Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Evkaf, Fazıl Polat Paşa Çiftliği’ne ilişkin açıklama yaptı

Published

on

Kıbrıs Vakıflar İdaresi (Evkaf), Fazıl Polat Paşa Çiftliği Narenciye Bahçelerinin gelir ve gider dengesinin yıllar itibarı ile eksiye düştüğünü rakamlarla açıklayarak; Çiftliği, açılan ihalede en yüksek kira ve yatırım değerini veren firmanın kiralaması kararının, Yönetim Kurulu’na iletilmek üzere alındığını bildirdi.

Evkaf tarafından yapılan açıklamada, Fazıl Polat Paşa Çiftliği narenciye bahçelerinin yıllardır Evkaf yönetiminde olduğu belirtilerek, “980 dönümden oluşan narenciye bahçesindeki ağaçların çoğunluğu 1974 yılından kalmış olup bunların 300 dönümü Kıbrıs Vakıflar İdaresi tarafından valensiye, king mandalin ve limon fidanları olarak bahçeye kazandırılmıştır.” denildi.

Basında yer alan “gelir-gider” rakamlarının doğru olmadığının kaydedildiği açıklamada, Çiftliğin 2017-2024 yılları arasında oluşturduğu gelir – gider dengesi de paylaşıldı. Tabloda, son iki yılda gelir ve gider dengesinin eksiye düştüğü ortaya konurken, şu bilgiler verildi:

-“İlk ihaleye teklif veren olmadı, ikinci kez ihaleye çıkıldı”

“Bu nedenle 22.05.2024 tarihindeki Yönetim Kurulu kararı ile bahçenin uzun vadeli kiralanması karara bağlanmıştır. Ancak 31.05.2024 tarihinde başlayıp 12.06.2024 tarihinde sonlanan ihaleye teklif veren olmamıştır. Söz konusu Vakıf malı olan bahçenin daha fazla zarara uğramaması ve yüzlerce ağacın yok olmasını engellemek maksadıyla yeni taban fiyat belirlenip yine 31.07.2024 tarihli YK kararı ile 08.08.2024 tarihinde ikinci bir ihaleye çıkılmıştır. İkinci ihale başvuruları 08.08.2024 tarihinde başlayıp 20.08.2024 tarihinde saat 10:00’da sonlanmıştır. İkinci ihaleye üç teklif verilmiştir. Sırası ile verilen teklif değerleri 1,278,284 sterlin (Bir milyon iki yüz yetmiş sekiz bin iki yüz seksen dört sterlin) (yatırım tutarı 500 bin sterlin), 1,314,000 sterlin (Bir milyon üç yüz on dört bin sterlin) (yatırım tutarı 577 bin sterlin) ve 1,571,000 sterlin (Bir milyon beş yüz yetmiş bir bin sterlin) (yatırım tutarı 2 milyon sterlin) olmuştur. Verilen teklifler doğrultusunda ihale komisyonu, en yüksek kira ve yatırım değerini veren firmanın kiralama kararını YK’na iletmek üzere almıştır.”

-“ Fazıl Polat Paşa Çiftliği Narenciye Bahçeleri, ülkenin simgesel değerlerinden biri”

Fazıl Polat Paşa Çiftliği Narenciye Bahçeleri’nin ülkenin simgesel değerlerinden biri olduğu ve narenciye ürünlerinin tanıtımı konusunda önemli bir yere sahip olduğunun vurgulandığı açıklamada, “Fazıl Polat Paşa Çiftliği Narenciye Bahçeleri, ülkemiz için önemli simgesel değerlerden biri olan narenciye ürünlerinin tanıtımı konusunda önemli bir yere sahiptir. Bu bağlamda yıl içerisinde adanın dört bir yanından gelecek olan okullar buraya kültür gezisi düzenleyecek, öğrencilere kültürümüzü tanıtacak ve yeni bilgiler öğrenmesine vesile olacaktır. Aynı zamanda söz konusu bahçe, bölgedeki tarım okullarına eğitim açısından hizmet verecek, öğrencilerin daha verimli çalışabilmesi ve yeni bilgiler öğrenmesine de katkı sağlayacaktır. Turistler tarafından da oldukça ilgi gören tarihi bahçe, ziyaretlere açık olacaktır. Tüm bunlara ek olarak yeni düzenlenen projeler ile arıcılık konusuyla da destek olmayı hedefleyen bahçe, ülke gelişimine katkı sağlayacaktır.” denildi.

Açıklamada, “Yürüttüğümüz tüm çalışmalarda misyonumuz doğrultusunda vakıf mallarını korumayı ve gelecek nesillere en iyi şekilde aktarmayı hedeflemekte ve bu hedef doğrultusunda her konuyu hassasiyetle ele almaktayız. Bu nedenle kurumumuz üzerinden asılsız iddialar ile rant sağlamaya çalışmak yalnızca dünyanın en köklü kurumlarından biri olarak bizleri değil aynı zamanda basını ve kamuoyunu da boş yere meşgul etmektedir. Bu nedenle Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin haklarının halel görmemesi adına konu ile ilgili hukuki yollara başvurulacağı da bildirilir.” ifadelerine yer verildi.

Gelir – gider dengesi tablosu:

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Hasipoğlu: Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam TMK’dır

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını kararı BRT ekranlarında değerlendirdi.

Hasipoğlu, AİHM’in bu kararla bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun etkin bir iç hukuk yolu olduğunu teyit ettiğini söyledi.

Kararın, Güney Kıbrıs’ın TMK’yı etkisizleştirme çabalarına güçlü bir yanıt niteliğinde olduğunu belirten Hasipoğlu, TMK’nın varlığını sürdürebilmesi için yapılan ödemelerin ve hükümetin bu konudaki kararlılığının büyük önem taşıdığını vurguladı.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Avrupa İnsan hakları Mahkemesi’nin Rum Mediterranean Tours şirketiyle ilgili Türkiye hakkında verdiği kararı değerlendirdi. Hasipoğlu, AİHM’in bir kez daha Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olduğunu tescillediğini belirtti.

BRT ekranlarında konuşan Hasipoğlu, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi 67/ 2005 sayılı yasa ile kurulan Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK)’nun etkinliğini ortadan kaldırmak için elinden geleni yaptığını söyledi.

Güney Kıbrıs’ın daha öncede benzer bir davayı da AİHM’e götürdüğünü anımsatan Hasipoğlu “ AİHM, bir kez daha etkin iç hukuk yolu olarak TMK’yı gösterdi. Bu önemli bir karardır.” Dedi.

Davaya konu olan mülkün Kapalı Maraş bölgesinde bulunduğunu belirten Hasipoğlu, Rum tarafının bu meseleyi hızla AİHM’e taşıyarak, TMK’nın etkinliğini zayıflatmak ve aleyhte bir karar çıkması durumunda “haksız tutuklamaların” önünü açmayı hedeflediğini belirtti. Hasipoğlu, “Bu karar, AİHM’in Güney Kıbrıs’a tutuklamalar konusunda verdiği sert bir cevaptır. Kıbrıslı Rumların başvuracağı tek makam, yargı yolu TMK’dır. Bunun dışında alternatif yoktur.” Dedi.

Kararda, Vakıflar İdaresi’nin davada taraf olmasının adil yargılanma hakkının ihlali anlamına gelmediğinin de tespit edildiğini söyleyen Hasipoğlu, AİHM’in “mülkiyet hakkı ihlalinin giderilmesinde tek çözüm iade değildir, tazminatla da çözülebilir” vurgusunu önemli bulduklarını belirtti.

TMK’nın etkinliğinin büyük ölçüde yapılan ödemelere bağlı olduğunu vurgulayan Hasipoğlu, Ünal Üstel hükümeti döneminde bu konuda ciddi adımlar atıldığını ifade etti.
Hasipoğlu,” Biz bugün TMK’da bu ödemeleri yapmasaydık bizim lehimize olacak bir karar çıkmayacaktı. Bu zamana kadar Rum vatandaşlarına 350 milyon 850 bin sterlin ödeme yapılmıştır. Sadece 2024-2025 yılında Üstel hükümetinin yaratmış olduğu fonla 106 milyon 374 bin sterlinlik ödeme yapılmış ve 230 dava sonuçlandırılmıştır.” İfadelerini kullandı.

Geçtiğimiz hafta KKTC Meclis heyetiyle birlikte Strasbourg’da olduklarını belirten Hasipoğlu, Avrupa Konseyi’nde TMK’nın etkinliğiyle ilgili yapılması beklenen bir oylamanın, AİHM kararının açıklanması nedeniyle Aralık ayına ertelendiğini de bildirdi.

Hasipoğlu, Rum tarafının Kıbrıslı Türklerin mallarına vasilik sistemi kurduğunu belirterek “Bütün Kıbrıslı Türklerin mallarını adeta dondurmuş kamulaştırmış, bir kısmını ise hiç kamulaştırmadan GKRY vatandaşlarının tahsisine bırakmış, Kıbrıslı Türklerin mallarının üzerine evler, apartmanlar inşa etmiştir. Her şeyi çözümden sonraya endekslemiş. Biz ise çözümü beklemeden onlara bu ödemeleri yapıyoruz.” dedi.

Avrupa’nın tanımadığı bir devlet olarak Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu’nun içinde kaldıklarını ancak sözde tanınan bir devlet olan GKRY ise TMK’yı yok saymaya devam ettiğini kaydeden Hasipoğlu, Rum tarafının tek taraflı ve hukuka aykırı uygulamaları karşısında karşılıklılık ilkesi gereği ne gerekiyorsa yapılacağını vurguladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

HP Genel Başkanı Özersay: “TMK hala etkili bir iç hukuk yoludur; gecikmeler acilen giderilmeli”

Published

on

By

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından KKTC’deki Kıbrıs Rum mallarına ilişkin bugün açıklanan kararı değerlendiren Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) tüm olumsuzluklara rağmen AİHM tarafından hâlâ etkili bir iç hukuk yolu olarak kabul edildiğini belirterek, “AİHM kararını hafife almak yerine ciddiyetle dikkate almalıyız” ifadelerini kullandı.

Halkın Partisi’nden yapılan açıklamaya göre, AİHM kararında başvuru sürecindeki gecikmeler nedeniyle Türkiye aleyhine tazminata hükmedildiğini ancak TMK’nın işlevselliğinin ortadan kalkmadığını belirten Özersay, bu gecikmelerin giderilmesi için acilen önlem alınması gerektiğini savundu.

“Bu konunun şakası yoktur” diyen ve TMK’nın bu çerçevede etkin şekilde değerlendirilmesi gerektiği yönünde görüş bildiren Özersay, Rum tarafının tutuklamalarla Kıbrıs Türk tarafına uyguladığı baskının mantıksızlığının dünya kamuoyuna anlatılması açısından da bu durumun önemli olduğunu söyledi.

Değerlendirmesinde, AİHM’in Vakıflar İdaresi’nin TMK sürecine taraf olarak katılmasının adil yargılanma hakkını ihlal etmediğini, iadenin taşınmaz hakkı açısından tek çözüm yolu olarak görülmediğini ve Rum tarafının Yüksek İdare Mahkemesi yargıçlarının tarafsızlığına yönelik iddialarının da AİHM tarafından yerinde bulunmadığını ileri süren Özersay, TMK’nın geçerliliğinin bir kez daha teyit edildiğini vurguladı.

İdari gecikmelerin giderilmemesi halinde ileride daha ciddi sorunların yaşanabileceğini belirten Özersay, Komisyonun etkinliğinin artırılması için düzenli bir fon sistemi oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Dışişleri Bakanlığı’ndan AİHM kararına ilişkin açıklama: “TMK etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildi”

Published

on

By

Dışişleri Bakanlığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) bugünkü K.V. Mediterranean Tours Limited kararına ilişkin açıklama yaparak, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) etkin bir iç hukuk yolu olarak teyit edildiğine vurgu yaptı.

Açıklamada, AİHM’in söz konusu kararında, Kapalı Maraş’taki bir taşınmaza ilişkin hak iddialarını içeren başvuruyu değerlendirirken, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki haklarını ileri sürmek isteyen Kıbrıslı Rumlar için etkin bir iç hukuk yolu olduğunu bir kez daha teyit ettiği belirtildi.

AİHM’in ayrıca, taşınmazın Kapalı Maraş’ta bulunması sebebiyle Kıbrıs Türk Vakıflar İdaresi’nin (Evkaf) TMK sürecine taraf edilmesinin adil yargılanma ilkesine aykırı olmadığına kanaat getirdiği ve Yüksek Mahkeme’nin tarafsızlığına yönelik iddiaları reddettiği vurgulandı.

Bakanlık açıklamanın devamında, “Gelinen aşamada, ülkemizdeki mülkiyet rejiminin güvencesi olarak gördüğümüz Taşınmaz Mal Komisyonu’nun çalışmalarını etkin bir şekilde sürdürmeye devam etmesi için gerekenin yapılması hususundaki kararlılığımızı bu vesileyle bir kez daha yineleriz” ifadelerine yer verdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam