Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Başbakan Ünal Üstel, Colin Stewart’ın açıklamalarını değerlendirdi:”Gerçeklerden uzak, taraflı bir veda mesajı”

Published

on

Başbakan Ünal Üstel, Colin Stewart’ın açıklamalarını değerlendirdi.

Başbakan Ünal Üstel’in değerlendirmesi şöyle;

“Colin Stewart’ın Açıklamaları Kıbrıs Türk Toplumu açışımdan üzüntü ile karşılanmıştır.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart’ın görev süresinin sonunda yaptığı açıklamalar, sadece Kıbrıs Türk halkını hayal kırıklığına uğratmakla kalmamış, aynı zamanda tarafsızlık ilkesine ve diplomatik nezakete aykırı bir yaklaşımı da gözler önüne sermiştir.

Sayın Stewart’ın “iki devletli çözüme dair bir senaryo yoktur” ifadesi, açıkça taraflı ve siyasi gerçeklikten uzak bir beyandır. Kıbrıs Türk halkının siyasi iradesini yok sayan, yıllardır uluslararası toplumun çözümsüzlüğe göz yumması nedeniyle kendi kaderini tayin etme hakkını talep eden bir topluma yönelik bu yaklaşım kabul edilemezdir.

Kıbrıs Türk halkı, 1960 Ortaklık Cumhuriyeti’nin kurucu ve eşit ortağı olmasına rağmen, 1963 yılında silah zoruyla devletten dışlanmış, temel hakları gasp edilmiştir. O günden bu yana ambargolar, izolasyonlar ve haksızlıklarla baş başa bırakılmıştır. Bu tarihi gerçekler ortadayken, 2025 yılında hala Kıbrıs Türk halkına “federasyon dışında başka bir seçeneğiniz yok” demek, en hafif tabiriyle adaletsizliğin sürdürülmesine katkı koymaktır.

Görev süresi boyunca ne taraflar arasında güven inşa edecek ciddi adımlar atılmış, ne de Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı izolasyonların kaldırılması için herhangi bir somut çaba gösterilmiştir. Stewart’ın dört yıllık görev süreci, Kıbrıs Türk halkı açısından sonuçsuz ve duyarsız bir dönem olarak kayıtlara geçmiştir.

Üstelik yaptığı açıklamada, Kıbrıs Türk halkının Türkiye ile olan ilişkisini “absorption” yani ilhak imasıyla yorumlamak, saygısızca ve ön yargılı bir yaklaşımdır. Kıbrıs Türk halkı Anavatan Türkiye ile olan bağını bir zorunluluk olarak değil, gönüllü ve tarihsel kardeşlik ilişkisi içinde sürdürmektedir.

Kıbrıs’ta gerçek bir barış ve sürdürülebilir bir çözüm isteniyorsa, bu çözüm iki tarafın eşitliği temelinde şekillenmelidir. Eşit egemenlik, eşit uluslararası statü ve karşılıklı saygı, adil bir çözümün olmazsa olmaz koşullarıdır. Bu bağlamda, iki devletli çözüm Kıbrıs Türk halkı için yalnızca bir seçenek değil, aynı zamanda meşru bir taleptir.

Uluslararası toplumdan beklentimiz, artık çözümsüzlüğü ödüllendiren değil, adil ve kalıcı çözümü cesaretlendiren bir tutum sergilemesidir. Sayın Stewart’ın görev süresini böylesine taraflı bir ifadeyle kapatması, ne diplomasinin ruhuna ne de Kıbrıs’taki hassas dengelere hizmet etmektedir.

Gerek içimizden gerek dışımızdan, Kim ne isterse yapsın, Biz, Kıbrıs Türk halkı olarak, hakkımız olan eş it statüyü ve özgür geleceğimizi kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Geçitkale-Serdarlı Belediyesi ile Dev-İş Arasında Toplu İş Sözleşmesi imzalandı

Published

on

By

Geçitkale-Serdarlı Belediyesi ile Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (Dev-İş) arasında 2025-2026 yıllarını kapsayan toplu iş sözleşmesi ( TİS ) imzalandı.

Belediyeden yapılan açıklamada, imzalanan TİS’de belediye emekçilerinin sosyal haklarından maaş düzenlemelerine kadar bir çok konuda iyileştirmeye gidildiği kaydedildi.

Başkan Halil Kasım imza töreninin ardından yaptığı açıklamada, karşılıklı iş birliği ve sosyal diyalog vurgusu yaptı.

Kasım yeni sözleşmenin, hem çalışanlara hem de belediyeye hayırlı olması temenni etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Bakan Çavuşoğlu, Kıbrıs -Azerbaycan Diaspora Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Dinyev’i kabul etti

Published

on

By

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Kıbrıs- Azerbaycan Diaspora Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Raul Dinyev’i kabul etti.

Bakanlık’tan yapılan açıklamaya göre, kabulde konuşan Çavuşoğlu, Azerbaycan temaslarına işaret ederek, iki ülke arasında eğitim alanındaki işbirliğini güçlendirmek için çalışmalar yürüttüklerini belirtti.

-Çavuşoğlu: “Azerbaycanlı öğrencilerin KKTC’de eğitim almasının önünü açmak adına önemli adımlar atıldı”

Azerbaycanlı öğrencilerin KKTC’de eğitim almasının önünü açmak adına önemli adımlar atıldığını kaydeden Çavuşoğlu, KKTC üniversitelerinden mezun olan Azerbaycanlı öğrencilerin iki kardeş ülke arasındaki bağları güçlendireceğini söyledi.

Başkan Raul Dinyev’in KKTC üniversitelerinden mezun olan ve Azerbaycan’da görev yapan mezunlarla gerçekleştirilen organizasyonda büyük emeği geçtiğini belirten Çavuşoğlu, Dinyev’e ilgisinden dolayı teşekkür etti.

-Dinyev: “Elimizden gelen her türlü yardım ve desteği sağlamaya hazırız”

Kıbrıs Azerbaycan Diaspora Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Dinyev ise “Bir millet, üç devlet” şiarından yola çıkarak Azerbaycan ile temaslarınızı önemsiyoruz. Diaspora olarak elimizden gelen her türlü yardım ve desteği sağlamaya hazırız. Ülkemize gerçekleştirdiğiniz ziyaretlerden ve kendinizi Azerbaycan’a bu kadar yakın hissetmenizden büyük memnuniyet duymaktayız.” ifadelerini kullandı.

Dinyev, ziyaret sonunda Çavuşoğlu’na Karabağ Savaşı’nda Şuşa’nın alınmasını sembolize eden bir hediye takdim etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Işıksal: Yunanistan, Türkiye’nin deniz alanını gasp ediyor

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi Özel Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Işıksal, Yunanistan’ın 21 Temmuz 2025’te Ege ve İyon Denizlerinde tek taraflı ilan ettiği iki Deniz Parkı kararını Anadolu Ajansı’na değerlendirdi.

Işıksal kararı 2019’da Türkiye-Libya arasında imzalanan ve Ekim 2020’de BM tarafından da tescil edilen Deniz Yetki Alanları Mutabakatını pratikte geçersiz kılma çabası olarak değerlendirdi.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de güçlenen konumunun Yunanistan’ı telaşlı ve uluslararası hukuku hiçe sayan bir siyasete sürüklediğini ifade eden Işıksal, Yunanistan’ın adaları kullanarak Doğu Akdeniz’de yayılmacı bir siyaset izlemeye çalıştığını kaydetti.

Yunanistan’ın iki deniz parkı kararı ile Türkiye’nin yaklaşık 104 bin kilometre karelik deniz alanını “gasp etmeyi” hayal ettiğini belirten Işıksal, böylelikle Türkiye’nin münhasır ekonomik bölgesinin de yaklaşık yüzde 80 oranında küçüleceğini kaydetti.

Işıksal nihai hedefin açık denizlere erişimi sınırlandırılmış ve bölge jeopolitiğinde etkisiz bir Türkiye olduğunu kaydetti.

Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de sahiplik hezeyanı ve maksimalist talepleri devam ettiği sürece bölgedeki siyasi tansiyonun düşmeyeceğine vurgu yapan Işıksal, egemenlik haklarının istismar edilmesinin Ege’de sıcak saatler yaşanmasına neden olabileceğini öne sürdü.

Devamını Oku

Trending

Reklam