Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Denizli’de otelde gerçekleştirilen Enerji Kentleri Birliği 2021 Yılı Olağan Meclis Toplantısı’na katıldı.

Yenilenebilir enerjinin son zamanlarda gündemde daha fazla yer edindiğini söyleyen Dönmez, dünyanın bir enerji darboğazından geçtiğini, enerji fiyatlarının son bir yılda yüzde 200-300’lere varan oranlarda arttığını, yerli ve milli kaynakların yaşanan bu şok dalgasına karşı paratoner görevi üstlendiğini anlattı.

Yenilenebilir enerji kaynakları

Uluslararası piyasalarda enerji fiyatlarında ralli yaşanırken bunun etkisini en az derecede hissedenlerin yerli ve milli kaynaklara daha fazla yaslanan ülkeler olacağına dikkat çeken Dönmez, Türkiye’nin bu konuda son zamanlarda çok büyük mesafe katettiğini vurguladı.

Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı kurulu gücün yüzde 53 seviyelerine ulaştığını anlatan Dönmez, “Bu oran son 19 yılda 4,5 kat artış gösterdi. Diğer yerli kaynaklarla birlikte yerli ve yenilenebilir enerjiye dayalı kurulu gücümüz yüzde 65 seviyelerinde” sözlerini kullandı.

Yenilenebilir enerji alanında belediyelerle ortaklaşa Avrupa Birliği destekli 3 IPA projesi yürüttüklerini, Denizli, Malatya, Şanlıurfa, Hatay, Kahramanmaraş ve Trabzon büyükşehir belediyeleri ile toplam 7,6 megavatlık 5 güneş enerjisi ve bir hidroelektrik santralin kurulumunu tamamladıklarını anlatan Dönmez, Adıyaman, Isparta ve Sivas belediyeleriyle de 2,9 megavatlık lisanssız güneş santralleri kuracakları, teknik hazırlıkların tamamlandığı bilgisini paylaştı.

“Enerji verimliliğinin sadece ekonomiye katkısı yok, çevremizi de korumuş olacağız”

Üreten bir tüketici olan hatta ürettiği enerjiyi depolayan yerel yönetimlerin tüm Türkiye’ye yayılmasını arzu ettiklerini söyleyen Bakan Dönmez, birliğe üye 150 belediyenin toplam yenilenebilir enerji yatırımının 170 megavatı geçtiğini, bu kentlerde 102 bin 908 konut ile 1124 dönüm seranın ısıtılmasının da jeotermal enerjiyle karşılandığını ifade etti.

Belediyelerin imar planlarını hazırlarken kentte hangi kaynaktan ısıtma sağlanacağına karar vermesi gerektiğine işaret eden Bakan Dönmez, yerli ve yenilenebilir enerjide her bir puanlık artışının yaklaşık 250 milyon dolarlık enerji ithalatını önlediğini vurguladı.

Yerel yönetimlere enerji üretiminde sağlanan kolaylık ve desteklere de değinen Bakan Dönmez, enerji konusunda verimlilik ve tasarrufun yeni yatırımlardan daha fazla fayda sağladığını söyledi.

Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı kapsamında yürüttükleri faaliyetlerle 1 milyar 117 milyon dolarlık tasarruf sağladıklarını bildiren Dönmez, “Sadece 2020 yılında elde ettiğimiz tasarrufun mali karşılığı 158 milyon dolar oldu. Çok basit davranış ve tutum değişiklikleriyle yüzde 10 ile 20 arası bir tasarruf etme imkanımız var. Sırf elektrik enerjisinde yüzde 1 daha az kullanmış olsak 250 milyon dolar tasarruf etmiş oluyoruz. Isıtma sistemlerimizi 1 derece kıssak, 23 derece yerine 22 dereceye getirsek ülke olarak 1 milyar metreküp doğal gaz tasarruf etmiş oluyoruz. Enerji verimliliğinin sadece ekonomiye, bütçemize katkısı yok, çevremizi de korumuş olacağız” ifadelerini kullandı.

Belediyelere tasarruf çağrısı

Belediyeler açısından enerji tasarrufu adımlarında henüz istenilen yolun katedilemediğini, elde edilen tasarrufun yüzde 1’in altında olduğuna dikkati çeken Dönmez, şöyle konuştu:

“Belediyelerimiz açısından söylüyorum, bu yetmez. Bu konu neden önemli çünkü Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kamu binaları için 2023 sonuna kadar yüzde 15 tasarruf hedefi tanımlandı. Bu, herkes için geçerli, benim bakanlığım için de belediyeler için de geçerli. Bu hedefe ulaşmak için kurumlarımızın ivedilikle enerji verimliliği dönüşümlerini gerçekleştirmeleri gerekiyor. Bakanlık olarak bizler bu konuda her türlü teknik destek ve danışmanlık vermek için elimizden geleni yapmaya hazırız.”

Gaz temini için görüşmeler sürüyor

Kış mevsiminin yaklaşmasıyla enerji üzerine spekülasyonların ortaya atılmaya başlandığını kaydeden Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Özellikle de milli kuruluşlarımız Türkiye Petrolleri ve BOTAŞ’ın satılacağına dair bazı iddialar ortaya atıldı. Daha önce ifade ettik, bugün burada bir kez daha tekrarlayalım: Ne Türkiye Petrolleri ne de BOTAŞ’ın satılmasına yönelik gündemimizde herhangi bir şey söz konusu değildir.

Yaklaşan kış öncesi böyle mesnetsiz iddiaları ortaya atarak sanki enerji yönetiminde bir kriz varmış havası yaratılmak istendiğini biliyoruz. Dünyadaki gaz tedarik sıkıntısının bizleri etkilememesi için adımlarımızı attık, atmaya devam ediyoruz. Azerbaycan ile gaz temini için el sıkıştık. Rusya Devlet Başkanı Putin, Sayın Cumhurbaşkanımız ile görüşmesinde ilave gaz arzında herhangi bir sıkıntı olmayacağını belirtti. Yine farklı kaynaklardan da gaz temini için görüşmelerimiz sürüyor.

Yer altı doğal gaz depolarımızın 4’te 3’ünü doldurduk. İnşallah önümüzdeki haftalarda da tamamını doldurmuş olacağız. Teknik altyapı noktasında güçlü bir durumdayız. Uluslararası boru hatları, yer altı doğal gaz, LNG ve FSRU tesisleri gibi sistemi ciddi oranda rahatlatan, besleyen kaynaklara sahibiz. İnşallah herhangi bir sıkıntıyla karşı karşıya kalmadan bu dönemi de atlatacağız, buna inanıyorum.”

TRT