Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Ataoğlu, İsrail Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı’nı kınadı

Published

on

Başbakan Yardımcısı ve Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, İsrail Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı tarafından Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik sarf edilen sözleri kınadı.

Demokrat Parti Basın Ofisi’nden yapılan açıklamaya göre Ataoğlu, bu tür ifadelerin iki ülke arasındaki ilişkilerde gerilime yol açabileceğini belirterek, diplomatik teamüllere uygun olmayan bu tarz söylemlerin kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Ataoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’nin ulusal çıkarlarını savunma konusundaki kararlılığının herkes tarafından bilindiğini belirterek, Türkiye’nin bölgesel ve küresel barışa katkıda bulunma yönündeki çabalarının da takdir edilmesi gerektiğini ifade etti. Türkiye’nin, tarihsel olarak Filistin davasına ve Orta Doğu’daki barış sürecine verdiği destekle bilindiğini dile getiren Ataoğlu, bu desteğin barış ve istikrar için önemli olduğunu kaydetti.

Açıklamasında İsrail makamlarının kullandığı dilin yapıcı olmaktan uzak olduğunu belirten Ataoğlu, “Diplomatik ilişkilerde karşılıklı saygı ve anlayış esastır. İsrail Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı tarafından yapılan bu tür açıklamalar, sadece iki ülke arasındaki dostane ilişkileri zedelemekle kalmaz, aynı zamanda bölgedeki barış çabalarına da zarar verir. Bu tür söylemler, diyalog ve işbirliği yerine kutuplaşmayı teşvik eder.” dedi.

Başbakan Yardımcısı Ataoğlu, Türkiye’nin her zaman barış, istikrar ve güvenlikten yana olduğunu, bu doğrultuda çalışmalarına devam edeceğini belirtti. İsrail makamlarını, diplomatik nezaket kurallarına uymaya ve sağduyulu davranmaya davet eden Ataoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti, kendi iç ve dış politikasını bağımsız bir şekilde belirler ve bu politikaları uygularken uluslararası hukuk ve diplomatik teamüllere saygı gösterir. Aynı saygıyı diğer ülkelerden de beklemektedir.” ifadelerini kullandı.

İki ülke arasındaki sorunların çözümünün diyalog ve diplomasi yoluyla sağlanabileceğine inandığını dile getiren Ataoğlu, “İsrail makamlarının, yapıcı bir diyalog sürecine katkıda bulunacak adımlar atması ve gerilimi tırmandıracak açıklamalardan kaçınması gerekmektedir. Türkiye, her zaman olduğu gibi barış ve iş birliğinden yana tutumunu sürdürecektir.” diyerek açıklamasını sonlandırdı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Küçükçekmece İl Milli Eğitim Müdürlüğü DAÜ’yü ziyaret etti

Published

on

By

Küçükçekmece İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Rektörlüğü’nü ziyaret etti.

DAÜ’den verilen bilgiye göre, dün saat 10.00’da gerçekleştirilen ziyaret kapsamında Küçükçekmece İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Osman Özgür Özgenç, Proje Uzmanı ve Okul Müdürü Ömer Faruk Erdoğan, Proje Meslek Lisesi Okul Müdürü Ercan Aksakal ile Öğretmenevi Müdürü ve yetkili sendika Şube Başkan Yardımcısı Mustafa Ağaca DAÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç’ı makamında ziyaret etti.

Ziyarette DAÜ Öğrenci İşlerinden Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sonuç Zorlu, Tanıtım ve Kurumsal İletişimden Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Öztüren, Uluslararası, TC ve KKTC Tanıtım Koordinatörü Murat Aktuğralı ile Görsel Medya İşleri Koordinatörü Ş. Serkan Şen hazır bulundu.

Ziyarette DAÜ’de bulunmaktan duyulan memnuniyeti dile getiren Küçükçekmece İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri DAÜ’nün yükseköğretimdeki gelişimini her zaman takip ettiklerini belirttiler. Prof. Dr. Kılıç, Küçükçekmece İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerini DAÜ’de ağırlamaktan onur duyduklarını belirterek, her iki kurum arasında yapılabilecek ortak projeler üzerine görüş alışverişi gerçekleştirdiler.

Kısa dönem kurs, sertifika programları, mesleki eğitim ve ilçe genelinden gelecek öğrencilere sunulacak imkanlar ile ilgili konuların görüşüldüğü ziyaret sonunda  hediye takdimi gerçekleştirildi.

 

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

Cevdet Yılmaz: İktisadi ve mali iş birliği protokolleriyle KKTC’nin kalkınması için her türlü gayreti sarf ediyoruz

Published

on

By

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ile ilişkilerin bütün yönleriyle uyumlu bir şekilde yürütülmesi ve genel koordinasyonun sağlanmasının, Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcılığının yetkisinde olduğunu kaydederek, “iktisadi ve mali iş birliği protokolleriyle KKTC’nin kalkınması için her türlü gayreti sarf ettiklerini” bildirdi

Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, TC Cumhurbaşkanlığı ve Cumhurbaşkanlığına bağlı, ilgili ve ilişkili kurum, kuruluşların 2025 yılı bütçelerinin sunumunu yaptı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye’nin son 22 yılda savunma sanayisinde büyük bir dönüşüm gerçekleştirdiğini belirterek, 2002 yılında 62 olan savunma projelerinin sayısının, bugün yüzde 80 yerlilik oranıyla 1132’ye yükseldiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanlığının, bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlarıyla, devletin stratejik hedeflerini hayata geçiren ve milletin refahını artıran çalışmaların merkezinde yer aldığını belirten Yılmaz, “Cumhurbaşkanlığı, bir taraftan belirlenen makro hedefler doğrultusunda kurumların koordinasyonunu sağlarken, diğer yandan faaliyetlerin ilerlemelerini takip ederek gerekli güncellemeleri yapmaktadır. Bu kapsamda çeşitli kurullar çalıştırılmakta, hazırlanan stratejiler ve eylem planları takip edilmektedir.” diye konuştu.

“AR-GE’ye ayrılan yıllık bütçe 2,6 milyar doları geçti”

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığının, Türkiye’nin savunma sanayisi ihtiyaçlarını karşılamak, yerli ve milli üretimi artırmak, teknoloji geliştirme çalışmalarını koordine etmek ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile güvenlik birimlerinin modern ekipmanlarla donatılmasını sağlamak amacıyla faaliyet gösterdiğini vurgulayan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Başkanlık, savunma projelerini yönetmek, özel sektörle işbirliği yapmak ve ihracatı artırmak gibi görevleri üstlenmiştir. Son 22 yılda Savunma Sanayii’nde büyük bir dönüşüm gerçekleşmiş, 2002’de sektörde sadece 56 firma faaliyet gösterirken, bugün bu sayı 3 bin 500’ü aşmıştır. Savunma projelerinin sayısı 2002 yılında 62 iken, bugün bu sayı yüzde 80 yerlilik oranıyla 1132’ye yükselmiş ve büyüklüğü 100 milyar doları geçmiştir. Sektörün cirosu 2002’de 1,1 milyar dolardan 2023’te 15,5 milyar dolara çıkmış; istihdam 92 bin kişiye ulaşmıştır. 2002 yılında savunma sanayisinde AR-GE’ye ayrılan yıllık bütçe sadece 49 milyon dolarken, bugün yıllık 2 milyar 622 milyon doları geçmiştir. 2002 yılında 248 milyon dolar olan savunma ve havacılık ihracatı, 2023 yılında Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre 5,5 milyar dolara ulaşmıştır. 2024’ün 10 aylık bölümünde 5,1 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Türkiye, savunma ihracatında dünyada 11’inci sıraya kadar yükselme başarısı göstermiştir. Türk savunma ürünleri 185 ülkeye ihraç edilmekte, ürün çeşitliliği 230’u bulmaktadır.”

-“893 önergenin yüzde 88’ine cevap verdik”

Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinin, milli güvenliğin sağlanması ve hedeflere ulaşılması için Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi’ni hazırlayıp güncellediğini, iç ve dış güvenlik gelişmelerine dair stratejik değerlendirme raporları sunduğunu hatırlatan Yılmaz, “Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi’nin küresel ve bölgesel ölçekte meydana gelen gelişmeler doğrultusunda günümüz ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde güncelleştirilmesi çalışmaları halihazırda devam etmektedir. NATO görevleri ve Türk Devletleri Teşkilatı kapsamında güvenlik istişareleri yürütülmektedir. 2024 yılında Tacikistan, Irak, Malezya, Macaristan ve Umman Milli Güvenlik Kurulu sekreterleri/Milli Güvenlik danışmanları ile ilk temaslar kurulmuş, mutabakat muhtıraları imzalanmıştır.” diye konuştu.

Yılmaz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ile ilişkilerin bütün yönleriyle uyumlu bir şekilde yürütülmesi ve genel koordinasyonun sağlanmasının, Cumhurbaşkanı Yardımcılığının yetkisinde olduğunu kaydederek, iktisadi ve mali işbirliği protokolleriyle KKTC’nin kalkınması için her türlü gayreti sarf ettiklerini bildirdi.

 

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar YDÜ’de sergi açılışına katıldı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi’nin akademisyen sanatçıları tarafından hazırlanan serginin açılışına katıldı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan verilen bilgiye göre, 19 ödüllü sanatçı tarafından hazırlanan, YDÜ Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi Sergi Salonu’ndaki  “Güzel Sanatlar Ekim Sergisi” Modern Sanatlar Müzesi için özel olarak hazırlandı.

Aşılışta yaptığı konuşmada Ersin Tatar, sergide bulunmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Eserleri sergilenen sanatçıları tebrik eden Cumhurbaşkanı Tatar, YDÜ’nün sanata, bilime, evrenselliğe ve çalıştaylara büyük önem veren kurumlardan olduğunu ifade etti.

KKTC’nin, haksız ambargo, kısıtlama ve engellemelere rağmen Doğu Akdeniz’de bir Türk devleti olarak varlığını sürdürdüğünü belirten Cumhurbaşkanı Tatar,  Kıbrıs Türk kültürünün sanata dönüştürülüp gelecek kuşaklara aktarılmasının önemine işaret etti. Yakın Doğu Üniversitesi’nin müzeleri ve sergileri ile binlerce eseri muhafaza etmesinin gelecek nesiller için büyük önem taşıdığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, kültür ve sanatın insanlığı ileriye taşıyan köprüler olduğunu, maddi değerlerin ve tüketimin peşinden koşulan bir dünyada, sanat ve kültürün, özgürlüğün ve yaratıcılığın ifadesini sunduğunu kaydetti.

Her eserin özgür bir ortamda üretildiğini ve sanatçıların duygu, düşüncelerini açıkça yansıttığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, “Tüm bu eserler birer hazine niteliğinde. Bizler Kıbrıs Türk halkı olarak; özgürlüğün, kültürün ve sanatın değerini çok iyi biliyoruz. Bu yüzden bu mirası daha da ileriye taşımayı hedefliyoruz.” dedi.

Yerli ve yabancı birçok sanatçının YDÜ’de sergi açtığını ve eserlerin Kıbrıs Sanat Müzesi’nde sergilendiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, bu eserlerin geleceğe köprü olduğunu ve Kıbrıs Türkü’ne uygulanan haksız ambargoların sanat yoluyla aşıldığını ifade etti.

Devamını Oku

Trending

Reklam