Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Amcaoğlu: Kriz masası görevini tamamladı

Başbakanlık Müsteşarı, Afet ve Acil Durum Yönetimi Komitesi Başkanı Hüseyin Amcaoğlu, Suriye kaynaklı petrol sızıntısı konusunda bugün itibarıyla kriz masasının görevini tamamladığını, bundan sonra sürecin Turizm ve Çevre Bakanlığı tarafından takip edilec

Published

on

Amcaoğlu: Kriz masası görevini tamamladı

Başbakanlık Müsteşarı, Afet ve Acil Durum Yönetimi Komitesi Başkanı Hüseyin Amcaoğlu, Suriye kaynaklı petrol sızıntısı konusunda bugün itibarıyla kriz masasının görevini tamamladığını, bundan sonra sürecin Turizm ve Çevre Bakanlığı tarafından takip edileceğini açıkladı.

Suriye kaynaklı petrol sızıntısı ile ilgili son gelişmeler bugün kriz komitesinin Turizm ve Çevre Bakanlığı’nda yer alan toplantısında değerlendirildi. Toplantı sonrasında Başbakanlık Müsteşarı, Kriz Yönetimi Başkanı Hüseyin Amcaoğlu ve Dipkarpaz Belediye Başkanı Suphi Coşkun açıklama yaptı.

Amcaoğlu, Suriye kaynaklı petrol sızıntısıyla ilgili 30 Ağustos Pazartesi akşamı bir kriz komitesi oluşturduklarını anlatarak, komitede yer alan kişilerle çok yoğun çalışma gerçekleştirdiklerini belirtti.

Bu süreçte yapılanları özetleyen Amcaoğlu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kıyı emniyeti konusunda geldiği noktayı takdirle izlediklerini dile getirerek, insansız hava araçlarının kendilerine büyük katkı yaptığını aktardı.

“HERHANGİ BİR KİRLİLİĞE RASTLANMADI”

Yapılan tüm ihbarların değerlendirildiğini ve ihbarların tamamına yakının yerinde gözlemlendiğini ifade eden Amcaoğlu, herhangi bir kirliliğe rastlanmadığını belirtti.

Dün yapılan tespitte nohut büyüklüğünde katılaşmış, özelliğini yitirmiş birikintiler tespit edildiğini dile getiren Amcaoğlu, bunların rüzgarın yönüyle İskenderun Hatay’a doğru hareket halinde olduğunu söyledi.

“SÜRECİ TURİZM VE ÇEVRE BAKANLIĞI İP EDECEK”

Uzmanlardan alınan bilgilere göre sızıntının önemli bir kısmının ağırlaşarak dibe çöktüğü, bir kısmının buharlaşıp uçtuğunu kaydeden Amcaoğlu, bugün yapılan toplantıda, artık sürecin özellikle Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın takip edeceği sonucuna ulaştıklarını bildirdi.

Herhangi bir tehlike ihbar edilmesi halinde tekrar kriz masasının oluşturulabileceğine vurgu yapan Amcaoğlu, bugün itibarıyla kriz masasının görevini tamamladığını, bundan sonra sürecin Turizm ve Çevre Bakanlığı tarafından takip edileceğini yineledi.

“ACİL BİR EYLEM PLANI OLUŞTURULMASI İÇİN BAKANLIK GÖREVLENDİRİLDİ”

Bundan sonra ciddi çalışmalar ortaya koymak gerektiğinin altını çizen Müsteşar Amcaoğlu, acil bir eylem planının oluşturulması için Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın görevlendirildiğini açıkladı.

Bunun yanı sıra Kıyı Emniyeti ile birlikte Avrupa Birliği’ne sunulan projenin, bu yılki görüşmelerde tekrar gündeme getirilerek, hızlı şekilde hayata geçirilmesi gerektiğini ifade eden Amcaoğlu, Sahil Güvenlik ve Kıyı Emniyeti gibi kuruluşların güçlendirilmesinin önemine dikkat çekti.

Devlet Laboratuvarı’nın yanması nedeniyle ülkede analizlerle ilgili sıkıntı yaşandığını belirten Amcaoğlu, analizler konusunda gerekirse ülkedeki üniversitelerden destek alınabileceğini, ihtiyaç olması halinde Türkiye Cumhuriyeti’nden gelen yetkililerin de kendilerine yardımcı olabileceğini söylediğini belirtti.

“CİDDİ HAZIRLIK GEREK”

Bu süreçte kriz komitesinde yer alan tüm taraflara teşekkür eden Amcaoğlu, bu tip olayların bir daha yaşanmamasını temenni etti. Bu olaylara karşı ciddi bir hazırlık gerektiğini ifade eden Amcaoğlu, bundan sonraki süreci takip edeceklerini de bildirdi.

Dipkarpaz Belediye Başkanı Suphi Coşkun da, bu süreçte destekleri nedeniyle Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’ne, Hüseyin Amcaoğlu’na ve ülkedeki yetkililere teşekkür etti.

Coşkun, vatandaşların gönül rahatlığıyla denize girip, balık avlayabileceğini toplantıdan çıkan sonucun bu olduğunu kaydetti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Kozada ve Keçada üreticileri GİKA-KOOP’a üye oldu

Published

on

By

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar öncülüğünde hayata geçen “İpeğin Kuzey Kıbrıs’ta Yeniden Doğuşu Projesi” (Kozada) ve Keçe’nin Kuzey Kıbrıs’ta Yeniden Doğuşu Projesi (Keçada) markaları kapsamında üretim yapan kadınlar, Dünya Kooperatifçilik Günü dolayısıyla, Girişimci Kadınlar Kalkınma Kooperatifi’ne (Gİ-KA Koop) oldu.

Etkinlikte konuşan Sibel Tatar, oluşturulan bu yeni iş birliği ile her iki markanın daha iyi tanıtılacağına ve daha ileri noktalara taşınacağını emin olduğunu söyledi, “Onları buluşturmaktan, bir iş birliği, bir kuvvet birliği oluşturmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

Bugün Cumhurbaşkanlığı’nda gerçekleşen etkinlikte, Kozada markası üreticileri Dervişe Çeliker, Dudu Münür, Emine Akkor, Duriye Dağsever Gürmen, Sebahat Kukural, Hanife Aktoy ve Fatma Teksamancı ile Keçada markası üreticileri Emete Mavili, Halime Köse ve Meryem Aydoğdu, Gİ-KA Koop’a katıldı.

-Sibel Tatar

Cumhurbaşkanı’nın eşi Sibel Tatar, iki markanın hayata geçmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.

21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü’nde kooperatifçiliğin altını bir kez daha çizmek istediklerini belirten Sibel Tatar, “Gİ-KA Koop gibi başarılı bir kooperatif ile onları buluşturmaktan, bir iş birliği, bir kuvvet birliği oluşturmaktan mutluluk duyuyoruz. Ortaya çıkan iki markayı Gİ-KA Koop’a emanet ediyoruz. Bu bayrağı bizden çok daha iyi taşıyacaklarına ve bu markaları daha iyi tanıtacaklarına eminim” dedi.

Konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk’ün “Kanaatim odur ki, muhakkak surette birleşmede kuvvet vardır. Kooperatif yapmak , maddi ve manevi kuvvetleri, zeka ve maharetleri birleştirmektir” sözünü de hatırlatan Tatar, bugünkü üyeliklerle bu maddi ve manevi kuvvetlerin, zekanın ve maharetin birleştirilmiş olduğunu dile getirdi.

-Tuğlu

Mehmetçik – Büyükkonuk Belediye Başkanı Fatma Çimen Tuğlu, Kozada ve Keçada’nın hem ülke hem de kadınları destekleme adına çok önemli iki marka haline dönüştüğünü söyledi.

Amaçlarının bölge kadınlarını desteklemek olduğunu, Sibel Tatar’ın da emeğini hiçbir zaman esirgemediğini belirten Tuğlu, Gİ-KA Koop’un desteği ile ürünlerin tüm ülke ve ülke dışında tanıtma fırsatı yakalayacaklarını kaydetti.

-Kavuklu

Girişimci Kadınlar Kalkınma Kooperatifi Başkanı İçim Çağıner Kavuklu, kırsal kalkınmanın, sürdürülebilir kalkınmanın olmazsa olmazı olduğunu vurgulayarak, Gİ-KA Koop’un da bu anlayışla kurulduğunu söyledi.

Kooperatifçiliğin dayanışma adına önemine işaret eden Kavuklu, en büyük hedeflerinin gelenekleri yaşatmak ve sonraki nesillere aktarmak olduğunu vurguladı.

Kavuklu “Kurulduğumuz günden itibaren Sibel Tatar’ın Kozada ve Keçada’da yaptıklarını büyük bir takdirle izledik. Çıkan ürünlerin çok kıymetli olduğunun bilinciyle teşvik etmeye çalıştık. Sibel Tatar’ın kültürümüze ait bu eserleri üreten kadınların Kooperatifimize üye olmasını layık görmesi ve bu ürünlerin devamlılığını sağlamamız konusunda bize güvenmesi, Kooperatifimiz adına büyük bir onur ve değerdir. Daha ileriye götürmek için işbirliğiyle çalışacağız. Keçada ve Kozada’nın hem kültürümüzün devamı, hem de ekonomik bir kalkınma modeli olduğunu göstermek için elimizden geleni yapacağız” dedi.

Yeni katılan üyelere de “hoş geldiniz” diyen Kavuklu, “Bu değerli kişiler bize değer ve güç kattı” şeklinde konuştu.

-Çeliker

Etkinlikte konuşan Kıbrıs Türk İşlemelerini Araştırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Dervişe Çeliker ise dernek olarak amaçlarının bilgilerini halka aktarmak olduğunu kaydetti, öğrenmek isteyen tüm kadınlara bu bilgileri aktarmaya hazır olduklarını söyledi.

Kozada ve Keçada projelerinin Sibel Tatar sayesinde hayat bulduğunu kaydeden Çeliker, hayata geçirilen her iki proje ile kadınlara geniş bir iş sahası açıldığını vurguladı. Çelikler, bundan sonra da Gİ-KA Koop çatısı altında yürütülecek çalışmalara destek vermeye hazır olduklarını sözlerine ekledi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Başbakan Üstel:Bugün KKTC’de özgürce yaşıyorsak, bunu şehitlerimizin fedakârlıklarına borçluyuz

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, “Bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde özgürce yaşıyorsak, bunu şehitlerimizin fedakârlıklarına borçluyuz. Onların bize bıraktığı bu kutsal emaneti sonsuza dek korumak ve daha ileri taşımak hepimizin en büyük sorumluluğudur.” dedi.

Başbakan Üstel, 21-25 Aralık Milli Mücadele ve Şehitler Haftası dolayısıyla yayımladığı mesajda, 21 Aralık Şehitler Haftası’nın, halkın kararlılığını, direnişini ve bağımsızlık uğruna ödediği bedelleri hatırlamak adına büyük bir anlam taşıdığını söyledi.

Üstel, Kıbrıs Türk halkının milli varoluş mücadelesinde canlarını feda eden kahraman şehitleri rahmet, minnet ve saygıyla andıklarını söyledi.

21 Aralık 1963’te başlayan ve “Kanlı Noel” olarak tarihe geçen bu kara günlerde, Kıbrıs Türk halkının benzersiz bir dayanışma örneği göstererek, varlığını korumak ve geleceğini savunmak için mücadele ettiğini vurgulayan Başbakan Üstel mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Anavatan Türkiye’nin desteğiyle süren bu mücadele, özgürlük ve egemenlik yolunda atılan en önemli adımlardan biri olmuştur.

Bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde özgürce yaşıyorsak, bunu şehitlerimizin fedakârlıklarına borçluyuz. Onların bize bıraktığı bu kutsal emaneti sonsuza dek korumak ve daha ileri taşımak hepimizin en büyük sorumluluğudur.

Bu vesileyle, vatanımız uğruna canını feda eden tüm aziz şehitlerimizi bir kez daha saygıyla anıyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Kıbrıs Türk halkının özgürlüğüne ve haklarına olan inancını her zaman yaşatacağımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum.

Ruhları şad, mekânları cennet olsun.”

Devamını Oku

Kıbrıs

21 Aralık Milli Mücadele ve Şehitler Haftası kapsamında Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi’nde Şehitleri Anma Programı düzenlendi

Published

on

By

21 Aralık Milli Mücadele ve Şehitler Haftası kapsamında Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi’nde Şehitleri Anma Programı düzenlendi.
Tören saygı duruşu ve istiklal marşı ile başladı.

Törende ilk konuşmayı yapan Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Başkanı Celal Bayar,Rum ve Yunan tarafının Akritas Planı doğrultusunda Kıbrıs Türkü’ne uyguladıkları mezalimi anımsatarak, Kanlı Noel saldırılarında başarılı olunamadığını, Kıbrıs Türkü’nün kıt olanaklarına rağmen düşmana geçit vermediğini söyledi.
Bayar, 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı’na kadar Kıbrıs Türkü’nün yokluk içinde direnişini sürdürdüğünü anlatarak, 21 Aralık 1963’ten itibaren 11 yıl süren direnişte Lefkoşa sancağı ve tüm sancakların büyük çaba harcadığını kaydetti.
Devletin tüm organlarından kovulan Kıbrıslı Türklerin bu süreçteki mücadelelerinden ve işlenen vahşi cinayetlerden örnekler de veren Bayar, mukavemeti elden bırakmayan TMT mücahitleri ve Kıbrıs Türkü’nün yıllarca direnişi elden bırakmadığını anlattı.
41 yaşına gelen, can ve kanla kurulan devletin yaşatılacağını da belirten Bayar, federasyon ihtimalinin artık bittiğini, adada kalıcı barışın yegane teminatı olan Türkiye’nin garantörlüğünden asla vazgeçilmeyeceğini söyledi.
Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği Başkanı Gürsel Benanda,21 Aralık’ta Kıbrıs Türkleri’nin büyük bir azim, birlik ve kararlılıkla verdiği mücadelenin milli bir uyanış başlattığını, o mücadele ruhunu yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmanın herkesin görevi olduğunu belirtti.
Benan, 50 yıl önce özgürlüğe kavuşan bu vatanın KKTC devleti olarak sonsuza kadar yaşatılacağını da ifade ederek, özgürlük ve bağımsızlık içinde yaşamanın ana gaye olacağını, geleceğe istikrarlı bir şekilde yürüneceğini söyledi.
Şehitleri minnet ve duayla anmaya devam edeceklerini de kaydeden Benan, milli mücadele için canlarını feda eden şehitleri, artık hayatta olmayan gazileri, milli mücadele liderlerini andı, hayatta olanlara da teşekkürlerini iletti.

AKM ŞEHİTLERİ ANMA PROGRAMI-II 13.00 21.12.24

Cumhurbaşkanı Ersin Tatarda, tüm şehitlere rahmet dileyerek başladığı konuşmasında Kıbrıs Türk halkının mücadelesinin bağımsızlık mücadelesi olduğunu belirtti.
Tatar, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’ni Enosis’e bir sıçrama tahtası olarak gören Rumların saldırılarıyla Kıbrıs’ın bir kan gölüne dönüştüğünü, 11 yıl halkın zor şartlar altında mücadele ettiğini söyledi.
Böyle törenlerde şehitlerin rahmetle anılmasının yanı sıra özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin hala sürdüğünün de anımsandığını kaydeden Tatar, karşı tarafın federal bir anlaşma temelinde Kıbrıs Türkü’nü asimile etme ve Türkiye ile bağlarını koparma gayretinde olduğunu belirtti.
Tatar, tek vücut olarak hareket edilmesinin önemine işaret ederek, gelecek nesillerin bağımsız yaşaması için egemenliğin Kıbrıs Türkü için şart ve mutlak olduğunu vurguladı.
Tatar, şehitlerin manevi huzurunda egemenlik ve devlete sahip çıkılacağını, KKTC devletinin bir anlaşmanı parçası olduğunu ve 2 devletli bir anlaşmanın Kıbrıs Türkü için mutlak olduğunu belirtti.
Bölgede yaşananlara bakıldığında artık güçlünün daha zayıfı acımasız bir şekilde ezebildiğinin açıkça görüldüğünü de anımsatan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bu gelişmelerin Güvenlik Konseyi kararlarının da bir hükmü olmadığı gösterdiğini kaydetti.
Tatar, “Bizim güveneceğimiz Anavatan Türkiye ve Türk ordusunun caydırıcılığıdır. KKTC’ye sonuna kadar sahip çıkmamız gerekir” dedi.
Törende daha sonra Atatürk Meslek Lisesi öğrencilerinin hazırladığı anma programı ve oratoryo sahnelendi.

Devamını Oku

Trending

Reklam