Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Amcaoğlu:Ürün Güvenliği ve Metroloji Laboratuvarıyılın ikinci yarısında hizmete girecek

Published

on

Ekonomi ve Enerji Bakanı Amcaoğlu, ihale süreci sonuçlanan Ürün Güvenliği ve Metroloji Laboratuvarı’nın yılın ikinci yarısında hizmete gireceğini açıkladı.

Amcaoğlu, söz konusu laboratuvarın ürünlerin güvenlik standartlarına uygunluğunu denetlemek, ölçüm ve kalibrasyon hizmetleri sunmak amacıyla kurulduğunu, ürün güvenliğinin sağlanması ve uluslararası standartlara uygunluğunun denetlenmesinde kritik bir rol oynayacağını belirtti.

Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Amcaoğlu, ilk aşamada Uzunluk Laboratuvarı, Oyuncak Laboratuvarı, Elektrik Laboratuvarı, Kimyasal Laboratuvarı ve Metroloji Laboratuvarı’nın faaliyete gireceğini, daha sonraki aşamalarda laboratuvar sayısı ve kapsamının genişletilebileceğini kaydetti.

Amcaoğlu, Ürün Güvenliği Yasası’nın;ülkedeki gıda, yem, canlı hayvan ve bitkiler dışındaki ürünlerin güvenliğini kapsadığını ve ülkede üretilen ürünlerin kalite ve güvenlik standartlarına uygunluğu için denetim mekanizmaları oluşturduğunu anımsattı. Amcaoğlu, bunun yanında, Türkiye, Polonya ve İtalya gibi ülkelerde teknik çalışma ziyaretleri düzenlenerek, laboratuvar personelinin uluslararası standartlar ve uygulamalar hakkında bilgi sahibi olmasının sağlandığını söyledi.

Ayrıca, Türkiye ile KKTC arasında ürün güvenliği denetimi konusunda işbirliği protokollerinin imzalandığına dikkat çeken Amcaoğlu, bu protokoller kapsamında KKTC’ye ithal edilen ürünlerin denetimi için dış ticarette risk esaslı kontrol sistemleri (TAREKS) kullanılarak, ithalat denetim süreçlerinin geliştirildiğini ve personelin eğitildiğini ifade etti. Amcaoğlu, bu işbirliğinin, KKTC’nin ürün güvenliği denetim altyapısının AB teknik mevzuatı ile uyumlu hale getirilmesini hedeflediğini vurguladı.

– “Ürün güvenliği nedir?”

Bakan Amcaoğlu, ürün güvenliğine ilişkin şunları kaydetti:

“Ürün güvenliği, piyasaya arz edilen her ürünün insan sağlığı, can ve mal güvenliği, hayvan ve bitki sağlığı, çevre ve tüketicinin korunması açısından asgari güvenlik koşullarını sağlaması ve güvenli olmasıdır. Güvenli ürün, normal kullanım koşullarında tüketiciler için risk taşımayan ya da kabul edilebilir ölçülerde risk taşıyan ve temel gerekler bakımından azami koruma sağlayan üründür.Ürün güvenliği, üretici, yetkili temsilci ve ithalatçının sorumluluğundadır. Bu sorumluluğun yerine getirilip getirilmediği, kamu kuruluşları tarafından ithalat aşamasında, ürünlerin piyasaya arzı sırasında veya ürünler piyasada iken denetlenir.Denetimler, ürünlerin teknik mevzuata uygunluğunu, güvenli olup olmadığını kontrol eder. Güvensiz ürünlerin piyasadan toplatılması, geri çağrılması veya bertaraf edilmesi gibi tedbirler alınır.”

Genel Ürün Güvenliği Yönetmeliği’ne ilişkin bilgi de veren Amcaoğlu, bu yönetmeliğin tüketicinin kullanımına sunulan ürünlerin güvenli olmasını sağlamak amacıyla hazırlandığına işaret ederek, ürünlerin her koşulda asgari güvenlik gereksinimlerini karşılamasını zorunlu kıldığını ve güvenlik gereksinimlerini karşılamayan ürünlerin piyasada bulundurulmasını yasakladığını dile getirdi.

Amcaoğlu, teknik düzenlemelere uygun ürünlerinCE işareti ile işaretlendiğine dikkati çekti.

– Metroloji Laboratuvarı

Amcaoğlu, Metroloji Laboratuvarı hakkında da konuşarak, metrolojinin, ölçüm birimlerinin tanımı, bilimsel yöntemlerle ölçümlerin gerçekleştirilmesi ve ölçüm sonuçlarının doğruluğunun güvence altına alınmasıyla ilgilenen bilim dalı olduğunu hatırlattı ve “Temel amacı, uluslararası kabul görmüş ölçüm birimlerini tanımlayarak bilim ve teknolojide kullanılmasını sağlamak ve yapılan ölçümlerin güvenilirliğini temin etmektir.” dedi.

Metrolojinin ana faaliyetlerinin uluslararası düzeyde kabul edilmiş ölçüm birimlerinin tanımlanması, ölçüm birimlerinin bilimsel yöntemlerle laboratuvarlarda gerçekleştirilmesi ve izlenebilirlik zincirinin kurulması ve ölçüm değerlerinin doğruluğunun belgelenmesi olduğunu belirten Amcaoğlu, metroloji laboratuvarının ise ölçüm ve kalibrasyon hizmetleri sunan birim olduğunu aktardı.

Amcaoğlu, “KKTC’deki metroloji laboratuvarı, TS EN ISO 9001:2015 kalite standartlarına uygun olarak faaliyet gösterecek ve uluslararası kabul görmüş metotlarla çalışacaktır.” dedi.

Metroloji faaliyetlerinin endüstriyel ve bilimsel ölçümlerde kaliteyi sağlamak için kritik öneme sahip olduğuna da vurgu yapan Amcaoğlu, şunları ekledi:

“Örneğin, bu laboratuvar sayesinde bir ölçüm cihazının doğru olarak santim veya metre ölçü birimini doğru gösterdiği kontrol edilebilecek ya da bir tartının kilogram olarak ölçü birimini sağlıklı gösterip göstermediği saptanabilecek. Bu sayede, yapılacak testlerle tüketici haklarının korunması hedeflenmekte olup; aynı zamanda, herhangi bir ölçü aletini kullananların iş kalite ve güvenliği de korunabilecektir.”

– KKTC Ürün Güvenliği ve Metroloji Laboratuvarı’nın önemi

Bakan Amcaoğlu, söz konusu laboratuvar ile ithalat ve yerel üretim ürünlerinin kalite kontrolü ve güvenlik denetimlerinin yapılabileceğini kaydederek, Türkiye ile yapılan işbirliği sayesinde AB mevzuatına uyum sağlanacağı ve risk esaslı denetim sistemleri uygulanabileceğini belirtti.

Metroloji laboratuvarının ise ölçüm cihazlarının kalibrasyonu ve testleri ile ölçümlerin doğruluğunu garanti altına alacağını söyleyen Amcaoğlu, personelin de uluslararası teknik eğitimlerle sürekli geliştirilmesinin sağlanacağını ifade etti.

Amcaoğlu, “Sonuç olarak, KKTC Ürün Güvenliği ve Metroloji Laboratuvarı, hem tüketici sağlığını korumak hem de ticari faaliyetlerde kalite ve güvenliği artırmak için önemli bir altyapı sunacaktır. 600 m²’lik inşaat alanında gerçekleştirilecek faaliyetler için Lefkoşa Sanayi Bölgesi’nde 2,170 m²’lik geniş arazi alanıyla; çok yakında hizmetine girecek olan bu bina sayesinde, genç cumhuriyetimizin dünya standartlarıyla kucaklaşmasında bir adım daha atılmasının gururu yaşanacaktır.” dedi.

(CPY/YIL)

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Fikri Ataoğlu, çevre, turizm ve kültür alanlarında KKTC’nin duruşunu kararlılıkla sürdürdüğünü belirtti

Published

on

By

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Türkiye’de gerçekleştirdiği temaslar ve Türk Devletleri Teşkilatı nezdindeki görüşmeler kapsamında açıklamalarda bulundu.

Ataoğlu, çevre, turizm ve kültür alanlarında KKTC’nin duruşunu kararlılıkla sürdürdüklerini belirtti.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Ataoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile yaptığı görüşmeler çerçevesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC’ye çevresel altyapı desteği kapsamında önemli hibe ve projelerin hayata geçirileceğini söyledi. Ataoğlu, “Belediyelerimize 1200 adet atık kumbarası, ambalaj toplama araçları, kompost makineleri ve çöp kamyonları hibe ediliyor. Ayrıca, İskele, Lefke ve Geçitkale bölgelerimizde kanalizasyon ve atık su arıtma projeleri başlıyor. Denizlerimizden numune alınarak anında analiz yapacak mobil laboratuvar aracı da Ağustos ayında bakanlığımıza teslim edilecek” dedi.

-“Aynı köklerden geliyoruz, kardeşliğimizi turizmle güçlendireceğiz”

Bakan Ataoğlu, Türkiye ile çevre alanında yürütülen iş birliklerinin önemine dikkat çekerek, “Çevreye yapılan her yatırım hem insanımıza hem de geleceğimize verilen değerin göstergesidir. Bizler aynı kökten gelen, aynı tarihi ve kültürel bağları paylaşan iki kardeş halkız. Bu birlikteliği turizm ve kültür yoluyla daha da güçlendirmeye kararlıyız,” dedi.

-“Azerbaycan’da KKTC tanıtımı İçin kapsamlı festival düzenlenecek”

Bakan Ataoğlu, Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Turizm Ajansı Başkanı Fuad Nağıyev ile yaptığı görüşme çerçevesinde Azerbaycan ile yapılan iş birliği kapsamında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanıtımına yönelik önemli bir festival düzenleneceğini açıkladı.

Ataoğlu, “Bu festivalde kültürel etkinlikler, sanatsal sunumlar ve turizm değerlerimizi Azerbaycan halkıyla paylaşacağız. Amacımız, KKTC’nin tarihî, doğal ve kültürel zenginliklerini daha geniş kitlelere ulaştırmak ve iki kardeş halk arasındaki bağları güçlendirmektir” dedi.

“Türkiye ve Azerbaycan ile olan güçlü ilişkilerimizi kültür ve turizm alanında da geliştirmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullanan Ataoğlu, festivalin KKTC turizmine önemli katkılar sağlayacağına inancını belirtti.

-“Ada Kıbrıs markasıyla turizmde yeni bir dönem başlattık”

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Türkiye Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile yaptığı görüşme çerçevesinde KKTC turizminin Türkiye pazarında daha güçlü bir yer edinmesi amacıyla hayata geçirilen “Ada Kıbrıs” markasına da değindi.

Ataoğlu, “Türkiye ile yürüttüğümüz tanıtım ve pazarlama projeleri kapsamında Ada Kıbrıs markasını öne çıkardık. AJet iş birliğiyle Anadolu’dan Kuzey Kıbrıs’a uygun fiyatlı kültür turlarını başlattık. Bu proje, hem turizmde erişilebilirliği artıracak hem de yerel kalkınmaya katkı sağlayacaktır,” şeklinde konuştu.

-“Türk Dünyası KKTC’yi yalnız bırakmamalı”

Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri Büyükelçi Kubanıçbek Ömüraliyev ile yaptığı görüşmeler neticesinde, Türk Devletleri Teşkilatı Turizm Bakanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmayı da hatırlatan Bakan Ataoğlu, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti uzun yıllardır haksız ambargolara ve izolasyonlara maruz kalıyor. Özellikle direkt uçuş yasağı, halkımızın kültür, sanat, spor ve turizm alanlarındaki gelişimini engelliyor. Bu ambargolar sadece KKTC’yi değil, bölgenin genel barış ve refahını da olumsuz etkiliyor,” ifadelerini kullandı.

KKTC’nin zengin tarihi, doğal güzellikleri ve eşsiz mutfağıyla önemli bir destinasyon olduğunu vurgulayan Bakan Ataoğlu, “Bugün turizmde çok daha ileri bir noktada olabilirdik. Ancak siyasi kısıtlamalar, potansiyelimizi kullanmamıza engel oluyor,” dedi.

Bakan Ataoğlu, Türk Devletleri Teşkilatı üyelerine çağrıda bulunarak, “KKTC’nin Türk Dünyası’nın ayrılmaz bir parçası olduğunu unutmamalıyız. Kıbrıs Türk halkının yalnızlığa terk edilmemesi gerekir. Bu yalnızlık sadece bize değil, Türk Dünyası’nın birlik ve onuruna da zarar vermektedir,” dedi.

“Gelin, çevreye, kültüre ve kardeşliğe hep birlikte yatırım yapalım. Bu yatırımlar, çocuklarımızın geleceğini şekillendirecek adımlardır” diyen Ataoğlu, KKTC’nin Türk Dünyası ile daha güçlü bir bağ kurması için çalışmaya devam edeceklerini de vurguladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Bakan Oğuz, Sivil Savunma Teşkilat Başkanlarıyla bir araya geldi

Published

on

By

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, görevi devreden Sivil Savunma Teşkilat Başkanı Atilla Karaca ve görevi devralan yeni Başkan Hakan Balaban’ı kabul etti.

İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Bakan Oğuz, Atilla Karaca’nın Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı olarak devraldığı hizmet bayrağını daha yukarılara taşıdığını söyledi. Sivil Savunma’nın devlet ve halk nezdindeki önem ve itibarının her zaman korunduğunu vurgulayan Oğuz, özellikle 6 Şubat depreminde Sivil Savunma’nın herkes için bir gurur kaynağı olduğunu ifade etti.

Yeni Başkan Hakan Balaban’a da görevinde başarılar dileyen Bakan Oğuz, “Sivil Savunma’da hizmetin ve başarının sınırı yok. Bu süreçte size de üstün başarılar diliyorum. Sivil Savunma’nın halkımız için önemi her geçen gün artarak devam ediyor,” dedi.

Kabulde konuşan eski Başkan Atilla Karaca, Bakan Oğuz ile geçmişte Tarım Bakanlığı döneminde yakın iş birliği içinde çalıştıklarını hatırlatarak, özellikle orman yangınlarıyla mücadelede önemli bir dayanışma örneği sergilediklerini belirtti.

Karaca, eski bir sivil savunmacı olan Dursun Oğuz’un, İçişleri Bakanlığı görevinde de Türk Devletleri Teşkilatı çatısı altında Türkiye ve Azerbaycan’da sivil savunma mekanizmasının kurulması için birlikte mücadele ettiklerini vurguladı. Bu süreçte ilk kez Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bayrağının Azerbaycan’da dalgalandığını ifade eden Karaca, Bakan Oğuz’a teşekkürlerini sundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Erhürman, New York’taki görüşmeyle ilgili değerlendirmede bulundu

Published

on

By

Anamuhalefet CTP Genel Başkanı Erhürman, bu sabah katıldığı bir programında, New York’taki görüşmeyle ilgili değerlendirmede bulundu.

Toplantıdan çıkabilecek sonuçlara ilişkin öngörüsünü dile getiren Erhürman, “Çıkarsa, bir iki geçiş noktası açılır diye bir beklenti var” ifadesini kullandı.

Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman katıldığı bir televizyon programında New York’ta gerçekleştirilecek görüşmeyle ilgili soruyu yanıtladı.

Toplantıdan çıkabilecek sonuçlara ilişkin öngörüsünü ifade eden Erhürman, “Çıkarsa, bir iki geçiş noktası açılır diye bir beklenti var. Umarım bunu olsun başarırlar” ifadelerini kullandı.

Bugüne kadar geçiş noktaları açılırken Cenevre’ye ya da New York’a gitme gereği duyulmadığını, ancak diyalogsuz geçen bunca yıldan sonra, en azından tarafların bir araya gelmesinin önemli olduğunu belirten Erhürman, “Hiç diplomasi olmamasındansa, bu düzeyde de olsa bir diyalog yürütülmesi iyidir” diye konuştu.

Erhürman, Cumhurbaşkanı Tatar’ın ortaya koyduğu tezin “çözümsüzlük çözümdür” anlamına geldiğini ancak sahada birtakım gelişmeler yaşanmakta olduğunu ve bunların doğrudan halkın hayatına etki ettiğini ileri sürdü.

Kıbrıs sorununa da değinerek, siyasi eşitliğin pazarlık konusu olmadığına işaret eden Erhürman, bugüne kadar varılan mutabakatların da yeniden görüşülemeyeceğini kaydetti.
Tufan Erhürman, “Biz ön şart sunmuyoruz, yalnızca BM’nin verdiği sözlerin arkasında durmasını istiyoruz” diyerek, BM’nin sözüne sahip çıkması gerektiğini söyledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam