Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Amcaoğlu: 13 Eylül’de ilköğretim, 14 Eylül’de ortaöğretim ve meslek liseleri yüz yüze eğitime başlayacak

Koronavirüs pandemisi nedeniyle Mart 2020’den beri dönem dönem kesintiye uğrayan okullardaki yüz yüze eğitim, yeni ders yılıyla birlikte yeniden başlıyor. Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı, ilgili tarafların katkısıyla, yüz yüze eğitim için hem eğitim prog

Published

on

Amcaoğlu: 13 Eylül’de ilköğretim, 14 Eylül’de ortaöğretim ve meslek liseleri yüz yüze eğitime başlayacak

Koronavirüs pandemisi nedeniyle Mart 2020’den beri dönem dönem kesintiye uğrayan okullardaki yüz yüze eğitim, yeni ders yılıyla birlikte yeniden başlıyor. Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı, ilgili tarafların katkısıyla, yüz yüze eğitim için hem eğitim programı, hem akademik takvim hem de bulaş protokolü hazırladı.

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu, 13 Eylül’de ilköğretim, 14 Eylül’de ortaöğretim ve meslek liselerinin yüz yüze eğitime başlayacağını açıkladı.

“Eğitim Programı da, Akademik Takvim de, Bulaş Protokolü de hazırdır. Kimsenin endişesi olmasın” vurgusu yapan Amcaoğlu, bulaş esnasında ne yapılacağı konusunda okullarda “Bulaş Kurulu” oluşturulacağını söyledi.

Bakanlar Kurulu’nda aldıkları 9 maddelik kararla yükseköğrenimde neler yapılacağını belirlediklerini kaydeden Amcaoğlu, ekim başı 2021-2022 Akademik Yılı Güz Dönemi’nin açılmasını sağlayacaklarını belirtti.

Vatandaşlara aşı çağrısı da yapan Amcaoğlu, “Lütfen herkes aşısını olsun. Önce aşı, sonra aşı, yine aşı ve devamında sağlık ve hijyene dikkat çekerek, hayatımıza devam etmenin koşullarını dikkatle sağlamaya çalışalım” dedi.

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Amcaoğlu, Türk Ajansı Kıbrıs’ın (.) sorularını yanıtladı.

Eğitim yılının nasıl açılması gerektiğiyle ilgili yapılan toplantılarda önemli olanın ortak aklın ürünü kararlar üretilmesi olduğunu vurgulayan Amcaoğlu, bakanlık olarak, “En iyisini biliriz, söyleriz” edasıyla toplantı yapmadıklarını kaydetti. Amcaoğlu, yetkili sendikalar, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin yetkilileri, Eğitim Beklemez İnisiyatifi’nin de toplantılara katıldığını ifade etti.

“BULAŞ ESNASINDA NASIL HAREKET EDİLECEĞİNİN DETAYLARI BELİRLENDİ”

Talim Terbiye Dairesi Müdürü ve Müsteşarı ile Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi yetkililerinin, “Bulaş Protokolü”nün son şekliyle ilgili dün saatlerce süren toplantı yaptığını ifade eden Bakan Amcaoğlu, yeni eğitim yılı açıldıktan sonra bulaş esnasından nasıl hareket edileceğinin detaylarının belirlendiğini söyledi.

2021-2022 Öğretim Yılı Planlaması içerisinde Akademik Takvim, Eğitim Programı ve Bulaş Protokolü’nün yer aldığının altını çizen Bakan Amcaoğlu, özel eğitim, okul öncesi, ilköğretim, orta eğitim, meslek liseleri, kolej müfredatıyla ders veren 271 okulda 53 bine yakın öğrenci, 5 bin 864 öğretmen özel ve devlet dahil, bunun yanında 21 üniversite 85 bin öğrenci, toplamda eğitim ordusunda görevli, öğretmen, akademisyen, idari personel, otobüs şoförü, refakatçi, kantinciye kadar 20 bin 500 civarında kişi olduğunu kaydetti.

“EĞİTİM ORDUSUNUN YÜZDE 96’SI AŞILANDI”

20 bin 500 kişilik eğitim ordusunun yüzde 96’sının aşılandığını söyleyen Bakan Amcaoğlu, aşı olmayan yüzde 4’ün de dökümünü aldığını belirtti. Aşı olmayan yüzde 4’ün yüzde 2’ye tekabül eden kısmının sağlık sorunları olan kişiler, diğer yarısının ise henüz aşılanmayı kabul etmeyen kişiler olduğunu ifade eden Amcaoğlu, aşının gönüllülük esasına dayandığını belirtti.

Sağlık başta olmak kaydıyla okulların yüz yüze eğitime geçmesinin önemine vurgu yapan Amcaoğlu, eğitim için sokağa inecek toplam rakamın yaklaşık 155 bin 500 kişi olduğunu söyledi.

“ÜLKEYE GELECEK ÖĞRENCİLERİN AŞI İHTİYACI HAZIR”

Ülkeye 3’üncü ülkelerden, 142 ülkeden gelen 40 bine yakın öğrenci ve 35 bin civarında Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrenci olduğuna dikkat çeken Amcaoğlu, bu kişilerin aşı ihtiyacının Sağlık Bakanlığı’nın depolarında hazır olduğunu açıkladı. 3’üncü ülkeden gelecek 40 bin öğrenci için AstraZeneca aşılarının Sağlık Bakanlığı depolarında mevcut olduğunu kaydeden Amcaoğlu, kırmızı kodlu ülkeden gelen öğrencilerin karantina süreci yaşayacağını, ardından aşılanma prosedürünün başlayacağını ifade etti. Aşılamanın üniversiteler tarafından yapılacağını bildiren Amcaoğlu, Sağlık Bakanlığı’yla istişare ederek, her üniversitenin öğrencisini ve çalışanını aşılayacağını ve testini uygulayacağını söyledi.

İlköğretim, orta eğitim ile mesleki ve teknik liselerde Sağlık Bakanlığı’nın gerekli tetkikleri Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi kararlarına göre belirli sürelerde yapacağını dile getiren Amcaoğlu, aşısını yaptırmayan kişiye kendisinin bir şey yapma yetkisinin olmadığını ancak kurallara göre aşısını yaptırmayanın her hafta testini yaptıracağını belirtti.

“OKULLARDA ‘BULAŞ KURULU’ OLUŞTURULACAK”

Açıklanacak olan “Bulaş Protokolü”nün okullara yazılı olarak genelge şeklinde bildirileceğini ifade eden Bakan Amcaoğlu, her okulda müdür başta olmak kaydıyla bir görevli daha ve her 200 öğrenciye artı bir kişi daha eklenmesi koşuluyla bir “Bulaş Kurulu” oluşturulacağını açıkladı. “Bulaş Protokolü” ile ilgili bilgiler de veren Amcaoğlu, şunları belirtti:

“Evden çıkmadan, otobüse binmeden, okula gitmeden mutlaka semptom sorgulaması yapılacak. Semptom gösterenler öğretmen, çalışan veya öğrenci okula alınmayacak. Test yapmaya yönlendirilecek.

Sınıfta yapılan bir tarama sonucunda aynı sınıftan 3 veya daha fazla kişinin PCR testinin pozitif çıkması halinde sınıfın geri kalanı yakın temaslı sayılacak ve aşılı ise 7, değilse 14 gün süreyle evde izole olacaklar. Öğrencilerin yakın temaslı olduğu sürede eğitimleri uzaktan eğitim şeklinde devam edecek.”

“OKULLAR ASLA KAPANMAYACAK”

Okullarda kurulacak komiteler aracılığıyla Eğitim Bakanlığı da bilgilendirilerek, filyasyon ekiplerine konunun bildirileceğini ve ekiplerin temaslı takibi yapacağını anlatan Bakan Amcaoğlu, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin “Okullar asla kapanmayacak” vurgusu yaptığını belirterek, herhangi bir sınıfta pozitif vaka sayısına göre gerekenin yapılacağını söyledi.

Amcaoğlu, protokole göre, yapılan taramada sınıfta 3 kişiden az kişinin PCR testinin pozitif çıkması halinde ise sınıfın sadece temaslı sayılacağını, öğrencilerin, maskelerini takarak ve diğer sınıflarla temas etmeyerek, okulda eğitimlerine devam edeceğini bildirdi.

Eğitim programında 2021-2022 eğitim döneminde ne yapılacağının net olduğunun altını çizen Amcaoğlu, dönüşümlü teneffüs aralıklarına kadar programda her şeyin net şekilde belirlendiğini söyledi. Akademik takvimin de belirlendiğini ifade eden Amcaoğlu, Bulaş Protokolü ile eğitimin yüz yüze sürdürülebilir olması için ne yapılacağının net şekilde ortaya çıkarıldığını söyledi.

“KOLEKTİF ÇALIŞMAYI İLKE EDİNDİM”

Kolektif çalışmayı kendine ilke edindiğini vurgulayan Bakan Amcaoğlu, her zaman müdürlerle istişareleri sonrasında paydaşlarıyla eğitimi konuştuklarını kaydetti. “Sokakta birilerinin eylem yaparak, kapıya çelenk bırakmasını bekleyerek değil bizim sorunlara çare bulma gayretimiz” diye konuşan Amcaoğlu, ortak aklın ürünü çarelerle eğitimi açma hazırlıklarını tamamladıklarını söyledi.

“TEK TEK İLMEK İLMEK ÖRDÜK”

“Eğitimi tekrardan açabilmeyi tek tek ilmek ilmek ördük…” diyen Amcaoğlu, şunları kaydetti:

“Biz hayatımızdan eksik bir şey yaşamazken neden eğitimi eksik bırakalım… Çocuklarımızın ihtiyacı olan yüz yüze eğitimi… Tam da bunu eksik bırakmamak için herkesle istişare ettik, saatlerce… Eğitim Programı da, Akademik Takvim de, Bulaş Protokolü de hazırdır. Kimsenin endişesi olmasın. Bütün muhataplarla oturup birlikte karar verdik.”

“EKİM BAŞI 2021-2022 AKADEMİK YILI GÜZ DÖNEMİ’NİN AÇILMASINI SAĞLAYACAĞIZ”

21 Haziran’da Bakanlar Kurulu’nda aldıkları 9 maddelik kararla yükseköğrenimde neler yapılacağını da belirlediklerini kaydeden Amcaoğlu, ekim başı 2021-2022 Akademik Yılı Güz Dönemi’nin açılmasını da sağlayacaklarını belirtti. 85 bin öğrencinin tümünün adada ikamet edeceğini ve yüz yüze eğitimin başlayacağını dile getiren Amcaoğlu, “Ülkeye gelecek yabancı uyruklu öğrenciler, bizim evladımız olarak adaya gelecek. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Sağlıkla ilgili sıkıntıları bizim sıkıntılarımızdır. Eğitimle ilgili sıkıntı yaşamamalar için her türlü hazırlığı yaptık” dedi.

Hizmet sektörünün önemli unsurlarından yükseköğrenimi tekrardan ülkeye kazandırmak için gerekeni yapacaklarını vurgulayan Amcaoğlu, şu an sigorta mükellefi olan aktif sigorta sayısının yüzde 84’ünün özellikle yükseköğrenimin, devamında turizmin de yer aldığı ve onların destekliği küçük ve orta ölçekli işletmelerde yani kobilerde çalışan insanlar olduğunu söyledi.

“Bizim insanlarımızın ekmek parası kazanabilmesi için, hayatını idame ettirerek, kazancını sağlayabilmesi için biz yükseköğrenimi, turizmi açmak zorundayız” diyen Amcaoğlu, “Bu hizmetler sektörünü kapatarak, kendi ciğerimize, kalbimize ot tıkama gibi bir lüksümüz yoktur” şeklinde konuştu.

“13 EYLÜL’DE İLKÖĞRETİM, 14 EYLÜL’DE ORTAÖĞRETİM VE MESLEK LİSELERİ YÜZ YÜZE EĞİTİME BAŞLAYACAK”

13 Eylül’de ilköğretim, 14 Eylül’de ortaöğretim ve meslek liselerinin yüz yüze eğitime başlayacağını açıklayan Bakan Amcaoğlu, seyreltilmiş eğitim olmaması için 16 tane okul inşaatına başladıklarını belirterek, toplamda 8 bin öğrenciye eğitim verilebilecek altyapıyı bir senelik sürede ülkeye kazandıracaklarını belirtti. Son 10 yılda bir tane devlet okulu inşa edilmesi ile karşılaştırıldığında bunun küçümsenecek bir şey olmadığının altını çizen Amcaoğlu, “Eğitimi verebilecek altyapıyı sağlamazsanız, eğitimin kalitesini, sürdürülebilir olmasını tartışır, durursunuz” dedi. Amcaoğlu, Anayasa’nın 59’uncu maddesine göre en doğal hak olan eğitimde, çocukların fırsat eşitsizliği yaşamaması için ilerleme sağladıklarını belirtti.

“HİJYEN MALZEMESİ VE DERS KİTABI SIKINTISI YOK”

Hijyen malzemesi ve ders kitapları konusunda hiçbir sıkıntıları olmadığının altını çizen Amcaoğlu, gerekli materyallerin hazır olduğunu vurguladı. Amcaoğlu, toplu taşımanın ise eğitimde tam kapasiteyle, maske ve hijyen koşulları çerçevesinde yapılacağını ifade etti.

“İHTİYACI OLANA TELAFİ DERSLERİ VERİLECEK”

Amcaoğlu, öğrencilerin kayıpları konusunun ele alındığı toplantıda, her öğretmenin sınıfında seviye tespiti yapması, telafiye ihtiyacı olan öğrencilerin belirlenmesi ve bu öğrencilere telafi derslerinin verilmesinin ortaya çıktığını bildirdi. Eğitsel etkinlik günlerinde telafi ihtiyacı olan öğrencilere telafi derslerinin verileceğini, diğer öğrencilerin ise sosyal etkinlik derslerine devam edeceğini söyleyen Amcaoğlu, ilkokulda birinci ve ikinci sınıf öğrencileri dışındakilerin önemli eksikliği olmadığının belirlendiğini kaydetti. Amcaoğlu, en fazla kayıp yaşayan sınıfların, 1 ve 2’nci sınıflar ile 8’inci ve 12’nci sınıflar olduğunu söyledi.

AŞI SERTİFİKASI KONUSU… “ÇOK BÜYÜK BİR HAKSIZLIK”

Üçüncü ülkelerde okuyan öğrencilerin aşı sertifikası konusuna da değinen Amcaoğlu, kendisinin de çocuklarından birinin yurt dışında okuduğunu belirterek, aşıyı Avrupa Birliği’nin gönderdiğine dikkat çekti ve şöyle konuştu:

“1 hafta önce geçerli olan aşı ve PCR sonuçları, neden 1 hafta veya 1 ay sonra geçersiz kabul edilmeye başlandı. Bunun bir açıklaması olması lazım. Uluslararası havuza kayıt yok deniyor. Bütün dünyadaki yapılan aşıların tamamı uluslararası bilgi alacak havuza kayıtlanmış değildir. Eğitime gidecek öğrenci söz konusu ise bir tolerans gösterilmelidir. Haçlı seferi zihniyetiyle birileri siyaset yapacak diye çocuklarımızın elinden eğitim hakkının alınması bence çok büyük bir haksızlıktır. Her konuda söyleyecek bir şeyler bulan sivil toplum örgütleri, haksızlık adına ırkçılık adına ayağa kalkanlar, neden çocuklarımızın eğitim hakkı engellendiğinde bir şey söylemedi, merak ederim. Çocukları güneye göndererek, aşı olmasını sağlayarak, daha önce olduğu iki doz aşıyı yok sayarak, tekrar aşılayarak, hangi sorunu çözdünüz? Bu dünyanın insanı olarak, bu kadar izolasyona maruz kalmamız lazım. Eğitim alacak çocuklarımız bu şekilde engellenmemelidir. Söz konusu eğitim ve sağlık ise biraz daha ihtiyatlı ve hassas düşünülmesi kanaatindeyim.”

“KIBRIS TÜRK TARİHİ VE ÖĞRETİMİ” PANELİ…

“Kıbrıs Türk Tarihi ve Öğretimi” konulu panel hakkında da değerlendirmelerde bulunan Bakan Amcaoğlu, yurt dışından gelip KKTC’deki üniversitelerde eğitim gören öğrencilerin, Rauf Raif Denktaş, Dr. Fazıl Küçük ve “Megalo İdea”yı bilmesi gerektiğini söylediğini kaydetti. Amcaoğlu bunun yanında, yükseköğretimde müfredata giremeyen Kıbrıs Türk tarihi ve Kıbrıs Türk mücadele tarihinin neden okutulması gerektiğini sorguladığını söyledi. Amcaoğlu, Kıbrıs Türkü’ne ait milli bilincin, milli şuurun oluşması için bakanlık olarak çaba harcamak zorunda olduklarını söylediğini dile getirdi. Eğer eksiklik varsa müfredatta bunların tamamlanması gerektiğini söyleyen Amcaoğlu, “Birilerini hedef göstermek, birilerinin sırtına basarak, onların yaptığı kötüdür diyerek bir adım atmamız söz konusu değildir” şeklinde konuştu. Hâlâ yaşanılan mezalim ve izolasyonlar olduğuna dikkat çeken Amcaoğlu, tam da buna parmak basmak için bu paneli düzenlediklerini söyledi ve “İsteyen istediği gibi değerlendirsin, sıkıntı yok” dedi.

“LÜTFEN HERKES AŞISINI OLSUN”

Ocak ayında okullar kapatılmak zorunda bırakılırken, bakanlık olarak çok sıkıntılar yaşadıklarını söyleyen Amcaoğlu, vatandaşlara aşı çağrısını şu sözlerle yaptı:

“Bütün eğitim çalışanları 20 bin 500 kişi aşılanmadan okullar açılmayacak dedim. Şu an aşılanma prosedürüyle ilgili tatbik noktasında tedarik sıkıntısı yok. Lütfen herkes aşısını olsun. Hijyen ve mesafeye uysun. Günlük yaşantısından ödün vermeyen insanlarımız, eğitimden de ödün verilmemesi adına hareket etsin. Çocuğunun, canının, can parçasının sağlığını düşünen herkes süratle başka türlü düşüncelerden arınıp, aşılanma yoluna gitmelidir. Aşılanıp önce kendi sağlığını, sonra toplumdaki bağışıklığı sağlama adına adımlar atmalıdır ki gelecekte sadece okulların değil, evinin kapısı, işletmesinin kapısının açık olma şansını kaçırmasın. Önce aşı, sonra aşı, yine aşı ve devamında sağlık ve hijyene dikkat çekerek, hayatımıza devam etmenin koşullarını dikkatle sağlamaya çalışalım.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

GİKAD’dan sert tepki: Anastasia Melega olayı aydınlatılmalı

Published

on

By

Kıbrıs Türk Girişimci Kadınlar Derneği (GİKAD), 24 yaşındaki Moldova vatandaşı Anastasia Melega’nın bir gece kulübünde hayatını kaybetmesinin ardından sert bir açıklama yaparak, yetkililerden olayın aydınlatılmasını ve kadın haklarının korunması için gerekli adımların atılmasını talep etti.

GİKAD, yaptığı basın açıklamasında, Melega’nın ölümünden duyduğu derin üzüntüyü dile getirerek, kadınların insan onuruna yakışır koşullarda çalışması ve yaşaması gerektiğini vurguladı. Dernek, yetkililerden şu adımları atmasını talep etti:

“-Şeffaf ve Kapsamlı Soruşturma: Melega’nın ölümüyle ilgili derhal kapsamlı bir soruşturma başlatılmalı ve sonuçları kamuoyuyla paylaşılmalıdır.

-Gece Kulüplerinin Denetlenmesi: Gece kulüplerinde çalışan kadınların çalışma koşulları ve yasal statüleri titizlikle denetlenmeli, insan ticareti ve zorla çalıştırma vakalarına karşı caydırıcı önlemler alınmalıdır.

-Yasal Düzenlemelerin Gözden Geçirilmesi: Kadınların istismarını engellemek için mevcut yasal düzenlemeler gözden geçirilmeli ve gerektiğinde daha sıkı yasalar çıkarılmalıdır.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Lefkoşa-Güzelyurt ana yolu İrmar Market bölgesinde 2,5 kilometrelik bariyer yapımı tamamlandı

Published

on

By

Gönyeli-Alayköy Belediyesi, Lefkoşa-Güzelyurt ana yolu İrmar Market bölgesinde yayaların kontrolsüz geçişini önlemek amacıyla başlattığı 2,5 kilometrelik bariyer yapımını tamamladı.

Belediye çalışanlarının gece gündüz özverili çalışmalarıyla tamamlanan proje, bölgedeki yaya güvenliğini artırmayı hedefliyor.

Gönyeli-Alayköy Belediye Başkanı Hüseyin Amcaoğlu, çalışmaya emek veren belediye personeline teşekkür ederek şunları söyledi:

“Yayaların kontrolsüz şekilde karşıdan karşıya geçmesini önlemek amacıyla başlattığımız 2,5 kilometrelik bariyer yapımı, belediye emekçilerimizin özverili çalışmalarıyla tamamlandı. Bu önemli çalışmada gece gündüz emek veren tüm belediye çalışanlarımıza yürekten teşekkür ediyorum.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, TMT Mücahitler Derneği heyetini kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar’ı, Yönetim Kurulu ve şube başkanlarından oluşan heyeti kabul ederek, görüştü. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, mücadele yıllarında yapılan hizmetlerin unutulmaz olduğunu belirtti.

Kıbrıs Türkü olarak geçmişte yaşanılan mücadele dolu yılları, gelecek nesillere anlatmak gerektiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, geleceğe şekil verirken tüm bunların bilinciyle hareket etmenin kendilerinin sorumluluğu olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Tatar, varoluş mücadelesinde, Kıbrıs Türkünün ödediği bedelleri ifade etmenin, tarihi anlatmanın önemine değindi ve dernek üyelerine Kıbrıs Türkünün sesi olduğundan dolayı teşekkür etti. Geçmişi unutmayarak geleceğe bakmanın öneminin altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, egemen eşitlik, eşit uluslararası statü temelinde bir antlaşma için mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türkü’nün bağımsız bir cumhuriyette eşit haklarıyla yerini almak istediğini belirterek, “Türkiye’nin tam desteğiyle iki eşit egemen devlet temelindeki yeni siyaset bugün sürdürülebiliyorsa 1960 antlaşmalarında elde ettiğimiz kurucu ortak olmamızdandır. Egemen eşit haklarımız özden gelen haklarımızdır” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Türk halkının tarihsel mücadelesine değinen Tatar, “Türkiye, 1960 anlaşmasının garantörüdür. Dr. Fazıl Küçük’ün imzalamış olduğu ‘Kıbrıs Cumhuriyeti Anlaşması’ bizi bugünlere kadar getirmiştir. Kıbrıs Türk halkının egemen eşit bir halk olarak tescil edilmesi açısından bu anlaşma çok önemlidir” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Dr. Fazıl Küçük’ün atmış olduğu imzayla egemenlik temelinde bir anlaşma için mücadelelerini başarıyla sürdürebildiklerini belirterek, gelecek hafta Cenevre’de Türkiye ve Yunanistan dışişleri bakanlarının katılacağı toplantıda bunları dile getireceğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tatar, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın verdiği mücadelenin siyasi anlamda da “devletleşme” sürecine ve 1960 Kuruluş Anlaşmalarında Kıbrıs Türkü’nün kurucu ortak olarak yer almasına da katkısının çok büyük olduğunu belirtti.

İki devletin işbirliğine dayalı bir çözüm modelini siyasetinin Türkiye’nin desteğiyle yürütüldüğünü anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, sürdürdükleri siyasetin, milli, tarihi ve önemli bir adım niteliğinde olduğunu vurguladı.

Dünyada yaşanan olumsuzluklara bakıldığında, çatışma kültürünün çok yaygın olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ta barış, huzur ve güvenliğin oldukça önemli olduğunu belirtti.

Kendisinin son dört yıldır milli bir siyaset yürüttüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin tam desteğiyle artık federal temelde bir anlaşmanın zeminin tamamen yok olduğunu kaydetti. Geçmişte Kıbrıs meselesi konusunda çok denemeler yapıldığını ve hiçbirinde başarı olunmadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Rum tarafının zihniyetinin esas itibariyle Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tüm adanın hükümeti yapmak ve Kıbrıs Türk halkını yok etmek olduğunu belirtti.

Birlik ve beraberlik içerisinde Anavatan’ın desteğiyle milli siyaseti sonuna kadar sürdürmenin ve Kıbrıs’ta bir anlaşma olması halinde iki devletli bir çözümün kendileri için mutlak olduğunu yineleyen Cumhurbaşkanı Tatar, Cenevre’de katılacağı toplantıda tüm bu gerçekleri ifade edeceğini kaydetti.

TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar da konuşmasında, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a kendilerini kabul ettiğinden dolayı teşekkür etti ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın savunduğu yeni siyasetin destekçisi olduklarını belirtti. Milli davaya sahip çıktıklarını kaydeden Bayar, egemen eşit devlet temelinde bir çözümün gerekli olduğunu ifade etti. Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin kırmızı çizgileri olduğunun altını çizen Bayar, egemen eşitlik temelinde iki halkın işbirliği içerisinde bir antlaşmanın önemini yineledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam