Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tatar:Budapeşte’de özden gelen haklarımıza yapılan vurgu onurlu yürüyüşümüzde büyük bir adım

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türk Devletleri Teşkilatı’nın (TDT) Budapeşte Zirvesi Sonuç Bildirgesi’nde özden gelen haklara yapılan vurgunun Kıbrıs Türkü’nün onurlu yürüyüşünde büyük bir adım olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Tatar, Türk Devletleri Teşkilatı’nın Macaristan’ın ev sahipliğinde 21 Mayıs’ta düzenlediği Budapeşte Zirvesi Sonuç Bildirgesi’nin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk Dünyası içerisindeki yeri, çözüm vizyonu ve meşru talepleri açısından dönüm noktası niteliğinde bir irade beyanı olduğunu belirtti.

Bildiri kapsamında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Macaristan ve Türkmenistan ile birlikte Türk Dünyasının ayrılmaz bir parçası olarak tanımlandığını ifade eden Tatar, KKTC’nin gözlemci sıfatıyla TDT’nin çalışmalarına yaptığı katkıların memnuniyetle karşılandığını söyledi.

Tatar, Kıbrıs sorununun adadaki mevcut gerçeklere dayanarak, karşılıklı kabul edilebilir ve uygulanabilir bir çözüme ulaştırılması gerektiği yönündeki güçlü vurgu ile Kıbrıs Türk Halkının özden gelen eşit haklarını güvence altına alma yönündeki meşru arzusuna gösterilen dayanışma, yalnızca bir destek beyanı değil; egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüye dayalı çözüm vizyonumuzun bölgesel düzeyde karşılık bulduğunun açık bir göstergesidir.” ifadelerini kullandı.

-“Budapeşte Zirvesi’ne katılamamış olmamız, bu hakikati gölgelememiştir”

“Budapeşte Zirvesi’ne katılamamış olmamız, bu hakikati gölgelememiştir.” diyen Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin haklı mücadelesini en üst düzeyde ifade ettiğini kaydetti. Tatar, “Sayın Cumhurbaşkanının ‘KKTC’nin bulunmadığı bir aile fotoğrafı eksik kalır’ ifadesinin bu gerçekliğin özlü ve yerinde ifadesidir. Türkiye Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın ‘KKTC aile meclisimizin ayrılmaz bir parçasıdır’ vurgusu da, bu duruşun diplomatik teyididir.” dedi.

Tatar şöyle devam etti:

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak, her koşulda yanımızda duran, haklı mücadelemizi kararlılıkla destekleyen Anavatan Türkiye’ye şükranlarımızı sunuyoruz. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, yalnızca bu süreçte değil, tarih boyunca sergilediği ilkeli duruşla, Kıbrıs Türk Halkının iradesini en güçlü şekilde savunmuştur. Türkiye’nin sarsılmaz desteği, bizim için yalnızca bir güvence değil, aynı zamanda bölgesel adaletin ve stratejik dengenin de teminatıdır.

Türk Dünyasının her bir müstesna ferdinin kalbinin bizimle olduğunu biliyoruz. Bu kardeşlik, kültürel bir aidiyetin ötesinde, siyasi bir kararlılığa ve ortak geleceğe duyulan inanca dayanmaktadır.

Adadaki sürdürülemez durum, herkes tarafından çok iyi bilinmektedir. Rum tarafı, 1963 yılında Kıbrıs Türk Halkını ortaklık cumhuriyetinden silah zoruyla atmış, iki kurucu ortağın iradesine dayanan yapıyı fiilen ortadan kaldırmıştır. Rum liderliği o tarihten bu yana tek taraflı olarak “Kıbrıs Cumhuriyeti” unvanını kullanmakta; gasp ettiği bu düzeni hem adada hem de uluslararası alanda meşru bir temsil gibi göstermeye çalışmaktadır. Bu yapı, Kıbrıs Türk Halkının uluslararası düzeyde temsilini engelleyen ve eşit haklarını sistematik biçimde reddeden bir düzene dönüşmüştür.

Karşımızda, bizleri yalnızlaştırarak siyasi baskı, diplomatik kuşatma ve dışlayıcı kampanyalar yoluyla, varlığımızı görünmez kılmaya çalışan bir muhatap vardır. Rum liderliği bu yaklaşımıyla, insan onurunu esas alan uluslararası normları açıkça ihlal etmekte; kendi kurduğu gayrimeşru düzeni evrenselmiş gibi sunmaya çalışmaktadır. Bu siyaset, Filistin halkına yönelik sürdürülen uygulamalarda da görülen, temel hakları inkar eden baskıcı anlayışla aynı zihinsel kaynaktan beslenmektedir.

Kıbrıs Türk Halkı, tüm bu adaletsizlikler karşısında, devletine, iradesine ve vizyonuna sahip çıkmaya devam etmektedir. KKTC, Türk Dünyasının onurlu bir üyesi, bölgesel istikrarın, direncin ve adaletin taşıyıcısıdır. Bizim yolumuz açıktır, duruşumuz nettir.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Koop-Sen yarın Koop-Süt ile Zirai Levazım ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor

Published

on

By

Kooperatif Görevlileri Sendikası (Koop-Sen) yarın, Koop-Süt, Zirai Levazım Kooperatifi ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor.

Koop-Sen’den verilen bilgiye göre, çalışanların maaşlarının ödenmediği gerekçesiyle yapılacak süresiz genel greve ek olarak yarın 09.30’da Kooperatif Merkez Bankası Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürünü ve beraberindeki heyeti kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik ve beraberindeki heyeti kabul ederek, görüştü.

Kabulde yaptığı konuşmada duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, öğretmenlerin, Londra’daki çocukların Türkçe öğrenmesi için yaptığı özverili çalışmaları ve ailelerin ülkelerine bağlılıklarının takdir edildiğini ifade etti.

Dünyanın birçok yerinde ve özellikle Londra’da Kıbrıs Türkleri’nin yaşadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, buradaki insanların çocuklarını kendi okullarına götürmesinin ve Kıbrıs Türk Dernekleri’nin faaliyetlerine katılmalarını sağlamasının, kültür ve geleneklerin bir sonraki nesillere aktarıldığı için kendisi mutlu ettiğini dile getirdi.

Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik de konuşmasında, okulun faaliyetleri hakkında bilgi vererek, verilen destekten dolayı teşekkürlerini sundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, geçici öğretmen alımının önü açılması için, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavların bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokulduğunu savundu.

HP’den yapılan açıklamaya göre Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi.

Özersay, Meclis’teki muhalefet ile hükümetin, seçim yasaklarının 60 günden 45 güne indirilmemesi konusunda uzlaştığını belirterek, “Bu iyi bir gelişme çünkü hükümet 60 gün boyunca atama ve benzeri işlemleri yapamayacak” dedi. Özersay, ancak bu durumda okullara alınması gereken yeni öğretmenlerin seçim yasaklarına takılacağını söyledi.

“Belki İlkokullardaki öğretmen atamaları yetişecek ama ortaokul ve liselere alınacak yeni öğretmenler seçim yasaklarına takılacağı için atamaları Kasım ayına kalacak. Tabi hükümet de seçim süreci devam ederken geçici öğretmen alma şansına sahip olacak ve bunu da siyasi bir yatırım olarak kullanacak.” diyen Özersay, eğitim, sağlık ve bazı elzem konularda sınavları önceden ilan edilmiş olan KHK sınavlarının yapılması ve atamalarının da bekletilmemesi konusunda Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda gerekli değişikliğin yapılabileceğini kaydetti.

“Kırsal kesim arsası dağıtımı gibi seçim yatırımı işlemlerini seçim yasaklarına dahil ediyoruz da ne oluyor?” diye soran Özersay, bu arazilerin seçim yasakları yürürlüğe girmeden dağıtıldığı veya “hak sahipliği belgesi” verilerek umut tacirliği ile seçime yatırım yapıldığını ileri sürdü.

Özersay, “Özetle kırsal kesim arsası ya da hak sahipliği belgesi dağıtımı seçim yasağı tarihi gelmeden ‘halledilirken’, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavlar biraz da bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokuluyor ki geçici öğretmen alımının önü açılsın ve bir başka şekilde seçim yatırımı yapılabilsin. ” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam