Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Avustralya’da sel: Mahsur kalan 1000 kişi kurtarıldı

Published

on

 

Yeni Güney Galler Eyalet Başbakanı Dominic Perrottet, eyaletin kuzey kesimlerinde yoğun yağışların neden olduğu sellerde mahsur kalan 1000 kişinin kurtarıldığını söyledi.

Yeni Güney Galler (NSW) Eyalet Başbakanı Dominic Perrottet, NSW’nin başkenti Sidney’de düzenlediği basın toplantısında, eyaletin kuzey kesimlerinde sel suları altındaki bölgelerde mahsur kalanların kurtarılması, tahliyeler ve son gelişmelerle ilgili açıklamada bulundu.

Sel sularında mahsur kalan 1000 kişinin kurtarıldığını açıklayan Başbakan Perrottet, acil servislere 6 bin yardım çağrısı yapıldığını ve yaklaşık 40 bin kişinin de tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.

Yüzlerce insan mahsur kaldı

Sellerin etkili olduğu bölgelerdeki herkesin güvenliğini sağlamak için ellerinden geleni yapmalarının yanı sıra toplumun dayanışmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Perrottet, ‘‘Saatlerce çatılarda mahsur kalan insanları gördük, kurtarılan çocukları gördük, köprülerde mahsur kalan insanları görüyoruz ama daha da önemlisi, toplumun da bir araya geldiğini görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

Eyalet ve federal acil durum servisleri etkilenen bölgelere erişmek için mücadele ederken bölge genelinde yüzlerce insan çatılarda saatlerce mahsur kaldı.

Tekne ve şişme botlardan oluşan filodaki kurtarma ekipleri vatandaşları, adeta göle dönen Lismore kentindeki mahallerde sular altında kalan evlerin çatılarından ve balkonlarından kurtardığı açıklandı.

Acil Servisler Bakanı can kayıpları olabilir uyarısında bulundu

NSW Acil Servis Bakanı Steph Cooke, eyaletin kuzeyindeki sahnelerin daha önce hiç görülmediğini ve gerçekten üzücü olduğunu söyledi.

“Hepimiz canların kaybolması olasılığına kendimizi hazırlamalıyız” diyen Bakan Cooke, “Bu olaydan herhangi bir ölüm görmeyeceğimizi düşünmeyi çok isterdim ve gerçekten umuyorum ancak bu büyüklükteki bir felaketin can kaybı olmayacağı anlamına geleceğini düşünüyorum.’’ diye konuştu.

Bakan Cooke, vatandaşları, evlerinin güvenli olup olmadığına bakmaksızın NSW Eyalet Acil Servisinin (SES) yaptığı tahliye emirlerine uymaya çağırdı.

Eyalette binlerce kişi geceyi tahliye merkezlerinde geçirdi

Yolların, evlerin, caddelerin, mahallelerin ve alışveriş merkezlerinin tamamen sular altında kaldığı bölgelerde evlerinden tahliye edilen binlerce vatandaş geceyi tahliye merkezlerinde geçirdi.

Bazı nehirlerdeki su seyyiesinin 14 metreye kadar yükselmesi sonucunda felaketin yaşandığını açıklayan Avustralya Meteoroloji Bürosu, eyaletin kuzeyindeki yoğun yağışların güney bölgelerine yöneldiğini ve bu bölgelerde gök gürültülü sağanak yağış, şiddetli yağmur ve zarar verici rüzgarların olabileceği uyarısında bulundu.

Sellerin vurduğu Queensland eyaletinde 2 kişi hala kayıp

Hafta sonundan itibaren etkili olan sel felaketinde sulara kapılarak 8 kişinin hayatını kaybettiği Queensland eyaletinde, kaybolduğu açıklanan 2 kişiden haber alınamıyor.

Biri cumartesi günü tekneden Brisbane Nehri’ne düşen, diğeri pazar günü Glen Esk yakınlarında arabasıyla selde sürüklenen iki kişinin hala kayıp olduğunu söyleyen Queensland Polisinden Komiser Katarina Carroll, “İki kayıp insan için büyük endişelerimiz var.” dedi.

Yoğun yağışların hafiflediği ancak sel sularının çekilmesinin günlerce süreceği belirtilen eyalette, binlerce kişi evlerinden tahliye edilirken sel sularında mahsur kalan yaklaşık 630 kişi kurtarılmış 18 bin evde sular altında kalmıştı.

TRT/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Gazze’ye yardım için yola çıkan gemiye saldırı İstanbul’da protesto edildi

Published

on

By

Mavi Marmara Özgürlük ve Dayanışma Derneği üyeleri, Özgürlük Filosu Koalisyonunun (Freedom Flotilla Coalition-FFC) Gazze’ye insani yardım ulaştırma hedefiyle yola çıkan gemisine Malta yakınlarında insansız hava aracıyla saldırı düzenlenmesini protesto etti.

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını sona erdirmek için dünyanın farklı yerlerinden kampanya ile inisiyatiflerin bir araya gelmesiyle oluşturulan ve olası tehlikelere karşı gizli tutulan FFC yardım gemisinin Malta yakınlarındaki uluslararası sularda insansız hava araçlarının saldırısına uğramasına tepki amacıyla İsrail’in İstanbul Başkonsolosluğu önünde gösteri düzenlendi.

Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından gruptakiler, ellerindeki pankartlarla İsrail aleyhine slogan attı.

– Dernek başkanı Songür gemiden canlı bağlantıyla yaşananları anlattı

Saldırıya uğrayan gemide bulunan Mavi Marmara Özgürlük ve Dayanışma Derneği Başkanı Beheşti İsmail Songür, protestoya canlı bağlantıyla katılarak, gemide yaşananları aktardı.

Gemiye tekrar bir saldırı yapılmasını beklediklerini kaydeden Songür, protestocu gruba, “Orada İsrail’e karşı göstereceğiniz destek bizler için koruma kalkanı olacak.” dedi.

Songür, Gazze’ye destekten vazgeçmediklerini, gerekirse aylarca limanlarda kalacaklarını, denizin ortasında yatacaklarını ve bu gemileri İsrail’in sınırlarına yığacaklarını belirtti.

Derneğin Medya ve Halkla İlişkiler Koordinatörü Ekrem Kubilay Karadeniz ise yalnızca sivil aktivistlerin bulunduğu ve amacı Gazze’deki ablukayı kırmak, bölgede yaşanan insan hakları ihlallerine dikkati çekmek olan gemiye, İsrail tarafından iki ayrı dron saldırısı düzenlendiğini söyledi.

Karadeniz, “Gemi limandan ayrılmadan önce, elektrik sistemine ve iletişim altyapısına yönelik saldırılar gerçekleştirilmiş, geminin dünyayla bağlantısı kesilmeye çalışılmıştır.” bilgisini verdi.

Saldırının uluslararası kamuoyunda geniş yankı bulduğunu ifade eden Karadeniz, “Tıpkı Mavi Marmara’da olduğu gibi, İsrail bu saldırısıyla bir kez daha kendi ayağına sıktı. Dünya, İsrail’in hukuk tanımaz ve saldırgan tutumunu bir kez daha görmüş oldu.” diye konuştu.

Özgürlük Filosu’nun, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yaşanan sivil kayıplara dikkati çekmek ve insani yardım ulaştırmak amacıyla Tunus’tan yola çıktığını anımsatan Karadeniz, geminin Malta Limanı’ndan katılacak yeni aktivistlerle Akdeniz’e açılacağını aktardı.

Grup, daha sonra konsolosluk önünden ayrıldı.

Devamını Oku

Dünya

Guterres’ten yapay zekanın basın özgürlüğü için ciddi riskler oluşturduğu uyarısı

Published

on

By

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, yapay zekanın basın özgürlüğü açısından ciddi tehditler barındırdığı uyarısında bulundu.

Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla X’teki hesabından açıklama yapan Guterres, basın özgürlüğünün benzersiz bir tehdit altında olduğunu belirtti.

Guterres, paylaşımında “Yapay zeka, ifade özgürlüğünü destekleyebilir ya da bastırabilir. Önyargılı algoritmalar, açık yalanlar ve nefret söylemleri internetin mayınlarıdır.” ifadelerini kullandı.

Guterres, dijital tehditlerle mücadelenin en etkili yolunun doğrulanmış gerçeklere dayanmak olduğunu vurgulayarak, doğruluk ve tarafsızlık ilkesine bağlı haberciliğin önemine dikkati çekti.

BM tarafından 1993 yılında alınan kararla 3 Mayıs, Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak kutlanmaya başlandı.

Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nün bu yılki teması ise “Cesur Yeni Dünyada Habercilik: Yapay Zekanın Basın Özgürlüğüne ve Medyaya Etkisi” olarak belirlendi.

Devamını Oku

Dünya

Prens Harry, ailesiyle barışmak istediğini söyledi

Published

on

By

İngiltere Kralı 3. Charles’ın oğlu Sussex Dükü Prens Harry, ailesiyle barışmak istediğini belirtti.

Kraliyet Ailesiyle yaşadığı sorunların ardından ABD’de yaşamaya başlayan Prens Harry, kendisine sağlanan polis koruması seviyesinin düşürülmesi kararını taşıdığı mahkemenin karar duruşması ardından BBC’ye açıklamalarda bulundu.

Prens Harry, ailesiyle olan ilişkilerine yönelik değerlendirmelerde bulunarak, “Bazı aile üyelerimle aramda çok sayıda anlaşmazlık vardı.” ifadelerini kullandı.

Prens, Kraliyet Ailesi’ni affettiğini ancak 2023’te yazdığı anılar yüzünden ailesinin kendisini affetmediğini söyledi.

Prens Harry, “Ailemle barışmak istiyorum. Kavgayı sürdürmenin bir manası yok. Hayat çok değerli. Babamın (Kral Charles) ne kadar ömrü kaldığını bilmiyorum ama bu koruma meselesi yüzünden benimle konuşmuyor. Barışmak iyi olurdu.” ifadelerini kullandı.

– “Memleketimi çocuklarıma gösteremeyecek olmaktan dolayı üzüntü duyuyorum”

Kendisine sağlanan polis korumasının kaldırılması ve güvenlik seviyesinin düşürülmesini taşıdığı mahkemeyi kaybetmesinin kendisi açısından üzücü olduğunu aktaran Prens Harry, “Şu an ailemi İngiltere’ye güvenli şekilde getirmem imkansız. Eşimi ve çocuklarımı İngiltere’ye getirebileceğim bir dünya göremiyorum.” dedi.

İngiltere’yi özlediğini anlatan Sussex Dükü, “Memleketimi çocuklarıma gösteremeyecek olmaktan dolayı üzüntü duyuyorum.” diye konuştu.

Prens Harry, Başbakan Keir Starmer ve İçişleri Bakanı Yvette Cooper’dan kararı gözden geçirmesini isteyeceğini de kaydetti.

Eşiyle ABD’ye taşınma kararı almalarının ardından koruma seviyesinin düşürüldüğünü hatırlatan Prens Harry, bu kararın Kraliyet Ailesine geri dönmeleri için alındığını savundu.

Prens Harry, “Hükümet de olsanız, Kraliyet Ailesi de olsanız, babam ya da ailem de olsanız tüm farklılıklara rağmen güvende olduğumuzdan emin olmak istemez misiniz?” diye sordu.

Sussex Dükü Prens Harry ve eşi Meghan Markle, 2020 yılında Kraliyet Ailesiyle yaşadıkları sorunları öne sürerek kraliyet görevlerinden ayrılmış ve ABD’ye taşınmaya karar vermişti.

Dük ve Düşese verilen yüksek düzeyli polis koruması seviyesi düşürülmüştü.

Devamını Oku

Trending

Reklam