Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Acil Durum Hastanesi’ne Türkiye İş Bankası tarafından ultrason cihazı bağışlandı

Published

on

Türkiye İş Bankası adada kuruluşunun 70. Yıl dönümü vesilesiyle Lefkoşa Acil Durum Hastanesi’ne  ultrason cihazı bağışladı.

Cihaz, Lefkoşa Acil Durum Hastanesi’nde bugün düzenlenen törenle yetkililere teslim edildi.

Törene Sağlık Bakanı Dr. Hakan Dinçyürek, Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi Başhekimi Dr. Adil Özyılkan, Acil Durum Hastanesi Başhekimi Erol Uçaner, Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Serhan Akşahin, banka yetkilileri ve bazı doktorlar katıldı.

-Bakan Dinçyürek: “Adamızda olmayan çok üst düzey bir ultrason cihazı”

Törende konuşan Sağlık Bakanı Dinçyürek, Türkiye İş Bankası’nın adada kuruluşunun 70. Yıl dönümü olduğunu kaydederek,  Türkiye İş Bankası’nın bir banka misyonunun çok ötesinde Kıbrıs Türk’üne hem ekonomik anlamda hem de onun varoluş mücadelesinde çok büyük katkısı bulunan bir kurum olduğunu söyledi.

Dinçyürek, banka yetkililerinin kendilerini birkaç ay önce ziyaret ettiklerini ve 70. Yıla özel bir bağışta bulunmak istediklerini  söylediklerini anlatarak, “Biz de adamızda olmayan çok üst düzey bir ultrason cihazı ihtiyacımızı onlarla paylaştık.” şeklinde konuştu.

Cihazın sadece tanı özelliği bulunmadığını, tedavi noktasında da çok büyük katkılar sağlayacağını belirten Dinçyürek, ultrason cihazının hem ameliyathane ortamı dışında tanısal girişimlerde hem de ameliyat esnasında özellikle kitle, tümör tespitlerinde kullanılabileceğini dile getirdi.

Dinçyürek, cihazın aynı zamanda kitlelerin en ideal şekilde çıkarılmasına yani ameliyatın hastaya en az hasar vererek şekilde sonuçlanmasına katkı sağlayacağını da kaydetti.

Cihazın maliyeti hakkında da bilgi veren Dinçyürek, “Bu cihaz 3 milyon 629 bin TL’ye mal edilip, bize hibe ediliyor. Bundan dolayı başta buradaki şubesine ve genelde de Türkiye’deki kurumsal yapı olan Türkiye İş Bankası şirketine sonsuz teşekkürlerimi sunmak isterim. Ülkemize, insanımıza hayırlı olsun.” diye konuştu.

-Şahin: “Sosyal sorumluluk projeleriyle Kıbrıs Türk Halkı’nın yanında olmaya devam edeceğiz”

Törende söz alan Türkiye İş Bankası KKTC Genel Müdürü Serhan Akşahin de bankacılık faaliyetleri yanında bu yöndeki sosyal sorumluluk projeleriyle Kıbrıs Türk Halkı’nın yanında olmaya devam edeceklerini dile getirdi.

Bu yılın kendileri için özel bir yıl olduğunu da anımsatan Akşahin, “70. yılımız. Bu da çok kıymetli. Dolayısıyla böyle özel bir yılda bu tarz bir sosyal sorumluluk projesi üstlenmek daha da kıymetli” şeklinde konuştu.

Akşahin, özellikle sağlık gibi çok önemli bir alanda bir sosyal sorumluluk projesini üstlenmekten duydukları mutluluğu da dile getirerek, birkaç ay önce bakanlığa yaptıkları ziyarette en çok ihtiyaç duyulan tıbbi cihazı sorduklarını ve hem teşhis hem de tedavi aşamasında kullanılabilen ultrason cihazının anlamını yaparak bakanlığın kullanımına sunduklarını kaydetti.

“Bundan sonra da bu tarz ihtiyaçların giderilmesine vesile olmaya gayret edeceğiz” diyen Akşahin, cihazın hayırlı olması temennisinde bulundu.

Tören sonunda, Bakan Hakan Dinçyürek, Türkiye İş Bankası KKTC Genel Müdürü Serhan Akşahin’e plaket takdiminde bulundu.

 

 

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, New York temaslarının ardından yurda döndü.

Tatar, Ercan Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında temasları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Tatar, 48 saat içerisinde ülkeye dönmenin mutluluğunu yaşadığını belirterek, seçim çalışmaları olduğunu ancak devlet işlerinin her şeyin üzerinde olduğunu vurguladı.

48 Saatlik süreç içerisinde önemli temaslarda bulunduğunu belirten Tatar, ‘İlk ziyaretim Sayın Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la oldu, geldiğimiz aşamayı değerlendirdik. Son 5 yılda yürüttüğümüz siyasetin ne kadar önemli bir noktaya geldiğini konuştuk ve bize gösterdikleri destek için teşekkür ettim. Artık KKTC’nin tanınması gerektiğini ve ambargoların izolasyonların kaldırılması gerektiğini, eşit statünün kabulü ile müzakerelere geçilebileceğini konuştuk ve teyitleştik. Sayın Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’da bunları Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda dile getirmiştir’ ifadelerini kullandı.

Tatar, federasyon defterinin kapandığını ve iki devletli bir çözüme yola devam edilebileceğini her alanda dile getirdiklerini kaydetti.

İki devletin iş birliği ile bir çözüm olabileceğini dile getirerek bunu BM Genel Sekreterine de ifade ettiklerini ve bu sözün kayıtlara geçtiğini belirtti.

“Rum tarafının inadı ve farklı maksatları kapıları açmamıza yardımcı olmamıştır”

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’le gerçekleştirdikleri toplantıya da değinen Tatar, 19 Ekim’den sonra Kıbrıs Özel Temsilcisi Holguin’in Kıbrıs’a geleceğini, ardından beşli toplantı için çalışmalar yapılacağını anlattı.

Tatar;

“Mart ve temmuz aylarında 5+1 formatında genişletilmiş toplantılara katıldık. Yılbaşı öncesi aralık ayında yeniden bu tip bir toplantı yapılacak. Bu toplantılar çeşitli konularda İş birliği yapabilmek adına yeni bir kapı açabilir. Sınır kapıları konusunda ne yazık ki gayretlerimiz sonuçsuz kalmıştır. Rum tarafının inadı ve farklı maksatları kapıları açmamıza yardımcı olmamıştır. Metehan Kapısında durum ortada. Bunları bizim kabul etmemiz mümkün değil ve bunları da dile getirdik. Kuzeydeki yatırımcıların tutuklanması, mahkemeye verilmesi konusunu da gündeme getirdik ve kabul edilemez olduğunu vurguladık. Rum lider hem iyi atmosfer oluşsun diyor hem de bunları yapıyor. Kayıtlara geçilmesi için bu rahatsızlığımızı da ifade ettim. Bu gayretler varken, bir ülke bizim hellimimizi almayı durdurdu ve Rum Lider bunu tebrik etti. Öğrenci akışımızı azaltmak için de gayretleri var. Bunların hepsinin haksızca olduğunu anlattık, tüm rahatsızlıklarımızı kayıtlara geçirdik. Ülkemize uygulanan ambargoları izolasyonları ve Rumların bunu artırmak için uğraş verdiklerini de anlattık. Karma evlilik sorunu da BM’de gündeme geldi ve kimlik sorununu da kabul edilmez bulduğumuzu, bunun insan haklarına aykırı olduğunu anlattık.” dedi.

“Meclis çağrısını yineledi”

Tatar, KKTC Meclisi’nden de beklentisi olduğunu belirterek;

“Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iki devletli siyaseti büyük katılım olan o gün BM’de gündeme getirmesi çok önemliydi. Ben de Türk Evi’nde yaptığım açıklamada artık KKTC Meclisi’nin milli siyaset olarak iki devletliliği benimseyen net bir karara imza atması adına bir çağrı yaptım. Umarım Ekim’de Meclisimiz de açılıyor, en kısa zamanda böyle bir karar alır. İki devletlilik milli siyaset olarak gündeme oturmuştur. Türk askerinin varlığı da kırmızı çizgimizdir. İki devletliliğin de Meclisimizden geçmesi gerektiğini bir kez daha buradan vurguluyorum.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

 Korkuteli Kahvehanesi’nde bölge halkıyla Cumhurbaşkanlığı vizyonunu paylaşan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman, “Çocuklarımız arasında, annelerinin, babalarının kiminle, nerede evlendiğinden, kendilerinin veya ana babalarının doğum yerinden hareketle ayrımcılık yapılmasına asla izin vermeyiz” ifadelerini kullandı. Erhürman’a CTP Genel Sekreteri Erkut Şahali, CTP Mağusa İlçe Başkanı Oktay Kayalp, Mesarya Belediye Başkanı Ahmet Latif ve bazı milletvekilleri de eşlik etti.

LİYAKAT ESASINA GÖRE ÇALIŞACAĞIZ”

Ziyarette konuşan Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman, “Varız demenin, biz buradayız demenin zamanı; çocuklarımızın önünü açmanın zamanı şimdidir” dedi. 5 senedir Kıbrıs Türk halkının sesinin dünyada duyulmaz olduğuna vurgu yapan Erhürman, “Sözümüz anlaşılmaz oldu. İsmimiz bilinmez oldu. Varlığımız hatırlanmaz oldu. Bizi bu hallere düşürdüler. Bu hal, hal değildir. Bu halleri reddediyoruz. Sesimiz yeniden duyulacak, sözümüz yeniden anlaşılacak” diye konuştu. Kıbrıs Türk halkının unutulmayacağının altını çizen Tufan Erhürman, “Cumhurbaşkanı olmak için değil yapılmayanı yapmak için geleceğiz” ifadelerini kullandı.

“Cumhurbaşkanı olmak önemli değil. Biz bu memlekette 5 senedir yapılmayanı yapmak için geleceğiz. Eğer 5 yıldır bir şey yapılsaydı, bugün 5 yıldır görevde olan arkadaş “Ben bu görevi sürdürmek istiyorum” derken anlatacak bir şeyi olurdu. Ama yok. 5 yıldır görünmez olduk” diyen Erhürman, Kıbrıs Türk halkının 5 yılda görünmez kılındığını, 5 yılın boşa geçtiğini belirtti. Daha önceki dört cumhurbaşkanı döneminde de Kıbrıs Türk halkının haklarının müzakere masasında arandığını ifade eden Erhürman, “Dört dönemde de kapıların açıldığını gördük. Cumhurbaşkanlığının kapılarının sürekli çalındığını gördük. Uluslararası toplum Kıbrıs Türk halkının burada olduğunu gördü. Son 5 yıl boş geçti” dedi. Özgüveninin, Erhürman’ın bilgisinden kaynaklanmadığını; halkın bilgisinden, yetişmiş insanlarından kaynaklandığını belirten Erhürman, “Hiç kimse dışarıda kalmayacak. Hep birlikte, liyakat esasına göre çalışacağız” dedi.

“TÜM İNSANLARIMIZI EŞİTLİK TEMELİNDE BÜTÜNLEŞTİRİR, BİRLEŞTİRİRİZ”

“Sağcı, solcu demeden “Biz de bu yolda yürüyoruz” diyenlerle birlikte yürümeye devam ettiklerini dile getiren Erhürman, “Hep birlikte yürüyecek, herp birlikte kazanacağız” dedi. Tufan Erhürman, “Bizim ortak bir noktamız var: Sevgi. Bunun da iki ayağı var: Bu yurda duyduğumuz sevgi ve çocuklarımıza duyduğumuz sevgi. İşte bizi aynı yolda buluşturan bu sevgidir. Bu yurda zarar verdiler, çocuklarımıza zarar verdiler. Biz de dikildik karşılarına. Bu yolu hep birlikte yürüyeceğiz. Bu yol, sevgi yoludur dedik” dedi. Herkesin eşit haklara sahip olduğu, her türlü ayrımcılığın reddedildiği bir gelecek için bu yolu yürüdüklerini vurgulayan Erhürman, “Biz, bu adadaki iki eşit kurucu ortaktan biriyiz ve siyasi eşitliğimizden asla vazgeçmeyiz” diye konuştu.

“Biz bu adada varız ve hiç kimsenin bu halkı görmezden gelmesine, bu halk yokmuş gibi davranmasına asla göz yummayız” diyen Erhürman, bu adada, koşullar ne olursa olsun, bir Kıbrıslı Rum çocuğun sahip olduğu tüm hak ve olanaklara Kıbrıslı Türk çocukların da sahip olacağını vurguladı. Tufan Erhürman, söz konusu durumdan asla ödün vermeyeceklerinin altını çizdi. “Çocuklarımız arasında, annelerinin, babalarının kiminle, nerede evlendiğinden, kendilerinin veya ana babalarının doğum yerinden hareketle ayrımcılık yapılmasına asla izin vermeyiz” diye konuşan Erhürman, insanları hangi sebeple olursa olsun bölüp parçalamaya, ötekileştirmeye, ayrıştırmaya çalışanların karşısında dimdik duracaklarına işaret etti. Erhürman, “Tüm insanlarımızı eşitlik temelinde bütünleştirir, birleştiririz” diye ekledi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, üçlü görüşme sonrasında Türk Evi’nde basın toplantısı düzenledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, toplantıda yaptığı konuşmasında, sürece verdiği destekten dolayı BM Genel Sekreterine teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Tatar, iki devletin iş birliğine dayalı çözüm önerisine dayanan yeni siyaseti BM ve diğer tüm muhataplara anlattıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ta federasyon çatısı altında çözüm arayışının sona erdiğine işaret ederek, Kıbrıs’ta iş birliğinin önemine vurgu yaptı.

Cumhurbaşkanı Tatar, yeni sınır kapılarının açılması için Rum tarafının adım atmadığını, ve iş birliğine yanaşmadığını anlattı.

Rum tarafına yangında destek önerdiklerini ancak bunun bile kabul edilmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, iş birliğinin önemine işaret etti.

“Barış ve istikrar” diyen Rum tarafının sürekli silahlandığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının bundan rahatsız olduğunu söyledi.

Rumların, Kıbrıs Türk halkının her alandaki adımlarını, hatta hellim ihracatını bile engellemek için adım attığını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, yapıcı öneriler ve temaslara büyük önem veren Türk tarafının iki devletin iş birliğine dayalı açılımlar yapmak istediğini kaydetti.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür eden Cumhurbaşkanı Tatar, çağrının tarihi öneme sahip olan Erdoğan’ın BM’de yaptığı KKTC’nin tanınması çağrısının gururları olduğunu söyledi.

Bu çağrının KKTC’nin zeminini daha da güçlendirdiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, TBMM’nin bu çağrıya ve KKTC’ye verdiği güçlü desteğe de dikkati çekti.

Bu desteğin KKTC Meclisi iradesine de yansıtılma zamanı geldiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, iki devletli çözüm siyasetine destek veren tezkereyi Meclis’te oy birliğiyle geçirme zamanı geldiğini kaydetti .

Cumhurbaşkanı Tatar, Rum liderin BM’deki açıklamalarını da eleştirerek, egemenlikten, devletten, Türkiye’nin garantörlüğünden asla vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Tatar, çözüm için ortak zemin bulunana kadar iki devletin enerji başta olmak üzere her alanda işbirliği yapabileceğini, toplumların günlük yaşamlarına olumlu katkı sağlayabileceklerini kaydetti.

Devamını Oku

Trending

Reklam