Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Ataoğlu:Ülkede onca sıkıntı varken yeniden bir erken seçimi doğru bulmuyorum

Published

on

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, ülkede onca sıkıntı varken yeniden bir erken seçimi doğru bulmadığını belirterek vatandaşların tepkisinin katılım oranına bakıldığında net şekilde görülebildiğini; yeni bir seçime katılım oranının daha da düşük olacağı görüşünü ifade etti.

Bütün partilerin seçim sürecinde manifestolarında yer verdikleri ve vatandaşlara anlattıkları projelerin güzel projeler olduğunu dile getiren Ataoğlu, toplumu ve ekonomiyi kalkındırmak; sağlık, eğitim inşaat gibi sektörleri geliştirmek, ülkeyi kendi ayakları üzerinde durur hale getirmek amacıyla tüm partileri hazırladıkları proje çalışmalarını birlik beraberlik içerisinde hayata geçirmeye davet etti.

Ataoğlu, birlik içinde bu çalışmaları hayata geçirdikleri gün KKTC’de vatandaşların siyasete ve siyasetçilere yönelik olumsuz bakış açısını da değiştirmiş olacaklarını söyledi.

“VATANDAŞA EN İYİ HİZMETİ VERECEK UZUN ÖMÜRLÜ HÜKÜMET”

Beklenti içerisinde olan vatandaşa en iyi hizmeti verecek, uzun ömürlü bir hükümet modelinin hayata geçirilmesi gerektiğini dile getiren Ataoğlu, kişisel çıkarların değil toplumun çıkarları ve beklentileri doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.
Vatandaşların kısa dönemli, bahaneler üreten değil icraat yapan uzun soluklu bir hükümet beklentisi içerisinde olduğunu kaydeden Ataoğlu, vatandaşların siyasete ve siyasilere yönelik olumsuz bakış açısının nasıl değiştirileceğinin de ele alınması gerektiğini kaydetti.

“RESMİ BİR GÖRÜŞME YAPMADIK… ARACILAR GELİR GİDİYOR”

Başbakan Sucuoğlu’yla hükümet kurulmasına yönelik resmi bir görüşme yapmadıklarını, aracıların gelip gittiğini söyleyen Ataoğlu, sorumluluktan hiçbir zaman kaçmadıklarını, resmi bir talep geldiği zaman da kaçmayacaklarını ifade etti.

DP Genel Başkanı, Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) muhabirinin seçim ve seçim sonrasında sürdürülen çalışmalarla ilgili ilgili sorularını yanıtladı.

Seçime katılım oranının pandemi, pozitif olan kişi sayısının yüksekliği, havanın soğuk oluşu ve seçim sisteminden dolayı istenilen yükseklikte olmadığını dile getiren Ataoğlu, ciddi sayıda oyun da geçersiz sayıldığını ve Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda karma oylamanın kaldırılmasını da içerecek ciddi bir çalışmayla değişikliğe gidilmesi gerektiğini ifade etti.

DP’nin oy oranını değerlendiren Ataoğlu, DP’nin tabanına adayların da getirdiği oylarla birer tuğla daha eklendiğini ve korudukları oylarının biraz üzerinde oy aldıklarını söyledi.

Geçmişten günümüze kilit parti olduğunu söylediği DP’nin 3. parti olmakla kitle partisi olma yolunda ilerlediğini gösterdiğini ifade eden Ataoğlu, önümüzdeki süreçte DP’nin ihtiyaç duyulacak bir parti olduğunu kaydetti. Ataoğlu,  DP’nin mevcudunu koruyan ve giderek büyüyecek bir parti olduğunu söyledi.

DP’nin destekçilerinin partisinin başında kim olursa olsun partisine sahip çıkan bir taban olduğunu dile getiren Ataoğlu, seçim sonucunu olumlu karşıladığını kaydetti.

“VATANDAŞ BEKLENTİ İÇİNDE… 50 MİLLETVEKİLİNİN DE ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMASI GEREKİR”

Kurulacak hükümetle ilgili olarak ise Ataoğlu, seçim sürecinde kendileri de dâhil herkesin manifestosuyla halkın karşısına çıkıp birçok vaatte bulunduğunu, vatandaşların beklenti içerisinde olduğunu söyledi. Ataoğlu, dolayısıyla Meclis’te yer alacak 50 milletvekilinin elini taşın altına koyup ülkedeki sıkıntıların nasıl üstesinden gelinebileceğini ele alması, bununla ilgili formüller üretmesi gerektiğini söyledi.

Ataoğlu, hükümette olsalar da olmasalar da Meclis’teki tüm partilerin manifestolarında yer verdikleri ve vatandaşlara anlattıklarının hayata nasıl geçirilebileceğine yönelik çalışma yapmaları gerektiğini de söyledi.

Bugüne kadar DP olarak yaptıkları vatandaşın menfaatine yönelik proje çalışmalarını hükümette olmasalar dahi ilgili bakanlıklara sunacakları belirten Ataoğlu, geçmişte de aynısını yaptıklarını kaydetti.

“OLMAZSA OLMAZIMIZ MANİFESTOMUZDA ORTAYA KOYDUKLARIMIZIN HAYATA GEÇİRİLMESİ”

Ataoğlu, DP’nin bir hükümette yer almak için olmazsa olmazlarının neler olduğuyla ilgili olarak ise manifestolarında ortaya koydukları çalışmaların hayata geçirilmesinin olmazsa olmazları olduğunu belirtti.

Geçmişte hazırladıkları, ilgili yerlere sundukları ancak uğraş vermelere rağmen hayata geçirilmeyen bazı proje çalışmaları bulunduğunu dile getiren Ataoğlu,  hem ekonomiye ciddi bir katma değer sağlayacak hem de istihdam olanakları sunulmasına olanak tanıyacak bu projelerinin hayata geçirilmesini hedeflediklerini söyledi.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam