Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguín Cuellar’ı kabul etti. Tatar, yaklaşık 1 saat 20 dakika süren görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi.

Holguin ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, Holguin’in bir önceki görev süresi sonunda sunduğu raporu memnuniyetle karşıladıklarını kendisine ilettiğini söyledi.

“Kıbrıs’ta yeni bir müzakere süreci için ortak zemin olmadığını kendisi yaptığı çalışmalar sonucu raporunda açık bir dille ifade etmişti” diyen Tatar, raporun ardından BM Sekreter Gutuerres’in de çeşitli açıklamalarında yeni bir sayfa ile yeni bir durumun söz konusu olabileceğini ima ettiğini anımsattı.

Cenevre’de düzenlenen geniş katılımlı gayriresmi toplantıda iki devletin işbirliği ile nelerin yapılabileceğinin konuşulmaya başlandığını kaydeden Tatar, her iki halkın yararına ve faydasına olabilecek bir takım işbirliklerinin BM Genel Sekreter tarafından desteklendiğini söyledi.

Tatar, Holguin’in görevinin Temmuz ayı sonunda Cenevre’de düzenlenecek geniş katılımlı toplantıya yönelik olarak kapılar konusu da dahil altı başlık üzerinde bir mesafe kaydedilmesini sağlamak olduğunu kaydetti.

Mülkiyet konusunda Rum tarafının tutumunu eleştiren Cumhurbaşkanı Tatar, ekim ayında New York’ta gerçekleştirilen toplantıda bu konudaki hassasiyetlerine BM Genel Sekreterine ilettiklerini, Mart ayında Cenevre’deki görüşmede de konuyu gündem maddesi yaptığını anlattı.

Mart ayından bugüne Rum yönetimi tarafından ortaya konulan terörize hareketin boyutlarının daha da değiştiğini belirten Tatar, yapılan açıklamaların kendilerini rahatsız ettiğini vurguladı.

Tatar “diğer konularda eğer bir ilerleme kaydedilecekse ve Temmuz ayında Cenevre’ye gittiğimizde ciddi anlamda toplantının netice vermesi için mutlak suretle bu terör faaliyetleri durmalı. Kıbrıs’taki gerçeklere baktığımızda iki ayrı otorite vardır ve bu yıllardan beridir böyledir. 1974 Kıbrıs Barış harekatından sonra nüfus mübadelesi ile Türkler tamamıyla Kuzey’e Rumlar ise Güneye yerleşmiştir ve ondan sonra hayatın devamı için, Kıbrıs Türk halkının tekrar ekonomik bir mücade içene girebilmesi için burada bir takım düzenlemeler yapılmıştır” diye konuştu.

Holguin’e teşekkür eden Tatar, anavatan Türkiye tarafından da desteklenen siyasetlerini sürdürmekte olduklarını kendisine söylediklerini ancak her zaman her iki halkın yararına olacak konularda temas ve diyaloğu sürdürmekten yana olduklarını söyledi.

Kıbrıs Türk halkının Rum yönetimi tarafından terörize hareketlere maruz kaldığını kaydeden Tatar BM’ye büyük sorumluluklar düştüğünü vurguladı.