Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Artisan Dipkarpaz Mutfağı açıldı

Published

on

Dipkarpaz’da kadınların geleneksel yiyecek üretimi yapabileceği ve pazarlayabileceği endüstriel mutfak aletleriyle donanmış mutfağın -Artisan Dipkarpaz Mutfağı- açılışı yapıldı.

Artisan Mutfak çalışmaları, kadının toplumda daha görünür olması, ekonomik olarak güçlenmesi ve kendi ayakları üzerinde durabilmesine yardımcı olmak amacıyla geliştirildi.

Artisan Dipkarpaz Mutfağı ve Lefkoşa’da açılışı bugün yapılacak, eş ürünler üretecek Artisan İstasyon Mutfağı, Kıbrıs Türk Girişimci Kadınlar Derneği (GİKAD) ile Girişimci Kadınlar Kalkınma Kooperatifi (Gİ-KA-Koop) iş birliğinde, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı’nın (TİKA) destekleriyle hayata geçirildi.

Bu çalışmayla, kırsal kesimlerdeki kadınlarının evlerinde ürettikleri ve pazarladıkları turşu, macun, konsantre içecekler gibi geleneksel ürünleri artık endüstriel aletlerle donanmış Artisan Dipkarpaz Mutfağı’nda üretmesinin teşvik edilmesi amaçlanıyor. Artisan Dipkarpaz Mutfağı’nda ayrıca bölgeye tatile gelenlere yönelik meze ve yiyecekler de üretilecek.

Açılışa, Cumhurbaşkanı Vekili, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, Meclis Başkan Yardımcısı Fazilet Özdenefe, TC Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, TİKA Lefkoşa Ofis Koordinatörü Havva Pınar Özcan Küçükçavuş, Erenköy Dipkarpaz Belediye Başkanı Hamit Bakırcı ve GİKAD Başkanı İçim Çağıner Kavuklu da katıldı.

-Töre

Cumhurbaşkanı Vekili, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, açılışta yaptığı konuşmada, kadın emeğinin en büyük emek olduğunu kaydetti.

Töre, kadınların toplumun her kesminde eşit şekilde yer alabilmesi için birlikte mücadele verileceğini söyledi.

Töre, İstiklal mücadelesinde, ülke topraklarının vatan yapılmasında da kadınların hep önde olduğunu kaydetti.

Zorlu Töre, “Sizlerin (kadınların) önünü açmak devletimizin belediyemizin görevidir” dedi.

-Özdenefe

Meclis Başkan Yardımcısı Fazilet Özdenefe, “Karpaz hep kalbimizi bıraktığımız bir yer” dedi.

Artisan Mutfak çalışmalarını yakından takip ettiğini kaydeden Özdenefe, GİKAD, TİKA, TC Büyükelçiliği ve Dipkarpazlı kadınları tebrik etti.

Özdenefe, “Hiçbir kazanımımız bize altın tepside sunulmadı. Oy verme hakkından eğitim hakkına, ekonomik ve sosyal hayatın her alanında var olma hakkını kolay elde etmekdik” diye konuştu.

Özdenefe, her alandaki kadınların, dayanışma içinde, erkeklerle yan yana yürüyerek toplumu daha iyi yerlere getirmek için çalışmaya devam edeceğini, GİKAD çalışmalarına destek vermeye her zaman hazır olduğunu söyledi.

-Feyzioğlu

TC Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu da kadınların toplumun gizli gücü olmaktan çıktığını, artık toplumun önde koşanı, toplumun lokomotifine dönüşmekte olduğunu kaydetti.

Feyzioğlu, “En öndesiniz, emsalsiniz, herkese örneksiniz” dedi.

Ortaya çıkarılan işin büyük emek ürünü olduğunu kaydeden Feyzioğlu, projenin sahiplenilmesinin ülkenin geleceğiiçin kendisini daha da umutlandırdığını ifade etti ve katkı koyan kadınlara teşekkür etti.

Feyzioğlu, TİKA Lefkoşa Ofis Koordinatörü Havva Pınar Özcan Küçükçavuş ve GİKAD Başkanı İçim Çağıner Kavuklu’ya seslenerek çalışma arkadaşı olmalarından dolayı çok şanslı olduğunu, sadece bina yapılmadığını sürdürülebilirbir yapı oluşturulmaya çalışdığını kaydetti.

Feyzioğlu, Artisan Dipkarpaz Mutfağı’nın yanındaki boş bir dukkanın, Gİ-KA-Koop’a devredilmesi için Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığına çağrıda bulundu.

-Harnup işleme ve satış merkezi

Metin Feyzioğlu, Mehmetçik Büyükkonuk Belediyesi sınırları içinde başlatılmış ancak tamamlanmayan bir pazar yerinin bulunduğunu ifade etti ve “Pazar yerini hep birlikte -TİKA Başkanı Serkan Bey’in çok sıcak baktığını biliyorum- harnubun değerlendirileceği, bu bölgedeki kalkınmanın yeni bir adresi olacak bir üretim ve satış tesisine çevirelim” dedi.

Tüm bu çalışmaları Gazi Mustafa Kemal Atatürk sayesinde yapabildiklerini ifade den Feyzioğlu, “Atatürk’ün dediği gibi tarihte Türk kadını kadar bağımsızlığı için, istikbali için, onuru için, milleti için büyük fedakarlıklar yapmış başka kadın milleti yoktur” dedi.

Türk kadının haklarını mücadele vermeden aldığı ifadelerini kabul etmediğini kaydeden Feyzioğlu, “Türk kadını tüm haklarını mücadeleyle elde etmiştir. Kıbrıs Türk kadını da aynı mücadelenin ayrılmaz bir parçasıdır” dedi.

-Küçükçavuş

TİKA Lefkoşa Ofis Koordinatörü Havva Pınar Özcan Küçükçavuş, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü olması vesilesiyle, TİKA olarak en anlamlı çalışmanın açılışını yaptıklarını ifade etti.

Küçükçavuş, Artisan Mutfak projesinin kadının toplumda güçlendirilmesine destek olmayı amaçlayan ikinci projeleri olduğunu kaydetti.

Etkinlikte emeğini değere dönüştüren kadınlarla bulunmaktan duyduğu mutluluğu da dile getiren Küçükçavuş, “Diparpaz’da kadının ekonomik olarak güçlenmesi, toplumda daha çok varolmasını, ayakları üzerinde dururmasına yardımcı olacak bir proje ile bulunuyoruz” dedi.

Küçükçavuş, GİKAD yetikilerine ve Dipkarpazlı kadınlara, TC Büyükelçisi’ne kendileriyle birlikte yürüdüğü için teşekkür etti.

-Bakırcı

Erenköy Dipkarpaz Belediye Başkanı Hamit Bakırcı, kadınların yanında durmak adına bina ile ilgili olarak çalışmalara destek olduklarını belirtti.

Bakırcı, kadınların toplumun gizli silahı olduğunu, kadınların ekonomiye destek verdiği toplumların geliştiğini belirtti.

Binanın yetersiz olduğunu, geliştirilmesi gerektiğini ifade eden Bakırcı, kadınların ekonomiye katkısının artarak devam etmesi temennisinde bulundu ve her zaman destek olmaya hazır olduklarını ifade etti.

-Kavuklu

GİKAD Başkanı İçim Çağıner Kavuklu, GİKAD’ı pandemiyi fırsat bilerek kurduklarını, ancak girişimlerinin buralara kadar gelmesinin ilk başta sadece bir umut olduğunu, ancak geleceğini tahmin edemediklerini ifade etti.

Sürdürülebilir kalkınma için kırsal kesimin kalkınmasının kaçınılmaz olduğunu savunduklarını ifade eden Kavuklu, bu düşünceyle Dipkarpaz’ın ilk uğradıkları köy olduğunu belirtti.

Kavuklu, Dipkarpaz’da esas cevherin Dipkarpaz kadınlarının olduğunu, cefakar, çalışkan, girişimci, ekmeğini taştan çıkaran kadınlar bulunduğunu belirtti ve onları tebrik etti.

TİKA’ya başvurmadan önce üretimi standartlarştırmak, üretimi yurt dışına ihraç edecek duruma getirmek ve markalaşma noktasında çalışmalar ve eğitimler yürüttüklerini anlatan Kavuklu, “Mutfağın ismini artisan koyduk çünkü ürünler el yapımı, bir kopyası yoktur” dedi.

Kavuklu, “Artık Dipkarpaz’da kadınlar için meşale yandı” dedi ve Mutfağın gelecek nesillerin burada tutunmasına vesile olması temnnisinde bulundu.

Dipkarpazın pek çok yerleşim yerine uzak bir köy olduğundan üretimin buraya gelmesinin şart olduğunu ifade ederek projeye katkıda bulunan tüm kesimlere teşekkür eden Kavuklu, “Burası pek çok ailelerin kalkınmasına vesile olacağına gönülden inanıyorum” dedi.

-Sönmez

GİKAD üyesi Bahar Sönmez ise Gi-KA-Koop’la üretip kendi ayakları üzerinde duran, girişimciler olduklarını söyledi.

Doğu Akdeniz Üniversitesi mezunu olduğunu ancak mezuniyet sonrası işsiz kaldığını, GİKAD sayesinde Gi-KA-Koop’la tanıştını anlatan Sönmez, Gİ-KA-Koop’la kadınların kendi markalarını yaratarak Artisan Mutfağı’nın doğduğunu belirtti.

Açılışta GİKAD Başkanı Kavuklu, TİKA Lefkoşa Ofis Sorumlusu Küçükçavuş’a tescili için başvuru yapılan Lapta işi hediye etti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

KTİMB Başkanı Gürcafer: Kaynakları verimli kullanmak zorundayız

Published

on

By

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, geçmişte dağıtılan kırsal kesim arsalarının yüzde sekseninin boş durduğunu, kalan kısmının ise yasak olmasına rağmen satıldığını iler sürdü.

KTİMB’den yapılan yazılı açıklamaya göre, devletin arazi kaynaklarının sınırsız olmadığına kaydeden Gürcafer, “Kaynakları verimli kullanmak zorundayız. Aksi takdirde ne sosyal konut ne okul ne hastane yapmaya ne de eşdeğer sorununu çözmeye kaynak bulacağız.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Asgari Ücret Saptama Komisyonu işverenin asgari ücrete itirazını değerlendirmek üzere toplandı

Published

on

By

Asgari Ücret Saptama Komisyonu, işveren tarafının asgari ücrete itirazını değerlendirmek üzere toplandı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu’nun başkanlık ettiği toplantı saat 14.40’ta başladı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndaki toplantıda İşverenler Sendikası’nın 2025 yılının brüt 51 bin 202, net 44 bin 546 TL olarak belirlenen ikinci asgari ücretine itirazı değerlendirilecek.

Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu başkanlığındaki üçüncü toplantısında asgari ücret kararı işveren tarafının ret oyu vermesi nedeniyle  oy çokluğuyla alınmıştı.

21 Temmuz’da belirlenen asgari ücrete hayat pahalılığı oranında yüzde 17,79’luk artış yapılmıştı.

Karar uyarınca, 1 Temmuz itibarıyla geçerli olan asgari ücret brüt 51 bin 202 TL, net 44 bin 546 TL, haftalık 11815, 84 TL, günlük 2363, 16 TL, saatlik 295,39 TL olmuştu.

Devamını Oku

Kıbrıs

KTOEÖS eğitimdeki sorunların geçen yıla göre daha da derinleştiğini savundu

Published

on

By

 Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Selma Eylem, eğitimdeki sorunların geçen yıla göre daha da derinleştiğini savunarak “Okullar yine açılacak durumda değil, gerekirse açılmayacak” dedi.

KTOEÖS  2025-2026 öğretim yılı öncesi, eğitimde yaşanacağını düşündüğü sorunlara dikkat çekmek amacıyla basın toplantısı düzenledi.

KTOEÖS Başkanı Selma Eylem KTOEÖS’de yer alan basın toplantısında yaptığı konuşmada, okulların büyük çoğunluğunun yeni eğitim yılına hazır olmadığını savundu. Depreme dayanıklılık testlerinin hala tamamlanmadığını, bazı okullarda güçlendirme ve inşaat işlerinin yarım kaldığını öne süren Eylem, birçok öğrencinin bu yıl da konteyner sınıflarda eğitim göreceğini iddia etti.

Eylem, tam gün uygulaması, kalabalık sınıflar, özel eğitime ihtiyaç duyan ve Türkçe bilmeyen öğrencilerle ilgili  sorunların sürdüğünü; gazinoların okullara yakınlaştırılmasıyla uyuşturucu ve taciz risklerinin arttığını, ancak bakanlığın herhangi bir adım atmadığını, sorumluluğu öğretmen ve okul idarelerine bırakıldığını ileri sürdü.

Öğretmenlerin yükünün ağırlatıldığını ve öğretmen haklarının geriletildiğini ileri süren eylem, baskı, tehdit ve cezalarla öğretmenlerin susturulmaya, sendikalarının ise zayıflatılmaya çalışıldığını iddia etti.

Kadroların eksik olduğunu ve öğretmen atamalarının geç yapılacağını öngördüklerini belirten Eylem, geçen yıl  kadro eksikliği nedeniyle yaşanan olumsuz olayların bu yıl da tekrar etme riskinin yüksek olduğunu söyledi.

Eylem, Türkiye’den yapıldığını savunduğu görevlendirmeler ve geçici istihdamların, atanmayı bekleyen genç öğretmenlerin haklarını gasp ettiğini de iddia etti.

Eylem, “pedagojik formasyonu olmayan kişilerin camilerde çocuklara dini eğitim verdiği” iddiasında da bulunarak yetkililere bu faaliyetlerin denetlenmesi yönünde çağrıda bulundu.

Disiplin Tüzüğü’nde yapılan değişikliğin muhafazakârlaştırma çalışmalarının ve eğitim aracılığıyla yürütülen toplumsal dönüşüm dayatmasının bir parçası olduğunu ileri süren Eylem, bilimsel ve laik eğitim için mücadelelerini sürdüreceklerini vurguladı. Eylem eğitimde niteliğin önemine de işaret etti.

Selma Eylem’in konuşmasının ardından, Sendika Eğitim Sekreteri Adnan Zekai ile Mali Sekreter Ahmet Karaoğulları, basın açıklamasını okudu.

– Zekai: “Okullar açılacak durumda değil, öğretmen eksiklikleri giderilmedi”

KTOEÖS Eğitim Sekreteri Adnan Zekai, okulların açılacak durumda olmadığını savunarak, öğretmen kadrolarının eksik olduğunu, Bakanlığın tüzüğe aykırı şekilde tek taraflı nakil işlemleri yaptığını, yayımlanan yer değiştirme listelerinin ise hatalı olduğunu iddia etti.

Eksiklerin Türkiye’den getirilecek ya da sözleşmeli öğretmenlerle mi tamamlanacağını soran Zekai, ” Yoksa 2024-2025 öğretim yılında olduğu gibi dört ay boyunca 55 öğretmen eksiği ve haftada bin 100 saat boş geçen dersle mi eğitim sürdürülecek?” dedi.

Zekai, okulların depreme karşı hala güvenli olmadığını, riskli binalarla ilgili adım atılmadığını, öğrenci ve öğretmenlerin bu yıl da konteynerlerde eğitim görmeye mahkum olacağını savundu.

Sınıfların belirlenmiş standartlara göre kalabalık olduğunu söyleyen Zekai, okulların fiziki durumu ve altyapısının mevcut süreli eğitime bile yetmediğini, tam gün eğitim yapılan okullarda ise öğle yemeğinin sağlıklı şekilde verilemediğini iddia etti. Zekai, “Öğrencilerimizin yüzde 10’u öğle aralarında aç kalmaya devam edecek” diye konuştu.

 “Eğitim Bakanlığı’nın ders dağılım çizelgelerini sendika ve paydaşlarla istişare etmeden, bilimsel ve şeffaflıktan uzak şekilde, günübirlik kararlarla değiştirmeye çalıştığını” iddia eden Zekai, genel liselerde Almanca, Fransızca ve Yunanca ders saatlerinin azaltıldığını ve tarihte ilk kez Arapça öğretmen münhali açıldığını savundu.

KTOEÖS Mali Sekreteri Ahmet Karaoğulları de öğretmen sorunlarına yönelik kayıtsızlığın devam ettiğini, öğretmen yetiştirilmesinden vazgeçilerek, siyasi amaçlı ve şaibeli geçici alımlar atıldığını öne sürdü.

“Aynı işi yapan öğretmenlerin farklı maaş ve özlük haklarına sahip olmasının adaleti zedelediği” görüşünü ifade eden Karaoğulları, lojman, yol ücreti ve yeterli maaş alamayan öğretmenlerin motivasyonunun azaldığını ifade etti.

2023’te hazırlanan yasa tasarısında yalnızca genel bütçeden maaş alan kamu çalışanlarının baremlerinin dikkate alındığını savunan bunun eşitsizlik yarattığını söyleyen Karaoğulları, tüm kamu çalışanlarının hizmet yılı, barem ve kıdemlerinin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.

2008 sonrası tüm çalışanların tek sosyal güvenlik yasasına tabi olduğunu hatırlatan Karaoğulları, İhtiyat Sandığı fon yönetiminin tüm kesimleri temsil edecek şekilde yeniden düzenlenmesi ve öğretmenlerin de bu yapıya dahil edilmesi gerektiğini söyledi.

Yatırımların büyük ölçüde en düşük ücret üzerinden yapıldığını, buna rağmen emeklilerin fondan eşit şekilde yararlandığını belirten Karaoğulları, barem artışı sağlanması ve enflasyon dikkate alınarak emeklilik maaşı ile ikramiyelerin yeniden düzenlenmesini talep etti.

Son beş yılda öğretmenliğe başlama yaşının ortalama 35’e yükseldiğini söyleyen Karaoğulları, “Göç Yasası” mağduru öğretmenlerin barem ilerlemesinin hızlandırılması, yükseköğrenim gören öğretmenlere barem karşılıklarının şartsız verilmesi ve mesleki gelişimin teşvik edilmesini istedi.

Hazırlık ödeneğiyle ilgili kazanılan 75 davaya rağmen benzer durumda olan öğretmenler için çözüm üretilmediğini de öne süren Karaoğulları,  öğretmenleri cezalandırma anlayışıyla hareket edildiğini savundu.

KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel ise, Eğitim Bakanlığı’nın “parasız ve kamusal eğitimin ortadan kaldırılması için bir araca dönüştüğünü” iddia ederek, eğitim sistemini ve seçmeci-eleme odaklı sınavları eleştirdi.

Disiplin Tüzüğü’nün değiştirilmesi gerektiğini belirten Gökçebel, yapılacak düzenlemelerin akran zorbalığı ve dijital suçlarla ilgili olması gerektiğini söyledi.

Gökçebel, “20 Temmuz Fen Lisesi ve Bülent Ecevit Anadolu Lisesi neden her bölgede açılmıyor? Kolejlerde neden geliştirme yapılmıyor? Sınıflardaki öğrenci sayıları neden 35-40’a çıktı? Meslek liselerinin amacı nedir? Neden hâlâ atölye şefi ataması yapılmıyor? Atölyeler neden geliştirilmiyor? Çocuklar mesleği neden öğrenemiyor? Bunları tartışmıyoruz” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam