Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Ataoğlu, Tan Sağtürk ve heyetini kabulünde tiyatro binasının tamamlanmak üzere olduğunu belirtti

Published

on

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Tan Sağtürk ve beraberindeki heyeti kabul etti.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, konuk heyete Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyet Devlet Opera Balesi Genel Sorumlu ve Genel Sanat Yönetmeni Tuğrul Enver Töre ile soprano Sermin Dikmen Töre de eşlik etti.

-Ataoğlu: “Bakanlığımızın imkanları ile tiyatro binamızı tamamlıyor olmanın heyecanını yaşıyoruz”

Ataoğlu, 25 yılı aşkın bir süredir yanmış vaziyette olan Devlet Tiyatroları binasının, bakanlığın kendi bütçe ve imkanları ile bitirilme noktasına geldiğini, Ocak 2025’te perdelerini açmayı hedeflediklerini belirtti.

Ataoğlu, “Yıllardan beridir tiyatro sanatçılarımız, çalışmalarını, göçebe gibi birçok yerde yapma gayreti göstermişlerdir. Buna daha fazla seyirci kalmamız mümkün değildi. Gerek ülkemiz tiyatro sanatçılarının, gerekse de ülkemiz sanatseverlerini, ama en önemlisi ülkemizi daha fazla sanattan yoksun, evsiz bırakmamız mümkün değildi. Hemen kolları sıvadık, Bakanlığımızın kendi bütçesinden pay ayırarak, ülkemize yaraşır bir tiyatro binası kazandırmak için yola koyulduk” dedi.

Tiyatro binası ile birlikte tiyatro sanatçılarının da “kaderlerine terk edilmiş olmasından duyduğu üzüntüyü” de dile getiren Ataoğlu, “Bakanlığımız imkanları ile tiyatro binamızı tamamlıyor olmanın heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.

“Tiyatro ve opera gibi sanat dallarının ülkemizde yaygınlaştırılması, halkımızla daha sık bir şekilde buluşmasını sağlamak demek, halkımızı gerçek anlamda dünya ile aynı dili konuşabilecekleri bir ortamın yaratılması demektir” diyen Ataoğlu, bu anlamda, TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Sanatçı Tan Sağtürk başta olmak üzere, tüm opera ve bale sanatçılarına ve KKTC Devlet Opera Balesi Genel Sorumlusu ve Genel Sanat Yönetmeni Tuğrul Enver Töre ve sanatçılarına, katkılarından dolayı teşekkür etti.

-Sağtürk: “KKTC’de opera ve balenin geliştirilmesi için her türlü işbirliğine hazırız”

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Tan Sağtürk de kabulde yaptığı konuşmasında, KKTC’de bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Sağtürk, sanata değer veren yöneticiler ile çalışmanın kendilerini daha da motive ettiğini belirterek, bu anlamda KKTC’de opera ve balenin yaygınlaştırılması ve geliştirilmesi adına her türlü destek ve iş birliğine hazır olduklarının altını çizdi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Dışişleri Bakanlığı, ara bölgedeki çiftçilik faaliyetlerini kullanılarak temas hattı ihlalinde bulunan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin bir kez daha ara bölgede avantaj sağlama ve tansiyonu yükseltmeye çalıştığını belirterek, BM Barış Gücü’ne görevini etkin bir şekilde yapma çağrısında bulundu.

Ara bölgede tarımsal faaliyetin hangi koşullarda gerçekleştirilebileceğinin 1988’de varılan mutabakatta belirlendiğine işaret edilen açıklamada, Rum tarafının statükoyu bozan, provokatif eylemlerine karşı gerekli tedbirlerin alınacağı kaydedildi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, 8 Kasım Cumartesi sabahı üç Rum vatandaşının tarım faaliyeti yaptıkları esnada temas hattı ihlalinde bulunup, KKTC topraklarına geçtiklerinin tespit edildiği ifade edildi. Bunun üzerine güvenlik güçlerinin söz konusu bölgeye araçla intikal ettiği, korna ve düdükle gereken ikazları yaptığı belirtilen açıklamada, akabinde Rum çiftçilerin ara bölgeye geçtiği, olayın devamında BM’nin de bölgeye geldiği, yapılan görüşmeler sonucunda Rum çiftçilerin bölgeden ayrıldığı kaydedildi.

“ARA BÖLGEDE TARIM FAALİYETİ YAPABİLECEK ALANLAR AÇIKÇA BELİRLENDİ”

“Ara bölgede tarımsal faaliyetin hangi koşullarda gerçekleştirilebileceği 1988 yılında BM Barış Gücü ve makamlarımız arasında varılmış olan mutabakat çerçevesinde belirlenmiştir” denilen açıklamada, bu mutabakat ile gerek Türk gerek Rum çiftçilerin ara bölgede tarım faaliyeti yapabilecekleri alanların açıkça belirlendiği ifade edildi.

Açıklamada, söz konusu mutabakattaki amacın, ara bölgenin mümkün olduğunca sivil amaçlar için kullanımını sağlamak, aynı zamanda taraflar arasında çıkması muhtemel ihtilafların da önünü almak olduğuna dikkat çekildi.

“KABUL EDİLEMEZ”

“Ancak, daha önceden de aşina olduğumuz bir şekilde Güney Kıbrıs Rum Yönetimi bir kez daha ara bölgedeki çiftçilik faaliyetlerini kullanmak suretiyle planlı olarak ara bölgede avantaj sağlamaya ve tansiyonu yükseltmeye çalışmaktadır” denilen açıklamada, bu durumun kabul edilemez olduğu vurgulandı.

BM BARIŞ GÜCÜ VE GÜNEY KIBRIS RUM YÖNETİMİ’NE ÇAĞRI

Bakanlık açıklamasında, BM Barış Gücü, “bu tarz keyfi uygulamalara izin vermemeye, görevini etkin bir şekilde yapmaya ve taraf olduğu 1988 yılında varılmış olan mutabakata riayet etmeye” davet edildi.

KKTC’nin mevcut mutabakat çerçevesinde hareket etmeye devam edeceği belirtilen açıklamada, Rum tarafının statükoyu bozan, provokatif eylemlerine karşı gerekli tedbirlerin alınacağı kaydedildi.

Açıklamada, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ise, “provokasyon siyasetini terk etmeye ve ada genelindeki barış ortamına zarar verecek hareketlerden kaçınmaya” davet edildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş sendika adına yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası’na (KTOEÖS) dayanışma belirtti.

Maviş, demokratik hakların kısıtlanmasına karşı sessiz kalmayacaklarını vurgulayarak, “Öğretmenlerin sendikal mücadelesine yönelik baskılara karşı dayanışma göstermek her zamankinden daha önemlidir,” dedi. Maviş, Eğitim Bakanlığının sorunları diyalog yerine yasak, erteleme ve disiplin soruşturması yoluyla çözmeye çalıştığını belirterek, “Bakanlık, ‘nasıl ceza veririm, öğretmeni nasıl baskı altına alırım’ anlayışıyla hareket ediyor,” ifadelerini kullandı.

Daha önce 22 öğretmene uydurma gerekçelerle dava açıldığını hatırlatan Maviş, “Sorunlar diyalogla, saygıyla, tevazuyla, rehberlikle ve ortak akılla çözülür; yasaklarla ve cezalarla değil,” dedi. Öğretmenler Yasası’nın disiplin hükümlerinin rehberlik amacıyla var olduğunu vurgulayan Maviş, Bakanlığın bunu siyasi bir baskı aracına dönüştürme çabasını eğitim yönetiminin başarısızlığının göstergesi olarak nitelendirdi.

Maviş, KTOEÖS’ün grev yasağına karşı Anayasa Mahkemesi’ne başvurduğunu belirterek, sendikanın hukuku yapıcı bir araç olarak kullanmasının önemine dikkat çekti. Buna karşın Eğitim Bakanlığının aynı süreçte öğretmenlere disiplin soruşturması başlatmasının demokrasi açısından ciddi bir handikap olduğunu söyledi.

Eğitim Bakanı’nın, konteynerlerde eğitim gören öğrencilerden kalabalık sınıflara, bütçe yetersizliğinden okullardaki şiddet kültürüne kadar birçok temel soruna çözüm aramak yerine öğretmenleri hedef aldığını ifade eden Maviş:

“Beslenme ve barınma sorunu yaşayan çocuklara, malzeme ve teknoloji yetersizliklerine, özel eğitim ve rehberlik eksikliğine, bina güvenliği ve eşitsizliklere çözüm üretmek yerine; bu gerçekleri dile getiren öğretmenleri soruşturmak ve sendika temsilcilerini hedef göstermek doğru bir anlayış değildir,” dedi.

Son olarak Maviş, KTÖS’ün KTOEÖS’ün haklı ve meşru eylemine dayanışma gösterdiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Baskıcı zihniyet meşruiyetini yitirmiştir. Biz öğretmenler, Atatürk ilke ve inkılaplarından vazgeçmediğimiz gibi, demokratik haklarımızı savunmaktan da asla vazgeçmeyeceğiz.”

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Oğuzhan Hasipoğlu, Özel Huzurevleri Yasası’nın hazırlandığını ve bu yasanın birkaç ay içinde Meclis’ten geçeceğini açıkladı.

Hasipoğlu, yaşlı bakımının önemine dikkat çekti ve sosyal medyaya da yansıyan hasta bakıcı olayına değindi.

Yaşlı bakım evinden Mağusa Devlet Hastanesi’ne getirilen bir hastanın panik atak geçirdiği sırada izinsiz çekilen görüntülerinin sosyal medyada paylaşılmasını eleştiren Hasipoğlu, hem hasta hakları, hem de insanlık açısından doğru bulmadığını kaydetti.

Hasipoğlu, Özel Huzurevleri Yasası’nın hazırlandığını ve bu yasanın birkaç ay içinde Meclis’ten geçeceğini söyledi. Yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte ceza ve kapatma yetkilerinin olacağını belirten Hasipoğlu, “Denetimlerin artmasıyla özel bakım evlerinde yaşlılara daha güvenli ve kaliteli hizmet sunulacak” dedi.

Meclis Genel Kurulu, Hasipoğlu’nun konuşmasının ardından bugünkü çalışmalarını tamamladı.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu 17 Kasım Pazartesi günü yasama öncelikli olmak üzere denetim görevini de yerine getirmek amacıyla saat 10.00’da toplanacak.

Devamını Oku

Trending

Reklam