Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar: “Kıbrıs Türkü ambargolarla diz çöktürülemeyecek”

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere bütün muhataplarına yönelik olarak, Kıbrıs Adası’nda Kıbrıs Türk halkının kendi diliyle, diniyle, kültürüyle, kaderiyle, mücadelesiyle bir yol çizdiğini belirterek, “Kıbrıs Türk halkına direkt uçuş yasağı, direkt ticaret yasağı, direkt temas yasağı, spor ambargoları gibi kısıtlamalarla diz çöktüremeyecekler.” ifadelerine yer verdi.

Cumhurbaşkanı Tatar, bugün Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nde “KKTC’nin Stratejik Önemi Ve Güncel Politikalar” konulu konferans verdi, sergi açılışı ile kitap imza etkinliğine katıldı.

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Asya Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından Kıbrıs Barış Harekâtının 50. yıl dönümü münasebetiyle gerçekleştirilen etkinlikte ilk olarak sergi açılışı yapıldı.

AHBV Üniversitesi Itri Yerleşkesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinliğe, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, AHBV Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci Bostancı, akademisyenler, öğrenciler ve birçok davetli katıldı.

Sergide, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın “Cumhurbaşkanı seçildiği (18 Ekim 2020) tarihten itibaren uyguladığı vizyoner politikalara ve KKTC’nin uluslararası alanda tanınırlığı için yürüttüğü faaliyetlere ilişkin” Türkiye ve KKTC basınından gazete manşetleri ve fotoğraflara yer verildi.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan konferans, açılış konuşmalarıyla devam etti.

Video gösteriminin ardından konferansın açılış konuşmalarını, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi (AHBV) Rektörü Prof. Dr. M. Naci Bostancı ve AHBV Asya Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Nasrullah Uzman yaptı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, sözlerine Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nde olmaktan dolayı büyük memnuniyet duyduğunu belirterek başladı.

Tatar, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere bütün muhataplarına yönelik olarak, Kıbrıs Adası’nda Kıbrıs Türk halkının kendi diliyle, diniyle, kültürüyle, kaderiyle, mücadelesiyle bir yol çizdiğini belirterek, “Kıbrıs Türk halkına direkt uçuş yasağı, direkt ticaret yasağı, direkt temas yasağı, spor ambargoları gibi kısıtlamalarla diz çöktüremeyecekler.” dedi.

Tatar, buradaki konuşmasında, Kıbrıs Adası’nın tarihi geçmişine ilişkin bilgiler vererek, “Osmanlı döneminde, Ada’daki Rumlar 350 yıl kesintisiz huzur ve barış içinde yaşadılar.” dedi.

Kıbrıs Adası’nın 1923-1960 yıllarında İngiltere’nin egemenliği altında olduğuna ve bugün de Ada’da İngiltere’nin iki egemen üssünün bulunduğuna işaret eden Tatar, bu üslerin Ada’yı tehlikeye attığını söyledi.

Tatar, Türkiye’nin her dönem Kıbrıs Türkü’nün yanında olduğunu ifade etti.

Kıbrıs Barış Harekatı öncesi Beşparmak Dağları’nda Rumların Yunanistan ile hazırlık yaptığını anımsatan Tatar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin düzenlediği operasyonla bugünkü haritanın çizildiğini dile getirdi.

Ada’da Federal temelde bir çözüm için yıllarca mücadele edildiğini söyleyen Tatar, “Güney Kıbrıs’ı tek taraflı olarak Avrupa Birliği’ne aldılar. AB üyesi devlet olmasıyla Kıbrıs meselesiyle ilgili çözüm daha da zorlaştı.” diye konuştu.

– “KKTC, yönünü Türk dünyasına çevirdi”

Tatar, KKTC‘nin yönünü Türk dünyasına çevirdiğini ifade etti.

Tatar, Doğu Akdeniz’de Kıbrıs Türk’ünün, Kıbrıs Adası etrafındaki bütün zenginlikleri sonuna kadar koruyacağını belirtti.

Tatar, KKTC üzerindeki ambargoların kaldırılması gerektiğini vurgulayarak şöyle devam etti:

“Bizim şu anda yürütmekte olduğumuz yeni siyaset artık iki devletli bir siyasettir. İki devletli siyasetin önemi, kuzeydeki Türk devleti bağımsız egemen bir devlettir. Mavi Vatan’da deniz yetki alanlarıyla, kara sularıyla, hava sahasıyla, birtakım başka ekonomik münhasır bölge hatlarıyla gerçekten hem kendi toprağımız ve Mavi Vatan’da da Türkiye ile birlikte daha fazla hakkımız, hukukumuzun olduğu bir coğrafyadan bahsediyoruz.

BM ve AB başta olmak üzere bütün muhataplarına yönelik olarak, Kıbrıs Adası’nda Kıbrıs Türk halkının kendi diliyle, diniyle, kültürüyle, kaderiyle, mücadelesiyle bir yol çizdiğini dile getiren Tatar, şunları kaydetti:

“Kendi devletini yaşatma hakkının Kıbrıs Türk halkının insanlık hakkı olduğunu, bunu kimsenin reddedemeyeceğini ve bu çağda Kıbrıs Türk halkına direkt uçuş yasağı, direkt ticaret yasağı, direkt temas yasağı, spor ambargoları gibi kısıtlamalarla diz çöktüremeyecekler. Buna sonuna kadar direneceğimizi ve devletimizi sonuna kadar savunacağımızı kendilerine ifade ettiğimizde, ‘Ama’ dediklerinde, ne diyorum ben? ‘Benim arkamda 85 milyon Türkiye var.’ diyorum.”

Tatar, “Cumhuriyetçi Türk Partisinin çekilmesiyle yaşanan Cumhuriyet Meclisi’ni açma krizi ve buna bağlı olarak ortaya çıkan gelişmeler sebebiyle” Samsun ve Trabzon ziyaretlerini iptal edip KKTC‘ye döneceğini söyledi.

Öte yandan, konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, imza etkinliğinde ise, “Ersin Tatar’la Tarih ve Bilinç Yolculuğu”, “Ersin Tatar’la Kıbrıs Konusunda Yeni Perspektif”, “Kıbrıs Sevdası” ve “Genel Komite’den İki Ayrı Devlete” isimli kitapları katılımcılar için imzaladı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Öztürkler:Mavi Vatan Türkiye ve KKTC’nin egemenlik hakkıdır

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Gaziantep Üniversitesi’nde “Kıbrıs Sorunundaki Son Gelişmeler ve Mavi Vatan” konulu konferans verdi.

Meclis Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Gaziantep Üniversitesi Rektörü Sait Mesut Doğan tarafından karşılanan Öztürkler, Doğan ile kısa bir görüşme gerçekleştirdi, kampüs hakkında bilgi aldı.

Kıbrıs gazilerinin de izlediği konferansta konuşan Öztürkler, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’in en uzun sahil şeridine sahip ülkesi olduğunu, ancak Antalya Körfezi’nden çıkamaz duruma getirilmeye çalışıldığını ve bunun asla mümkün olamayacağını vurguladı.

Mavi Vatan’ın enerji kaynaklarının transferindeki kritik rolüne dikkat çeken Öztürkler, Yunanistan’ın Sevilla Haritası ile oluşturmak istediği sınırlamaların KKTC ve Libya ile imzalanan münhasır ekonomik iş birliği anlaşmaları sayesinde bertaraf edildiğini belirtti.

“Mavi Vatan sadece bir harita veya askeri doktrin değil, Türkiye’nin ve KKTC’nin denizlerdeki egemenlik haklarını, güvenlik vizyonunu ve jeopolitik kararlılığını temsil eden bir stratejidir.” diyen Öztürkler, Doğu Akdeniz’deki deniz yetki mücadelesinin yalnızca enerji paylaşımıyla sınırlı olmadığını, hukukun, caydırıcılığın ve diplomasinin yanı sıra askeri gücün de bu süreçte belirleyici olduğunu ifade etti.

Öztürkler, KKTC’nin bu mücadelenin asli taraflarından biri olduğunun altını çizerek, sahip olduğu kıyı uzunluğu, fiili egemenliği ve Türkiye ile olan güçlü iş birliğinin KKTC’yi önemli bir bölgesel aktör konumuna taşıdığını dile getirdi.

Mavi Vatan’a her fırsatta sahip çıktıklarını belirten Öztürkler, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı duruşunun bu süreçte kendilerine büyük bir güç verdiğini kaydetti.

Öztürkler, Kıbrıs tarihi hakkında öğrencilere önemli bilgiler aktararak, terör örgütü EOKA’nın Kıbrıs Türklerini adadan sürmek için uygulamaya koyduğu Akritas Planı’nın bugün bile etkisini sürdürdüğünü ifade etti.

Avrupa Birliği, Yunanistan ve Güney Kıbrıs’ın federasyon çatısı altında Türk askerinin adadan çıkması için her yolu denediğini hatırlatan Öztürkler, iki devletli çözüm vizyonundan ve egemen eşitlikten taviz verilmeyeceğini altını çizdi.

Öztürkler, Kıbrıs Türk halkının Anavatan Türkiye’ye bağlı kalarak mücadelesini sürdürdüğünü ve Türkiye’nin etkin garantörlüğünden asla vazgeçmeyeceğini belirtti.

1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nden doğan haklarının Rumlar tarafından gasp edildiğini, ancak Kıbrıs Türklerinin mücadelesinden vazgeçmediğini vurgulayan Öztürkler, şehitleri rahmetle, gazileri minnetle andı.

Öztürkler’e ziyaretinde Cumhuriyet Meclisi Genel Sekreteri Seral Fırat ile KKTC Gaziantep Konsolosu Kerem İzmen eşlik etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası’ndan ulusal kongre katılımı ve uluslararası temas

Published

on

By

KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası’nın (İMO), ulusal ve uluslararası düzeyde iki önemli etkinlikte kurumsal temsiliyet sağladığı bildirildi.

KTMMOB İMO’yu temsilen Başkan Abdullah Ekinci, Sayman Hüsnü Coşan, Yönetim Kurulu Üyeleri Gözde Oğuz, Ayşe Pekrioğlu Balkıs, Buğra Ebedenölmez, Arif Soykök ve Oda üyeleri etkinliklerde yer aldı.

İMO’dan verilen bilgiye göre, bu kapsamda ilk etkinlik, TMMOB İMO tarafından İstanbul ve Erzurum şubeleri yürütücülüğünde düzenlenen 11. Ulusal Beton Kongresi oldu.

22–24 Mayıs tarihleri arası Erzurum Atatürk Üniversitesi Nene Hatun Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen kongrede, “21. Yüzyılda Beton” temasıyla betonun teknolojik evrimi, çevresel etkileri, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik gibi başlıklarda planlandı.

Kongrenin açılışında konuşan KTMMOB İMO Başkanı Abdullah Ekinci, üniversite-sanayi iş birliğinin önemine değinerek, sürdürülebilir beton teknolojileri, karbon salınımının azaltılması ve yapı güvenliği konularının altını çizdi.

KTMMOB İMO’nun bilimsel iş birliklerine verdiği önemi vurgulayan Ekinci, katılımcıları KKTC’de düzenlenecek mühendislik etkinliklerine davet etti.

Diğer gelişme ise İMO–ECCE (Avrupa İnşaat Mühendisleri Konseyi) Ortak Toplantısı oldu.

Dün çevrimiçi düzenlenen toplantıya, TMMOB İMO Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Suna, 2. Başkan Selçuk Uluata, Sekreter Üye Bülent Tatlı, Genel Sekreter Serap Dedeoğlu, Genel Sekreter Yardımcısı Eylem Gümüş Yılmaz ile KTMMOB İMO Başkanı Abdullah Ekinci’nin yanı sıra; ECCE Başkanı Platonas Stylianou, 2. Başkan Jeanette Munoz Abela, önceki Başkan Andreas Brandner ve Genel Sekreter Maria Karanasiou katılım sağladı.

Toplantıda Avrupa’daki mühendislik iş birlikleri, teknik gelişmeler ve ortak projeler ele alındı.

İMO’nun bu iki etkinlikteki güçlü temsiliyetinin, Türkiye ve Avrupa’daki meslek örgütleriyle teknik ve bilimsel bağları pekiştirdiği; gelecekteki ortak çalışmalar için sağlam bir zemin oluşturduğu ifade edildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Narenciye Üreticiler Birliği:Ürünü Cypfruvex’e vereli 8 ay oldu, ancak ödeme konusunda hiçbir çalışma yok

Published

on

By

Kuzey Kıbrıs Narenciye Üreticiler Birliği yaşanan kuraklık ve ödenmeyen ürün bedelleri hakkında açıklama yaptı.

Birlik, bazı kuyuların kuruması ve tuzlanmanın Güneşköy ve Aydınköy köylerinin üst taraflarına kadar çıkması sebebiyle üreticinin, bahçelerin sulanması için borç aldığını ve bu sebeple maliyetlerin iki-üç katına çıktığını belirtti.

Üreticinin ürününü Cypfruvex’e vereli 8 ay olmasına rağmen, ödeme konusunda hiçbir çalışma olmadığı belirtilen açıklamada, hükümete, narenciye üreticisine destek olması ve çözüm üretmesi için çağrıda bulunuldu.

“Narenciye üreticisi hep ihmal edilen ve en çok vergilendirilen sektör durumunda.” denilen açıklamada, kuraklık ve barajdaki suya ulaşamama sebebiyle neredeyse tüm bahçelerin sökülüp yeniden ekilmesi veya kabaklama/gençleştirmeye tabi tutulmaları gerekeceği uyarısında bulunuldu. Bu durumda birkaç yıl ürün alınamayacağı vurgulandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam