Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Bazı şoför okulları, ehliyet sınavı randevularında onlıne sisteme geçilmesi talebiyle eylem yaptı

Published

on

Bazı şoför okulları, ehliyet sınavı randevularında online sisteme geçilmesi talebiyle Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı önünde eylem yaptı.

Lefkoşa’da Sürüş Ehliyeti Müfettişliği önünde saat 10.00’da bir araya gelen şoför okulu sahipleri, araçlarıyla birlikte bakanlık önüne gitti.

Bakanlığın ehliyet sınavı randevularını manuel sisteme geçirmesiyle mağdur olduklarını savunan okul yöneticileri, talepleri karşılanana kadar Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı önünde eylemlerine devam edeceklerini açıkladı.

Eyleme destek veren bir şoför okulu öğrencisi ise, çok uzun zamandır ehliyet sınavına girmek için beklediğini ancak bir türlü sınav tarihi verilmediği için motorunu ehliyetsiz sürmeye kalkıştığını ve polis tarafından cezalandırıldığını ifade etti.

Bakanlık önünde ortak basın açıklamasını okuyan şoför okulu yetkilisi Cihan Aksertel, Trafik Dairesi’nin başlatmış olduğu manuel randevu sisteminden dolayı, 15 Kasım’dan beri öğrenci ehliyeti alan öğrencilerin direksiyon sınavına giremediğini belirtti.

Aksertel, bu sistem, öğrencisi fazla olan okullara rant sağlarken, öğrencisi az olanları batırdığını savundu.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na taleplerini içeren bir yazı ilettiklerini ancak yanıt alamadıklarını belirten Aksertel, “Direksiyon sınavınaa girecek öğrencilerin eski veya yeni olmasına bakılmaksızın şoför okulu hazır olan öğrencileri direksiyon sınavına koyabilmeli. 65 yaşından sonra da sağlık kurulu raporuyla isteyen herkes eğitmenlik yapabilmeli. Özel sektöre kısıtlama getirilmemeli” dedi.

Aksertel, öğrencilerinden para aldıklarını ancak sistemden dolayı sınav tarihlerini söyleyemediklerini, bundan dolayı da öğrencileriyle aralarından sorunlar yaşadıklarını belirterek, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı ve Trafik Dairesi Müdürü’ne sorunlarının çözümü için çağrıda bulundu.

Eylem kararına 31 tane şoför okulunun destek belirttiğini ancak bugün sabah bu okulların bazılarının gelmekten vazgeçtiklerini de kaydeden Aksertel, “Burada bulunan arkadaşlarıma tehditlere, yalanlara boyun eğmedikleri ve cesaretlerinden dolayı teşekkür ederim” dedi.

Diğer şoför okulu sahipleri de söz alarak, sıkıntılarını anlattı. Sevinç Yetkiner, ekmek parası için orada olduklarını vurgulayarak, “Başka ülkelerde devlet destek verir, bizim ülkede köstek oluyor” şeklinde konuştu. Öğrencilerine durumu izah edemediklerinden yakınan Yetkiner, “Artık kapalı kapılar ardından değil, basının önüne çıkıp açıklama yapsınlar. Bizi öğrencilerimizle yüz göz etmesinler. Öğrenciler de bilsin ne olduğunu” dedi.

Barış Demirkıran ise, mevcut sistemle haftada 2 yeni sınav koyabileceklerini, 150 öğrencisi olan bir okul için, bunun 2 buçuk seneyi bulacağını söyledi. “Siyaseti karıştırmayın” çağrısında bulunan Demirkıran, bugün toplanma yerinden bakanlığa gelene kadar 4 şoför okulunun eylemden vazgeçtiğini, okulların siyasi baskı altında olduğunu öne sürdü.

Osman Ulubatlı, sosyal devlet anlayışında olan devletlerin zor durumda olan özel sektör çalışanına yardım ettiğini ancak bu ülkede sadece partililerine yardım eden bir anlayışın olduğunu söyledi. Yaşadıkları durumu bir örnekle açıklayan Ulubatlı, “Düşünün, ülkedeki 2 büyük süpermarketin elinde stokları var ve tarihleri geçiyor diye, bu süpermarketler mallarını tüketene kadar bölgedeki diğer marketler kapatılıyor. Aynı durumdayız” dedi. Ulubatlı, yaşananların sebebinin müfettiş eksikliği olduğunu ileri sürerek, ülkede sadece 6 tane müfettiş olduğunu, devletin bu eksikliğinden dolayı okullara yüklenildiğini söyledi.

Mustafa Alsancak, 65 yaşını geçip mesleğe devam etmeye çalıştığı için suçlu sayıldığını belirterek, tüzükte yer alan bu maddenin kaldırılması gerektiğini, sağlık kurulundan sağlıklı olduğuna dair rapor alabildiği takdirde mesleğine devam etmesine izin verilmesi gerektiğini söyledi.

Özel sektörde böyle bir yaş sınırlılığının olmaması gerektiğini kaydeden Alsancak, 80 yaşında kişilerin başbakan veya cumhurbaşkanı olup ülkeyi yönetebildiğini söyledi. Alsancak, “Yaşlandığınız için suçlu sayıldığınız başka hangi ülke var’” diye sordu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Hristodulidis: “Tatar’ın izlediği taktik Kıbrıs sorununun çözüm sürecine yardımcı olmuyor”

Published

on

By

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın toplantılarda ve genel olarak Kıbrıs sorununda izlediği “yavaş yavaş” taktiğinin Kıbrıs sorununun çözüm sürecine yardımcı olmadığını kaydetti.

Hristodulidis, geçiş kapılarıyla ilgili önerisine, Pile’yle ilgili anlaşmanın uygulamaya gireceğiyle ilgili bugün açıklama yapılması ve Haspolat’taki atık su arıtma tesisi konularında Tatar’dan olumsuz yanıt aldığını belirtti.

Bugün ilerleme sağlanan tek konunun çevre konusu olduğunu ifade eden Hristodulidis, 15’i Güney Kıbrıs’ta, 15’i KKTC’de olmak üzere toplam 30 mezarlığın temizlenerek restore edilmesi konusunda anlaşmaya varıldığını söyledi.

Hristodulidis, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart’ın ev sahipliğinde bugün, ara bölgede yapılan liderler görüşmesinin ardından basına açıklamalarda bulundu.

Kıbrıs sorunu için gösterilen çabaların devam edeceğini kaydeden Hristodulidis, Rum Hükümeti’nin uluslararası toplumun müzakerelerin yeniden başlamasına daha fazla müdahil olması için aldığı inisiyatife işaret etti.

“Philenews” haber sitesinde, Liderler görüşmesinin yarısının, Tatar’ın KKTC’deki Rum mallarının “gasp edildiği” iddialarını tartışmasıyla ve “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını savunmasını protesto etmesiyle” geçtiği öne sürüldü.

Haberde, Tatar’ın hem görüşme sırasında hem de Ledra Palace Otel’den ayrılırken, Stewart’tan bu protestosunu BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e iletmesini istediği de iddia edildi.

Hristodulidis, Tatar’ın protestosuyla ilgili olarak da şunları kaydetti:

“Öncelikle 15 Ekim’de New York’ta Genel Sekreter ile görüştüğümüz sırada, Tatar bu konuyu dile getirdi ve Genel Sekreter de hiçbir demokratik ülkede yürütme erkinin yargıya müdahale etmediğini söyledi. Ben de bunu tekrarladım.

Tatar’a Kıbrıs’ın bölgede en sıkı ilişkiler içerisinde olduğu ülkelerden birinin İsrail olduğunu ve benim de dün orada olduğumu anlattım. İsrail Cumhurbaşkanlığı önünde Aykut’un (Simon Mistriel Aykut) akrabaları ve iş birliği içinde olduğu kişiler tarafından protesto eylemi yapıldı. Onlara cevabım netti: Biz demokratik bir ülkeyiz ve yargıya müdahale etmeyiz.”.

Devamını Oku

Dünya

Hristodulidis: “Tatar’ın izlediği taktik Kıbrıs sorununun çözüm sürecine yardımcı olmuyor”

Published

on

By

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın toplantılarda ve genel olarak Kıbrıs sorununda izlediği “yavaş yavaş” taktiğinin Kıbrıs sorununun çözüm sürecine yardımcı olmadığını kaydetti.

Hristodulidis, geçiş kapılarıyla ilgili önerisine, Pile’yle ilgili anlaşmanın uygulamaya gireceğiyle ilgili bugün açıklama yapılması ve Haspolat’taki atık su arıtma tesisi konularında Tatar’dan olumsuz yanıt aldığını belirtti.

Bugün ilerleme sağlanan tek konunun çevre konusu olduğunu ifade eden Hristodulidis, 15’i Güney Kıbrıs’ta, 15’i KKTC’de olmak üzere toplam 30 mezarlığın temizlenerek restore edilmesi konusunda anlaşmaya varıldığını söyledi.

Hristodulidis, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart’ın ev sahipliğinde bugün, ara bölgede yapılan liderler görüşmesinin ardından basına açıklamalarda bulundu.

Kıbrıs sorunu için gösterilen çabaların devam edeceğini kaydeden Hristodulidis, Rum Hükümeti’nin uluslararası toplumun müzakerelerin yeniden başlamasına daha fazla müdahil olması için aldığı inisiyatife işaret etti.

“Philenews” haber sitesinde, Liderler görüşmesinin yarısının, Tatar’ın KKTC’deki Rum mallarının “gasp edildiği” iddialarını tartışmasıyla ve “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını savunmasını protesto etmesiyle” geçtiği öne sürüldü.

Haberde, Tatar’ın hem görüşme sırasında hem de Ledra Palace Otel’den ayrılırken, Stewart’tan bu protestosunu BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e iletmesini istediği de iddia edildi.

Hristodulidis, Tatar’ın protestosuyla ilgili olarak da şunları kaydetti:

“Öncelikle 15 Ekim’de New York’ta Genel Sekreter ile görüştüğümüz sırada, Tatar bu konuyu dile getirdi ve Genel Sekreter de hiçbir demokratik ülkede yürütme erkinin yargıya müdahale etmediğini söyledi. Ben de bunu tekrarladım.

Tatar’a Kıbrıs’ın bölgede en sıkı ilişkiler içerisinde olduğu ülkelerden birinin İsrail olduğunu ve benim de dün orada olduğumu anlattım. İsrail Cumhurbaşkanlığı önünde Aykut’un (Simon Mistriel Aykut) akrabaları ve iş birliği içinde olduğu kişiler tarafından protesto eylemi yapıldı. Onlara cevabım netti: Biz demokratik bir ülkeyiz ve yargıya müdahale etmeyiz.”.

Devamını Oku

Dünya

Hristodulidis İsrail ziyaretinde Aykut destekçilerinin protestosuyla karşılaştı

Published

on

By

Resmi bir ziyaret için İsrail’e giden Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, KKTC’deki Rum mallarını “gasp ettiği” iddiasıyla Güney Kıbrıs’ta tutuklu yargılanan İsrailli iş adamı Simon Mistriel Aykut’un destekçileri tarafından protestoyla karşılandı.

“Philenews” haber sitesinde yer alan habere göre Rum Hükümet Sözcü Vekili Yannis Andoniu, sosyal medya hesabından yaptığı kısa açıklamada, Hristodulidis’in İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ile görüşmek için Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na gittiğinde, Aykut’un destekçilerinin protestosuyla karşılaştığını belirtti.

Hristodulidis protestolar eşliğinde Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na girerek Herzog ile görüştü.

Hristodulidis’e İsrail ziyaretinde Dışişleri Bakanı Konstandinos Kombos, Enerji Bakanı Yorgos Papanastasiu, Avrupa Konuları Müsteşarı Marilena Rauna, Hükümet Sözcü Vekili Yannis Andoniu, Milli Güvenlik Danışmanı Tasos Conis ve bazı diğer hükümet yetkilileri eşlik ediyor.

Devamını Oku

Trending

Reklam