Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Çavuşoğlu: Eğer sendikalar hazırsa biz diyalog kurmaya hazırız

Published

on

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Cumhuriyet Meclisi Genel kurulu’nda Disiplin Tüzüğü ile ilgili CTP Milletvekili Erkut Şahali’nin eleştirilerini yanıtladı.

Bakan Çavuşoğlu, Toplumda sanki tüzük değiştirilerek, başörtüsü takma mecburiyeti yaratılmış gibi bir algı yaratıldığını söyledi.

İlk tüzük yayınlandıktan sonra, siyasi olarak riskli olsa da, toplumda bir ayrılık oluşmaması için geri çektiklerini dile getiren Çavuşoğlu yaptıkları diyalog girişimlerinin yanıtsız kaldığını söyledi.

Sendikacıları eleştiren Çavuşoğlu, “Teknik kurula ya da uzlaşı komitesine katkı konulabilirdi, benim davetime yanıt verilebilirdi ama yapılmadı” dedi.

“Zorlama bir şekilde bir gündem oluşturuldu” diyen Çavuşoğlu, kendi gibi düşünmeyene saygı göstermeyen bir anlayışla sadece hükümetin suçlanmasını doğru bulmadığını söyledi. Çavuşoğlu, ilk adımda olmadıysa bile devamında uzlaşıya varmak için bir çok fırsat olduğunu ancak bu fırsatların kullanılmadığını dile getirdi.

“Eğer sendikalar hazırsa biz diyalog kurmaya hazırız” diyen Çavuşoğlu, “Arkadaşlarımız maalesef kendilerine emanet edilen eğitimi bir kalkan gibi kullanıyor. Toplumsal infial yaratmak için bir çaba var ve bu çaba toplumu ileriye taşımaz” dedi.

KTOEÖS’ün kendilerine sunulan eli hep ittiğini, diyalog çağrılarını yanıtsız bıraktığını belirten Çavuşoğlu, fikir ve çözüm odaklı bir tek cümle kullanmadıklarını belirtti.

Ödenekli eylemci ifadesinin dayanışma fonundan kaynaklandığını kaydeden Çavuşoğlu “Bu tanımı kendileri yarattı. Eylemlerden kaynaklanan kayıpların fon tarafından karşılanması için bu fon oluşturuldu” dedi.

“Sendikalar, o mikrofon uzatılan kişilerin değil, öğretmenlerindir” diyen Çavuşoğlu, sendika temsilcilerinin söylemlerinin tüm öğretmenlere mal edilmesinin doğru olmadığını kaydetti.

Sendika temsilcilerinin diyalog yolu araması gerekirken, bu diyalog yollarının kendileri tarafından tıkandığını kaydeden Çavuşoğlu, “Fikir üretmek yerine, hakaret üretiyorlar” dedi.

Tüzük düzenlemesi olmasa da bu öğrencilerin başörtüsüyle okula gitme hakları olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, yapılan şeyin, konu hakkında düzenleme getirmek olduğunu söyledi.

Kıbrıs Türk toplumunun ayrıştırılmaması, eğitimin kesintiye uğramaması ve öğretmenlerin enerjilerini eğitme ayırmaları için sendika sözcülerinin taviz vermeyiz, tartışmayız fikir üretmeyiz yaklaşımından uzaklaşması gerektiğini belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

“Doğrudur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkının Atatürkçülük ve laikliği yasalarda yazdığı için değil, doğuştan itibaren kazandıkları bir özelliktir. Yani yasada yazsa da, yazmasa da bu toplumda laiklikten uzaklaşan bir yaşam biçimi, Atatürkçü düşünceden uzaklaşan bir yaşam biçimi mümkün değildir. Kaldı ki insanların başını örtmesi Atatürkçü düşünceyi tepe-taklak etmez, laikliği de elden götürmez. Bu çerçevede uluslararası uygulamalara, yasalarımıza ve Anayasamıza bakarak, haklı olduklarını iddia ettikleri bir durum olursa ortaya koyduğumuz iddiaları masa etrafında çürütebilirler. Ama sokakta sen mi daha fazla hakaret edeceksin, sen mi daha fazla insan toplayacaksın yarışına biz girmeyiz.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

GKRY, Kayıp Şahıslar Komitesi’ne 380 bin euro bağışladı

Published

on

By

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Kıbrıs’taki Kayıp Şahıslar Komitesi’ne (KŞK), 380 bin euro bağışladı.

Bu bağışla GKRY’nin 2005’ten bugüne KŞK’ye sağladığı mali yardım 4 milyon 392 bin 700 euroya yükseldi.

KŞK’den yapılan açıklamada, bağışın kazı çalışmalarının güçlendirilmesi ve kazı ekiplerinin artırılması da dahil olmak üzere KŞK’nin 2025’teki çalışmalarını destekleyeceği kaydedildi.

KŞK’ye yapılan bağışların, Komite’nin kayıp şahısların kalıntılarının tespit edilmesi ve ailelerine iade edilmesi amacına katkıda bulunduğu belirtilen açıklamada, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum kayıplardan, şu ana kadar toplam 1055 kişinin kimliklendirilerek, usulüne uygun cenaze töreniyle ailelerine teslim edildiği hatırlatıldı.

Açıklamada, projenin devamı için Kayıp Şahıslar Komitesi’nin bağışçı desteklerine ihtiyaç duyduğu vurgulandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

17. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF 2025) … “Türk zırhlısı AŞKAR-II’nin ilk kullanıcısı KKTC oldu”

Published

on

By

Anadolu Ajansı’nın haberine göre Türk savunma sanayisi bünyesinde geliştirilen meskun mahal muharebe aracı AŞKAR-II’ın ilk görevinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki (KKTC) güvenlik güçlerine katkı sağlayacağı bildirildi.

Anadolu Ajansının (AA) “Global İletişim Ortağı” olduğu 17. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF 2025), Türkiye Milli Savunma Bakanlığının ev sahipliğinde, Türkiye Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığının (SSB) desteği, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfının (TSKGV) yönetim ve sorumluluğunda, KFA Fuarcılık AŞ’nin organizatörlüğünde İstanbul Fuar Merkezi’nde devam ediyor.

Best Grup, fuarda AŞKAR-II’yi ilk kez sergilerken AŞKAR-I aracını da tanıttı. Best Grup Genel Müdürü Caner Buğday, AA muhabirine, fuarın kendileri için önemini, ürünlerini ve AŞKAR araç ailesinin doğuş hikayesini anlattı.

Fuarda ürünlerini tanıttıklarını, stratejik görüşmeler ve etkin temaslar yaptıklarını ifade eden Buğday, “IDEF’te olmak, kabiliyetlerimizi ve ürünlerimizi sergilemek, bizim için çok önemli çünkü IDEF, pek çok ülkeden katılımcıyı ağırlayan, profesyonelliğin yüksek olduğu bir fuar.” dedi.

AŞKAR-II’nin ilk ihracatına ilişkin Anadolu Ajansı’na bilgi veren Buğday, şöyle konuştu:

“KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığımız, uzun süre bir araç tedariki projesi yürüttü ancak çeşitli sebeplerden tedarik edememişlerdi. Konu bize geldi. İhtiyaçlarını ve mevcut imkanlarını bildirdiler. Biz de özetle şunu söyledik: Biz herhangi bir regülasyondan, kısıtlamadan bağımsız olarak araç yapabiliriz. Bunu da Türk’ün olduğu her yerde hizmete sokabiliriz. Türk neredeyse biz oradayız.

AŞKAR-II, tamamen Best Grup’un tasarımı ve üretimi. Yedi kişilik BR6 sınıfı zırhlı bir araç. Üzerinde ailemizin ürettiği silah kuleleri var. Şu anda envantere girmiş durumda. Başarıyla görev ifa ediyor.”

– “Dar alanlar için yeni nesil çözüm”

Bugünün güvenlik konseptinin asimetrik tehditlerle şekillendiğini belirten Buğday, meskun mahalde etkinliğin belirleyici hale geldiğini söyledi.

Ukrayna Savaşı’nın da bu gerçeği pekiştirdiğini ifade eden Buğday, “Şu an anlaşıldı ki meskun mahalde konuyu çözemiyorsanız olayı sonlandıramıyorsunuz. Zaten bizim güvenlik birimlerimiz yıllardır bu konuda büyük tecrübeye sahip ama artık dünya da bunu anladı. Bu bağlamda AŞKAR ailesi, yüksek hareket kabiliyeti, yerlilik oranı ve idamesinin kolaylığıyla öne çıkıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Hem Türkiye’de hem dünyada bu tür araçlara ihtiyacın arttığına işaret eden Buğday, “Yıllarca yaptığımız AR-GE çalışmalarıyla bu noktaya geldik. AŞKAR ailesiyle kendimizi ispatladık. Şu an birçok projeye hazırlanıyoruz. İnşallah dünyanın ve Türkiye’nin pek çok yerinde AŞKAR’ları göreceksiniz.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Serdar Denktaş: Hepinize teşekkür ederim

Published

on

By

Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş hakkında saygısızca bir kitap yazıldı…

Kitap ülkemizde her kesimden büyük tepkiye yol açtı…Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’ın oğlu, deneyimli siyasetçi Serdar Denktaş, sosyal medyada yaptığı paylaşımda kitabın yazarına sert tepki gösterdi…“Kız kardeşlerimin üzüntüsüne merhem olmak için” başlığıyla açıklama yapan Serdar Denktaş özetle şu ifadeleri kullandı:
“Tüm ailesiyle kavgalı olan askerden atılmış rezil herifin teki bu ülkeye tüm hayatını adamış birisiyle ilgili kendi karakterinden daha rezil adına kitap dediği bir karalama metni yazarak piyasaya sürmüş. Sosyal medyada ailenin saldırmadığı ferdi kalmamış. Reklamını yapmayalım dedik ama artık deliliğin sınırını aşmış bu aşağılık herife böylesi bir cevap yazmayı her gün bu nedenle gözyaşı döken kız kardeşlerime borcum saydım. Efendilik yapıp susalım dedik ama karşımızda rezil bir mahluk var”

Bu arada Serdar Denktaş, süreçte yanlarında olan herkese teşekkür etti…
Denktaş’ın paylaşımı şöyle:
“Malum kitapla ilgili olarak beni telefoniyen arayan başta Cumhurbaşkanı Tatar ve 2. Cumhurbaşkanı Mehmetali Talat olmak üzere, mesaj yayınlayan Başbakan Üstel, anamuhalefet CTP başkanı Tufan Erhürman, Meclis başkanımız ve siyasilerimiz olmak üzere gerek sosyal medyadan gerekse özelden yazarak tepkilerini belirten Sivil Toplum Kuruluşları ve halkımızın her kesiminden insanlarımıza ailem adına teşekkür ederim. Siyaseten yapılan eleştirileri her zaman hoşgörü iie karşılamayı öğrendik babamızdan. Ancak tarihe mal olmuş bir lidere yönelik mesnetsiz suçlama ve hakaretleri halk olarak kabul etmeyeceğimizi hep birlikte haykırmayı başarmış olmak kalbimize su serpmiştir. Hepinize teşekkür ederim”

Devamını Oku

Trending

Reklam