Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

AB’den 800 milyar euroluk silahlanma planı

Published

on

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa’nın güvenliği konusunda daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiğini belirterek, hazırladıkları Avrupa’nın yeniden silahlanması planı ile yaklaşık 800 milyar euroluk savunma harcamasının harekete geçirilebileceğini söyledi.

Von der Leyen, Brüksel’de düzenlediği basın toplantısında, AB’nin yeni savunma paketini ve yeniden silahlanma planını tanıttı.

Çok önemli ve tehlikeli zamanlardan geçildiğinin altını çizen von der Leyen, hazırlıklı olunmaması durumunda yıkıcı sonuçlarla karşılaşılabileceğini ifade etti.

Von der Leyen, Avrupa’nın güvenliğinin gerçek anlamda tehdit altında olduğunu ve Avrupa’nın kendi güvenliği için daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiğini vurguladı.

Avrupa’nın kararlı biçimde ve hızla harekete geçmesinin önemine işaret eden von der Leyen, “Yeniden silahlanma çağında olduğumuz açık. Avrupa savunma harcamalarını büyük ölçüde artırmaya hazır.” dedi.

Avrupa’nın, kısa vadede acil ihtiyaçları gözetmesi, Ukrayna’ya desteği sürdürmesi ve uzun vadede güvenliği konusunda daha fazla sorumluluk alması gerektiğine dikkati çeken von der Leyen, bu nedenle perşembe günü yapılacak AB Zirvesi öncesi liderlere bir mektup gönderdiğini anlattı.

Von der Leyen, mektubunda liderlere Avrupa’yı yeniden silahlandırma planını özetlediğine işaret ederek, “Avrupa’yı yeniden silahlandırma planı, üye ülkelerin savunma harcamalarını hem acilen hem de uzun vadede hızla ve önemli ölçüde artırmalarına yardımcı olmak için elimizdeki bütün mali araçları nasıl kullanacağımıza odaklanan bir dizi öneri içeriyor.” diye konuştu.

Savunma harcamaları mali kuralların dışında tutulacak
“Avrupa’yı yeniden silahlandırma planının ilk kısmı, ulusal düzeyde savunma için kamu fonlarının kullanımını serbest bırakmak.” diyen von der Leyen, ülkelerin mali durumlarının el vermesi halinde güvenliklerine daha fazla yatırım yapmaya hazır olduklarını anlattı.

AB mali kurallarındaki cayma maddesinin etkinleştirilmesini teklif edeceklerine dikkati çeken von der Leyen, bununla üye ülkelerin savunma harcamalarındaki artışın mali kuralları ihlal sayılmayacağını, böylece ülkelerin savunma harcamalarını rahat biçimde artırabileceklerini kaydetti.

Von der Leyen, “AB üyesi ülkeler savunma harcamalarını ortalama olarak GSYH’larının yüzde 1,5’i oranında artırırsa, bu dört yıllık bir süre içinde yaklaşık 650 milyar eurooluk bir mali alan yaratabilir.” değerlendirmesinde bulundu.

Ortak savunma sistemlerine 150 milyar euro
“İkinci teklif, üye ülkelere savunma yatırımı için 150 milyar euroluk kredi sağlayacak yeni bir araç olacak.” diyen von der Leyen, bunun ortak savunma harcaması yapmakla ilgili olacağını, hava ve füze savunması, topçu sistemleri, füze, mühimmat, dron ve dron karşıtı sistemler gibi çeşitli kapasitelerin Avrupa genelinde artırılmasını içereceğini ifade etti.

Von der Leyen, bunun üye ülkelerin taleplerini bir araya getirmelerine ve birlikte satın almalarına ve Ukrayna’ya acil askeri ekipman sağlamalarına yardımcı olacağını söyledi.

AB bütçesini savunmaya yönlendirecek
Planın üçüncü noktasının AB bütçesinin gücünü kullanmak olduğuna işaret eden von der Leyen, bu alanda savunma yatırımlarına fonları yönlendirmek için hızla adımlar atılabileceğini belirtti.

Von der Leyen, üye ülkelere savunma harcamalarını artırmak için uyum politikası programlarını kullanmak isteyip istemedikleri tercihini içeren seçenekler sunacağını anlattı.

Savunmaya katkı için AB içinde tasarruf ve yatırım birliği çalışmalarını hızlandırmayı ve Avrupa Yatırım Bankası (AYB) aracılığıyla daha fazla özel sermayeyi harekete geçirmeyi de hedefleyeceklerini ifade eden von der Leyen, “Avrupa sorumluluklarını üstlenmeye hazır. Avrupa’nın yeniden silahlanması planı yaklaşık 800 milyar euroluk savunma harcamasını harekete geçirebilir.” dedi.

Öte yandan, Brüksel’de 6 Mart’ta Ukrayna ve savunma konulu olağanüstü AB Liderler Zirvesi düzenlenecek.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Netanyahu’nun usulsüz olarak atadığı yeni Şin-Bet şefinin ateşkese karşı olduğu bildirildi

Published

on

By

İsrail’de Yüksek Mahkeme’nin aksi kararına rağmen Başbakan Binyamin Netanyahu’nun yeni iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet (Şabak) direktörü olarak atadığı Tümgeneral David Zini’nin Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşmasına karşı olduğu belirtildi.

İsrail’de yayın yapan Kanal 12 televizyonuna konuşan kaynaklar, Netanyahu’nun Şin-Bet’in başına atadığını duyurduğu Tümgeneral Zini’nin Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşmasına karşı olduğunu güvenlik toplantılarında çok kez dile getirdiğini aktardı.

Zini’nin İsrail’in 19 ayı geçen saldırılarını sona erdirecek ve esirlerin serbest kalmasını sağlayacak anlaşmaya ilişkin “Esir takası anlaşmalarına karşıyım. Bu ebedi bir savaştır.” ifadelerini kullandığı dile getirildi.

Geçen yıl Genelkurmay Başkanlığı’nda gerçekleştirilen toplantılarda Zini’nin tutumunu birkaç kez üst düzey İsrail ordusu yetkililerinin önünde açıkça ortaya koyduğu kaydedildi.

-İsrailli esirlerin ailelerinden Tümgeneral Zini’ye sert tepki

İsrail müzakere heyeti içinde yer alacak yeni Şin-Bet şefi Zini’nin ateşkes ve esir takası anlaşmasına yönelik tutumuna esir ailelerinden sert tepki geldi.

Ailelerin oluşturduğu çatı platformdan yapılan açıklamada, “İsrailli esirlerin kaderine karar verecek birinin yaptığı söz konusu açıklamalar, şok edici ve kınanması gereken ifadeler” denildi.

Açıklamada, “Netanyahu’nun savaşını esirlerin geri getirilmesinin önüne koyan bir Şin-Bet şefinin atanması, bir suç ve tüm İsrail halkına karşı bir haksızlık.” ifadeleriyle Zini’ye sert tepki gösterildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail Yüksek Mahkemesinin İç İstihbarat Teşkilatı Şin Bet (Şabak) Direktörü Ronen Bar’ın görevden alınmasının yasal olmadığına hükmetmesine rağmen Tümgeneral David Zini’yi yeni İç İstihbarat Şefi olarak atamıştı.

– Netanyahu’nun Şin-Bet Direktörü’nü görevden alması

İsrail Başbakanı Netanyahu, Şin-Bet Direktörü Bar’ı güvensizlik gerekçesiyle görevden almaya karar vermişti.

İsrail Başsavcısı Gali Baharav-Miara, Başbakan’ın Şin-Bet Direktörü’nü keyfi olarak görevden alamayacağını ifade etmişti.

İsrail Yüksek Mahkemesi ise Netanyahu’nun kararını önce dondurmuş, sonra da Bar’ın görevden alınmasını ve yerine başkasının atanmasını engelleyen geçici ihtiyati tedbir kararı almıştı.

Netanyahu’nun Bar’ı görevden alma kararı, İsrail siyasetinde hararetli tartışmalara yol açmış, muhalefetin yaptığı çağrılarla İsrail genelinde kitlesel gösteriler başlamıştı.

Başbakan Netanyahu’nun görevden almak istediği ancak Yüksek Mahkeme engeline takılan Bar, 7 Ekim başarısızlığının sorumluluğunu üstlendiğini belirterek 15 Haziran’da istifa edeceğini açıklamıştı.

Bar, bu başarısızlığın sorumluluğunu başta siyasi kademe olmak üzere herkesin üstlenmesi gerektiğini ifade etmişti.

Devamını Oku

Dünya

Erdoğan, Ahmed Şara ile İstanbul’da bir araya geldi

Published

on

By

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile bir araya geldi.

Erdoğan, Şara’yı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde resmi törenle karşıladı.

Görüşmede, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani ve bazı yetkililer de yer aldı.

Devamını Oku

Dünya

Trump’ın ekibi, Suriye’ye yaptırımların kaldırılması için ilk etapta 6 aylık muafiyet öneriyor

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump’ın dış politika ve ulusal güvenlik ekibinin, SurWASHINGTON (AA) – ABD Başkanı Donald Trump’ın dış politika ve ulusal güvenlik ekibinin, Suriye yaptırımlarının kaldırılması için ilk adımda 6 aylık muafiyet önerisinde bulunduğu bildirildi.

Amerikan Associated Press (AP) haber ajansının, 3 ABD’li yetkiliye dayandırdığı haberine göre Trump yönetimi, Suriye yaptırımları konusunda somut adımlar atmaya hazırlanıyor.

Buna göre Trump yönetiminin, Suriye yaptırımlarının kaldırılması için ilk etapta 6 aylık muafiyet sağlamayı ve bu ülkeyle iş yapmak isteyen firmalara sınırlamaları kaldırmayı önerdiği belirtildi.

İlk adımın kısa süre içinde atılmasını beklediklerini dile getiren yetkililer, bu muafiyetle birlikte Suriye’deki geçici yönetimin “nefes almasının” ve yavaş yavaş uluslararası piyasalarla çalışmaya başlamasının önünün açılacağını kaydetti.

Aynı yetkililer, bu süreçte hem Dışişleri Bakanlığının hem de Hazine Bakanlığının Suriye yaptırımlarıyla ilgili yasal düzenlemeler konusunda hızlı bir şekilde çalışmaya devam ettiğinin altını çizdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, perşembe günü yaptığı açıklamada, Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılması için yoğun şekilde çalıştıklarını belirterek, “Belirli bir tarih vermeden, bunun hızlı ve kesinlikle alıştığımızdan daha hızlı şekilde yapılacağını söyleyebilirim.” demişti.

Devamını Oku

Trending

Reklam