Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Aktunç:2022 yazını planlamaya başladık, en büyük atağı Azerbaycan’la yapacağız, Çin’le ilgili de bir çalışmamız var

Published

on

Turizm ve Çevre Bakanlığı Müsteşarı Serhan Aktunç, turizmde 2022 yazı sezonunu planlamaya başladıklarını; en büyük atağı Azerbaycan’la yapacaklarını; çok büyük bir pazar olan Çin’le ilgili de bir çalışmaları olduğunu açıkladı.

Aktunç, başarılı olurlarsa 2022’nin yaz aylarında Çinli turistlerin de KKTC’ye geleceğini söyledi.

Girne Limanı’nı yerli halkın sahiplendiği, turistleri çekecek eski haline getirmeye büyük önem verdiklerini kaydeden Aktunç, restorasyon çalışmalarını kapsayan 1. Etap çalışmaların başlatıldığını; 2. etap kapsamında ise altyapının yenileneceğini belirtti.

Aktunç, yerel halkı ve turistleri limana çekecek planları olduğunu da kaydetti.

Bu yıl kış turizmi kapsamında 30-40 bin civarında turistin ülkeye gelmiş olacağını kaydeden Aktunç, avantajlı olduğunu vurguladığı kış turizmi kapsamında adaya gelen misafirlerin sabah kahvaltısını yapıp otelden çıktığını, gün boyunca dışarda olduğunu, alışveriş yaptığını, dışarda yemek yediğini, müze ve ören yerlerini ziyaret ettiğini anlattı.

Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) açıklamalarda bulunan Aktunç, bu yıl kış turizminin Eylül ayı sonunda başladığını 15 Kasım’da ise son uçağın geldiğini kaydetti; pandemiden dolayı verilen 3 aylık aranın ardından 2. etabın ise Şubat’ta başlayacağını belirtti.

2019’da Ekim’de başlayan ve aralıksız Mart ayına kadar devam eden sezon boyunca yaklaşık 100 bin misafirin ülkeye geldiğini kaydeden Aktunç, bu yıl verilen aradan dolayı rakamın düştüğünü belirtti.

Aktunç, 2019’da kış turizmi süresince 1 milyon civarında kişinin müze ve tarihi yer gezdiğini; bunun ülkeye önemli bir ekonomik katkı sağladığını belirtti.

Kışın adayı ziyaret eden turistlerin çoğunlukla Almanya’dan, bir kısmının da Norveç ve Finlandiya’dan geldiğini belirten Aktunç, otellerdeki doluluk oranının bu yıl yüzde 50 civarında olduğunu ve bu rakamın 2020’ye göre daha iyi; 2019’a göre daha kötü olduğunu söyledi.

Önümüzdeki yaz sezonu ve 2022’yi de planlamaya başladıklarını da dile getiren Aktunç, en büyük atağı 2011 yılından beri KKTC’nin herhangi bir turizm aktivitesi olmayan Azerbaycan’la yapacaklarını kaydetti.

“ÇİN PAZARIYLA İLGİLİ BİR ÇALIŞMAMIZ VAR”

Bu ay Ankara’ya bir ziyaret gerçekleştireceğini ve bu ziyarette TC’li yetkililerle 2022’nin tanıtım ve pazarlaması konusunda bir protokol imzalayacaklarını açıklayan Aktunç, İskandinav ülkeleri, İngiltere ve Almanya pazarlarına yeni pazar ekleme konusunda çalışmaları olduğunu belirtti.

Çok büyük bir pazar olan Çin’le ilgili de bir çalışmaları olduğunu belirten Aktunç, başarılı olurlarsa 2022 yaz aylarında Çinli turistleri de KKTC’de göreceklerini söyledi.

GİRNE LİMANI…1. ETAP ÇALIŞMALARI BAŞLATILDI

Girne Antik Limanı’ndaki sorunların çözümüne yönelik ihalenin 15-20 gün önce sonuçlandığını bildiren Aktunç, girişteki gümrük binası, sarı taşların yenilenmesi, Zincirli Kule’nin restorasyonunu kapsayan 1. etap çalışmaların başlatıldığını kaydetti.

Turizm ve Çevre Bakanlığı Müsteşarı Aktunç, kanalizasyon, elektrik, su, drenaj işlerini içeren ikinci etap çalışmalar kapsamında ise tüm altyapının yenileneceğini, ancak Mart’ta yaz sezonu açılacağından, bölgedeki esnafın zarara uğramaması için çalışmaların Aralık, Ocak ve Şubat’ta yapılması gerektiğini söyledi.

YSK’ya bir yazı yazarak toplum yararına olduğu için Liman’daki çalışmaların seçim yasaklarına takılmamasını istediklerini anlatan Aktunç, olumlu bir yanıt gelmesi halinde kısa zaman içerisinde 2. etabın ihalesine çıkacaklarını ifade etti.

“GİRNE LİMANI’NI BAKANLIK, BELEDİYE VE ESNAF ORTAK YÖNETECEK”

Şimdi ihaleye çıkılmazsa sezon açılacağı için Ocak’taki hükümetin de çıkamayacağını belirten Aktunç, Girne Limanı’nı yerli halkın sahiplendiği, turistleri çekecek eski haline getirmeye büyük önem verdiklerini kaydetti. Aktunç, çalışmalar bittikten sonra Girne Limanı’nın Turizm Bakanlığı, Girne Belediyesi ve esnaf tarafından ortak yöneteceğini kaydetti.

 

YER ALTINDAKİ TARİHİ ESERLER İÇİN CAM

Halkı ve turistleri limana çekecek planları olduğunu kaydeden Aktunç, eski Cafe 34’ün bulunduğu yerde, yerin altında bazı tarihi eserler bulunduğunu, oranın cam olacağını ve insanlar yürürken altta tarihi eserleri göreceğini anlattı.

ÇEVRE KİRLİLİĞİ… “TOPLUMUN BİLİNÇLENMESİ, ÇEVREYE SAHİP ÇIKMASI GEREKİR”

Çevre kirliliğiyle ilgili olarak ise, Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın her perşembe temizlik yaptırdığını kaydeden Aktunç, ancak bunun personelle olacak bir şey olmadığını, toplumun da bilinçlenmesi ve çevreye sahip çıkması, çevreye sahip çıkarsa bunun getirisi olacağını bilmesi gerektiğini kaydetti.

Geç kalınmış olsa da bir yerden başlamak gerektiğini ve toplumu bilinçlendirme çalışmaları kapsamında müfredata çevre dersi koydurduklarını söyleyen Aktunç, DAÜ ve Atatürk Öğretmen Akademisiyle (AÖA) ile protokol imzalayarak yeşil adımlar diye bir proje başlattıklarını anlattı.  Aktunç, artık dünyayı algının yönettiğini kaydetti ve kendilerinin de çocuklarını çevre algısıyla yönetmek istediklerini belirtti.

YEŞİL ADIMLAR PROJESİ…

Aktunç “Yeşil Adımlar” projesini şöyle anlattı:

“1 yıllık protokoller imzaladık, proje kapsamında öğretmen adaylarına yönelik çalıştaylar, konferanslar düzenleyeceğiz; çevre bilinci aşılayacağız. Onlar da küçük çocuklara farkındalık aşılayacak. Ağaçlar dikeceğiz, plastiğin azaltılması için gereken çalışmaları yapacağız. Bu çocuklar eğitildiği zaman onlar ailelerini de etkileyebilecekler ve bu şekilde bazı şeylerin değişeceğini düşünüyoruz.”

Turizm ile çevrenin bir birine girmiş olduğunu kaydeden Aktunç, “Güzel bir çevren yoksa istediğin kadar 5 yıldızlı otelin olsun, muhteşem hizmet ver, o insanlar eninde sonunda sokağa çıktığında o pisliği görecektir” diye konuştu.

“TOPLUMUN GENELİ TURİZMDEN PARA KAZANMIYOR, DOLAYISIYLA ÇEVREYİ SAHİPLENMİYOR”

KKTC’de kitle turizminin ağırlıkta olduğunu, turizmin daha ziyade “her şey dahil” sistemiyle yapıldığını belirtilen Aktunç, şunları ifade etti:

“Gelen misafirler genelde otelde vakit geçiriyor, haftada birkaç gün dışarıya çıkıp tur atıyorlar ama toplumun geneli turizmden para kazanamıyor dolayısıyla çevreyi sahiplenmiyor.”

“TOPLUM TEMELLİ TURİZM YÜKSELTİLMELİ”

Toplum temelli turizmin (TTT) önemini vurgulayan, yükseltilmesi gerektiğini kaydeden Aktunç, bunun toplumun turizmden daha fazla pay aldığı bir sistem olduğunu, turizmden pay alan toplumun çevreyi daha fazla sahiplendiğini, gelen turistlere daha güzel davrandığını belirtti.

KKTC’nin ekonomik ve siyasi bağımsızlığının tek yolunun ekonomik olduğunu, ekonominin kurtulmasının tek yolunun da turizm olduğunu dile getiren Aktunç, TTT’nin alternatif turizm şekillerinin çoğaltılması ve yerli istihdam ile yükseltilebileceğini kaydetti. Aktunç, “Eko-agro turizmini yükselteceğiz, daha fazla butik otel yapacağız, her şey dahil yerine oda kahvaltı şeklini yapıp alternatif turizm şekillerini koyacağız” şeklinde konuştu.

“YERLİ İSTİHDAM ÖNEMLİ”

Şu an otel çalışanlarının yüzde 80’inin ikinci ülke vatandaşı olduğunu belirten Aktunç, maaşlarını aldıklarının ertesi günü parayı yurt dışına ailelerine yolladıklarını dile getirdi. 2019 yılında turizmin, ülke cari açığının yüzde 63’ünü kapadığını, ancak çalışanlar maaşlarını yurt dışına yolladıklarından bu oranın 30 -40’lara düştüğünü söyleyen Aktunç, bunun yerli istihdamın önemini ortaya koyduğunu vurguladı.

Göreve atanır atanmaz Otelcilik, Turizm, Eğitim Merkezi’ni (OTEM) canlandırmak konusunda çalışma yaptıklarını, barista ve garsonluk kursu açtıklarını kaydeden Aktunç baristalık kursunun dolup taştığını garsonluk kursuna ise tek kişinin başvurmadığını anlattı.

Turizm ve hizmet sektöründe asgari ücretin çok üzerinde maaşlar verildiğini, “mutlu çalışan mutlu müşteri, mutlu müşteri de mutlu patronu getirir” anlayışıyla hareket edildiğini kaydeden Aktunç, şu an turizm- hizmet sektöründe asgari ücretin çok üzerinde maaşlar verildiğini, ancak çalışanın çalıştığı saatlerde verimli olmasının beklendiğini dile getirdi.

Halkın rahat olsun diye daha düşük maaşlara gidip kamuda çalıştığını kaydeden Aktunç, “Eğer biz turizmi başkalarının eline bırakırsak, sahip çıkmazsak başkaları gelip sahip çıkacak. Birini suçlarken özeleştiri de yapmak gerekir. Toplum olarak değişime ihtiyaç duyuyoruz” dedi.

“UTANILACAK DEĞİL GURUR DUYULACAK BİR ŞEY”

Otellerin yerli istihdam yapması konusunda belli kıstaslar olduğunu ancak toplumun hizmet sektörünü sevmediğini kaydeden Aktunç, “Hizmet sektöründe çalışmak utanılacak değil gurur duyulacak bir şeydir, bir insanı mutlu etmek gurur duyulacak bir şeydir” ifadelerini kullandı.

Gastronomiye ilginin çok olduğunu, hizmet sektörüne yönelik algının gastronomiyle düzeleceğini düşündüğünü belirten Aktunç, garsonluk gibi diğer hizmet dallarını da ele alıp ilginç hale getirmek için çalışacaklarını söyledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Donald Trump ABD’nin 47. başkanı oldu

Published

on

By

Donald Trump, Kongre’deki törende yemin ederek resmen ABD’nin 47. başkanı oldu. Trump; yasa dışı göçleri engelleyeceklerini, Panama Kanalı’nı geri alacaklarını, Meksika Körfezi’nin adını Amerika Körfezi yapacaklarını belirtti ve ABD’nin resmi politikasının kadın ve erkek olmak üzere sadece iki cinsiyeti kabul edeceğini söyledi.

ABD Başkanı Trump, 4 yıllık aranın ardından bugün Kongre’de düzenlenen törende yemin ederek görevine resmen başladı.

ABD’de 5 Kasım 2024’te yapılan başkanlık seçimlerinde Demokrat rakibi Kamala Harris’e üstünlük sağlayarak seçimleri kazanan Trump, bugün Beyaz Saray’a yeniden döndü.

ABD Yüksek Mahkemesi Başkanı Yargıç John Roberts’ın yönettiği ve dua ile başlayan törende yemin eden Trump, ülkenin 47. Başkanı olarak tarihe geçti.

Trump’ın, eşi Melani Trump’ın tuttuğu İncil’e yemin ederken el basmaması ise dikkat çekti.

Trump, “Ben, Donald J. Trump, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı görevini sadakatle yerine getireceğime ve Amerika Birleşik Devletleri Anayasasını tüm gücümle muhafaza edeceğime, koruyacağıma ve savunacağıma yemin ederim.” ifadeleriyle yemin etti.

Soğuk hava nedeniyle Trump’ın talimatıyla Kongre binası içinde gerçekleşen yemin törenine Joe Biden’ın yanı sıra eski başkanlar Barack Obama, George W. Bush ve Bill Clinton da katıldı.

“ABD’nin altın çağı başlıyor”
Trump yemin töreninin ardından yaptığı konuşmaya, “ABD’nin altın çağı şimdi başlıyor.” diye başladı.

Hükümetin güven kriziyle karşı karşıya olduğunu söyleyen Trump, yüzleştikleri zorluklar konsunda dürüst olmaları gerektiğini belirtti.

Yemin ettikten yaptığı konuşmada Trump, ülkedeki düzensiz göçmen sorununa dikkati çekerek, 2019’daki gibi yine ABD-Meksika sınırına ilişkin Ulusal Acil Durum ilan edip, yasa dışı göçleri engelleyeceğini ve bu kişileri sınır dışı edeceğini belirtti.

Trump, göçmenlerin mahkeme davalarını beklemek üzere ülkeye salınmasını ifade eden Cumhuriyetçilerin “yakala ve serbest bırak” diye tarif ettiği uygulamayı sona erdiren bir yürütme emri çıkaracağını kaydetti.

Konuşmasında düzensiz göçmenler için “suçlu” nitelemesi yapan Trump, ayrıca ABD’nin güney sınırına asker göndereceğini kaydetti.

Konuşması sık sık partililerin alkışları ile kesilen Trump, “Yakında Meksika Körfezi’nin adını Amerika Körfezi olarak değiştireceğiz.” ifadesini kullandı.

“Panama Kanalını geri alıyoruz”
ABD’nin yeni başkanı, konuşmasında daha önce gündeme getirdiği “Panama Kanalını geri alma” konusuna da değinerek Panama’nın kanal operasyonlarında tarafsızlık gerektiren anlaşmaları ihlal ettiğini savundu.

Trump, “Amerikan gemilerine aşırı ücretlendirme uygulanıyor ve hiçbir şekilde adil davranılmıyor ve buna ABD Donanması da dahil. Bunların hepsinin üstüne, Çin Panama Kanalı’nı işletiyor. Biz onu Çin’e vermedik, Panama’ya vermiştik ve geri alıyoruz.” ifadelerini kullandı.

ABD ordusunu daha da güçlendireceklerini belirten Trump, bunu yaparken “barış yapıcı ve birleştirici” olarak bir miras inşa etmek istediğini söyledi.

“En güçlü orduyu yine inşa edeceğiz”
Trump, “Tıpkı 2017’de olduğu gibi, dünyanın gördüğü en güçlü orduyu yine inşa edeceğiz. Başarımızı sadece kazandığımız savaşlarla değil, aynı zamanda sonlandırdığımız savaşlarla ve belki de en önemlisi, asla girmediğimiz savaşlarla ölçeceğiz.” diye konuştu.

Konuşmasında Mars’a Amerikan astronotlarını gönderip ABD bayrağı dikmek istediğini de belirten Trump, tekrar başkanlığa dönmesinin ABD’de imkansız gibi görünen şeylerdeki başarısının bir kanıtı olduğunu söyledi.

Hükümetin çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık programlarını sona erdirmek için politikalar imzalayacağını da belirten Trump, “Bu hafta, ırk ve cinsiyeti kamusal ve özel yaşamın her alanına sosyal mühendislik olarak yerleştirmeye çalışan politikalara da son vereceğim. Liyakate dayalı bir toplum oluşturacağız.” ifadelerine yer verdi.

“Ulusal Enerji Acil Durumu ilan edeceğim”
Ekonomi alanında atacağı adımlara da değinen Trump, kabine üyelerine rekor düzeydeki enflasyonu yenmek ve fiyatları düşürmek için ellerindeki geniş yetkileri kullanma talimatı vereceğini ifade etti.

Trump, ABD’nin enerji üretimini artıracaklarına işaret ederek, “Bugün Ulusal Enerji Acil Durumu ilan edeceğim.” dedi.

Elektrikli araç zorunluluklarını da iptal ederek otomobil endüstrisini “kurtaracaklarını” vurgulayan Trump, Amerikan otomobil işçilerine verdiği sözü tutacağını da dile getirdi.

Trump, ülkenin ticaret sistemini derhal gözden geçirmeye başlayacağını belirterek, “Diğer ülkeleri zenginleştirmek için vatandaşlarımızı vergilendirmek yerine, vatandaşlarımızı zenginleştirmek için yabancı ülkelere tarife uygulayacağız.” diye konuştu.

Tarifeler, harçlar ve yabancı kaynaklardan sağlanan gelirleri toplamak için “Dış Gelir İdaresini” kuracaklarını kaydeden Trump, ayrıca yönetiminin “Hükümet Verimliliği Departmanını” kuracağını da anımsattı.

Hükümetin resmi politikası: Sadece iki cinsiyet var
ABD Başkanı Trump, “Bundan böyle Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin resmi politikası, kadın ve erkek olmak üzere sadece iki cinsiyetin var olduğudur” diye konuştu.

Törene birçok ünlü isim katıldı
Öte yandan Trump’ın yemin törenine Amerikalı milyarderler Tesla ve SpaceX’in sahibi Elon Musk, Amazon’un sahibi Jeff Bezos, Meta’nın Üst Yöneticisi Mark Zuckerberg, Apple’ın Üst Yöneticisi Tim Cook ve Google’ın Üst Yöneticisi Sundar Pichai gibi isimler katıldı.

Devamını Oku

Dünya

Fidan, AB Komisyonu üyesi Lahbib ile görüştü

Published

on

By

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun Eşitlik, Hazırlık ve Kriz Yönetiminden sorumlu üyesi Hadja Lahbib ile görüştü.

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve AB Komisyonunun Eşitlik, Hazırlık ve Kriz Yönetiminden sorumlu üyesi Lahbib ile Bakanlık’ta yaptıkları görüşme sonrası açıklamalarda bulundular.

Lahbib’in Ankara ve Gaziantep’te temaslarda bulunduğunu hatırlatan Fidan, Lahbib ile Belçika Dışişleri Bakanlığı döneminden tanıştığını kaydetti.

Fidan, Lahbib ile özellikle Filistin konusunda yoğun mesai yaptığını kaydederek, “Bu meselede büyük olumlu katkısı olan hem siyasetçi, hem bakan.” ifadesini kullandı.

Lahbib’in şimdi Türkiye’yi AB Komiseri olarak ziyaret ettiğini anımsatan Fidan, “Bizim özellikle kendilerinin görev alanına düşen konularda Avrupa Birliği’nin, Türkiye’deki deprem sonrası yapmış olduğu yardımlar, destekler ve projelerle ilgili tabii ki teşekkürlerimizi her zaman iletiyoruz.” dedi.

Bakan Fidan, bu konudaki çalışmaların devam edeceğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Avrupa Birliği’nin, deprem sonrası yaraların sarılmasındaki ortaya koyduğu projeler ve diğer çalışmalar bizim ana gündem maddelerimizi oluşturuyor. Ayrıca, kendileri dün Suriye’yi ziyaret ettiler. Avrupa Birliği’nin özellikle Suriye’deki insani ve kalkınmayla ilgili sorunları yönetmede ne türden yardımları olabilir ona yönelik gözlemlerini yaptılar. ”

Fidan, bu konuda Türkiye’nin perspektifinin iletildiğine dikkati çekerek, “Amacımız o ki Suriye’nin yeni dönemde yaptırımlardan kurtularak normal bir ekonomiye kavuşması, ekonomik ortamın ve yeniden yapılanmanın, yeniden kalkınmanın giderek daha iyiye gitmesi ve milyonlarca yerinden edilmiş mülteci kardeşlerimizin huzurlu ve güvenli bir şekilde evlerine dönebilmeleri. Bu konuda da kendileriyle çalışmaya devam edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

– Türkiye halen aday ülke ve AB’nin kilit bir ortağı

Fidan’a teşekkür ederek ve Türkiye’de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek konuşmasına başlayan Lahbib de “Türkiye halen aday ülke ve AB’nin kilit bir ortağı.” dedi.

Lahbib, AB’nin sivil koruma mekanizması çerçevesindeki güçlü işbirliğine işaret ederek, “Türkiye bu mekanizma içerisinde çok kıymetli ve aktif bir ortak.” değerlendirmesini yaptı.

Geçen hafta Şam’a yaptığı ziyaretle Esad rejiminin devrilmesinden bu yana Suriye’yi ziyaret eden ilk AB Komisyonu üyesi olduğunu belirten Lahbib, ziyareti kapsamında Suriye’deki yeni yönetim ve sivil toplumla bir araya geldiğini aktardı.

Lahbib, “Bölgede jeopolitik açıdan bir karmaşa hakim ve AB açısından Türkiye ile birlikte çalışmak çok büyük önem arz ediyor. Bu çerçevede buradaki duruma yeterli bir müdahalede bulunmak ve uluslararası camianın yardım çalışmalarını aktarmak bizim için önemli.” dedi.

“Suriye’de başarılı bir geçiş süreci istiyoruz.” ifadesini kullanan Lahbib, ülkedeki çeşitli toplulukların ve tüm Suriyelilerin “değer gördüğü ve benimsendiği bir geçiş süreci” olmasını istediklerini dile getirdi.

Lahbib, “Aynı zamanda güvenli, gönüllü, insan onuruna yakışır bir geri dönüş sürecinin başlatılmasını istiyoruz.” diye konuştu.

– “İnsanlık krizi milyonlarca Suriyeli etkilemeye devam ediyor”

Türkiye’nin iç savaşın başlamasından bu yana Suriyeli mültecilere yaptığı yardımlara işaret eden Lahbib, “Türkiye’nin yıllar içerisinde mültecilerle ilgili attığı adımlar ve sunduğu destekler hayati önem taşıdı. AB de bu çerçevede çok büyük destekler sağladı ve halen destek sağlamaya devam ediyor.” ifadelerini kullandı.

Lahbib, Suriye’deki sivillerin ihtiyaçlarına cevap olarak AB’nin 235 milyon avroluk yardım paketini duyurduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:

“İnsanlık krizi milyonlarca Suriyeli’yi etkilemeye devam ediyor ve AB bu çerçevede bu ızdırabı azaltmak için, insanların temel ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmaya devam edecek. Türkiye insani yardım koridorların oluşturulması açısından çok büyük bir role sahip. AB’nin Suriye’ye acil yardım ulaştırmasında çok önemli bir rol oynuyor.”

– “(Gazze’de) Ateşkesin uygulanmaya devam edilmesi gerekiyor”

Lahbib, Gazze’de İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes ve esir takası anlaşması sayesinde esirlerin serbest bırakıldığını ve “uzun bir aradan sonra ilk kez insani yardımların ulaştırıldığını” belirtti.

Ateşkesin uygulanmaya devam etmesi gerektiğinin altını çizen Lahbib, “Böylelikle bütün esirler serbest bırakılsın ve Gazze’ye insani yardım ulaştırılmaya devam etsin ki bu insanlık dramı, insanların yaşadığı bu ızdırap sona erebilsin.” diye konuştu.

Devamını Oku

Dünya

Donald Trump, Kongre’deki törende yemin ederek resmen ABD’nin 47. başkanı oldu

Published

on

By

ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, Kongre’deki törende yemin ederek resmen ABD’nin 47. başkanı oldu.

ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, seçilmiş Başkan Yardımcısı JD Vance’in yemin etmesinin ardından Yüksek Mahkeme Başkanı Yargıç Roberts’ın huzurunda yemin etti.

Geleneksel kilise ayini sonrası Beyaz Saray’da geleneksel çay içme seremonisinde Joe Biden ile buluşan ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, kongre binasında açılış konuşmaları ve seçilmiş Başkan Yardımcısı JD Vance’in yemin etmesinin ardından Yüksek Mahkeme Başkanı Yargıç John Roberts’ın huzurunda yemin etti.

Donald Trump, Kongre’deki törende yemin ederek resmen ABD’nin 47. başkanı oldu.

Devamını Oku

Trending

Reklam