Dünya
Avrupa ülkelerinde vakalar yükselişte: Kısıtlamalar geri geliyor
Published
4 yıl önceon
By
adminYaygın ve yoğun aşılama programına rağmen Avrupa ülkelerinde COVID-19 vaka sayılarındaki yeniden artış eğilimi, hükümetleri yeni tedbirler almaya yöneltti.
Birçok Avrupa ülkesi, COVID-19’un daha bulaşıcı türü olan Delta varyantının neden olduğu vaka sayılarındaki artışın önüne geçmek için yeni önlemler açıkladı.
Almanya’da vakalarda gelecek aylarda ciddi artış olabileceği uyarısı yapıldı
Almanya’da temmuz başında binin altında seyreden vaka sayıları, 14 Temmuz’dan sonra bu sayının üzerine çıkmaya başladı.
14 Temmuz’da 1548 olarak tespit edilen vaka sayısı 21 Temmuz’da 2 bin 203’e çıkarak bu ayın en yüksek seviyesine ulaştı.
Haftalık 100 bin kişide görülen yeni vaka sayısı da artış gösterdi.
Salgının üçüncü dalgasından sonra 6 Temmuz’da 4,9’a kadar gerileyen bu sayı, 9 Temmuz’da 5,5’e, 16 Temmuz’da 8,6’ya, 23 Temmuz’da da 13,2’ye yükseldi.
Almanya’da “Delta varyantı” endişesi
Söz konusu artışın, ülkede COVID-19’un daha bulaşıcı türü olan Delta varyantından kaynaklandığı belirtildi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel de COVID-19 vakalarının artmasının endişe verici olduğunu söyledi.
Mesafe ve maske kullanma gibi tedbirlere uyulmasının büyük önem taşıdığını vurgulayan Merkel, aşı olmanın salgının üstesinden gelmenin anahtarı olduğuna dikkati çekerek halkı aşı olmaya çağırdı.
“Sonbahar ve kış aylarında artış olabileceği” uyarısı
Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn da COVID-19 vakalarında gelecek aylarda ciddi artış yaşanabileceği uyarısında bulundu.
RKI, vakaların sonbahar ve kış aylarında artabileceği uyarısı yaparak hükümetin önlemler almasını istedi.
Haftalık 10 bin kişide görülen yeni vaka sayılarına işaret eden Spahn, “Bu sayı, bu şekilde her 12 günde iki katına çıkarsa eylülde 400’ü, ekimde de 800’ü aşar.” ifadesini kullandı.
Ülkede her eyalet COVID-19 önlemlerini kendisi belirliyor. Haftalık 100 bin kişide görülen vaka sayılarının 35’in üstünde bölge bulunmadığı için sert tedbirler gevşetildi.
İç mekanlarda, toplu taşıma araçlarında ve mesafenin kuralına uyulmasının mümkün olmadığı yerlerde maske takma zorunluğu devam ediyor.
Ayrıca, COVID-19 salgınındaki durumu görüşmek için ağustos sonunda planlanan ve Başbakan Merkel ile eyalet başbakanlarının yer aldığı toplantının, vakaların artmasından dolayı ağustos başına alınabileceği konuşuluyor.
Almanya’da devam eden aşı kampanyasında 50 milyon 406 bin 782 kişiye COVID-19 aşısının ilk dozu, 40 milyon 367 bin 107 kişiye de ikinci dozu yapıldı. Böylelikle, halkın yüzde 60,6’sına COVID-19 aşısının ilk dozu, yüzde 48,5’ine de ikinci dozu uygulanmış oldu.
Belçika’da temmuz başında vakalar yeniden artışa geçti
Belçika’da 22 Mart haftasında artan ve 5 bine yaklaşan vakalar, salgın tedbirleri ile aşılamaların hızlanmasıyla azalmış, hükümet tedbirlerin çoğunu mayıs ve haziranda gevşetmişti. Temmuz başında ise vakalar yeniden artış gösterdi.
Ulusal Halk Sağlığı Enstitüsünün yayımladığı haftalık verilerin günlük ortalamasına göre, 15-21 Temmuz haftasında yeni vaka sayısı yüzde 19 yükselerek 1407 olarak kaydedildi.
Yüzde 18’lik artışla günlük ortalama 72 bin 692 test yapılırken bunların yüzde 2,1’i pozitif çıktı.
Belçika’dan “bilet” uygulaması
Hükümet, 13 Ağustos’tan itibaren bir kişinin tam aşılı, hastalığı geçirmiş ve iyileşmiş ya da negatif test sonucuna sahip olup olmadığına ilişkin bilgileri gösteren bir tür bilet dağıtmaya başlayacak. Belçikalılar, etkinliklere bu biletle katılabilecek.
Avrupa Hastalıkların Önlenmesi ve Kontrol Merkezinin (ECDC) verilerine göre de Avrupa Birliği (AB) içinde en çok aşılama yapan 3’üncü ülke olan Belçika’da yetişkin nüfusun yüzde 82,7’si aşının ilk dozunu aldı, yüzde 62,7’si ise tam aşılandı.
Yunanistan’da artan vakalar kısıtlamaları sertleştirdi
Yunanistan’da son dönemde COVID-19 vakalarındaki hızlı artış sebebiyle aşılama mecburiyeti başta olmak üzere kısıtlamalar sertleştirilerek çok sayıda yeni önlemin hayata geçirilmesi kararlaştırıldı.
Parlamentoda onaylanan yasal düzenlemeyle 1 Eylül’den itibaren geçerli olmak üzere sağlık personeline ve huzurevi çalışanlarına aşı olma zorunluluğu getirildi.
Vakalarda daha fazla artış olması durumunda hükümetin aşı zorunluluğunu özel sektör çalışanları ve eğitimcilere de genişletmeyi planladığı belirtiliyor.
Mikonos’ta gece sokağa çıkma yasağı
Hükümetin kararlaştırdığı yeni önlemler kapsamında tiyatrolar, spor salonları ve eğlence mekanları gibi kapalı yerlere, 16 Temmuz’dan itibaren sadece aşılı kişilerin girişine izin veriliyor. Restoran, kafe ve barların kapalı alanlarına da aşısız kişiler alınmıyor. Aşı olmayı reddeden çalışanların açığa alınması ve yasaklara uymayanlara 50 binden 200 bin avroya kadar para cezaları kesilmesi öngörülüyor.
Yunanistan’da turizm sezonunun açılmasının etkisiyle Ege adalarında COVID-19 vaka sayılarındaki ciddi artış sebebiyle bazı bölgelerde kısıtlamalar sertleştirilirken önemli turizm merkezlerinden Mikonos Adası’nda tekrar gece sokağa çıkma yasağı getirildi.
Adada 26 Temmuz Pazartesi’ye kadar sürecek tedbirler kapsamında ayrıca, özel ya da kamuya ait alanlarda gerçekleştirilen törenlerde 20’den fazla kişinin bir araya gelmesi yasaklandı. Restoran ve kafe gibi eğlence yerlerinde de 24 saat boyunca müzik yasağı uygulanıyor.
Mikonos’ta, uygulanan kısıtlamalar nedeniyle işletme sahipleri ve turistler büyük şaşkınlık yaşarken adada binlerce rezervasyonun iptal edildiği, yasaklardan etkilenen yabancı turistlerin adadan ayrıldığı duyuruldu.
Halkın yaklaşık yüzde 44’ü aşılandı
Yunanistan Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, ülkede son 24 saatte 2 bin 854 COVID-19 vakası kaydedildi, 7 kişi salgın nedeniyle hayatını kaybetti.
11 milyon nüfuslu Yunanistan’da salgının başından bu yana 471 bin 894 vaka, 12 bin 882 virüs kaynaklı ölüm tespit edildi.
Ülkede halkın yaklaşık yüzde 44’ü aşı sürecini tamamladı.
Avrupa ülkelerinde tedbirler sertleştirilirken İngiltere kısıtlamaları kaldırıldı
İngiltere’de son haftalarda artan vakalara rağmen dört aşamalı plan dahilinde uygulanan COVID-19 kısıtlamalarının sonuncusu 19 Temmuz’da kaldırıldı.
Ülkede normalleşme tarihi olarak duyurulan ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın “Özgürlük Günü” diye adlandırdığı 19 Temmuz itibarıyla 1 metre olan sosyal mesafe kuralı ve maske zorunluluğu kaldırıldı. Buna karşın özellikle toplu taşıma gibi kalabalık alanlarda hala maske takılması tavsiye ediliyor.
Delta varyantı vakaların yüzde 99’unu oluşturuyor
Kısıtlamaların kaldırılması kapsamında, iç ve dış mekanlarda bir araya gelecek kişi sayısına ilişkin sınırlama da ortadan kalktı. Gece kulüpleri ve barlar açıldı, konser, sinema ve tiyatrolara katılım sayısındaki kısıtlama kaldırıldı.
Uzmanlar ise Delta varyantının COVID-19 vakalarının yüzde 99’unu oluşturduğu İngiltere’de, kısıtlamaların kaldırılmasıyla söz konusu varyantın “üçüncü dalga”yı körükleyeceğinden endişe ediyor.
Çok sayıda çalışanın kendini izole etmesi nedeniyle işletmelerin, tecrit uyarılarının ciddi personel sıkıntısına neden olduğu ve hizmetleri etkilediğine dair şikayetleri gündeme geldi.
Süpermarketler, çok sayıda personelin izolasyonu nedeniyle ürün kıtlığı yaşanabileceği konusunda uyardı.
Johnson 26 Ağustos’a kadar karantinada
Başbakan Boris Johnson ile İngiltere Maliye Bakanı Rishi Sunak, 17 Temmuz’da COVID-19 testi pozitif çıkan İngiltere Sağlık Bakanı Sajid Javid’le temaslı oldukları gerekçesiyle 26 Ağustos’a kadar karantinada kalacak.
Ülkede, son 24 saatte 36 bin 389 COVID-19 vakası tespit edildi, 64 kişi salgın nedeniyle hayatını kaybetti. Toplam vaka sayısı ise 5 milyon 637 bin 975’e çıktı.
Aşılama programına 8 Aralık 2020’de başlanan ülkede, COVID-19 aşısının ilk dozunu yaptıranların sayısı 46 milyon 476 bin 845’e ulaşırken bunlardan 36 milyon 762 bin 646’sına ikinci doz aşı yapıldı.
Avusturya’da eğlence mekanlarının yeniden hizmete girmesiyle vakalar artışta
Ülkede haziran sonu itibarıyla 50’nin altına gerileyen günlük vaka sayıları özellikle gece hizmet veren eğlence mekanlarının yeniden hizmete girmesiyle artış gösterdi. Günlük vaka sayılarının 400’e çıktığı ülkede, virüse yakalananların büyük çoğunluğunda Delta varyantı görülüyor.
Vaka sayılarındaki artışa rağmen önlemleri kaldırmayı sürdüren hükümet son olarak 22 Temmuz’da toplu taşıma, günlük ihtiyaçların giderildiği market, banka, postane gibi kapalı alanların dışında kalan alışveriş merkezleri ve iş yerlerinde maske kullanma zorunluluğunu kaldırdı.
İktidarın aldığı son karara karşı çıkan Viyana eyaleti, maske zorunluluğunun bu bölgede bütün kapalı alanlarda süreceğini açıkladı.
Ülkede aşı zorunluluğu bulunmuyor
Ülkede aşı yaptırmış ya da iyileşmiş veya test yaptırmış kişilerin restoran, hotel, kültürel etkinlikler, kişisel bakım hizmetlerinden faydalanmasına izin veriliyor.
Yaklaşık 9 milyonluk nüfusa sahip Avusturya’da aşı zorunluluğu bulunmazken her iki doz aşı yaptıranların oranının ise yüzde 53’ün üzerinde olduğu tespit edildi.
Son 24 saatte 392 vakanın görüldüğü ülkede toplam vaka sayısı 655 bin 589’a yükselirken ölü sayısı ise 10 bin 730 olarak kayıtlara geçti.
İtalya’da vakalar temmuz ayında hızla artmaya başladı
Ülkede temmuz ayı başında 1000’in altında seyreden günlük COVID-19 vakaları 22 Temmuz itibarıyla 5 binin üzerine yükseldi.
İtalya Yüksek Sağlık Enstitüsünün (ISS) salgının ülkede haftalık gidişatına dair açıkladığı son haftalık raporunda, ülkede Delta varyantının yayılmaya devam ettiği, salgında yeni vakaların genç yaş gruplarından çıktığı belirtildi.
Bunlara ek olarak; İtalya Milli Takımı’nın EURO 2020’de şampiyon olması ve 11-12 Temmuz’da bu şampiyonluğun kalabalıklar halinde kutlanması vaka sayılarının tırmanmasına yol açan güçlü etken olarak gösteriliyor.
Gündem: Yeşil Geçiş belgesi
Mario Draghi liderliğindeki hükümet, ülkede yeniden ekonomik faaliyetlerin durmaması için özellikle sosyal faaliyetlere girişlerde aşıyı şart koşacak şekilde çerçevesini belirlediği “Yeşil Geçiş” belgesini 6 Ağustos’tan itibaren devreye alacak.
Buna göre, ağustostan itibaren ülkede en az 1 doz COVID-19 aşısı yaptıranlar için 9 ay, COVID-19 geçirenler için 6 ay geçerli olmak üzere “Yeşil Geçiş” belgesi düzenlenecek. Moleküler ya da hızlı COVID-19 testi yaptıranlar için ise “Yeşil Geçiş” belgesinin süresi 48 saat olacak.
“Yeşil Geçiş” belgesi olmayanlar, restoran ve kafe gibi yerlerin iç mekanlarına, tiyatrodan sinemalara, halka açık gösteri, spor etkinlikleri (müsabaka, yarışma) ile müzeler, yüzme havuzları, spor salonları, festivaller, fuarlar, termal merkezler, tematik eğlence parkları ve bahis salonlarına giremeyecek.
İspanya’da günlük vaka sayısı 30 binin üstünde seyrediyor
İspanya Sağlık Bakanlığının 23 Temmuz’da açıkladığı son verilere göre, son 24 saatte 31 bin 171 yeni vaka kaydedildi. Ülkede dün günlük 30 bin 587 vaka tespit edilmişti.
Salgının başından bu yana toplam vaka sayısı 4 milyon 280 bin 429’a ulaştı.
Vaka artışları karşısında bölge yönetimleri yerel düzeyde önlemler almaya başladı. Katalonya ve Valensiya bölgelerinde daha fazla belediyede gece sokağa çıkma yasağı getirilirken Galiçya bölgesinde ise bar ve kafelerin kapalı mekanlarına girişte aşı belgesi ya da negatif sonuçlu COVID-19 testi sunulması şartı getirildi.
Murcia Bölgesel Yönetimi de farklı hanelerden en fazla 10 kişinin bir araya gelmesine yönelik karar aldı. Söz konusu karar, 3 Ağustos’tan itibaren uygulanacak.
Fransa’da COVID-19 vaka sayıları hızlı şekilde artmaya başladı
Fransa’da COVID-19 salgınında 3’üncü dalganın başlamasıyla şubattan itibaren ülke kapanmaya gitti, ardından vaka sayılarının azalmasıyla mayıs ayından itibaren kısıtlamalar sokakta maske takma zorunluluğu dahil aşamalı olarak kaldırıldı.
Bununla birlikte, konser ve benzeri binlerce kişinin katıldığı etkinliklere giriş için COVID-19 sağlık ruhsatı uygulaması yürürlüğe konuldu.
Delta varyantına bağlı olarak temmuz başında vaka artışının gözlemlenmesiyle hükümet, salgını kontrol altında tutmak için hastane ve bakım evi çalışanlarına COVID-19 aşısını zorunlu hale getirme ve yürürlükteki “sağlık ruhsatı” uygulamasını sosyal hayatını geneline yayma kararı aldı.
Ulusal Meclis’te kabul edilen yasayla, Fransa’da 50’den fazla kişinin bulunduğu tüm sosyal etkinlik ve kapalı mekanlara girişte, toplu taşıma kullanımında COVID-19 aşısı olduğunu belgeleyen veya son 48 saatte yapılmış negatif PCR testi sonucu gösteren ya da son 6 ayda hastalığa yakalanıp iyileştiğini kanıtlayan belge gösterme zorunluluğu başladı.
Aşı zorunluluğu protesto edildi
İşletmelerinin işverenlerine, COVID-19 ruhsatı göstermeyen çalışanlarına 2 ay süreyle maaş vermeme, göstermemekte ısrar ederse 2 ay sonunda işten çıkarma yolunu açan uygulama, 30 gün içerisinde 3 defa ruhsat kontrolü yapmadığı belirlenen işletme sahiplerine 1 yıla kadar hapis ve 9 bin euro para cezasını da öngörüyor.
Aşı zorunluluğu ve COVID-19 ruhsatı, ülkenin birçok kentinde düzenlenen gösterilerde yüzbinlerce kişi tarafından protesto edildi.
Testlerin pozitif çıkma oranı yüzde 3,7’ye çıktı
Fransa Halk Sağlığı Kurumu verilerine göre, COVID-19 bulaşan kişi sayısı son 24 saatte 21 bin 493 artışla 5 milyon 955 bin 3’e yükseldi. Son 24 saatte 26 kişinin daha hayatını kaybetmesiyle ülkede virüsten ölenlerin sayısı 111 bin 616’ya çıktı.
Hastanelerde 872’si yoğun bakımda olmak üzere 6 bin 802 kişinin tedavisine devam ediliyor.
Son 7 günde COVID-19 testlerinin pozitif çıkma oranı yüzde 3,7’ye yükseldi.
Fransa Sağlık Bakanlığının paylaştığı verilere göre, 27 Aralık 2020’den bu yana ilk doz COVID-19 aşısı yapılanların sayısı 39 milyon 474 bin 866’ya ulaştı, 32 milyon 790 bin 372 kişiye de ikinci veya üçüncü doz aşı uygulandı. Toplamda 68 milyon 800 binden fazla doz aşı yapıldı.
Macaristan’da 1 Ağustos itibarıyla üçüncü doz aşı randevusu alınabilecek
Yaklaşık 9,7 milyon nüfuslu Macaristan’da COVID-19 karşı iki doz aşı uygulanan kişi sayısı 5 milyon 588 bini geçti.
Yüksek aşılanma oranı ve düşük vaka sayısı nedeniyle ülkede 2 Temmuz’da kapalı alanlarda da maske takma zorunluluğu kaldırıldı.
Ülkede toplu taşıma, market ve diğer kapalı alanlarda hizmet verilen yerlerde maske zorunluluğu uygulanmazken sadece hastane ve sosyal kurumlarda maske takma zorunluluğu devam ediyor.
Sağlık personeline aşı zorunluluğu getirilen ülkede, 1 Ağustos itibarıyla üçüncü doz COVID-19 aşısı için randevu alınabilecek.
Macaristan Sağlık Bakanlığının paylaştığı verilere göre, son 24 saatte 85 yeni vaka tespit edilirken toplam vaka sayısı 809 bin 101’e yükseldi. Ülkede virüs nedeniyle bugüne kadar 30 bin 20 kişi hayatını kaybetti.
Bosna Hersek’te aşı sırasını bekleyemeyenler Sırbistan’da ücretsiz aşı oluyor
Aşı tedarikinde ve aşılama faaliyetlerinde geciken Bosna Hersek’te, nüfusun yalnızca yüzde 5’i aşılandı. Yetkililer aşı zorunluluğu getirmeyi planlamadıklarını açıklarken, aşı sırasını bekleyemeyen vatandaşlar komşu ülke Sırbistan’da ücretsiz aşı olma imkanından faydalanıyor.
Karadağ’da vaka sayılarından artış nedeniyle gece kulüpleri kapatıldı
Nüfusun yüzde 23,7’sinin aşılandığı Karadağ’da, vaka sayısı 100 bin 865’e yükselirken COVID-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı bin 624’e ulaştı.
Ülkede son günlerde vaka sayılarında görülen artış nedeniyle gece kulüplerinin 2 Ağustos’a kadar kapatılmasına karar verildi.
Sırbistan’da üçüncü doz aşı uygulamasına gidilmesi bekleniyor
Nüfusun yüzde 38,2’sinin aşılandığı Sırbistan’da üçüncü doz aşı uygulamasına ilişkin kararın 1 Ağustos’ta verilmesi bekleniyor.
Hükümet 24 Temmuz’dan itibaren, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 16 ülke vatandaşının, ülkeye COVID-19’u atlattıklarına ilişkin belgeyle girebileceğini duyurdu.
TRT
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Dünya
Çin’in “Yapay Güneşi” füzyon rekoru kırdı: 17 dakikadan fazla plazma süresi
Published
7 saat önceon
Ocak 23, 2025By
adminÇin’in Deneysel Gelişmiş Süperiletken Tokamak (EAST) reaktörü, 1.066 saniye boyunca yüksek hapsolmuş plazma durumunu koruyarak yeni bir dünya rekoru kırdı. 20 Ocak’ta elde edilen bu başarı, temiz ve sınırsız enerji kaynağı olarak füzyon gücünü geliştirme yolunda önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
EAST projesinin nihai hedefi, Güneş’in nükleer füzyon sürecini taklit ederek insanlığa tükenmez ve temiz bir enerji kaynağı sunmak. Aynı zamanda bu teknoloji, Güneş Sistemi’nin ötesine yapılacak keşifler için de kritik bir rol oynayabilir.
Dünya genelinde bilim insanları, bu iddialı hedefe ulaşmak için 70 yılı aşkın süredir çalışmalar yürütüyor. Ancak bir nükleer füzyon cihazından elektrik üretmek, bazı büyük zorlukların aşılmasını gerektiriyor. Bunlar arasında 100 milyon santigrat derecenin üzerindeki sıcaklıklara ulaşmak, kararlı ve uzun süreli çalışmayı sağlamak ve füzyon sürecini hassas şekilde kontrol edebilmek bulunuyor.
Rekor Getiren Teknolojik Gelişmeler
Hefei Fizik Bilimleri Enstitüsü (HFIPS) Plazma Fiziği Enstitüsü (ASIPP) tarafından yönetilen EAST projesi, daha önce 2023’te 403 saniyelik füzyon rekorunu kırmıştı. Ancak yeni rekor, bu süreyi üç kattan fazla aşarak füzyon araştırmalarında büyük bir sıçrama gerçekleştirdi.
ASIPP Direktörü ve HFIPS Başkan Yardımcısı Song Yuntao, “Bir füzyon cihazının, sürekli enerji üretimi için binlerce saniye boyunca kararlı ve verimli çalışması gerekiyor. Bu yeni rekor, işlevsel bir füzyon reaktörü inşa etme hedefimize doğru büyük bir adımdır” dedi.
EAST’in Fizik ve Deneysel Operasyonlar Bölümü Başkanı Gong Xianzu, önceki deneylerden bu yana cihazın birçok sisteminde iyileştirmeler yapıldığını belirtti. Özellikle, yaklaşık 70.000 ev tipi mikrodalga fırına eşdeğer güçte çalışan ısıtma sistemi, yeni güncellemelerle güç çıkışını iki katına çıkarırken kararlılığını ve sürekliliğini korudu.
Uluslararası Füzyon Araştırmalarına Destek
2006 yılında kurulan EAST, Çinli ve uluslararası bilim insanlarının füzyonla ilgili deneyler yapabileceği açık bir test platformu olarak hizmet veriyor.
Çin, 2006 yılında Uluslararası Termonükleer Deneysel Reaktör (ITER) programına yedinci üye olarak katıldı. Anlaşma kapsamında Çin, ITER’in inşası ve işletiminde yaklaşık %9’luk bir paya sahip ve ASIPP, bu projedeki ana Çin kurumu olarak görev yapıyor.
Güney Fransa’da inşa edilen ITER, tamamlandığında dünyanın en büyük manyetik hapsolmuş plazma fiziği deneyi ve en büyük deneysel tokamak füzyon reaktörü olacak.
Son yıllarda EAST, ITER ve gelecekteki Çin Füzyon Mühendisliği Test Reaktörü (CFETR) gibi projeler için kritik öneme sahip olan yüksek hapsetme modunda önemli ilerlemeler kaydetti. Bu başarılar, küresel füzyon reaktörlerinin geliştirilmesine değerli bilimsel veriler sunuyor.
EAST’in bulunduğu Hefei, Anhui Eyaleti’nde, füzyon enerjisinin geliştirilmesi ve uygulanmasını hızlandırmak amacıyla yeni nesil deneysel füzyon araştırma tesisleri inşa ediliyor.
ASIPP Direktörü Song Yuntao, “EAST aracılığıyla uluslararası iş birliğini genişletmeyi ve füzyon enerjisini insanlık için pratik bir güç kaynağına dönüştürmeyi umuyoruz” dedi.
Dünya
Kallas’dan Türkiye ziyareti öncesi açıklama: “Türkiye’yi ziyaret etmenin tam zamanı”
Published
8 saat önceon
Ocak 23, 2025By
adminAvrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, bölgesel konular başta olmak üzere işbirliğinde önemli bir aktör olarak gördüğü Türkiye’nin AB’ye aday, ortak çıkarlara sahip stratejik ortak olduğunun altını çizerek; “Türkiye’yi ziyaret etmenin tam zamanı ve bunu gerçekten görev süremin ilk bölümünde yapacağım. Birçok konumuz var. Bölgesel güvenliğin yanı sıra örneğin enerji gibi farklı noktalarda işbirliğini görüşebiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.
Kallas, 24 Ocak’ta bölgesel gelişmeleri ve Türkiye-AB ilişkilerini ele almak üzere Türkiye’ye yapacağı ziyaretin yanı sıra, AB’nin dış politika ve savunma ajandasını, Suriye’deki yeni yönetimle yürütülecek ilişkileri, Gazze’deki ateşkesin kalıcı olması için çabaları ve yeni ABD yönetimi ile masaya yatıracakları ana başlıkları AA muhabirine değerlendirdi.
– “Türkiye’yi ziyaret etmenin tam zamanı”
Soru: Türkiye’yi ziyaretinizden önce; Türkiye-AB ilişkilerinin mevcut durumunu ve ilişkilerin geleceğini değerlendirebilir misiniz? Mesajınız nedir?
Kallas: Türkiye, stratejik öneme sahip ortağımızdır. Dolayısıyla Türkiye ile kapsamlı ortaklıklar kurmak istediğimiz açık. Son ziyaret 2022’deydi, bu yüzden Türkiye’yi ziyaret etmenin tam zamanı ve bunu tam olarak görev süremin ilk bölümünde yapacağım. Birçok konumuz var. Bölgesel güvenliğin yanı sıra örneğin enerji gibi farklı noktalarda işbirliğini görüşebiliriz. Bu nedenle daha fazla işbirliğine kesinlikle yer var.
-“İkimiz de Doğu Akdeniz’de istikrarlı ve güvenli bir ortama ilgi duyuyoruz”
Soru: Türkiye’yi sadece bölgesel işbirliği için bir aktör olarak mı görüyorsunuz, yoksa Türkiye’nin AB’ye aday ülke olduğu gerçeğini de dikkate alıyor musunuz? Ziyaretinizi Türkiye-AB Yüksek Düzeyli Siyasi Diyalog ve Türkiye-AB Ortaklık Konseyinin yeniden canlandırılmasına imkan verecek bir ön adım olarak yorumlayabilir miyiz?
Kallas: İkimiz de Doğu Akdeniz’de istikrarlı ve güvenli bir ortama ilgi duyuyoruz. Bu, Suriye’ye ilişkin ortak çıkarımız. Ayrıca, bu ülkenin doğru yönde gelişmesine, toprak bütünlüğü ve egemenliğine olan ilgimiz de ortak. Diğer yandan Gazze’de ateşkes devam ediyor ve barış, halk için önemli. Dolayısıyla bunlar eş zamanlı çalışabileceğimiz konular. Elbette, aday ülke statüsüne sahibiz. Türkiye, aday ülke statüsünde olmaya devam ediyor. Ancak bu süreç duraklamış vaziyette. 27 üye ülkeyle aynı doğrultuda çözülmesi gereken konular var. Elbette Kıbrıs hakkındaki mesele var, insan hakları, hukukun üstünlüğü, temel haklar konuları tartışmamız gereken konular. Dolayısıyla bunlar bizim temas noktalarımız.
Soru: Sizce NATO’dan ayrı bir Avrupa savunma sistemi kurulmalı mı; yoksa bunun, NATO’nun halihazırda yaptıklarını mükerrere düşürme riski var mı?
Kallas: NATO’nun halihazırda yaptıklarını mükerrere düşürmemeliyiz. AB’de 27 ordumuz var ve hepsi birlikte işbirliği yaptığımız bu kolektif savunmaya katkıda bulunmalı. Her ülkenin bir savunma planlaması ve bir savunma bütçesi var. Yani “Avrupa ordusuna ihtiyacımız var.” diyemeyiz ancak bu 27 üyenin NATO ve AB söz konusu olduğunda çok iyi bir şekilde birlikte çalışmasına ihtiyacımız var. NATO içinde 23 üyemiz var, bu da bizi (AB ve NATO) doğal ortaklar yapıyor. Ancak elbette NATO’da birlikte çalışmamız gereken daha fazla müttefik var ve Türkiye de bunlardan biri.
– “(Suriye’ye yönelik) Yaptırımların hafifletilmesini tartışmaya hazırız”
Soru: İlk günden beri Suriye’deki yeni yönetime destek konusunda temkinli açıklamalar yapıyorsunuz. Peki şimdi sizin gözleminiz nedir? Ülke doğru yolda ilerliyor mu?
Kallas: Bir şey söylemek için henüz çok erken. Yani, doğru şeyleri söyledikleri açık. Ancak doğru yönde ilerleyip ilerlemedikleri konusunda da doğru adımları atıyorlar mı? Bu yüzden uluslararası aktörlerin yanı sıra Arap ülkeleri gibi bölgesel aktörlerin ve Türkiye’nin de ortak bir anlayışa sahip olmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Suriye’deki hükümetin kapsayıcı olduğunu görmek istiyoruz. Hiçbir radikalleşme görmek istemiyoruz. Ülkenin istikrarlı olması herkesin çıkarına. Bu yüzden ihtiyatlı bir şekilde iyimseriz. Yaptırımların hafifletilmesini tartışmaya hazırız ancak bunu “adım adım” yaklaşımıyla yapacağız. Yani, doğru şeyleri yaparlarsa, biz üzerimize düşen adımları atmaya hazırız. Yanlış yöne giden adımlar atarlarsa, o zaman bir adım geri atmaya ve bazı yaptırımları geri koymaya da hazırız.
– “Suriye’yi inşa edebilmeleri için üzerimize düşeni yapmaya hazırız”
Soru: Normalleşmenin yolu, ülkenin yeniden imarından geçiyor. Peki AB, Suriye’nin yeni yönetimine yönelik sektörel yaptırımlarını kaldıracak mı?
Kallas: Bunu 27 Ocak Pazartesi günü tartışacağız. Dışişleri Bakanları toplantımız var, ele alacağımız konulardan biri de bu. Ama biz, ülkelerini inşa edebilmeleri için üzerimize düşen adımları atmaya hazırız. Elbette, biliyorsunuz, bankacılık hizmetlerine erişim, ilk aşamada gerçekten ihtiyaç duydukları şeyler. Ama çok gerçekçi olmak gerekirse, bir sonraki adımımız onların (Suriye yönetiminin) yaptıklarına göre şekillenmeli. Herkes doğru yönde adım atıldığını görmek istiyor.
– “(Suriye’deki DEAŞ üyesi Avrupa vatandaşlarının geri alınması) Karar üye devletlere ait”
Soru: AB, üye ülkelerini, Suriye’de SDG adını kullanan terör örgütü PKK/YPG tarafından tutulan AB vatandaşı DEAŞ üyelerini geri almaya ve bu teröristleri adalete teslim etmeye teşvik eder mi?
Kallas: DEAŞ’a geri dönülmemesinin ve terörizmin azalmasının herkesin çıkarına olduğu açıktır. Çünkü herkes, AB ve Türkiye, bölgemizde gelişen terör örgütleriyle ilgili risklerle karşı karşıya. Yani, iş vatandaşları geri almaya gelince, bunun (terörün) geri dönmemesi için her şeyi yaptığımızdan emin olmalıyız. Sonra tabii bu, bu çeşit tutuklu ve savaşçısı olan üye devletlerin kendilerinin vereceği bir karardır. Dolayısıyla karar üye devletlere aittir.
– “(Gazze’deki ateşkes) AB’nin çıkarına olan, daha sürdürülebilir bir barışın olması”
Soru: AB, Gazze’deki ateşkesi memnuniyetle karşıladı ve insani yardımını artırdı. Peki AB Gazze’de sadece insani bir rol oynamayı mı tercih ediyor? Yakında AB İsrail Ortaklık Konseyi’ni toplayacağınızı duyurdunuz. Bu toplantıda İsrailli meslektaşlarınıza mesajınız ne olacak?
Kallas: AB-İsrail Ortaklık Konseyi’miz olacak ve ardından Filistin Yönetimi ile üst düzey bir siyasi diyalog kuracağız. İki devletli çözümü aklımızda tutmamızın çok önemli olduğunu düşünüyorum. İki devletli bir çözüme sahip olmak için dengeli bir yaklaşım olması gerekiyor. Ortaklık Konseyi’nin gündemi ise bölgesel durum ve aynı zamanda çok somut olarak, şu anda Gazze’deki durum. Şimdi ateşkes var. Ama AB’nin çıkarına olan, daha sürdürülebilir bir barışın olması. Bunu elde edebilmek için hem İsrail’in güvenlik kaygılarının hem de Filistinlilerin var olma hakkının dikkate alınması gerekiyor.
Soru: Ukrayna konusuna geldiğimizde; ABD Başkanı Donald Trump, savaşı durdurmak istediğini açıkça belirtti. Türkiye’nin arabuluculuk girişimlerine nasıl yaklaşıyorsunuz?
Kallas: Hepimizin yapması gereken şey Rusya’ya büyük baskı yapmak. Çünkü şu anda Rusya barış istemiyor. Rusya Ukrayna’yı, oradaki insanları, sivil altyapıyı bombalamayı bırakırsa ve askerlerini çekerse, o zaman bu savaş sona erer. Ayrıca Türkiye’nin Rusya’ya baskı yaparak sahada barışı sağlamada çok çok önemli bir rolü olduğunu görüyorum.
– “Yeni ABD yönetimiyle işbirliği yapmaya istekliyiz”
Soru: Trump’ın ikinci dönemi resmen başladı. Brüksel’de bu süreçte endişeli bir bekleyiş olduğunu söyleyebilir miyiz? Yeni ABD yönetimiyle ele alacağınız ilk konu ne olacak?
Kallas: Elbette, seçimler her zaman çok çalkantılı zamanlardır. Tabii ki, yönetim değişirse, sonuç politikada da değişiklikleri beraberinde getirir. Bu yüzden yeni yönetimle de işbirliği yapmaya istekliyiz ve sabırsızlanıyoruz. Ayrıca, yeni yönetimle ele almamız ve işbirliği yapmamız gereken ana konular elbette güvenlik ve savunmanın yanı sıra ekonomik konular. ABD ve AB büyük ticaret ortaklarıdır. Ekonomilerimiz çok iç içe geçmiş durumda. Elbette, dış politika konularına gelince; eğer ABD Çin konusunda endişeliyse, o zaman önce Rusya konusunda endişelenmeli. Dolayısıyla Ukrayna’nın bu savaşı kazanması için desteklenmesinin de çok önemli olduğunu düşünüyorum.
– “Ankara’daki toplantıları dört gözle bekliyorum”
Soru: Eklemek istediğiniz bir şey, Türkiye ziyaretinizle ilgi paylaşmak istediğiniz bir mesajınız var mı?
Kallas: Ankara’daki toplantıları dört gözle bekliyorum. Yani bu, AB ve Türkiye’nin ortak olduğunu ve masaya yatırıp işbirliği yapacağımız birçok konu olduğunu gösterecek. Çok teşekkür ederim.
Dünya
Los Angeles’ın kuzeyinde çıkan yeni yangın nedeniyle 50 binden fazla kişi için tahliye emri veya uyarısı verildi
Published
9 saat önceon
Ocak 23, 2025By
adminABD’nin California eyaletinin Los Angeles kentinde yangınlarla mücadele devam ederken Castaic Gölü çevresinde çıkan yeni yangın, yaklaşık 3 bin hektardan daha fazla bir alanı kapladı. Yangın nedeniyle 50 binden fazla kişi için tahliye emri veya uyarısı verildi.
California Orman ve Yangından Koruma Departmanının (CAL FIRE) internet sitesindeki bilgilere göre, Castaic Gölü çevresinde çıkan Hughes yangını, kısa sürede geniş bir alana yayıldı.
Los Angeles’ın kuzeyindeki dağlarda hızla ilerleyen hızla ilerleyen ve 3 bin hektardan fazla alanı kaplayan yangında, bölgedeki 30 binden fazla kişi için tahliye emri çıkarılırken 20 binden fazla kişi için ise tahliye uyarısı yapıldı.
Uyarılarda yangının hayati tehlike yarattığı belirtilirken bazı alanların halkın erişimine kapatıldığı duyuruldu.
Los Angeles’ta iki haftadan uzun süre önce 6 ayrı bölgede başlayan yangınlardan Palisades bölgesindekinin, bugün itibarıyla yüzde 70’inin, Eaton’dakinin ise yüzde 95’inin kontrol altına alındığı kaydedildi.
Yangına ilişkin açıklama yapan itfaiye yetkilisi Anthony Marrone, rüzgarların yangının ilk çıktığındaki kadar kuvvetli olmadığının altını çizerek “Şu anda bulunduğumuz durum, çok daha farklı.” ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump, 19 Ocak’ta yaptığı açıklamada, Beyaz Saray’a döndükten sonra yapacağı ilk ziyaretin 24 Ocak’ta, yangınların etkilediği Güney California’yı kapsayacağını belirtmişti.
– Los Angeles yangınları
Los Angeles’ta 7 Ocak’ta sabah saatlerinde Pacific Palisades bölgesinde başlayan, Eaton, Hurst, Sunset, Woodley bölgeleri başta olmak üzere hızla çevreye yayılan orman yangınlarında bugüne kadar en az 28 kişi yaşamını yitirdi.
Binlerce dönüm alanın kül olmasına yol açan yangınların neden olduğu toplam hasar ve ekonomik kaybın 250 ila 275 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor.
Cumhurbaşkanı Tatar, Halil Paşa’nın mezarını ziyaret etti
Çalışma Dairesi:İş sağlığı ve güvenliğine yönelik denetimler artırılacak, yaygınlaştırılacak
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı denetimler yapıyor
Trending
-
Kıbrıs2 yıl önce
Yüksek Adliye Kurulu, terfi eden ve atanan yargıçları açıkladı
-
Kıbrıs2 yıl önce
BES ve DEV-İŞ’in belediyelerle ilgili eylemi bir günlüğüne askıda
-
Kıbrıs2 yıl önce
“Maç için Güney Kıbrıs’a ilk kez geçecek olan Kıbrıslı Türkler’den KKTC doğum belgesi isteniyor”
-
Kültür Sanat3 yıl önce
Ferhan Şensoy hayatını kaybetti
-
Ekonomi2 yıl önce
İlk yerli kolza tohum adayları toprakla buluşturuldu
-
Ekonomi2 yıl önce
Baykar’ın insansız savaş uçağına Ukrayna motoru güç verecek
-
Rum Basını2 yıl önce
Anastasiadis’in Kovid testi pozitif
-
Spor2 yıl önce
Beşiktaş’ta Alanyaspor maçı hazırlıklarını devam ediyor