Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Akansoy: Hükümette de, cumhurbaşkanlığında da güçlü bir zemine basacağız

Published

on

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Asım Akansoy, hükümette de Cumhurbaşkanlığında da güçlü bir zemine basacaklarını söyledi.

CTP Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, katıldığı programda soruları yanıtlayan CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, CTP olarak çok ciddi bir şekilde hazırlandıklarını ve uluslararası camianın, CTP’nin görüşlerini şimdiden dinlemeye başladığını kaydetti.

-“Sürdürülebilir, güvenlikli, işlevsel ve eşit bir yapı”

Kıbrıs sorununun, enerjide yaşanan gelişmelerle yeniden gündem olacağını vurgulayan Akansoy, şöyle devam etti:

“ABD’nin Kıbrıs Cumhuriyeti gibi yarım yamalak bir yapıyla savunma anlaşması yapmasının ne anlama geldiğini düşünmek gerek. Dünya yeni bir evreye geçiyor. Eski olan her şey ortadan kalkıyor. Henüz yeni ortaya çıkmadı. Yeninin nasıl olacağına dair de çok ciddi yorumlar var. Batı Doğu cephesi yeniden dizayn ediliyor. Bölgesel savaşların arkasında Küresel egemenlik kavgası var. Bir yanda Çin ve Rusya bir diğer yanda ABD ve AB. Bu karşıtlığı ve küresel mücadeleyi anlamak için, Çin’in yeni ipek yolu projesi karşılığında Batının, Hindistan Avrupa ticaret, enerji ve veri yoluna konsantre olmak gerektiğini düşünüyorum.”

1960 sürecine çok benzer gelişmelerin de konuşulduğunu ifade eden Akansoy, “Burada bağımsız devleti kurmaya karar veren üç devlet oldu. 1960 cumhuriyetini kuranlar garantör olan ülkelerdir. Onlar onay vermeden bu statükonun değişmesi de hukuken mümkün olmayacaktır. 1960’larda ve 70’lerde yaşananlardan ders çıkarmamız ve ne istediğimizi bilmemiz gerekiyor. Yukarıdan dayatılan modellerle değil, halkın içselleştirdiği süreçlerle yol aşmak en sağlıklı yöntemdir” diye konuştu.

Sürdürülebilir, güvenlikli, işlevsel ve siyaseten eşit bir yapının kurulmasının önemine işaret eden Akansoy, geçmişte yaşanan sorunların ve krizlerin olmayacağı, eşitliğin temel bir mesele olacağı bir modele ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. “Uzlaşıya varılmış olan konular çok ciddi dosyalardır. Kıbrıs kendi coğrafyasında çok önemli bir toprak parçasıdır. Bu toprak parçasının kaderini ele alıp oyuncu olmazsak, bize sorulmadan gelişmeler yaşanabilir” diyen Akansoy, Kıbrıs ile ilgili kararları Kıbrıs’ta yaşayan halkın vermesi gerektiğini vurguladı.

-“Uluslararası camia görüşlerimizi şimdiden dinlemeye başladı”

Yürütülen siyasetin uluslararası camia tarafından kabul görmesinin çok önemli olduğunu kaydeden Asım Akansoy, “Bizim ortaya koyduğumuz yaklaşım BM zemininde bir yaklaşımdır. Gelişi güzel bir müzakere sürecine girmek istemediğimizi defalarca söyledik. Bırakın azınlık konusunu, biz ertesi gün müzakerelere de başlamayacağız. Sonuç alıcı bir müzakere sürecine başlamamız için ciddi hazırlık yapmamız gerekiyor. CTP, çok ciddi bir şekilde hazırlanacak. Uluslararası camianın bizim görüşlerimizi şimdiden dinlemeye başlaması ve benimsemesi çok önemlidir. Sunduğumuz dört madde üzerinden sonuç alabileceğimizi düşünüyoruz” diye konuştu.

Müzakerelerin sonuç odaklı olması gerektiğine dikkat çeken Akansoy, siyasi eşitliğin kesinlikle pazarlık konusu yapılamayacağının altını çizdi. “Müzakerelere başladıktan sonra statükonun eski haline dönülmeyecek. Taraflardan herhangi biri, herhangi bir sebepten dolayı masayı çökertirse, diğer tarafın hakkının yenmemesi gerekiyor” diyen Akansoy, kalıcılığın ve iki tarafın eşitliğinin çok önemli olduğunun altını çizdi.

Akansoy, “Sayın Tatar’ın bugüne kadar izlediği siyaset, ayrılıkçı ve sıfırdan başlama siyasetidir. Yeni bir müzakere sürecine başlayalım diyor. Siz, zemini güçlü olmayan bir yapıda kayar gidersiniz. Güçlü zemine basacağız, hükümette de cumhurbaşkanlığında da.” dedi.

Esas olarak üzerinde durulması gereken konunun ekonomi olduğunu vurgulayan Akansoy, karşılarındaki zihniyetin ülkeyi yönetmediğini ifade etti. “Ekonomik olarak bu ülke başı boş bırakılmış durumdadır. Hükümetin ortaya koyduğu herhangi bir planlama yok. Ekonomik şartlar altında ezilen bir halk böyle bir hükümetle hareket etmek istemeyecektir diye düşünüyorum” diyen Akansoy, ülkedeki ekonomik krizin ana faktörünün, ekonominin yönetilmemesi olduğunu söyledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Karadeniz Kültür Derneği, Yeniboğaziçi ve LAÇ belediyelerinden eş zamanlı plaj temizliği

Published

on

By

Karadeniz Kültür Derneği, Yeniboğaziçi Belediyesi ve Lapta Alsancak Çamlıbel (LAÇ) Belediyesi iş birliğiyle çevre kirliliğine dikkat çekmek amacıyla eş zamanlı bir plaj temizliği etkinliği yaptı. 

Karadeniz Kültür Derneğinden verilen bilgiye göre gönüllüler ile belediye ekiplerinin katıldığı etkinlikte bu sabah eş zamanlı olarak iki farklı bölgede  Yeniboğaziçi Belediyesi Plajı ve LAÇ Belediyesine bağlı plajların temizliği yapıldı.

Etkinlikte konuşan Temiz Kumsallar Komitesi Sözcüsü Emin Yazıcı, bugünkü temizlik kampanyasıyla farkındalık oluşturmak istediklerini  belirterek, “Amacımız, gelecek nesillere daha temiz bir çevre bırakmak ve bu konuda sürdürülebilir projeler üretmek” dedi.

Halkın bu tür etkinliklere destek vermesinin çevre bilincinin gelişmesi açısından önemli olduğuna da dikkat çeken Yazıcı, “Temiz bir dünya, hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu projemize ortak olan LAÇ Belediyesi, Yeniboğaziçi Belediyesi, Cittaslow ekibi, sosyal gençlik derneğine ve Karadeniz Kültür Derneği yönetimine, üyelerine ve katkı sağlayan tüm duyarlı vatandaşlarımıza teşekkür ederiz.” dedi.

 

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

KKTC’deki öğrencilik yıllarında tadından etkilendiği yaban mersininin Zonguldak’ta üreticisi oldu

Published

on

By

Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde yaşayan psikolog Selçuk Kaymak, öğrencilik yıllarında tadından etkilendiği tıbbi ve aromatik bitkilerden yaban mersini (mavi yemiş) yetiştirmeye başladı.

Kentte bir kurumda psikolog olarak görev yapan 31 yaşındaki Kaymak, KKTC’de üniversite eğitimi aldığı yıllarda ilk kez yediği yaban mersininin tadını beğendi.

Çocukluk yıllarından bu yana doğa ve toprakla iç içe büyüyen Kaymak, zaman içerisinde eğitimini tamamlayıp mesleğini eline almasının ardından belirli zamanlarda şehir stresinden uzak kalmak, toprak ve hayvancılıkla uğraşan ailesine katkı sağlamak amacıyla yaban mersini yetiştirmeye karar verdi.

Araştırmalar yapan Kaymak, bu meyveyi yetiştirmek için Litvanya’dan özel olarak toprak, İstanbul’dan da fidanları getirtti. Babasına ait iki dönümlük bahçede üretime başlayan Kaymak, ilk hasadını geçen yıl yaptı.

İşten kalan zamanlarını bahçede geçiren ve bahçeye gelenlere mahsulü doğrudan toplama imkanı da sunan Kaymak, gayretiyle gençlere örnek olmayı hedefliyor.

– “Kesinlikle ticari amaç gütmüyorum”

Selçuk Kaymak, AA muhabirine, köyde doğup büyüdüğünü, doğaya ve toprağa karşı her zaman ilgisinin olduğunu söyledi.

Yaban mersinini ilk kez KKTC’de tükettiğini ve tadını beğendiğini aktaran Kaymak, daha sonraları bununla ilgili araştırmalar yaptığını, mesleğini eline aldıktan sonra da babasının bahçesinde bu işi yapmaya karar verdiğini anlattı.

Kaymak, iki dönümlük arazide çalışmalara başladığını belirterek, “Bin fidanım var. Yaklaşık 2,5 yıldır bu işi tamamen doğal, kendi imkanlarımla, otomasyon sistemim olmadan yapmaya çalışıyorum. Bu yıl ikinci kez hasat ediyorum. Severek yapıp bu işte olmaya çalışıyorum.” dedi.

Toprakla uğraşmayı sevdiğini dile getiren Kaymak, şöyle devam etti:

“Bu işi yapabilir miyim diye düşündüm. Büyük emekler sonucunda bahçeyi kurdum. Bahçeyi kurarken de ailem ve yakınlarımdan destek aldım. Yaban mersini içerisinde zaten bin adet, ‘hobi amaçlı üretim’ olarak geçer çünkü genelde büyük bahçelerde 20-25 bin fidan bulunur. Kesinlikle ticari amaç gütmüyorum. Aileme kazancı oluyor. Benimki hobi, zaman geçirme. Doğayla, toprakla buluşarak kendimi deşarj etme yöntemi olarak bu bahçeyi kullanıyorum. Mesleki olarak söylersem, benim terapi yöntemim. Doğa bizi gerçekten tamir ediyor. Buna her zaman inanırım.”

Kaymak, yaban mersininin, içerdiği yüksek antioksidan, vitamin ve mineral değerleri sayesinde faydalı olduğunu aktardı.

Yaban mersininin özel besleme ve bakım koşulları olduğunu, özel toprak istediğini anlatan Kaymak, meyvenin bakımıyla sabırla ve özenle ilgilendiğini dile getirdi.

Kaymak, bir işi gerçekleştirmek için istekli olmanın önemine işaret ederek, “Bir şeyi yapabilme gücü insanların içinde varsa kesinlikle bırakmasınlar çünkü ben bunu hissettim ve isteyerek başladım. Fidanlarımı İstanbul’dan getirtip evimin önüne koyduğumda, ‘Bunlar ne?’ diye söylenenler muhakkak olmuştur. Bu hale gelebileceğine kimse inanmamıştır ama ben inanıyordum.” ifadelerini kullandı.

İnanmanın başarmanın yarısı olduğunu vurgulayan Kaymak, “Bu işin severek yapılması gerekiyor. Sadece ticari amaçla bu işi yapacaklarsa yapmasınlar. Bahçemdeki her fidanı tanıyorum. Onların ne durumda olduğunu takip etmeye çalışıyorum.” diye konuştu.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar, Melbourne’daki 20 Temmuz etkinliğine canlı bağlantı ile katıldı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Avustralya’nın Melbourne kentinde North Cyprus Turkish Community of Victoria (Viktorya Kuzey Kıbrıs Türk Cemiyeti) ve bu derneğin Yaşlılar Kolu tarafından düzenlenen 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı törenine canlı bağlantı ile katılarak Kıbrıs Türk toplumuna seslendi.

Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre etkinlikte, Cumhurbaşkanı Tatar’ın mesajı, salonda bulunan konuklar tarafından ilgiyle karşılandı.

Cumhurbaşkanı Tatar, mesajında, Kıbrıs Türk halkının özgürlük mücadelesinin önemine vurgu yaparak, Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümünü gururla andıklarını belirtti. Törende katılımcılara, “20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nız kutlu olsun” mesajı iletildi.

Törene, Melbourne KKTC Fahri Temsilcisi Hasan Sayar, Türkiye Cumhuriyeti Melbourne Başkonsolosu Doğan Ferhat Işık, geçmişte Melbourne Başkonsolosluğu ve Lefkoşa Büyükelçiliği Müsteşarlığı görevlerinde bulunan Mehmet Seyit Apak, North Cyprus Turkish Community of Victoria Başkanı  Lütfiye Ali, Yaşlılar Kolu Başkanı Emel Hüseyin, Viktorya Kıbrıs Türk Gaziler Derneği Başkanı Hüseyin Sonuç, Cumhurbaşkanlığı Yurt Dışı Kıbrıslı Türkler Komitesi Avustralya üyesi ve Kıbrıs Türk Profesyoneller Odası Başkanı Nevin Hüseyin, iş insanları Yüksel Kemal ve Soner Hüseyin, Kıbrıs Türk asıllı futbolcu Aziz Behic’in babası Yaşar Behic, ve cemiyet mensuplarından Numan Atılgan Turan da katıldı.

Törenin devamında, “geçmişin acı dolu hatıraları paylaşıldı” belirtilen açıklamada, “Mücahitler, esaret ve zulümle geçen yıllardaki yaşanmışlıklarını anlatarak duygu dolu anlar yaşattı. Emel Hüseyin’in kendi yazdığı ‘Karaoğlan’ adlı şiiri okuması ise büyük beğeni topladı” denildi.

Etkinlik, Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümüne özel hazırlanan pastanın kesilmesi ve ikramlarla sona erdi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam