Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

ABD:”KORONAVİRÜSÜN KÖKENİ YENİDEN ARAŞTIRILALI”

Published

on

ABD Sağlık Bakanı Xavier Becerra, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) uzmanlarının Çin’de koronavirüsün kaynağını yeniden araştırmasını istedi. ABD, Çin’i ilk araştırmaya etki etmekle suçluyor.

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) yıllık toplantısında konuşan Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Sağlık Bakanı Xavier Becerra, uluslararası uzmanların koronavirüsün kaynağını araştırmaya devam etmesi çağrısında bulundu. DSÖ uzmanlarının daha önce Çin’in Vuhan kentinde yaptığı incelemeden sonuç alınamadığını vurgulayan Becerra, incelemenin ikinci aşamasının şeffaf koşullar altında yürütülmesi gerektiğini dile getirdi.

Uzmanların virüsün kökenini ve salgının başlangıcını tespit edebilmek için çalışmalarını bağımsız şekilde sürdürmesi gerektiğini kaydeden ABD’li Bakan, Çin’de yapılan ilk incelemenin kalitesinden ABD’nin kuşkuları olduğuna işaret etti. Becerra, bundan sonraki muhtemel pandemilere karşı erken uyarı sistemi geliştirmek için de ülkeler arasında bilgi alışverişinin iyileştirilmesi gerektiğine değindi.
UZMANLARIN İLK İNCELEMERİNDE VİRÜSÜN HAYVANLARDAN İNSANLARA NASIL BULUŞATIĞI SORUSUNA YANIT BULUNAMAMIŞTI
Koronavirüsün kaynağını bulmak için salgının başlangıç noktası olarak kabul edilen Vuhan’da bu yılın başında incelemeler yapan DSÖ uzmanları, virüsün hayvanlardan insanlara nasıl geçtiği sorusuna yanıt bulamamış ve koronavirüsün “laboratuvar üretimi” olduğu tezinin ise “son derece olasılık dışı” olduğu ifade edilmişti.
Ancak ABD, Çin’i uzmanların araştırmalarına müdahale etmek ve incelemeleri engellemekle suçluyor. Çin, ABD’nin yanı sıra Danimarka, İngiltere, Avustralya ve Japonya ile birlikte 13 ülkenin imza attığı bir açıklamayla da bilim insanlarının verilere ve numunelere erişimini engellemekle eleştirilmişti. Açıklamada, uzmanların hazırladığı raporda virüsün laboratuvar kaynaklı olduğu iddiasının “son derece ihtimal dışı” ifadesinin yer alması için de etkide bulunduğu öne sürülmüştü.
DSÖ uzmanları Vuhan’da hastaneler, araştırma enstitüleri ve yaban hayvan satışı yapılan Huanan pazarında incelemelerde bulunmuş, ilk tespit edilen koronavirüs vakalarından bazılarının bu pazardan kaynaklandığı ortaya çıkmış, ancak hepsinin kökeninin burası olduğuna dair bir kanıt bulunamamıştı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Hristodulidis: “Önümüzdeki saatlerde iki liderin görüşme tarihlerini içeren öneri sunacağız”

Published

on

By

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, Kıbrıs Rum tarafının, önümüzdeki saatlerde, BM aracılığıyla, Cenevre’de üzerinde anlaşmaya varılan konuların özlü olarak tartışılmaya başlanması için iki toplum liderinin görüşme tarihleri konusunda öneriler sunacağını belirtti.

“Sigmalive” internet sayfasının haberine göre Hristodulidis, bugün katıldığı DİKO Tüzük Kurultayı çerçevesinde gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Kıbrıs Rum tarafının BM genel Sekreteri tarafından kişisel temsilci atanmasına onay verip vermediği şeklindeki soru üzerine Hristodulidis, Cenevre’de belirlenen yeni toplantı ışığında, özellikle müzakerelerin yeniden başlaması gidişatına yönelik ileriki adımlar için kendilerine yardımcı olacak BM Genel Sekreteri tarafından kişisel temsilci atanmasının kendi hedefleri olduğunu ifade etti

Hristodulidis, dün itibarıyla bu konuyla ilgili olarak BM ile görüştüklerini, zaman çerçevesi konusunda da bazı izahatlar talep ettiklerini, bugün öğleden sonra yeni bir telefon görüşmesinin olabileceğini ancak açıklamaları kendilerinin değil BM Genel Sekreteri’nin yapacağını söyledi.

BM Genel Sekreteri ile dün, Brüksel’de bir araya geldiğini ve Genel Sekreterin, Avrupa Konseyi toplantısında yer almasının da önemli olduğunu söyleyen Hristodulidis, Güven Yaratıcı Önlemler konusunda nasıl ilerleme kaydedileceği sorusu üzerine, bazı kategoriler üzerinde anlaştıklarını, önümüzdeki saatlerde, BM aracılığıyla, bir görüşme yapılması ve özlü bir tartışmanın yapılmasının başlaması amacıyla, görüşmenin gelecek hafta için iki, üç, veya dört seçenek sunacaklarını belirtti.

Kendilerinin hazır olduğunu belirten Hristodulidis, BM Genel Sekreteri’nin duyurduğu önerilerin, müzakerelerin yeniden başlaması gidişatına yardımcı olacağını düşündükleri, kendilerinin büyük ölçüde sundukları MOE önerileri olduğunu ifade etti.

BM Genel Sekreteri’nin kişisel temsilcisinin görev tanımının net olup olmadığı ayrıca Kıbrıs’ta sürekli bir varlık gösterip göstermeyeceği şeklindeki soru üzerine Hristodulidis, dün gerçekleştirdikleri görüşmede tüm bu konuları ele aldıklarını, Cenevre’de kişisel temsilci hakkında yeteri kadar tartışmanın yapıldığını belirtti.

GYÖ’lerle ilgili görüşmelerin liderler düzeyinde olup olmayacağı sorusu üzerine ise Hristodulidis, ilk görüşmenin, bu konuya ivme kazandırmak amacıyla, liderler düzeyinde olması gerektiğini düşündüğünü, daha sonra ise konuya bağlı olarak müzakereciler başkanlığında devam edilebileceğini ifade etti.

Hristodulidis, liderler olarak BM Genel Sekreteri’ne karşı bazı taahhütlerde bulunduklarını ve bu taahhütlerin yerine getirilmesi gerektiğini belirtti.

Temmuz ayına kadar gelişme olmaması durumunda BM Genel Sekreteri’nin nasıl ilerleyeceği konusundaki soru üzerine Hristodulidis, BM Genel Sekreteri’nin açıkladıklarının, Cenevre’deki görüşmelere katılan tüm taraflarca üzerinde anlaşmaya varılan hususlar olduğunu, sonuç elde edilmesi konusundaki sorumluluğun şimdi kendilerinde olduğunu, bununla birlikte Kıbrıs Rum tarafının da hazır olduğunu ifade etti.

Hristodulidis, sunulan önerilerin ve yapılan açıklamaların büyük ölçüde kendi önerileri olduğunu da savundu.

Devamını Oku

Dünya

Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Önal: Trump yönetimi ile etkileşimi artırmayı hedefliyoruz

Published

on

By

Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Sedat Önal, ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi sırasında iki ülke arasında etkileşimi daha da arttırmayı hedeflediklerini belirtti.

Önal, Atlantik Konseyi tarafından başkentte düzenlenen “Yeni dönemde ABD-Türkiye ilişkileri” konulu konferansta konuştu.

İki ülke arasındaki ilişkilerin özellikle Soğuk Savaş döneminde NATO müttefikliği üzerinden önemli bir sınav verdiğini kaydeden Önal, ancak 11 Eylül saldırıları sonrası ve Arap Baharı denilen dönemde bazı zorluk ve ayrışmalar yaşandığını anımsattı.

Önal, yeni Trump yönetimi döneminde iki ülke arasında etkileşimi daha fazla artırmayı hedeflediklerini, bu bağlamda şu ana kadar Cumhurbaşkanı ve Dışişleri düzeyinde dostane ve yapıcı temas ve görüşmelerin gerçekleştiğini ifade etti.

Yakın gelecekte iki ülke arasında yeni üst düzey angajmanlar da planladıklarını bildiren Önal, “NATO müttefikleri olarak, savunma ve güvenlik iş birliği her zaman ikili ilişkimizin önemli bir boyutu olmuştur, özellikle mevcut koşullar altında, artırılmış koordinasyon ve dayanışma daha da önemli hale gelmiştir.” diye konuştu.

Önal, Türkiye için Ukrayna ve Gazze’deki savaşların sona erdirilmesi ve Suriye’de bölge için güvenli bir yönetim kurulması çabaları üzerine işbirliklerinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, ABD’de yeni yönetimin Ukrayna’da diplomatik çözüm bulma arayışından dolayı memnun olduklarını söyledi.

Türkiye’nin Ukrayna’daki krizin sonlandırılmasına katkıda bulunabileceğine değinen Önal, Gazze konusunda da, “Türkiye, Gazze’de trajik insani kayıplara ve yıkıma son vermek için sürdürülebilir bir ateşkes sağlanmasında rol oynayabilir, iki devletli bir çözümün önünü açmak için bölgesel sahiplenme ilkesine uygun olarak sorumluluk almaya hazır.” ifadelerini kullandı.

Önal, “Türkiye, kendi coğrafyasında, Suriye’den Libya’ya, Ukrayna’dan Gazze’ye kadar çok sayıda istikrarsızlık çatışması kaynağıyla çevrili olması nedeniyle bölgesel istikrar söz konusu olduğunda bir mihenk taşı gibidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Türk-Amerikan ilişkilerinde “stratejik işbirliği mekanizması” denilen düzenli istişareler için kurumsal bir çerçeveye sahip olduklarını ifade eden Önal, “2021’den bu yana bu mekanizma, terörizmle mücadele, savunma işbirliği, ticaret ve sanayi dahil olmak üzere çok çeşitli konularda verimli tartışmalar için etkili olmuştur.” dedi.

Önal, konuşmasının sonunda, iki ülkenin birbirlerinin hassasiyetlerini dikkate alarak her düzeyde açık yürekli bir diyalog içinde olmaları halinde ilişkilerinin büyük bir gelecek vaat edeceğinin altını çizdi.

Devamını Oku

Dünya

Meksika’da İsrail’in Gazze’ye saldırıları protesto edildi

Published

on

By

Meksika’nın başkenti Meksiko’da yürüyüş gerçekleştiren onlarca kişi İsrail’in Gazze’ye saldırılarını protesto etti.

Meksiko’nun işlek caddesinde ellerinde Filistin bayraklarıyla yürüyen göstericiler, İsrail’in ateşkesi bozarak Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları yeniden başlatmasına tepki gösterdi.

Filistin destekçileri, Meksika Devlet Başkanı Claudia Sheinbaum hükümetinden İsrail ile diplomatik ilişkileri kesmesini talep etti.

Gösteriye katılan eylemciler, Filistin halkıyla dayanışma göstermek için mumlar yaktı ve çiçekler bıraktı.

AA muhabirine konuşan Meksikalı aktivist Benjamin Ortiz, İsrail’in bombardımanı sonucu Gazze’de hayatını kaybeden Filistinlilere dikkati çekti.

Gösteriye katılan yazar Rui isimli Filistin destekçisi de Gazze’de yaşananların korkunç ve çok üzücü olduğunu vurgulayarak, “Meksika’nın İsrail ile yakın ekonomik ilişkileri var, burada İsrail için savaşan kişiler de var. Meksika’nın İsrail’in yaptıklarına sessiz kalmaması gerekir.” diye konuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam