Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Başbakan Üstel:Limanlarımızı da çağdaş bir yapıya kavuşturacağız”

Published

on

Başbakan Ünal Üstel, Ercan Havalimanı’nın ardından deniz limanlarının da çağdaş bir yapıya kavuşturulacağını vurguladı.

Hükümet olarak anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile en üst düzeyde ilişkiler kurduklarını ve ülkede istikrarı sağladıklarını belirten Üstel, “Bir bir projeleri gerçekleştiriyoruz” dedi.

Gazimağusa Limanı’nda yer alan Mobil X-RAY Tarama Sistemi Teslim Töreni’nde konuşan Başbakan Üstel, Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve heyetini KKTC’de görmekten mutluluk duyduğunu ifade ederek, bu önemli güne şahitlik eden herkesi selamladı.

Hükümete geldikleri gün, Anavatan Türkiye ile en üst düzeyde yapacakları iş birliği protokolleriyle ekonomiyi daha ileriye götürmek çalışma yapacaklarını, yarım kalan ne proje varsa hayata geçireceklerini söylediklerini hatırlatan Başbakan Üstel, Türkiye’nin KKTC’ye desteklerinin devam edeceğinin altını çizdi.

-“Ne kadar büyük bir projeye imza attık hep beraber görüyoruz”

Başbakan İrsen Küçük döneminde, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte asrın projesinin gerçekleştirildiğini vurgulayan Üstel, Anadolu’dan çıkan suyun Geçitköy Barajı’na gelmesinin bir ilk olduğunu söyledi. Kuraklığın devam ettiğine dikkat çeken Üstel, “Ne kadar büyük bir projeye imza attık, hep beraber görüyoruz” dedi.

İçme suyunu bütün köylere ulaştırdıklarını, şimdi ise tarıma geçtiklerini ifade eden Başbakan Üstel, Güzelyurt’un narenciye bahçelerini ve tarımsal topraklarını Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nden gelen suyla buluşturduklarını, projenin üçüncü etabının yılsonunda tamamlanacağını kaydetti.

-“Mesarya için de düğmeye basıldı”

Mesarya Ovası için de düğmeye basıldığını dile getiren Başbakan Üstel, ihalenin tamamlandığını ve çalışmaların son sürat yapıldığını belirterek, “En geç üç sene içerisinde bu proje de tamamlanacak” dedi. Üstel, buğday, arpa ekmekten büyük oranda vazgeçilerek, sulu tarıma geçileceğini söyledi.

“İstikrarsız kurulan hükümetlerden bugünlere geldik” diyen Başbakan Üstel, hükümet olarak Anavatan Türkiye ile en üst düzeyde ilişkiler kurduklarını ve ülkede istikrarı sağladıklarını vurguladı. Üstel, bir bir projeleri gerçekleştirdiklerini belirtti.

TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın büyük desteğiyle çağdaş bir havalimanının ülkeye kazandırıldığına dikkat çeken Üstel, henüz daha bir senesi dolmayan havalimanında yolcu giriş sayısında yüzde 40 oranında artış olduğunu kaydetti.

Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile yaptıkları iş birliği sonucunda Güzelyurt’a 15 bin tonluk soğuk hava deposu kazandırılacağını ifade eden Üstel, deponun, 2024 yılının narenciye mevsimine yetişmesi için son sürat çalışmaların devam ettiğini söyledi. Deponun, kendi ürettiği enerjiyle soğutma yapacağını belirten Üstel, en geç dört sene içerisinde projenin 40 bin tona tamamlanacağını ifade etti. Üstel, “Bu çok büyük bir proje, adım attık ve hayat buluyor” dedi.

-Mobil X-RAY Tarama Sistemi Girne Limanı’na da kazandırılacak

Gümrüklerde izdiham yaşandığını, gelen tırların günlerce beklediğini dile getiren Üstel, hem ekonominin önünün açılması hem de süratli ticaret için Mobil X-RAY Tarama Sistemi’ni bugün Gazimağusa Limanı’nda hizmete gireceğini kaydetti. Üstel, bir buçuk-iki ay içerisinde Girne Limanı’na da aynı cihazın kazandırılacağını belirterek, bagajların geçeceği X-Ray cihazlarını yenileyip, sınır kapılarının daha rahat çalışmasını sağlayacaklarını kaydetti.

-“Ercan Havalimanı’nı çağdaş bir havalimanı haline getirdik şimdi sıra limanlarımızda…”

“Ercan Havalimanı’nı çağdaş bir havalimanı haline getirdik şimdi sıra limanlarımızda… Limanlarımızı da çağdaş bir yapıya kavuşturacağız” diyen Başbakan Üstel, ülke ekonomisinin daha ileriye gitmesi için çalışmaların süreceğini vurguladı.

Üstel, Güney Kıbrıs’ın, KKTC’nin ekonomisini geriye götürmek, inşaatta ilerleyen hızı kesmek için müteahhitleri ve ev sahibi olan insanları sorgulamaya başladığına da dikkat çekti.

-“Bizim Filistin’den bir farkımız var, bizim Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti var”

Gazze’de yaşanan insanlık dramına değinen Başbakan Üstel, buna sadece TC Cumhurbaşkanı, hükümeti ve Türkiye halkının ses çıkardığını belirterek, “Dünyanın başka bir yerinden ses yok, nerede Avrupa Birliği, nerede Güvenlik Konseyi, hani asli göreviydi Birleşmiş Milletler’in?… Tıs yok” diye konuştu. Üstel, “Biz bunlara yabancı bir ülke değiliz, biz de bu eziyetlerden geçtik ama 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile özgürlüğümüze kavuştuk. Ama bizim Filistin’den bir farkımız var, bizim Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti var” vurgusu yaptı.

“Güney ne yaparsa yapsın, biz Anavatan ile ilişkilerimizi en üst düzeyde götürüyoruz ve halkımızın ne ihtiyacı varsa o destekleri alıyoruz, projeleri hayata geçiriyoruz” diyen Üstel, bundan 15 gün önce TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Ankara’da tarihin en büyük protokolünü imzaladıklarını söyledi. Üstel, 16 milyar TL’lik desteğin ülkedeki projelere, altyapıya harcanacağını belirtti.

TC Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yılmaz ve diğer yetkililere Kıbrıs Türk halkı adına teşekkür eden Üstel, Mobil X-RAY Tarama Sistemi’nin hayırlı olmasını diledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

TAE, bağcılığın geliştirilebilmesi amacıyla 6’sı yeni 12 sofralık üzüm çeşidini denemeye aldı

Published

on

By

Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü (TAE), bağcılığın geliştirilmesi amacıyla yeni üzüm çeşitleri ve teknikleri konusunda çalışmalar yapıyor. TAE, çalışmaları kapsamında 6’sı yeni olmak üzere 12 sofralık üzüm çeşidini denemeye aldı.

Çeşitler geleneksel talvar yerine, kademeli İtalyan talvarında denenecek. Yeni çeşit ve tekniklerden elde edilecek verim sonuçları ise eski çalışmalarla kıyaslanacak.

        2023’te bin 585 ton taze üzüm ithal edildi

TAE verilerine göre; 2023’te bağ ve talvar alanı 2 bin 200 dönüm, hasat ise 3 bin 132 ton olarak gerçekleşirken, Ticaret Dairesi’nin verilerine göre; 2023’te yıllık hasadın yaklaşık yarısına denk gelen bin 585 ton taze üzüm ithal edildi.

Çukurova Üniversitesi Bağcılık Öğretim Üyesi Profesör Doktor Semih Tangolar, Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Cem Karaca ve TAE bünyesinde 2002’den sonra bağcılıkla ilgili çalışmalar yürüten Ziraat Yüksek Mühendisi Doktor Yeşim Rehber Dikkaya yeni üzüm çeşitleri ve teknikler konusunda TAK muhabirinin sorularını yanıtlayarak, bilgiler verdi.

-Tangolar: “Kuraklığın artması nedeniyle bağcılığın yeni çeşitler ve yeni tekniklerle geliştirilmesi gerek”

Çukurova Üniversitesi Bağcılık Öğretim Üyesi Profesör Doktor Semih Tangolar, coğrafik konumuna bakıldığında Kıbrıs’ın bulunduğu kuşak açısından bağcılık için ideal yerlerden biri olduğunu söyledi.

Çeşitleri, kullanılan teknikler (Talvar), tüketim şekilleri nedeniyle üzümün Kıbrıs için önemli bir ürün olduğuna işaret eden Tangolar,  “Kıbrıs için bağcılığı tarımsal üretim yelpazesinden çıkaramazsın, bağcılığın daha da modernize edilmesi gerekiyor” dedi.

Asmanın tuzlu toprak ve kuraklığa en dayanıklı bitkilerden biri olduğunu, bu nedenle az suyla çok ürün elde edilebileceğini anlatan Tangolar, özellikle sofralık bağların baharda sulanması gerektiğini, şaraplık bağlarda sulamanın gerekli görülmediğine işaret etti.

Avrupa ülkelerinde dekar başına 700 kilo üzerinde verim elde edilen bağlardaki üzümlerin şaraplık olarak tercih edilmediğini ifade eden Tangolar, söz konusu bağlarda şeker ve asit dengesinin arzu edilen oranda çıkmadığını söyledi.

“Kuraklığın gün geçtikçe artması nedeniyle bağcılığın hem yeni çeşitler hem de yeni tekniklerle geliştirilmesi gerekiyor” diyen Tangolar, örtü altı topraksız kültür tekniğinin de (su ve gübrenin etkin kullanıldığı bir teknik) bağcılık için yeni olduğunu, İspanya ve İtalya’da bu uygulanmaya başladığını aktardı.

-1.5 ay erken hasat.. İtalyan talvarı iki kademeli, üzümlerin altta, sürgün ve yaprakların çoğunun üst katta

Bu yöntemle 1-1.5 ay erken verim alındığını kaydeden Tangolar, 32 litrelik saksılarda örtü altı yetiştirilen asmalardan 5 kilo ürün, yani dekar (1000 metre kare) başına 5-6 ton ürün alındığını anlattı.

Bu yöntemde hastalıkla mücadelenin de daha az olduğunu, bunun maliyeti düşürdüğünü kaydeden Tangolar, “Tuzluluk sorunu yok, kuraklıkla işin yok, toprak kökenli hastalık yok bu yenilikçi bir yaklaşım” dedi.

İtalyan talvarının da yeni bir teknik olacağını, çalışmaya dahil edilen çeşitlerin İtalyan talvarında (Tendon talvar) veriminin gözlemleneceğini ifade eden Tangolar, İtalyan talvarının Kıbrıs’taki talvara göre farkını anlattı. Tangolar, İtalyan talvarının iki kademeli olduğunu ve üzümlerin altta, sürgün ve yaprakların çoğunun üst katta geliştiğini kaydetti.

-Yüzde 25-30 daha fazla verim

Tangolar, İtalya’da yapılan denemelerde İtalyan talvarlarından yüzde 25-30 daha çok verim alındığına da işaret etti.

İtalyan talvarında ilaçlamanın ve hasadın çok daha kolay, ürün yanmasının daha az, kalite için salkım seyreltmenin de daha kolay olduğunu ifade eden Tangolar, denemeye alınan bazı çeşitlerin İtalyan talvarındaki verimine de bakacaklarını belirtti.

Tangolar ayrıca, yerli çeşitlerin kuraklığa dayanıklılarını tespiti için de yeni bir çalışma planladıklarını paylaştı.

-Karaca: “Aroma açısından bağcılıkta iklimimizin verdiği avantajlar var”

Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Cem Karaca da, Kıbrıs Türk kültüründe olan üzüm üretiminin talepleri karşılanmada yetersiz kalması nedeniyle, bağcılık üzere çeşit deneme araştırması yapılması kararı alındığını anlattı.

Karaca, son zamanlarda tesis sahipleri tarafından üretilen şarapların tattırılmasıyla öne çıkan butik otelciliğin gelişmekte olmasının da bu kararı almada etken olduğunu ifade etti.

Ülkeye en uygun çeşitleri belirlemek adına, “Çeşit adaptasyon” çalışmasının ilkinin 2000’li yıllarda yapıldığını, bu denemelerde 15 şaraplık çeşit denendiğini anlatan Karaca, “Aroma açısından bağcılıkta iklimimizin verdiği avantajlar var. Burada üretilen şarap gerekse sucuk veya diğer ürünlerin aroma açısından kendine özgü bir karakteri var. Bağcılığa KKTC’de alternatif bir üretim değil asli üretim olarak bakıyoruz” dedi.

TAE bünyesinde 2002’den sonra bağcılıkla ilgili çalışmalar yürüten Ziraat Yüksek Mühendisi Doktor Yeşim Rehber Dikkaya da, çalışmaya eski çalışmada öne çıkan 6 çeşit ve 6 yeni çeşidi dahil ettiklerini, bunları İtalyan talvarında denemeye aldıklarını ifade etti.

Dikkaya, İtalyan talvarından elde edilecek verimleri, eski çalışmalardan elde ettikleri verilerle kıyaslayacaklarını belirterek, çalışmanın sonuçlarının 2 yıl sonra çıkmasını beklediklerini söyledi.

Dikkaya, çalışmaya var olan çeşitlerden verigonun da dahil edildiğini, yeni çeşitlerin de “İsa, Exalta, Early Swift, Michael Palyari, Red Clod” olduğunu anlattı.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Bayar: Denktaş ile ilgili çirkin saldırı asla affedilemez

Published

on

By

 

 

TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Celal Bayar, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş ile ilgili çirkin saldırının asla affedilemez olduğunu vurguladı.

Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’la ilgili asılsız iddiaların yer aldığı kitabı ve yazarını sert çekilde eleştiren Bayar şu açıklamalarda bulundu:

“TMT’nin kurulmasında fedakarca büyük katkıları olan ve bugün Kıbrıs’ta Türklük TMT sayesinde varlığını korurken, TMT’nin kurucularından, KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a ‘Dümbük’ isimli ucube kitabıyla saldıran, ordudan atılmış eski GKK’lığı subaylarından İlker Özkunt’u kitabındaki seviyesiz, saygısız nankörce saldırılarından dolayı Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği olarak şiddetle kınıyoruz. Bizler Kıbrıslı Türkler olarak, Rauf Raif Denktaş’ın fikirlerinin taşıyıcısı ve bekçileriyiz. Bizim için böylesine değerli bir devlet adamımıza çirkince saldırı asla affedilemez ve bu şahsın devletimizin açacağı dava ile mutlaka cezalandırılması gerektiğine inanıyor ve devlet yetkililerinin bunu yapacağına yürekten inanıyoruz ve bekliyoruz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Öztürkler, Denktaş ile ilgili asılsız iddialar içeren kitabı kınadı

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a yönelik,hiçbir somut temele dayanmayan çirkin iddiaların yer aldığı kitabı esefle kınadığını belirtti.

Öztürkler açıklamasında, “Bir milletin özgürlük ve egemenlik davasına adanmış bir ömrün sahibi olan, Kıbrıs Türk halkının tarihi mücadelesine önderlik eden  Sayın Denktaş’a yönelik kitapta yer alan iddialar, sadece şahsına değil; onun temsil ettiği  mücadeleyi ve halkımızın hafızasına da zarar vermektedir.” ifadelerini kullandı.

Kurucu Cumhurbaşkanı’nın sadece bir devlet adamı değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık ve onur mücadelesinin simgesi ve Türklük dünyasına da adını altın harflerle yazdıran bir lider olduğunu vurgulyaan Öztürkler, şu ifadeleri kullandı:

“Hayatını halkına, davasına ve devlete adamış bir liderin ardından, yıllar sonra böylesi ucuz ve seviyesiz iddialarla gündeme getirilmesi, hiçbir şekilde kabul edilemez. Halkımızı, milli değerlerimize ve tarihimize sahip çıkmaya, bu tür sorumsuz yaklaşımlara karşı daha da kenetlenmeye çağırıyorum.”

Devamını Oku

Trending

Reklam