ilgili bakanlıkta bakanın değişmesinin, Meclis’e gelen yasa tasarılarının kadük olmasının, tekrar geri gitmesi ve yeni hükümetten onay alanların gelmesinin belli bir zamanı öldürdüğünü ve çoğu zaman da yasa tasarılarının güncelliğini kaybettiğini belirtti.

“Bu da acı bir gerçek ülkemiz için… Yaklaşık 40 yılda 40 hükümet… Neredeyse bir yıla bir hükümet düşer. Tabi bu çok sağlıklı bir durum değildir” ifadelerini kullanan Sennaroğlu, halk tarafından yetki alan siyasi partilerin oluşturduğu hükümetlerin ülkede istikrarın yakalanması adına 5 yıl görev yapması gerektiğini söyledi.

“UMARIM SİYASİ PARTİLER SEÇİM YASASI’NDA KONSENSÜS SAĞLAR”

Yasamanın daha hızlı çalışabilmesi neler yapılabileceği sorulan Sennaroğlu, şunları kaydetti:

“Çok çetrefilli bir konu… Benim görüşüm değil ama bazı kesimler baraj konusunu gündeme getiriyorlar… Seçim sisteminde değişiklik konuşuluyor kulislerde. Seçim sistemi tartışmaları da var. Ülke genelinde tek seçim bölgesi olması, mevcut seçim sisteminde karma oyun da olması, parti içinde tercihlerin yapılması büyük bir karmaşa yarattı. Yüksek Seçim Kurulu’nun, ‘Bu seçim sistemi çok zor, karmaşık bir sistem, bunun yeniden değerlendirilmesi gerekir’ şeklinde kamuoyuna açıklaması vardır. Umarım siyasal partiler önümüzdeki seçimden önce bu konu üzerinde bir konsensüs sağlar ve o şekilde seçime gidilir.”

Anayasa gereği her yıl ara seçim yapılabileceğini, Anayasa’nın altında olan Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda da bunun, “Her yıl haziran ayında” yapılması gerektiğinin belirtildiğine işaret eden Sennaroğlu, Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanı seçilmesi ve milletvekilliğinin düşmesi sonrasında sürecin tıkandığını aktardı.

ARA SEÇİM

Hem pandemi hem de ekonomik kriz ortamında neredeyse bütün siyasi partilerin bu ara seçimin yapılmaması taraftarı olduğunu dile getiren Sennaroğlu, 1 milletvekili seçimi için neredeyse 10 milyon TL’lik bir maliyet gerektiğini aktardı. Bu nedenle bir erken seçim tarihi belirlenmesi fikrinin ortaya çıktığını anlatan Sennaroğlu, “Bu seçim tarihi 1 yıl içinde olursa ara seçim yapılmaya gerek kalmaz, bu bir kuraldır” dedi.

SEÇİM TARİHİ…”GENEL KURUL AÇILDIĞI ZAMAN GÜNDEME GELECEK”

Hükümetin 3 Nisan 2022’yi, muhalefetin 21 Ağustos 2021’i önerdiğini ifade eden Sennaroğlu, iki tarih önerisinin de Genel Kurul’da görüşülüp, Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’ne havale edildiğini anlattı. Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’nde hükümet ve muhalefetin sayısının eşit olması nedeniyle durumun tıkandığını aktaran Sennaroğlu, UBP’nin bu konunun Ad-hoc komitede çözülebileceği gerekçesiyle iki önerinin de Ad-hoc komiteye aktarılması talebinde bulunduğunu kaydetti. Meclis İç Tüzüğü çerçevesinde hareket ederek, bunu Genel Kurul’a götürdüğünü ve Ad-hoc komitenin oluştuğunu kaydeden Sennaroğlu, muhalefetin komiteye üye vermediğini, hükümetin gönderdiği üyelerle toplantının yapıldığını ve oy çokluğuyla 3 Nisan 2022 tarihinin kabul edildiğini söyledi. Sennaroğlu, bu önerinin Meclis tatili sonrasında Genel Kurul açıldığı zaman gündeme geleceğini söyledi.

“Bu memlekette 24 saat siyasette bazen çok uzundur ve çok şey değişir” diyen Sennaroğlu, bundan sonraki süreçte neler olacağının hep birlikte görüleceğini belirtti.

“HALKTAN YETKİ ALMAZSANIZ, BURALARDA İŞİNİZ YOK…”

“Ben Önder Sennaroğlu olarak seçimden hiç korkmadım” diyen Sennaroğlu, “Zaten seçimden neden korkacaksınız? Halktan yetki alamazsanız, buralarda işiniz yok ki” ifadelerini kullandı.

“KARMA OY BANA ÇOK MANTIKLI GELMİYOR”

Seçim sistemi hakkında da kişisel görüşlerini paylaşan şöyle konuştu:

“Bir siyasal parti mensubu olarak o siyasal partinin görüşü doğrultusunda oyların kullanılması gerekir. Karma oy bana çok mantıklı gelmiyor ezelden beridir. Siz bir siyasal görüşe oy verirsiniz… Karma oyda bu göz ardı edilir ve kişiler ön plana çıkar. Bana göre bu çok doğru değildir o yüzden karma oya sıcak bakmıyorum. Karma oyun da karmaşıklığı yarattığı düşüncesindeyim. Karma oyun kalkması demek bu sistemin daha netleşmesi, daha anlaşılır bir şekle dönüşmesi demektir.

“PARTİLER ARASI REKABETTEN ÇOK, PARTİ İÇİ REKABET VAR”

Bana göre tek seçim bölgesi de çok doğru değildir. Örneğin 3 seçim bölgesi, İskele ile Gazimağusa bir bölge, Lefkoşa iki, Güzelyurt, Girne ve Lefke üç… Ama İskele’nin 5 milletvekili varsa, İskele yine 5’i çıkaracak. Lefke’nin 2 milletvekili varsa, yine 2 vekil çıkaracak. Aksi halde Lefke ve İskele’yi çıkaramaz küçük ilçeler… Bu gözetilerek 3 seçim bölgesi daha mantıklıdır. Bu sistemde yeni adayların şansı da azalıyor, irade tam sandığa yansımıyor. Partiler arası rekabetten çok, parti içi rekabet var… Partiler arası rekabet olması gerekir ama ne yazık ki önde gelen parti içi rekabettir.”

FUAT OKTAY’IN ÇAĞRISI… “ÇOK DOĞRU BİR ÇAĞRI”

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın Meclis’e ve her bir milletvekiline yaptığı çağrıyı da değerlendiren Meclis Başkanı Sennaroğlu, “Çok doğru bir çağrı… Kıbrıs’ı seven herkes buna evet der” dedi. Bu konuda bir de örnek veren Meclis Başkanı Sennaroğlu, şunları kaydetti:

“Pazartesi günü nisap düştü, 25 kaldı. O anda Genel Tarım Sigortası Fonu 2021 Yılı Mali Bütçe Yasa Tasarısı görüşülüyordu. Bütçe yasallaşmadı. Memleketin büyük çoğunluğunda kuraklık vardır ve bu yasa tasarısı Meclis’ten geçmediği için Genel Tarım Sigortası’nın elinde para, kaynak olmasına rağmen üretici ödenemez, kuraklık parasını alamazlar. Yasa geçecek, ondan sonra ödenebilirler. Bu demektir ki 1 Ekim’e kadar kuraklık tazminatları ödenemez. Bu kime zarardır? Tüm üreticiye… Bu üreticilerin tümü UBP’li, CTP’li değil… Tüm memleketin üreticisidir, bu insanlardır mağdur olan… Muhalefet destek verse, geçecekti. Ama bütçelerde bir de gelenek vardır işin doğalı odur. Hükümet bütçesini geçirir. Sen hükümetsen 26 olacaksın ve bütçeyi geçireceksin. Bu anomaliden dolayı üreticiler kuraklık tazminatını alamaz, 3 ay bekleyecek… 3 ay büyük meseledir üretici için.”

“KOMİTEDEN OY BİRLİĞİYLE GEÇEN YASA VE ÖNERİLERİ GENEL KURUL’DA GEÇİRMEMEK TAMAM DEĞİL”

Meclis’in son toplantısında gündemde 8 tane yasa tasarısı ve önerisi bulunduğuna işaret eden Sennaroğlu, bunlardan 6’sının komiteden oy birliğiyle geçtiğini belirterek, “Herkes tamam buna oy verir ama Genel Kurul’da kimse girip bunu geçirmez, bu da tamam değil” vurgusu yaptı.

Muhalefetin, nisabı hükümetin sağlaması gerektiğini söylediğini dile getiren Meclis Başkanı Sennaroğlu, “Tamam doğrudur hükümetin bir krizi var, bu saklı değil, gizli değil ama gelin bunları geçirelim. Ben muhalefeti suçlamak için söylemiyorum ama bunları geçirseydik… Zaten hükümetin krizi devam eder. Daha değişik düşünmemiz gerek, hükümetin de, muhalefetin de…” şeklinde konuştu.

Hükümetin Anayasa kuralı gereği 26 sayısını sağlaması gerektiğini dile getiren Sennaroğlu, “Zaten 26’yı oluşturamazsa tamam değil, yürüyemez. Tatil olmasa ne olacaktı? Kaç gün devam edecekti bu süreç? Tatil döneminde olmasaydı bu kriz ne olurdu onu da bilemem” ifadelerini kullandı.

“TEMMUZ, AĞUSTOS, EYLÜL AYLARI ANAYASA GEREĞİ TATİL DÖNEMİ”

Ülkede bu kadar sorun varken Meclis’in tatil girmesiyle ilgili eleştirileri de değerlendiren Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu, Meclis’in 3 ay tatile girmesinin kendi ellerinde olmadığını, Anayasa kuralı gereği olduğunu belirtti. Cumhuriyet Meclisi’nin temmuz, ağustos, eylül aylarında Anayasa gereği tatil dönemi olduğunu ifade eden Sennaroğlu, Anayasa değişikliği için halk oylamasına sunulan maddelerden birinin de, Meclis tatilinin 1 aya düşmesiyle ilgili olduğunu ve reddedildiğini söyledi. Sennaroğlu, halkta, Meclis Başkanlığı veya hükümetlerin Meclis’e 3 ay tatil verdi algısı olduğunu ifade etti.

Geçmişte tatil döneminde yasa geçirilmesi için girişimler yapıldığını, Hukuk Dairesi’nden görüş alındığını anlatan Sennaroğlu, tatil döneminden yasa geçirilmesinin yasal olmayacağı yanıtının alındığını söyledi. Sennaroğlu, olağanüstü hal durumunda olağanüstü birleşimde tatil döneminde yasa geçirebileceğini belirtti.

Yeni dönemde arzusunun Meclis’in verimli çalışması olduğunu söyleyen Sennaroğlu, “Bunun için benim çok bir inisiyatifim yok. Hükümeti oluşturan siyasal partilerin 26’yı oluşturması gerek, gerisi benim için çok kolay” diye konuştu.

“MECLİS’İN YENİ BİR BİNAYA İHTİYACI VAR”

Meclis binasının günün koşullarına cevap vermediğini kaydeden Sennaroğlu, Meclis’in yeni bir binaya ihtiyaç duyduğunun açık olduğunu belirterek, “Günün şartlarına, bize yakışan parlamento binasına ihtiyacımız var” dedi.

Sennaroğlu, bir heyet ziyarete geldiğinde ağırlanacak çok doğru dürüst bir yer olmadığını, Meclis Şeref Salonu’nun var olduğunu ama orada da sınırlı sayıda kişi ağırlanabileceğini söyledi.

“TC CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN MECLİS’İ ZİYARET EDECEK”

Sennaroğlu, Türkiye Cumhuriyeti (TC) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Er

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Lefkoşa-Gazimağusa anayolunda kaza…56 yaşındaki Özoğul yaşamını yitirdi

Published

on

By

Lefkoşa – Gazimağusa anayolunda 17.30’da meydana gelen kazada 56 yaşındaki Ömer Özoğul yaşamını kaybetti.

Polisten yapılan açıklamaya göre, Ömer Özoğul yönetimindeki NE 165 plakalı araç ile doğu istikametine doğru seyrettiği sırada Korkuteli kavşağı yakınlarında yolun sola doğru virajlanan kısmına geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüje çarptı.

Çarpma sonucunda kontrolsüzce yolun soluna doğru savrulan NE 165 plakalı araç yoldan çıkarak toprak arazi içerisinde takla attı.

Kaza sonucu ağır şekilde yaralanan araç sürücüsü Ömer Özoğul kaldırıldığı  Gazimağusa Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Servisinde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

-Motosiklet kazasında bir kişi ağır yaralandı

Öte yandan Çatalköy’de Beşparmaklar Caddesi üzerinde meydana gelen kazada motosiklet sürücüsü 19 yaşındaki Yasmin İzanoğlu ağır yaralandı.

İzanoğlu, yönetimindeki YT 126 plakalı  motosiklet ile batı istikamete doğru dikkatsiz şekilde seyrettiği sırada, o esnada önünde aynı istikamete doğru seyreden ve yolun güney kısmında bulunan Zeytin Sokağa doğru dönüşe geçen Emrah Şahin (E-37) yönetimindeki JU 932 plakalı kamyonet aracın sol yan kısmına çarptı.

Çarpışmanın etkisiyke savrulan YT 126 plakalı motosiklet, sokağın batı kısmında bulunan bir işyerine ait çevre duvarına da çarptı.

Kaza sonucu ağır yaralanan motosiklet sürücüsü Yasmin İzanoğlu kaldırıldığı Girne Dr. Akçiçek Hastanesi’nde yapılan müdahalenin ardından, sevk edildiği Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’nde yoğun bakım servisinde müşahede altına alındı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Gardiyanoğlu: Başlattığımız yeni çalışmayla bir sonraki asgari ücrette artış oranı azalacak

Published

on

By

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu,  iş hayatına ilişkin başlattıkları çalışmayla, işçinin nefes alacağını, işverenin sürdürülebilir bir yapıya kavuşacağını ve maliyetlerin azaltılacağını kaydetti.

Gardiyanoğlu, Başbakan Ünal Üstel’in talimatıyla başlatılan çalışmanın tamamlanmasıyla, gelecek yılın Ocak ayında belirlenecek asgari ücretteki artış oranının  daha az olacağını belirtti.

Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun üçüncü toplantısında 2025 yılının ikinci asgari ücreti brüt 51 bin 202, net 44 bin 546 olarak belirlendi.

İşçi tarafı temsilcisi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, Hür-İşçi Sendikaları Federasyonu (Hür-İş) Başkanı Ahmet Serdaroğlu ve işveren tarafı temsilcisi Cengiz Alp, Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun toplantısının ardından basına açıklamalarda bulundu.

– Gardiyanoğlu: “Prim desteklerimiz devam edecek”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, yeni asgari ücreti açıklamasının ardından basına yaptığı açıklamada, asgari ücretin özel sektörde kabul edilebilir en düşük maaş olduğuna dikkat çekerek, işverenler ve çalışanlar arasındaki sözleşmeyle bu maaşın artırılabileceğini kaydetti.

Gardiyanoğlu, bunun yanında, sosyal sigorta prim destekleriyle ilgili bilgi vererek, geçen yıl yüzde 50, 55 ve 58 oranlarında başlanan prim desteklerinin daha sonra yüzde 75’lere kadar artırıldığını hatırlattı.

Bu yıl da Başbakan Ünal Üstel’in talimatlarıyla KKTC vatandaşı kadın çalışanlara yüzde 100, KKTC vatandaşı erkek çalışanlara yüzde 80 prim verilmeye başlandığını belirten Gardiyanoğlu, bunun yanında, yabancı uyruklu çalışanlara yaklaşık yüzde 30’luk bir prim desteğinin devam ettiğini söyledi.

Bakan Gardiyanoğlu, son düzenlemelerle devletin aylık verdiği prim desteğinin 194 milyon TL’den 225 milyon TL’ye çıktığını açıklayarak, “Asgari ücret değişmeden, şartlar değişmeden, iş insanlarımızın nefes alabilmesi için hükümetimiz tüm şartlarını zorlamıştır.” dedi.

– “Amacımız yıllardır konuşulan konuları sonuçlandırmak”

Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nda asgari ücretin belirlenmesinin yanında, çalışma hayatının nasıl iyileştirileceği konusunun da ele alındığını belirten Gardiyanoğlu, işçi ve işveren taraflarının görüşleri doğrultusunda kalıcı ve sürdürülebilir bir yapı için çalışacaklarını ifade etti.

Gardiyanoğlu, bu doğrultuda, Başbakan’ın talimatıyla çalışma yürütüldüğünü ve yarından itibaren hızlı bir şekilde ilgili kurumlarla iletişime geçerek, Ağustos ayında bu çalışmaları sonuçlandırmayı planladıklarını  belirtti. 

Gardiyanoğlu, “Amacımız yıllardır konuşulan ve hep havada asılı duran konuları sonuçlandırmak, işçilerimizin daha rahat nefes alabilmesi, işverenlerimizin daha sürdürülebilir bir yapıya kavuşması ve maliyetlerin düşürülmesi” ifadelerini kullandı.

Ocak 2026’da belirlenecek bir sonraki asgari ücret için hedeflerinin yapacakları çalışmalarla artış oranını azaltmak olduğunu kaydeden Gardiyanoğlu, Bakanlık olarak bu konunun üzerinde hassasiyetle duracaklarını belirtti.

– Serdaroğlu: “Ortak düşman enflasyon… Önemli olan hayatı ucuzlatmak”

Hür-İşçi Sendikaları Federasyonu (Hür-İş) Başkanı Ahmet Serdaroğlu, işçi tarafı olarak masaya koydukları rakamla toplantıdan çıkmadıklarını ancak alabileceklerinin en iyisini aldıklarını kaydetti. Serdaroğlu, “Taban fiyatımız, yani kırmızı çizgimiz olan hayat pahalılığında hükümet yetkilileriyle bir mutabakat sağladık.” dedi.

Mücadelelerinin devam edeceğini ve ortak bir mücadele verilmesi gerektiğini belirten Serdaroğlu, önemli olanın hayatı ucuzlatmak olduğunu, enflasyonun asgari ücretlinin, işverenin ve hükümetin ortak düşmanı olduğunu kaydetti.

Akaryakıt başta olmak üzere asgari ücretin belirlenmesinden önce bile piyasada fiyatlara artış yapıldığını gördüklerini söyleyen Serdaroğlu, bu ay içerisinde elektrik zammı yapılmamasını diledi.

Serdaroğlu, bundan sonra hükümetin yapacağı çalışmalarda, bir taraf olarak dahil olmak istediklerini kaydederek, bunu Bakan’a da ilettiklerini belirtti.

Asgari ücretin gelecek altı ay için geçerli olacağına dikkat çeken Serdaroğlu, Bakan Gardiyanoğlu’nun açıkladığı çalışmaların hayata geçmesiyle piyasada fiyat dengesinin sağlanmasını temenni etti, yeni asgari ücretin hayırlı olmasını diledi.

– Alp: “Bu gidişat gidişat değil… Nereye kadar devam edecek merak ediyoruz”

İşveren tarafı temsilcisi Cengiz Alp ise, bu yeni artışa “evet” demek istediklerini ancak ülkede reel sektörün şartlarının buna uygun olmadığını söyledi. 

Alp, üç toplantıda da uyarılarını yaptıklarını dile getirerek, “Ülkede çok ciddi manada zorlanan işletmeler vardır. Rekabetçiliğimizi kaybetmiş bir durumdayız. Turizmde kayıplarımız büyük. Yükseköğretimde kayıplarımız var. Güney’e kayıplarımız var. Böyle gidemeyeceğini defalarca söyledik.” dedi.

Kamuda hükümetin borçlanarak maaşları ödeyebildiğini savunan Alp, “Bu nereye kadar gidecek, merak ediyoruz. Enflasyonla mücadelede fedakarlık nerede?” diye sordu.

Yapılması gerekenin bütçeyi dengelemek olduğunu ancak bunun yerine hükümet ve işçi tarafının uzlaşarak yeni artışı geçirdiğini  söyleyen Alp, bu tavrın “sürdürülebilir bir tavır olmadığını” savundu.

Alp, “Bu gidişat gidişat değildir. Sürekli enflasyona endeksli ücret artışları ülkemizi, ekonomimizi rekabet dışına itmekte ve geleceğimizi ipotek altına almaktadır.” şeklinde konuştu. Alp, gelecek altı ayda daha fazla iş yerinin kapanacağı uyarısında bulundu.

– Sorular

Açıklamaların ardından basın mensuplarının soruları yanıtlandı.

İşveren tarafı temsilcisi Cengiz Alp, itiraz yapılıp yapılmayacağı sorusu üzerine, kararın Yönetim Kurulu’nda değerlendirileceğini kaydetti.

Bakan Gardiyanoğlu da, üçüncü uyruklularla ilgili yasal düzenlemenin Meclis Komitesi’nde olduğunu, bu çalışmaların komiteden sonra Meclis Genel Kurul’una sevk edileceğini kaydetti.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun tavsiye kararıyla ilgili açıklama yaptı

Published

on

By

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Asgari Ücret  Saptama Komisyonu’nun 1 Temmuz 2025’ten itibaren geçerli olacak asgari ücrete ilişkin tavsiye kararıyla ilgili açıklama yaptı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Asgari Ücret Saptama Komisyonu 2025 yılının ikinci asgari ücretini belirlemek amacıyla; 16 Temmuz, 18 Temmuz ve bugün olmak üzere üç toplantı yaptı.

Açıklamada asgari ücret belirleme süreciyle ilgili detaylar aktarıldı.

Buna göre, devlet tarafını temsilen beş, işçi tarafını temsilen beş ve işveren tarafını temsilen üç üyenin katıldığı toplantıda Devlet Planlama Örgütü Müsteşarlığı, Ticaret Dairesi Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığının verilerinin değerlendirildi, veriler tutanak ile Kıbrıs Türk İşverenler Sendikası ile Kıbrıs Türk İşçi Sendikaları Federasyonu’na teslim edildi. İşçi temsilcisinin raporu da Komisyon’a ayrıca sunuldu.

– Taraflar önerilerini sundu

Toplantıda, işveren tarafı asgari ücretin tabanda yüzde 10 tavanda ise yüzde 13 oranında, işçi tarafı ise artışın tabanda yüzde 17,79 ve tavan yüzde 21,41 oranında artırılmasını teklif etti.

Ardından, resmi tarafça İstatistik Kurumu’nun Haziran 2025 itibarı ile tespit ettiği enflasyon oranı olan 17,79  ve işverenlere mayıs ayından itibaren uygulanan sigorta prim desteği de göz önünde bulundurularak;  verimlilik, istihdam ve devamlılık açısından ekonomik faktörlerdeki ve çalışma yaşamındaki dengelerin sağlanması ve alım gücünün artırılması gerekçeleri ile yüzde 17,79 oranında artışın önerildi.

Sunulan öneriye devlet tarafının beş evet, işveren tarafının üç hayır,  işçi tarafının ise beş evet oyu verdi. Asgari ücretin aylık brüt 51 bin 202 olması ve çırak olarak tanımlanan 15 ile 17 arası işe alınanlara bu kıstasların sırası ile yüzde 30 indirimle uygulanması önerisi de oy çokluğuyla kabul edildi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam