Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı BRT’de katıldığı Manşet+ programında karayollarının son durumuna ilişkin açıklamalarda bulundu.
Karayollarının içerisine düştüğü durumu Karayolları Dairesi’nin ihmal edilmesinin yarattığına işaret eden Arıklı, Karayolları Dairesi’ne yıllar içerisinde gerekli ekipmanın yanı sıra, teknik eleman dahi alınmadığını ve bunun dairenin işlevlerini yitirmesine neden olduğunu söyledi.
Arıklı, “Türkiye nasıl olsa yapıyor, bizim uğraşmamıza gerek yok” düşüncesiyle karayollarının sürekli ihmal edildiğini ifade ederek, “oysa bu yapılan yollar günün sonunda bir süre sonra tekrar tadilata ihtiyaç duyacak. Bu tamirat için de tekrar Türkiye’den gelip de bizim karayollarımızın tamiratını yapacaklar” diye sordu.
Bakan Arıklı, “2000’li yılların başına kadar Karayolları Dairesi bu ülkede çok güzel işler yapmaktaydı. Teknik ekipmanlarıyla kendi imkanlarıyla yapıyordu. Asfalt şantiyesi vardı, yolları asfaltlayabiliyorlardı. Bütün makine ekipmanları orada duruyor. 20 yıldır tamir edilmemiş araçlar duruyor. Biz geldiğimizde kucağımızda böyle bir yapı bulduk maalesef” dedi. Karayoları Dairesi’ne “kadın eli” değmesi için bir kadını müdür olarak atadıklarını ifade eden Arıklı, bu atamayla birlikte kısa sürede hedefledikleri farkı görmeye başladıklarını anlattı. Arıklı, başta yolların aydınlatılması olmak üzere, birikmiş mevcut sorunların çözülmeye başlandığına işaret ederek, Türkiye Cumhuriyeti’nin de katkılarıyla ciddi bir mesafe kaydedildiğini söyledi.
Bakan Arıklı, kış koşullarının karayolarını ve trafiği olumsuz etkilemekte olduğuna da işaret ederek, yılların birikmiş sorunlarının hesabının kendisinden sorulduğunu kaydetti.
Karayollarının yapımı ve tamiratı maksadıyla toplanan seyrisefer harçlarının tamamının merkez bütçeye dahil edildiğini anımsatan Arıklı, bu kaynağın en azından yarısının oluşturulacak bir fona aktarılarak doğrudan karayolları için kullanılmasının mevcut sorunların aşılmasında önemli katkı sağlayacağını vurguladı.
Arıklı, bütçeye akıtılan her paranın maaş ödemelerine gitmekte olduğunu belirterek, “maaş ödemeleri de önemli ama karayolları da önemli. İkisinden birinden vazgeçmemiz gerektiği bir durumda biz karayollarından vazgeçtik” dedi.
Kooperatif Görevlileri Sendikası (Koop-Sen) yarın, Koop-Süt, Zirai Levazım Kooperatifi ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor.
Koop-Sen’den verilen bilgiye göre, çalışanların maaşlarının ödenmediği gerekçesiyle yapılacak süresiz genel greve ek olarak yarın 09.30’da Kooperatif Merkez Bankası Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapılacak.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik ve beraberindeki heyeti kabul ederek, görüştü.
Kabulde yaptığı konuşmada duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, öğretmenlerin, Londra’daki çocukların Türkçe öğrenmesi için yaptığı özverili çalışmaları ve ailelerin ülkelerine bağlılıklarının takdir edildiğini ifade etti.
Dünyanın birçok yerinde ve özellikle Londra’da Kıbrıs Türkleri’nin yaşadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, buradaki insanların çocuklarını kendi okullarına götürmesinin ve Kıbrıs Türk Dernekleri’nin faaliyetlerine katılmalarını sağlamasının, kültür ve geleneklerin bir sonraki nesillere aktarıldığı için kendisi mutlu ettiğini dile getirdi.
Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik de konuşmasında, okulun faaliyetleri hakkında bilgi vererek, verilen destekten dolayı teşekkürlerini sundu.
Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, geçici öğretmen alımının önü açılması için, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavların bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokulduğunu savundu.
HP’den yapılan açıklamaya göre Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi.
Özersay, Meclis’teki muhalefet ile hükümetin, seçim yasaklarının 60 günden 45 güne indirilmemesi konusunda uzlaştığını belirterek, “Bu iyi bir gelişme çünkü hükümet 60 gün boyunca atama ve benzeri işlemleri yapamayacak” dedi. Özersay, ancak bu durumda okullara alınması gereken yeni öğretmenlerin seçim yasaklarına takılacağını söyledi.
“Belki İlkokullardaki öğretmen atamaları yetişecek ama ortaokul ve liselere alınacak yeni öğretmenler seçim yasaklarına takılacağı için atamaları Kasım ayına kalacak. Tabi hükümet de seçim süreci devam ederken geçici öğretmen alma şansına sahip olacak ve bunu da siyasi bir yatırım olarak kullanacak.” diyen Özersay, eğitim, sağlık ve bazı elzem konularda sınavları önceden ilan edilmiş olan KHK sınavlarının yapılması ve atamalarının da bekletilmemesi konusunda Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda gerekli değişikliğin yapılabileceğini kaydetti.
“Kırsal kesim arsası dağıtımı gibi seçim yatırımı işlemlerini seçim yasaklarına dahil ediyoruz da ne oluyor?” diye soran Özersay, bu arazilerin seçim yasakları yürürlüğe girmeden dağıtıldığı veya “hak sahipliği belgesi” verilerek umut tacirliği ile seçime yatırım yapıldığını ileri sürdü.
Özersay, “Özetle kırsal kesim arsası ya da hak sahipliği belgesi dağıtımı seçim yasağı tarihi gelmeden ‘halledilirken’, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavlar biraz da bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokuluyor ki geçici öğretmen alımının önü açılsın ve bir başka şekilde seçim yatırımı yapılabilsin. ” ifadelerini kullandı.