Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Arıklı:Kiralama konusunda düzenlemeye gidiyoruz – BRTK

Published

on

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı BRT’de 14. Saat programına katılarak, T ve kiralık araç izinlerinin iptaline ilişkin açıklamalarda bulundu.

“SANA VERİLİNCE İYİ BAŞKASINA VERİLİNCE KÖTÜ MÜ OLUYOR”

Bakan Arıklı, “Toplamda 300-3500 civarında bir müracaat var.Bunların içinden 100-150 tanesine izin verdiğinizde ister istemez geri kalan alamayan kesimler feryat edecekler. Bir kısmı da elinde vakti zamanında aynı usulle izin almış olanlar bir şekilde başkasına verilmesini istemiyor. Ve hatta gelip eylem yapıyorlar. Bu izinleri hangi kritere göre verdiniz diye soruyorlar. Ben bunlara gayet net cevap veriyorum. Kardeşim sen hangi kritere göre aldın bu izni. Aynı tüzük maddesine göre sana verildi başkasına verilince kötü mü oluyor? İlginç birşey bu” dedi.

“YAKLAŞIK 20 BİN 351 TAŞIMA İZNİNİN 10 BİN CİVARI KAMYON SINIFI”

Arıklı, “Piyasada şuanda 20 bin 351 civarında izinli taşıma araç var.Bunların kamyon sınıfında olanlar 10 bin civarında. Geri kalanlar da aynı tüzük maddesine uygun olarak benden önceki yıllarda verilmiş. CTP döneminde de verilmiş. UBP hükümetleri döneminde de verilmiş. Mesela 2007 yılında CTP’nin ağırlıkla hükümette olduğu dönemde 263 tane kamyon izni verilmiş. 22 tane taksi izni verilmiş. 187 tane otobüs izni verilmiş. 55 adet de kiralık izni verilmiş. Hatta 4’lü koalisyon döneminde de kamyon izni 125 adet, okul otobüsü 35 adet, personel otobüsü 36 adet, turistik otobüsü 14 adet, yolcu otobüsü 7 adet, kiralık Z 250 adet yani her dönemde verilen birşey bu. Bizim dönemimizde verilince belli kesimler koyamet koparıyorlar. Onları ben normal karşılıyorum. Ama gerçekten bu izinler hukuki mi değil mi? kriterleri dosyaları yasaya, tüzüğe uygun mu?Bunların incelenmesi gerekiyor. Hükümet ortaklarımızla bunu değerlendireceğiz. Bu maksatla ben teklif ettim. Dedim ki geri çekelim durduralım. Ve yeni bir değerlendirme yapalım onlar da tamam dedi. Konu budur” şeklinde konuştu.

Bakan Erhan Arıklı, “Bu hükümet ortaklarının yada milletvekillerinin karar verebileceği bir iş değil. Bu doğru bir yaklaşım da değil. Fikri Ataoğlu’na ben sorarım. 4’lü koalisyon da hükümetindeydin. O dönemde koalisyonda 100-150’ye yakın izin verilmişti. Sana soruldu mu? Dolayısıyla bu İzin Kurulu denilen bağımsız bir kurul vardır. Her ne kadar bana bağlı görülüyor olsada orada çeşitli dairelerinden, meslek örgütlerinden gelen temsilciler bu izinleri veriyor. Yoksa eeey milletvekilleri ne dersin, hükümet ortağı ne dersin diyecek durumumuz yok”dedi

Bundan sonra izinlerle ilgili nasıl bir prosedür uygulanacağına ilişkin bir soruya ise Bakan Arıklı, “Bunu kendi aramızda konuşacağız ve değerlendireceğiz. Maalesef kurunun yanında yaş da yanacak. Öyle gözüküyor.Bu izinlerin içerisinde hakkı olan o kadar çok insan vardı ki! yıllardır bunu bekliyordu. O insanların da maalesef bu şekilde izinlerini iptal etmiş oluyoruz” dedi.

“KISA VADEDE YENİ BİR KARAR ÇIKMAZ”
Bir soru üzerine Arıklı, “İptal edilen izinlerle ilgili yeni bir kararın kısa vadede olacağını düşünmüyorum. bu izinlerin verilmesi lazım doğrudur. Çünkü bu bir arz talep meselesi.Vermediğiniz takdirde piyasadaki daralma neticesinde bugün 5-10 bin TL’ye kiralanan turistikte yarın 20-30 bine kiralanacak. Yazık günah”diye konuştu.

“KİRALAMA KONUSUNDA YASAL DÜZENLEMEYE GİDİYORUZ”

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı konuşmasında şu ifadelere de yer verdi:

“Daha önce 21 bin taşıma izni nasıl verildiyse, hangi kriterlere göre değerlendirildiyse şimdi de aynı şekilde verildi. Farklı birşey olmadı ki! Bana göre biran evvel verilmeye başlanması gerekiyor. Ama bunu yaparken belki de bir başka düzenleme yapabiliriz. Yani şuanda ben Bakanlığımdaki hukukçulara talimat verdim. Kiralama konusunda çok ciddi şekilde bir düzenleme yapacağız. Sizin elinizde bir şekilde taşıma izni var. Siz bunu dönüp bir başkasına kiraladıysanız bunu derhal iptal edeceğiz. Bununla ilgili iptal edip o kiralayana vereceğiz. Bununla ilgili bir yasal düzenleme yapılıyor. Belki bunu bekleriz”.

Konunun neden bu kadar tartışıldığına yönelik soruya ise Arıklı, “Çünkü burada Erhan Arıklı var. Erhan Arıklı’nın yaptığı her icraat tartışmaya açıktır.Herkesin hazım sorunu eşit değil” yanıtını verdi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

TAE, bağcılığın geliştirilebilmesi amacıyla 6’sı yeni 12 sofralık üzüm çeşidini denemeye aldı

Published

on

By

Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü (TAE), bağcılığın geliştirilmesi amacıyla yeni üzüm çeşitleri ve teknikleri konusunda çalışmalar yapıyor. TAE, çalışmaları kapsamında 6’sı yeni olmak üzere 12 sofralık üzüm çeşidini denemeye aldı.

Çeşitler geleneksel talvar yerine, kademeli İtalyan talvarında denenecek. Yeni çeşit ve tekniklerden elde edilecek verim sonuçları ise eski çalışmalarla kıyaslanacak.

        2023’te bin 585 ton taze üzüm ithal edildi

TAE verilerine göre; 2023’te bağ ve talvar alanı 2 bin 200 dönüm, hasat ise 3 bin 132 ton olarak gerçekleşirken, Ticaret Dairesi’nin verilerine göre; 2023’te yıllık hasadın yaklaşık yarısına denk gelen bin 585 ton taze üzüm ithal edildi.

Çukurova Üniversitesi Bağcılık Öğretim Üyesi Profesör Doktor Semih Tangolar, Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Cem Karaca ve TAE bünyesinde 2002’den sonra bağcılıkla ilgili çalışmalar yürüten Ziraat Yüksek Mühendisi Doktor Yeşim Rehber Dikkaya yeni üzüm çeşitleri ve teknikler konusunda TAK muhabirinin sorularını yanıtlayarak, bilgiler verdi.

-Tangolar: “Kuraklığın artması nedeniyle bağcılığın yeni çeşitler ve yeni tekniklerle geliştirilmesi gerek”

Çukurova Üniversitesi Bağcılık Öğretim Üyesi Profesör Doktor Semih Tangolar, coğrafik konumuna bakıldığında Kıbrıs’ın bulunduğu kuşak açısından bağcılık için ideal yerlerden biri olduğunu söyledi.

Çeşitleri, kullanılan teknikler (Talvar), tüketim şekilleri nedeniyle üzümün Kıbrıs için önemli bir ürün olduğuna işaret eden Tangolar,  “Kıbrıs için bağcılığı tarımsal üretim yelpazesinden çıkaramazsın, bağcılığın daha da modernize edilmesi gerekiyor” dedi.

Asmanın tuzlu toprak ve kuraklığa en dayanıklı bitkilerden biri olduğunu, bu nedenle az suyla çok ürün elde edilebileceğini anlatan Tangolar, özellikle sofralık bağların baharda sulanması gerektiğini, şaraplık bağlarda sulamanın gerekli görülmediğine işaret etti.

Avrupa ülkelerinde dekar başına 700 kilo üzerinde verim elde edilen bağlardaki üzümlerin şaraplık olarak tercih edilmediğini ifade eden Tangolar, söz konusu bağlarda şeker ve asit dengesinin arzu edilen oranda çıkmadığını söyledi.

“Kuraklığın gün geçtikçe artması nedeniyle bağcılığın hem yeni çeşitler hem de yeni tekniklerle geliştirilmesi gerekiyor” diyen Tangolar, örtü altı topraksız kültür tekniğinin de (su ve gübrenin etkin kullanıldığı bir teknik) bağcılık için yeni olduğunu, İspanya ve İtalya’da bu uygulanmaya başladığını aktardı.

-1.5 ay erken hasat.. İtalyan talvarı iki kademeli, üzümlerin altta, sürgün ve yaprakların çoğunun üst katta

Bu yöntemle 1-1.5 ay erken verim alındığını kaydeden Tangolar, 32 litrelik saksılarda örtü altı yetiştirilen asmalardan 5 kilo ürün, yani dekar (1000 metre kare) başına 5-6 ton ürün alındığını anlattı.

Bu yöntemde hastalıkla mücadelenin de daha az olduğunu, bunun maliyeti düşürdüğünü kaydeden Tangolar, “Tuzluluk sorunu yok, kuraklıkla işin yok, toprak kökenli hastalık yok bu yenilikçi bir yaklaşım” dedi.

İtalyan talvarının da yeni bir teknik olacağını, çalışmaya dahil edilen çeşitlerin İtalyan talvarında (Tendon talvar) veriminin gözlemleneceğini ifade eden Tangolar, İtalyan talvarının Kıbrıs’taki talvara göre farkını anlattı. Tangolar, İtalyan talvarının iki kademeli olduğunu ve üzümlerin altta, sürgün ve yaprakların çoğunun üst katta geliştiğini kaydetti.

-Yüzde 25-30 daha fazla verim

Tangolar, İtalya’da yapılan denemelerde İtalyan talvarlarından yüzde 25-30 daha çok verim alındığına da işaret etti.

İtalyan talvarında ilaçlamanın ve hasadın çok daha kolay, ürün yanmasının daha az, kalite için salkım seyreltmenin de daha kolay olduğunu ifade eden Tangolar, denemeye alınan bazı çeşitlerin İtalyan talvarındaki verimine de bakacaklarını belirtti.

Tangolar ayrıca, yerli çeşitlerin kuraklığa dayanıklılarını tespiti için de yeni bir çalışma planladıklarını paylaştı.

-Karaca: “Aroma açısından bağcılıkta iklimimizin verdiği avantajlar var”

Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Cem Karaca da, Kıbrıs Türk kültüründe olan üzüm üretiminin talepleri karşılanmada yetersiz kalması nedeniyle, bağcılık üzere çeşit deneme araştırması yapılması kararı alındığını anlattı.

Karaca, son zamanlarda tesis sahipleri tarafından üretilen şarapların tattırılmasıyla öne çıkan butik otelciliğin gelişmekte olmasının da bu kararı almada etken olduğunu ifade etti.

Ülkeye en uygun çeşitleri belirlemek adına, “Çeşit adaptasyon” çalışmasının ilkinin 2000’li yıllarda yapıldığını, bu denemelerde 15 şaraplık çeşit denendiğini anlatan Karaca, “Aroma açısından bağcılıkta iklimimizin verdiği avantajlar var. Burada üretilen şarap gerekse sucuk veya diğer ürünlerin aroma açısından kendine özgü bir karakteri var. Bağcılığa KKTC’de alternatif bir üretim değil asli üretim olarak bakıyoruz” dedi.

TAE bünyesinde 2002’den sonra bağcılıkla ilgili çalışmalar yürüten Ziraat Yüksek Mühendisi Doktor Yeşim Rehber Dikkaya da, çalışmaya eski çalışmada öne çıkan 6 çeşit ve 6 yeni çeşidi dahil ettiklerini, bunları İtalyan talvarında denemeye aldıklarını ifade etti.

Dikkaya, İtalyan talvarından elde edilecek verimleri, eski çalışmalardan elde ettikleri verilerle kıyaslayacaklarını belirterek, çalışmanın sonuçlarının 2 yıl sonra çıkmasını beklediklerini söyledi.

Dikkaya, çalışmaya var olan çeşitlerden verigonun da dahil edildiğini, yeni çeşitlerin de “İsa, Exalta, Early Swift, Michael Palyari, Red Clod” olduğunu anlattı.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Bayar: Denktaş ile ilgili çirkin saldırı asla affedilemez

Published

on

By

 

 

TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş ile ilgili çirkin saldırının asla affedilemez olduğunu vurguladı.

Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’la ilgili asılsız iddiaların yer aldığı kitabı ve yazarını sert çekilde eleştiren Bayar şu açıklamalarda bulundu:

“TMT’nin kurulmasında fedakarca büyük katkıları olan ve bugün Kıbrıs’ta Türklük TMT sayesinde varlığını korurken, TMT’nin kurucularından, KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a ‘Dümbük’ isimli ucube kitabıyla saldıran, ordudan atılmış eski GKK’lığı subaylarından İlker Özkunt’u kitabındaki seviyesiz, saygısız nankörce saldırılarından dolayı Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği olarak şiddetle kınıyoruz. Bizler Kıbrıslı Türkler olarak, Rauf Raif Denktaş’ın fikirlerinin taşıyıcısı ve bekçileriyiz. Bizim için böylesine değerli bir devlet adamımıza çirkince saldırı asla affedilemez ve bu şahsın devletimizin açacağı dava ile mutlaka cezalandırılması gerektiğine inanıyor ve devlet yetkililerinin bunu yapacağına yürekten inanıyoruz ve bekliyoruz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Öztürkler, Denktaş ile ilgili asılsız iddialar içeren kitabı kınadı

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a yönelik,hiçbir somut temele dayanmayan çirkin iddiaların yer aldığı kitabı esefle kınadığını belirtti.

Öztürkler açıklamasında, “Bir milletin özgürlük ve egemenlik davasına adanmış bir ömrün sahibi olan, Kıbrıs Türk halkının tarihi mücadelesine önderlik eden  Sayın Denktaş’a yönelik kitapta yer alan iddialar, sadece şahsına değil; onun temsil ettiği  mücadeleyi ve halkımızın hafızasına da zarar vermektedir.” ifadelerini kullandı.

Kurucu Cumhurbaşkanı’nın sadece bir devlet adamı değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık ve onur mücadelesinin simgesi ve Türklük dünyasına da adını altın harflerle yazdıran bir lider olduğunu vurgulyaan Öztürkler, şu ifadeleri kullandı:

“Hayatını halkına, davasına ve devlete adamış bir liderin ardından, yıllar sonra böylesi ucuz ve seviyesiz iddialarla gündeme getirilmesi, hiçbir şekilde kabul edilemez. Halkımızı, milli değerlerimize ve tarihimize sahip çıkmaya, bu tür sorumsuz yaklaşımlara karşı daha da kenetlenmeye çağırıyorum.”

Devamını Oku

Trending

Reklam