Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Arıklı:Trafikte puan ve para cezalarına ciddi artış getirecek yasa önerilerini bugün Bakanlar Kurulu’na götürüyoruz

Published

on

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda güncel konuşmalar yapılıyor.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, trafikte puan ve para cezalarına ciddi artış getirecek yasa önerilerini bugün Bakanlar Kurulu’na götüreceklerini belirterek, kanda 150 miligram, nefeste 100 miligram alkol tespit edildiğinde ehliyete el konulacağını, sürücünün mahkemeye sevk edileceğini kaydetti.

-Hasipoğlu

Güncel konuşmalara geçilmeden önce, Cumhuriyet Meclisi’ni temsilen İsviçre’nin Cenevre şehrinde düzenlenen Parlamentolar Arası Birlik Genel Kurul toplantısına katılan UBP Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, toplantıya ilişkin raporu okudu.

Toplantıda 140 ülkeden, bin 600 katılımcı milletvekili olduğunu belirten Hasipoğlu, her sene toplantılarda Kıbrıs masası kurulduğunu, KKTC ve Rum Yönetiminden vekillerin toplantıya katıldığını söyledi.

İki günlük ziyaret programında dört ülke heyetiyle görüşme yaptıklarını dile getiren Hasipoğlu, bunlardan birincisinin TBMM heyeti olduğunu ifade etti. Hasipoğlu, görüşmede uluslararası platformlarda KKTC’nin görünürlüğünü artırmak için istişarede bulunduklarını söyledi.

İkinci toplantıyı Azerbaycan heyetiyle yaptıklarını kaydeden Hasipoğlu, heyetin, Kıbrıs’ın Azerbaycan için büyük önem taşıdığını ve her zaman KKTC’yi desteklediklerini belirttiğini söyledi. Üçüncü görüşmeyi Bahreyn heyetiyle yaptıklarını belirten Hasipoğlu, heyeti ülkeye davet ettiklerini ve olumlu yanıt aldıklarını belirtti. Son görüşmeyi ise Pakistan heyetiyle, Pakistan Ticaret Bakanı ile yaptıklarını dile getiren Hasipoğlu, görüşmede, Pakistan ve KKTC arasında iyi ilişkiler olduğunun konuşulduğunu kaydetti.

“Orada esas bulunma sebebimiz Kıbrıs masası toplantısıydı” diyen Hasipoğlu, bunun liderler seviyesinden sonra en üst düzeyde Kıbrıs meselesinin tartışıldığı bir toplantı olduğunu söyledi.

Toplantıda, milletvekillerinin görüşlerini ifade ettiğini belirten Hasipoğlu, Rum Yönetiminden vekillerin, “adada çözüm olması gerektiğini, en büyük engelin Türkiye Cumhuriyeti olduğunu ve federasyon dışında alternatif olmadığını ifade ettiğini” söyledi.

CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy’un BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar’ın başlattığı süreci desteklediklerini söylediğini dile getiren Hasipoğlu, DP Genel Sekreteri Serhat Akpınar’ın ise kişisel temsilcinin görevi sona ermeden tarafların harekete geçmesi ve birlikte bazı şeylerin başarılabileceğinin gösterilmesine inandığını belirttiğini kaydetti.

“Bizler de egemen eşitlik ve uluslararası eşit statü pozisyonumuzu ifade ettik” diyen Hasipoğlu, toplantıda arabulucu olan İsviçreli milletvekilinin, seçilmiş vekillerin daha aktif çalışma içerisine girmesi gerektiği konusunda görüş ortaya koyduğunu anlattı.

Buna karşı olumlu bir yaklaşım sergilediklerini ifade eden Hasipoğlu, Rum Yönetiminden vekillerin ise somut öneriye karşılık adada teknik komitelerin zaten çalıştığını ve böyle bir çalışmaya gerek olmadığını söylediğini aktardı. İsviçreli vekilin önerisinde ısrarcı olduğunu ifade eden Hasipoğlu, Rum Yönetimi heyetinin öneriyi reddettiğini açıkladı. Hasipoğlu, bunun kayda geçirilmesi istediklerini söyledi.

Bu tavırdan memnun olmadığını belirten Hasipoğlu, “Bu tavırları gösteriyor ki bizi hiçbir zaman eşit statüde görmüyorlar. Kıbrıs meselesindeki sıkıntının statü sorunu olduğunu bir kez daha masa başında tecrübe ettik” dedi. Diyalog için çabalarına devam edeceklerini kaydeden Hasipoğlu, uluslararası alanda Kıbrıs Türk halkının sesinin duyurmaya devam edeceklerini vurguladı.

Daha sonra güncel konuşmalara geçildi.

-Şahali

Cumhuriyetçi Türk Partisi Gazimağusa Milletvekili Erkut Şahali, “Trafik ve Yol Güvenliğine Sabotaj” konulu güncel konuşma yaptı.

Meclis’te geçen haftadan beri grev devam ettiğine işaret eden Şahali, geçen yılın sonundan itibaren başlayan sorunun iş barışını hatta kişisel dostlukları etkilediğini söyledi.

Grevin, bir çalışanın sağlık sorunları yaşaması nedeniyle başka bir göreve görevlendirilmesiyle ortaya çıkan iş yükünden kaynaklandığını dile getiren Şahali, “Çalışmalar aksamadı diye kimsenin grevi görmezden gelme hakkı yoktur” dedi. Şahali, “Keyfilik kaosla eş anlamlıdır” eleştirisinde de bulundu.

Trafiğin ülkenin kanayan yarası olduğunu dile getiren Şahali, polisin yayımladığı raporlara bakılıp, bakılmadığını sordu. Her dört araçtan bir tanesine birden fazla sebeple ceza yazıldığını belirten Şahali, verileri paylaştı. Yolların sorunlu olduğunu kaydeden Şahali, “magandaların suçlanmasını” eleştirdi.

2021 yılına kadar sabit radar sisteminin caydırıcı olduğunu ancak ceza bildirimlerinin durdurulduğunu dile getiren Şahali, ceza bildirimleri için ihaleye çıkılmadığını söyledi. Şahali, “sabit radar sisteminin havaya uçurulması hedefi olduğunu” savundu.

“Radarlar nedeniyle yavaşladığında, trafiğe engel olarak muamele gördüğünü” anlatan Şahali, “Bunlara uyan tek sürücüymüş gibi hissediyorum kendimi” diye konuştu. Erkut Şahali, “point to point radarlar çalışmıyormuş gibi davranıldığını” da kaydetti.

“Makam arabalarına mavi çakarlı lambaların neden takıldığını” soran Şahali, “Görgüsüzlük… Bunu anlamanın imkânı yoktur. Bizim zamanımızda bir tane çakarlı lamba yoktu. Olsaydı sökülürdü” dedi.

“Ülkede trafikte bir terör yaşanıyorsa, bunun temel sebebinin devlet eliyle işlenen sabotaj suçu olduğunu” savunan Şahali, “Sayenizde suç çeşitliliği konusunda enflasyon yaşanıyor” dedi. Şahali, trafikte magandaların olmasının düzenleyici işlemlerin eksikliğinden kaynaklandığını söyledi.

Polisin sokakta olacağını ancak polisin olmadığı yerde altyapıları oluşturmak gerektiğini kaydeden Şahali, bunun yapılmamasının trafik magandalarında enflasyona yol açtığını ifade etti.

Meclis Başkanı Zorlu Töre ise söz alarak stenografların grevi hakkında konuştu. Bir hafta önce bazı stenografların KTAMS öncülüğünde greve gittiğini belirten Töre, grev sebebini doğru bulmadığını dile getirdi.

Sağlık sorunu yaşayan bir personele doktor tavsiyesi ile görevlendirme yapıldığını ifade eden Töre, personelin sağlığını dikkate alarak, aynı branş üzerinden daha pasif bir görev verildiğini belirtti.

Sendika Başkanının açıklamalarının “siyaset koktuğunu” dile getiren Töre, sağlık sorunu yaşayan bir kişiye böyle bir yaklaşımın doğru olmadığını kaydetti.

Töre, tavsiye raporunun 30 Nisan’da bittiğini, söz konusu personelin başka bir Bakanlığa görevlendirme ile gideceğini belirtti.

Bu sırada CTP Milletvekili Devrim Barçın ile Meclis Başkanı Zorlu Töre arasında sesler yükseldi.

Töre, “Biraz hümanist olalım, hasta haklarına saygılı olalım” diyerek konuşmasını tamamladı.

CTP Milletvekili Erkut Şahali ise yerinden söz alarak, Töre’nin, kişiye özel çözüm ürettiğini kaydederek, Töre’nin yasanın gereklerini yerine getirmesi gerektiğini söyledi.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı ise söz alarak Şahali’ye yanıt verdi. Bakanlar Kuruluna trafik cezalarıyla ilgili yasa önerileri götüreceklerini açıklayan Arıklı, hem puan hem para cezalarında çok ciddi artışlar geleceğini söyledi.

Kanda 150 miligram, nefeste 100 miligram alkol tespit edildiğinde ehliyete el konulacağını, sürücünün mahkemeye sevk edileceğini ifade eden Arıklı, yasal düzenlemelere muhalefetin ciddi katkılarını beklediklerini kaydetti.

Trafiğin kanayan yara olduğunu kabul eden Bakan Arıklı, sihirbaz olmadıklarını, ellerindeki bütçeyle bir şeyler yapmaya çalıştıklarını söyledi. Trafik radar cezalarıyla ilgili ihaleyi açtıramadıklarını kaydeden Arıklı, geçmişte kamera cezalarını polisin tahsil etmesi yönünde bir formülün geliştirildiğini ve teknik olarak üzerinde çalışıldığını söyledi.

ASELSAN’ın 160 tane radar kamera kurmak için geldiğini ifade eden Arıklı, radarların büyük bir kısmının çalıştığını, serviste sıkıntı olduğunu, 110 kameranın, 105 tanesinin çalıştığı bilgisini verdi.

CTP Milletvekili Devrim Barçın ise söz alarak, “Töre’nin, Kamu Görevlileri Yasasını ve Tüzükleri okumadığını” kaydederek, “Tavsiye Raporu” diye bir rapor olamayacağını söyledi. Barçın, kendisi de sağlık sorunları yaşadığı için bu konuda tecrübesi olduğunu ifade etti.

Eğer bir kişi hasta ise dört yıla kadar kurul raporu ile tam ödenekli maaş alabileceğini anlatan Barçın, “Zorlu Töre sapla samanı karıştırıyor. Hasta haklarına sonuna kadar saygılıyız” dedi.

“Bana ‘devirdiğin çamların haddi hesabı kalmadı’ diyor, kendisi ormanları yakıyor” diye konuşan Devrim Barçın, “Bu Melis’e en büyük hakareti yasalara uygun davranmayarak, Töre’nin yaptığını” savundu.

Sendikaların bu sözleri hak etmediğini de kaydeden Barçın, Töre’yi Anayasa ve yasalara bağlı kalmaya ve uymaya davet etti.

-Şahiner

Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefke Milletvekili Salahi Şahiner, “Narenciyede Son Durum” konulu güncel konuşmasında, uzun süredir aynı konu üzerinde konuştuğunu ancak sorunların artarak, devam ettiğini söyledi.

Üreticinin şevkinin kırıldığını ifade eden Şahiner, “Ovalar, bahçeler boş” dedi. İçler acısı bir durum söz konusu olduğunu belirten Salahi Şahiner, kalıcı çözümler üretilmesi gerektiğini kaydetti.

“18 aya yakın bir süredir birçok üreticinin cebine bir kuruş girmediğini” ifade eden Şahiner, kesilen bahçeler ile kesilmeyen bahçeler arasındaki farka işaret ederek, bunun rekolteye etkisinin takip edilmesi gerektiğini belirtti.

Havaların da erken ısınmasıyla dalında dökülmelerin görüldüğünü, rekoltede ciddi bir düşüş yaşandığını anlatan Şahiner, valensiyanın hasadının geciktiğini kaydederek, “Bu başka hata kaldırmaz” dedi. Şahiner, valensiya hasadının hangi hızda gerçekleşeceğinin önemine dikkat çekti.

Ürün bedellerinin ne zaman ödeneceğinin büyük bir soru işareti olduğunu söyleyen Şahiner, üreticinin yüzünü güldürecek bir gelişme yaşandığını da kaydederek, portakalın uluslararası piyasalardaki değerinin iki katına çıktığını belirtti. Üreticinin lehine bunun güncellenmesi çağrısı yapan Şahiner, Cypruvex’e yatırımın ayrı bir kalemden yapılması gerektiğini de söyledi.

Gelecek sene için ihracat şeklinin sürdürülebilir olmasının önemini vurgulayan Şahiner, bunun Tarım Bakanlığı’nı aştığını, Dışişleri Bakanlığı’nın da konuya müdahil olması gerektiğini belirtti. Şahiner, üreticinin çok zor günlerden, dönemlerden geçtiğini ancak bu kadar da üretim şevkini kaybettiği bir dönem olmadığını kaydetti.

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hüseyin Çavuş ise Şahiner’e yanıt verdi. “Bu süreç zor bir süreçti” diyen Çavuş, bütçe yapılırken, ortaya öngörüler konulduğunu anlattı.

Haftanın iki veya üç günü Güzelyurt’ta olduğunu dile getiren Çavuş, arazide üreticiyi çalışırken gördüğünü belirterek, “üreticinin şevkinin kırıldığı” söylemini kabul etmediğini ifade etti. Güzelyurt üreticisinin sahada üretime devam ettiğini kaydeden Bakan Çavuş, yakın gelecekte greyfurt, limon, king mandorada ödemelerin başlayacağını açıkladı.

Rekoltenin 52-53 bin bandında olacağının söylendiğini belirten Çavuş, özellikle king mandorada hasadın sonuna doğru gelindiğini kaydederek, “Hedefimiz 50 bin ton civarına yanaşmaktır” dedi. Çavuş, böylesi zor bir süreçte üretimde 43-44 bin ton bandına çıkılmasının çok önemli olduğunu söyledi.

Vektör böceği yok edecek böceğin geleceğini ifade eden Çavuş, bu konuda iki toplumlu mücadelenin başlamasını da talep ettiklerini ve bu konuda ısrarlı olduklarını söyledi.

Valensiyada 2 bin ton civarında hasat yapıldığını ve bunu yavaş yavaş artırmayı planladıklarını belirten Çavuş, arzu ettikleri noktada olmadıklarını ancak iklim koşullarının etkili olduğunu ifade etti.

Narenciyede su verme oranını artırdıklarını ve bölgeyi genişletme çalışmalarını bitirdiklerini kaydeden Bakan Çavuş, tüm bahçelerde tek su fiyatı hedeflediklerini de söyledi.

Hükümetin bir yatırım açıkladığını ve Başbakan’ın “bunu üreticinin parasından yapacağız” demediğini vurgulayan Çavuş, yatırımların hükümet tarafından yapılacağını söyledi. Çavuş, hükümetin veri saklamasının mümkün olmadığını, üretimin devam etmesi için çalıştıklarını söyledi.

CTP Milletvekili Salahi Şahiner’in yerinden sorusu üzerine Bakan Çavuş, hasat süreci tamamlandıktan sonra net rakamların paylaşacağını vurguladı.

Yapılan işleri görmemenin ve sadece felaket üzerinden bir şey yapmanın vatandaşı yorduğunu dile getiren Çavuş, olumlu gelen her eleştiriyi aldığını belirterek, “felaket tellallığı” yapılmamasını istedi. Bakan Çavuş, birlikte hareket edilmesini istedi.

CTP Milletvekili Filiz Besim ise yerinden, yeşillenme hastalığı konusunda test yapılıp, yapılmadığını sordu. Besim, hastalığın teşhis edilmesi gerektiğini söyledi.

Bakan Çavuş ise, vektör böcek görüldüğünü ancak böceğin görüldüğü ağaçta virüse rastlanmadığını vurguladı. Çavuş, popülasyon varlığının bastırılması ve vektör böceğinin zararlısının doğaya bırakılması gerektiğini belirtti. Çavuş, şu ana kadar yapılan hasatta böyle bir bulguya rastlanmadığını yineleyerek, önceliğinin vektör böceğin bastırılması olduğunu kaydetti.

TAK

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Çavuşoğlu, Azerbaycan’da KKTC üniversiteleri mezunlarıyla buluştu

Published

on

By

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Azerbaycan’da çeşitli görevlerde bulunan KKTC üniversiteleri mezunlarıyla bir araya geldi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre Çavuşoğlu, Azerbaycan temasları kapsamında, hukuk, mimarlık, işletme ve ekonomi gibi bölümlerden mezun olup Azerbaycan’da çeşitli görevlerde bulunan Azerbaycanlı mezunlarla buluştu. Çavuşoğlu, iki ülke arasındaki iş birliğinin önemine dikkat çekti.

Çavuşoğlu, KKTC ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin daha da güçlendirilmesi gerektiğini ve bu bağlamda özellikle eğitim alanındaki temasların artırılacağını söyledi.

Türk dili ve edebiyatı mezunu olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, geçmişte Kiril alfabesini öğrenerek Azerbaycan edebiyatına ait bazı eserleri okuduğunu belirtti.

Çavuşoğlu, KKTC’den mezun olan öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada, “Azerbaycan’da kendimi evimde gibi hissediyorum. Azerbaycanlı soydaşlarımızı kendimizden ayrı görmüyoruz. KKTC’de dostluklar, arkadaşlıklar edindiniz. Sizler de KKTC’ye geldiğiniz zaman kendinizi evinizde gibi hissedeceksiniz. Bu bağları güçlendirmek için çalışmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Azerbaycan Bilim ve Eğitim Bakanlığı ile yapılan görüşmeler kapsamında, Azerbaycanlı öğrencilerin KKTC’de eğitim almasının önünü açmak adına “önemli adımlar” atıldığını açıklayan Çavuşoğlu, “Doğu Akdeniz Üniversitesi 25, Lefke Avrupa Üniversitesi 25, KKTC Milli Eğitim Bakanlığı olarak 20 Azerbaycanlı öğrenciye burs vereceğiz” dedi.

Çavuşoğlu, Azerbaycan Bilim ve Eğitim Bakanlığı’nın da kendi değerlendirmesinin ardından burs katkısında bulunmasıyla, toplamda yaklaşık 100 Azerbaycanlı öğrencinin burslu olarak KKTC’de eğitim görmesinin planlandığını belirtti.

KKTC üniversitelerinin Azerbaycan’da daha görünür hale gelmesi için tanıtım ofisleri açıldığını açıklayan Çavuşoğlu, yapılan bu çalışmalarla iki ülke gençliği arasında yakınlaşmayı artırmayı hedeflediklerini söyledi.

Azerbaycan’da görev yapan başarılı mezunlarla gurur duyduğunu belirten Çavuşoğlu, “Buraya gelişimizin sebebi birlikteliğimizi yeniden hatırlamak ve Türk yurdunu, Türk milletini birlikte yüceltmek için burada olduğumuzu söylemektir” ifadelerini kullandı.

“Geleceği birlikte şekillendirmek için yola devam ediyoruz” diyen Çavuşoğlu, KKTC ile Azerbaycan arasındaki kardeşlik köprülerinin eğitim alanında daha da pekiştirileceğini kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu’na temaslarında KKTC Bakü Temsilcisi Büyükelçi Ufuk Turganer, Milli Eğitim Bakanlığı Yükseköğrenim ve Dış İlişkiler Dairesi Müdürü Behçet Çelebi, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç ve  Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Ali Yükselen eşlik etti.

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Bayar’dan TMT’ye yönelik sosyal medya paylaşımlarına tepki

Published

on

By

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Türk Mukavemet Teşkilatı’na (TMT) yönelik bazı sosyal medya paylaşımlarına tepki göstererek, “TMT kurulmasaydı ve TMT’ciler olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türk kakmayacaktı ve ada Yunanistan’a bağlanmış olacaktı” ifadesini kullandı.

Bayar ayrıca, “Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kuruldu” dedi.

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı ile Harper Orhon tarafından yapılan sosyal medya paylaşımlarında Türk Mukavemet Teşkilatı’na ilişkin bazı ifadelere tepki gösterdi.

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Bayar, Orhon’un paylaşımıyla ilgili, “TMT saflarında görev yapmış, 55. Bölük Komutanı, eski Mukavemetçi, omuz omuza birlikte savaştığımız Şehit Ecvet Yusuf’un oğlu, Harper Orhon’un Facebook’taki paylaşımını görünce, orada ima ettikleri yalan yanlış, kin dolu, TMT’cilere saldırılarından ve suçlamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz. Bu vesile ile Şehidimiz Ecvet Yusuf’u rahmetle anıyoruz. Ruhu şad olsun.” dedi.

Bayar, “Harper Orhon’a TMT kurulmasaydı ve TMT’ciler olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türk kakmayacaktı ve ada Yunanistan’a bağlanmış olacaktı. Önce bunu hatırlatırız! Harper Orhon da bugün bu paylaşımları yapıyorsa TMT sayesinde paylaşıyor ve TMT sayesinde kendisi de hayattadır. TMT camiasını bu tür suçlamalarından dolayı tekrar tekrar şiddetle kınıyoruz.” ifadelerini kullandı.

– Bayar’dan Harmancı’ya: “TMT Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kuruldu”

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Lefkoşa Türk Belediye (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı’nın sosyal medya paylaşımına da tepki göstererek, “LTB Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’yı Facebook’taki ‘Güneyde EOKA, kuzeyde TMT birer yeraltı örgütüdür ve kanun dışıdır.’ açıklamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz” dedi.

Bayar, açıklamasında, “TMT saflarında görev yapmış Mukavemetçi Mücahit Hüseyin Harmancı’nın oğlu, Lefkoşa Türk Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’yı Facebook’taki ‘Güneyde EOKA, kuzeyde TMT birer yeraltı örgütüdür ve kanun dışıdır’ açıklamalarından dolayı şiddetle kınıyoruz ve kendisine TMT’nin Kıbrıs’taki Türkleri yok etmek için Rumların kurduğu EOKA’ya karşı Türkleri savunmak için kurulduğunu bir kez daha hatırlatırız.” ifadelerini kullandı.

Bayar açıklamasında devamla, şunları kaydetti:

“EOKA, adadaki Türkleri yok etmek ve adayı Yunanistan’a bağlamak için kurulan ve bunu icra ederken, Kıbrıs Türklerine her türlü zulmü, vahşeti ve katliamı yapmaktan çekinmeyen bir örgüttü. TMT ise bir gurup Türkün direniş amaçlı kurduğu, sonradan kadınlarıyla, çocuklarıyla, yaşlılarıyla, öğrencileriyle, çiftçileriyle, öğretmenleriyle elbirliğiyle fedakarca canlarını tehlikeye atarak Kıbrıs Türklerini EOKA terör örgütünden korumak için kurulan bir örgüttü. Sayın Harmancı’nın EOKA ile TMT’yi aynı kefeye koymasından dolayı şiddetle kınarken, kendisine TMT olmasaydı bugün Kıbrıs’ta bir tek Türkün kalmayacağını ve adanın çoktan Yunanistan’a bağlanmış olacağını bir kez daha hatırlatırız.”

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’a yönelik iddialar içeren kitaba örgütlerden tepki

Published

on

By

Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ı hedef aldığı gerekçesiyle kamuoyuna yansıyan kitap ve yazarına ilişkin çeşitli örgütler kınama mesajı yayımladı.

– KKTC Karadeniz Kültür Derneği

KKTC Karadeniz Kültür Derneği’nden yapılan açıklamada, söz konusu kitabın Denktaş’a yönelik “aşağılayıcı ifadeler” içerdiğini öğrenmekten derin üzüntü ve öfke duydukları belirtilerek, “Sayın Denktaş, sadece Kıbrıs Türklerinin değil, tüm Türk dünyasının tarihinde müstesna bir yere sahip, ömrünü halkının bağımsızlığına adamış, ilkeli, onurlu ve kararlı bir liderdir.” denildi.

Açıklamada, Denktaş’a hakaret etmenin sadece onun aziz hatırasına değil, Kıbrıs Türk halkının mücadelesine, şehitlerine ve bağımsızlık iradesine yapılmış “alçakça” bir saldırı olduğu kaydedilerek, “Karadeniz Kültür Derneği olarak bu tür sorumsuz, provokatif, toplumun değerlerini aşağılayan yaklaşımları en sert şekilde kınıyoruz” ifadesine yer verildi.

“Basın özgürlüğü, ifade hürriyeti elbette demokrasimizin temel taşlarındandır. Ancak bu özgürlük, tarihi gerçekleri çarpıtmak, milletin ortak değerlerine hakaret etmek ve toplumu ayrıştırmak için bir araç olarak kullanılamaz.” denilen açıklamada, yayın hakkında yasal sürecin bir an önce başlatılması ve yetkili makamların gereğini yapması çağrısında bulunuldu.

– Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği

Kıbrıs Türk Emekli Subaylar Derneği Başkanı Kazım And tarafından yapılan açıklamada, hayatını Kıbrıs Türk halkının adadaki varlığına, onun özgürlük ve bağımsızlığına adayan Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a ve TMT’ye yönelik saldırıların kınandığı kaydedildi.

Açıklamada “Sözde yazar yalan ve iftiralarını tedavüle sürerek; halkımız, Kurucu Cumhurbaşkanımız ve Kıbrıs Türk mücadele tarihini karalayarak kendi ahlak anlayışını gün yüzüne çıkartmıştır.” denildi, Denktaş’ın  “Hayatta hiçbir zaman yalpalamayacaksın, düşüncelerinde bir ileri bir geri adım atmayacaksın, her dönemin adamı değil her dönem adam olacaksın.” sözleri hatırlatıldı.

– Doğal Afet Arama ve Kurtarma Derneği

KKTC Doğal Afet Arama ve Kurtarma Derneği’nden (DAAK) yayımlanan açıklamada, Rauf Raif Denktaş’ın yalnızca KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı değil; aynı zamanda bir halkın bağımsızlık ve varoluş mücadelesinin simgesi, ömrünü Kıbrıs Türk halkının özgürlüğüne ve onuruna adamış büyük bir lider olduğu vurgulandı.

Açıklamada, Denktaş’ın şahsına ve mirasına yönelik yapılan her türlü küçümsemenin, aslında bu halkın tarihine, mücadelesine ve bağımsızlığına yapılmış açık bir saygısızlık olduğu kaydedildi.

“Bu çirkin ve maksatlı ifadeleri şiddetle kınıyor, tarihimize ve milli değerlerimize yapılan bu tür saldırıların karşısında dimdik duracağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.” ifadeleri kullanılan açıklamada, tarihi şahsiyetlerin arkasından edilen hakaretlerin fikir özgürlüğü kisvesi altında meşrulaştırılamayacağı belirtildi.

– Emekli Astsubaylar Derneği

KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Emekli Astsubaylar Derneği Genel Başkanı Esen Ömürlü tarafından yapılan açıklamada, söz konusu kitapta yer alan ifadeleri ve “seviyesiz” söylemleri derin bir üzüntü ve öfkeyle karşıladıkları kaydedildi.

Açıklamada, “Büyük Kıbrıs Türk mücadelesinin mihenk taşı olan Rauf Raif Denktaş’a yönelik çirkin ve aşağılayıcı ifadelerin yalnızca bireysel ahlaki zaaf değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesine yapılmış aleni bir saldırı olduğu belirtildi.

“Denktaş, sadece bir devlet adamı değil; aynı zamanda yüz yılı aşkın bir mücadelenin sembolü, halkımızın bağımsızlık ve özgürlük inancının vücut bulmuş halidir. Ona yönelik saldırılar, biz emekli askerlerin, mücahitlerin, halkımızın ve genç nesillerimizin maneviyatına, tarih bilincine ve milli şuuruna yapılmış bir hakarettir.” denilen açıklamada, kitapta kullanılan dilin ifade özgürlüğü ve eleştiri hakkı kapsamında değerlendirilemeyeceği savunuldu.

Denktaş’ı karalamaya yönelik  girişimlerin şiddetle kınandığı açıklamada, ilgili mercilerden söz konusu şahsın iftiralarına karşı hukuki sürecin ivedilikle başlatılması, kamuoyunun ise bu türde karalama kampanyalarına duyarlı olması talep edildi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam