Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Benter TMK’nın Evkaf’ın Maraş bölgesindeki taşınmaz bir mülke ilişkin davaya taraf olmasına izin veren kararını takdirle karşılıyoruz

Published

on

 

Evkaf Genel Müdürü İbrahim Benter, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun  (TMK) Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin (Evkaf), Maraş bölgesindeki taşınmaz bir mülke ilişkin davaya taraf olmasına izin veren kararını takdirle karşıladığını açıkladı.

Benter ilgili kararı, Kıbrıs Türk Halkı’nın tarihi mülkiyet haklarını korumada önemli bir adım olarak değerlendirdi.
Evkaf tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, TMK’ya Kıbrıslı Rum bir davacı tarafından getirilen dava ile Evkaf, ilk defa bir davaya ihtilaf yoluyla ilgili taraf olarak katılmış oldu.

TMK’nın 28 Ocak Cuma günü yaptığı açıklamaya istinaden Benter, “Evkafın bu davadaki ilgisini tanıyan ve davaya taraf olmamıza izin veren Taşınmaz Mal Komisyonu’nun, vermiş olduğu bu önemli ve makul kararı takdirle karşılıyoruz. Bu kararı, tarihi mülkiyet haklarımızı korumada önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz” dedi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi hükümleri gereğince kurulan TMK’nın Temmuz 1974 öncesi Kuzey Kıbrıs’ta arazisi olan Kıbrıslı Rumların mülkiyet taleplerini değerlendirme amacıyla kurulduğunu kaydeden Benter, “2020 yılında Evkaf, idaresini üstlendiği Abdullah Paşa Vakfı adına, 1732/2011 numaralı davaya taraf olmak için TMK’ya başvurmuştu. Ama Kıbrıslı Rum davacı, Evkafın davaya taraf olmasına itiraz etti ve hukuki ihtilaf doğdu. Lehte ve aleyhte argümanları dinledikten sonra TMK, Evkaf’ın bu davaya katılmak için meşru sebepleri olduğuna kanaat getirerek başvuruyu kabul etti” ifadelerini kullandı.

Cuma günkü TMK kararıyla, Kuzey Kıbrıs’ta Kıbrıs Rumların mülkiyet talebine ilişkin bir davaya Evkaf’ın katılması için ilk defa ihtilafa gerek duyulmuş olduğunu belirten Benter, Evkaf’ın  uluslararası olarak tanınan bir kurum olan TMK’daki önceki davalara, davacıların rızasıyla katıldığını kaydetti.

Benter açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Evkaf Maraş’taki arazilerin %100’ının yasal sahibi olduğunu ve Kıbrıs Britanya koloni yönetimi altındayken (1878-1960), varlıklarının hukuksuz bir biçimde şahıslara ve kurum ve kuruluşlara devredildiğini savunuyor.  Evkafın tabii olduğu yasalara ve Britanya’nın da imzacı olduğu uluslararası anlaşmalara göre, Evkaf’ın varlıkları satılamaz veya devredilemez”.

Evkaf’ın  bir hayır kurumu ve Kıbrıs’ın en eski kurumlarından birisi olduğunu kaydeden Benter Evkafla ilgili şu bilgileri verdi:
“Sultan II. Selim’in talimatıyla 1571 yılında, Müslümanların yaptığı bağışları ve etnik köken, din, dil veya cinsiyet gözetmeksizin tüm Kıbrıslı vatandaşların yararına yapılan işleri yönetmek için kuruldu.

Geleneksel olarak Kıbrıs’taki Müslümanlar, arazilerini veya paralarını Evkaf’a veya bir vakfa miras olarak bırakıp Evkaf’tan kendi adlarına idare etmesini istiyorlar. Bu vakıflardan birisi Abdullah Paşa Vakfı’dır. Vakfın Maraş mülklerinin kira gelirleri ile yerel öğretmenlerin maaşları, çocukların okul ve kıyafet masrafları, sağlık hizmetleri, dul ve yetimlere yardım, fakir genç kızlara çeyiz, camilerin bakım ve onarımı gibi birçok hayır işi görülmekteydi”.
450. yılını kutlayan Evkaf’ın, önemli Türk ve Müslüman geleneklerinden olan hayır işi ve iyiliği sürdürmeye devam ettiğini vurgulayan Benter, merkezi Lefkoşa’da bulunan kurumun, 2200’den fazla vakfı idare ettiğini, ve gelirleri Kıbrıs’ta her tür insana yardım etmek için kullandığını anlattı. Benter “Eğitim, sağlık, fakirlere yardım, çevreyi koruma, hayvan refahı, dini yapıların ve tüm inançlardan insanların mezarlıklarının muhafaza edilmesi gibi birçok alanda yardım yapıyor” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

İsrail, İran’ın batısına yeni bir saldırı başlattığını duyurdu

Published

on

By

ABD saldırısının ardından İran füzeleri Tel Aviv ve Hayfa’yı hedef alırken, İsrail ordusu da İran’a saldırı başlattı.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, İran’ın füze fırlatma rampalarına saldırı düzenlendiği belirtildi.

İsrail Hava Kuvvetlerinin İran’ın batısındaki “askeri hedeflere” bir dizi saldırı başlattığı aktarılan açıklamada, İran’dan İsrail’e füze fırlatılan rampalara ve İran askerlerine de kısa süre önce saldırı düzenlendiği öne sürüldü.

ABD Başkanı Donald Trump, İran’da Fordo, Natanz ve İsfahan olmak üzere üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlediklerini açıklamıştı.

İsrail’de 07.30 civarında İran’dan ateşlenen füzelerin tespit edildiği açıklanmış ve alarmlar devreye girmişti.

İsrail acil yardım servisi Kızıl Davut Yıldızı, doğrudan ve şarapnel isabeti nedeniyle 10 ihbar aldıklarını bildirmiş, füzelerin Hayfa ve Tel Aviv’i hedef aldığı kaydedilmişti.

Devamını Oku

Dünya

İran, ABD’nin saldırısı nedeniyle BM Güvenlik Konseyinden “acil oturum” talep etti

Published

on

By

ran’ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Amir Said İravani, ABD’nin İran’a saldırısının “incelenmesi ve kınanması” gerekçesiyle BM Güvenlik Konseyinden (BMGK) “acil oturum” talep etti.

CNN’in haberine göre, İravani, BMGK’ye gönderdiği mektupta, ABD’nin İran’a saldırısının, “bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliğe karşı ciddi tehdit” teşkil ettiğini belirtti.

Saldırıların, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (UAEA) “gözetimi altında gerçekleştiğini” savunan İravani, ABD’nin saldırısının BM Şartı’nı ve Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşmasını ihlal ettiğini vurguladı.

İravani, “bu yasa dışı eylemin incelenmesi, kınanması için gerekli tedbirlerin alınması ve sorumluların cezasız kalmamasının sağlanması” için acil oturum yapılması çağrısında bulundu.

ABD Başkanı Donald Trump, İran’da Fordo, Natanz ve İsfahan olmak üzere üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlediklerini açıklamıştı.

Devamını Oku

Dünya

BM yetkilileri İstanbul’daki İİT Dışişleri Bakanları Konseyi 51. Oturumu’nda konuştu

Published

on

By

Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri, İstanbul’daki İslam İşbirliği teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları Konseyi 51. Oturumu’nda, İslamofobi ile İsrail’in Filistin ve İran’a yönelik saldırılarına değindi.

“Dönüşen Dünyada İslam İşbirliği Teşkilatı” temasıyla düzenlenen İİT Dışişleri Bakanları Konseyi 51. Oturumu’nun ilk günü Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen programla başladı.

BM Medeniyetler İttifakı Yüksek Temsilcisi ve BM İslamofobi ile Mücadele Özel Temsilcisi Miguel Angel Moratinos, buradaki konuşmasında, “İslamofobi sadece bir ön yargı konusu değil bu insan haklarının ihlali demek, aynı zamanda sosyal bütünlüğe bir tehdit ve Birleşmiş Milletler Şartı ilkelerinin ihlal edilmesi demek.” ifadesini kullandı.

İslamofobinin birçok ülkede yaygın sorun olduğuna dikkati çeken Moratinos, bunun her zaman şiddet şeklinde değil bazen dışlayıcı tutumlar şeklinde de ortaya çıktığını belirtti.

Moratinos, Müslüman kadınların başörtüleri nedeniyle işe alınmadığını, Müslüman çocukların ise isimleri dolayısıyla okullarda zorbalığa maruz kaldığını aktardı.

“Müslümanlık karşıtı söylemler çevrimiçi platformlarda yayılıyor ve algoritmalar da bunu destekliyor. Dijital platformlar aslında bir aşamada özgürlükler alanı olarak sayılırken, şimdi nefret söyleminin yansıdığı bir alan.” diyen Moratinos, İslamofobinin küresel bir problem olduğu için çözümün de küresel olması gerektiğini kaydetti.

Moratinos, BM’deki çalışmalarına işaret ederek “Buradaki çalışmalarımız herhangi bir dinle sınırlı değil, insanların insan haklarını kullanarak dinlerini herhangi bir korku olmadan icra edebilmelerini savunuyor. Özel temsilci olarak İslam İşbirliği Teşkilatı ve Devletleri ile yakın bir işbirliği gerçekleştirmeyi ümit ediyorum.” şeklinde konuştu.

İslamofobiyle mücadelenin sadece Müslümanlar için değil küresel bir çalışma olması gerektiğine işaret eden Moratinos, “Bunun arkasında siyasi bir irade, ahlaki bir cesaret ve sürdürülebilir çok taraflı işbirliği olmalı.” dedi.

Moratinos, 2026’da New York’taki BM Merkezi’nde 14 Mart İslamofobiyle Mücadele Günü’nde üst düzey bir toplantı düzenlemeyi planladığını ifade etti.

– “Filistinliler insanlık dışı bir muameleye tabi tutuluyor”

BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini, Gazze’de 2 milyon kişinin açlığa sürüklendiğine işaret ederek, “Yeni kurulan sözde yardım mekanizması aslında zaten umutsuz olan insanları daha da küçük düşürüyor ve umutlarını yerle bir ediyor. Aslında daha fazla hayata mal oluyor. Filistinliler insanlık dışı bir muameleye tabi tutuluyor.” dedi.

Filistin’deki durumu “20 aylık bir felaketin cezasızlığın ve eylemsizliğin geldiği zirve nokta” şeklinde tanımlayan Lazzarini, “Altyapı yerle bir ediliyor ki Filistinliler yaşadıkları topraklara geri dönemesin. Buradaki ilhak kararlı bir şekilde sürdürülüyor.” diye konuştu.

UNRWA’nın bölgedeki çatışmanın hedeflerinden biri olduğunu kaydeden Lazzarini, “En az 300 kişi, personelimiz ve aileleri hayatını kaybetti.” ifadesini kullandı.

– “UNRWA her gün 50 binden fazla tıbbi muayene gerçekleştiriyor”​​​​​​​

Lazzarini, her şeye rağmen UNRWA’nın faaliyetlerinin devam ettiğine değinerek, “UNRWA her gün 50 binden fazla tıbbi muayene gerçekleştiriyor. Yine sığınaklar, içilebilir su sağlanması konusunda faaliyetlerimiz devam ediyor.” dedi.

UNRWA’nın mali durumunun son derece zorlu bir aşamaya geldiğine ve ilave fon olmaksızın bölgede operasyonlarına devam etmekte zorlanacağına değinen Lazzarini, “İslam İşbirliği Teşkilatı’na çağrıda bulunmak istiyorum, yine aynı şekilde üye devletlerine de; Siyasi ve mali olarak Filistinli sığınmacıların en temel hizmetlere ulaşabilmesi için sizlerden eyleme geçmenizi rica etmek istiyorum, milyonlarca kişinin hayatı, kaderi sizlerin elinde.” şeklinde konuştu.

– “Diplomasi kalıcı barışın tesis edilmesindeki en önemli araç”

BM Genel Sekreter Yardımcısı ve Orta Doğu, Asya ve Pasifik’ten sorumlu yetkilisi Khaled Khiari de misafirperverliğinden dolayı Türkiye hükümetine teşekkürlerini sundu.

Khiari, İstanbul’u binlerce yıl boyunca fikir alışverişlerinin yapıldığı çok önemli bir merkez olarak nitelendirerek, “Bugün de burada diyaloğu, barışı ve hoşgörüyü tesis etmek için tekrar buluştuk.” dedi.

BM ve İİT’nin ilişkilerinin gelişmeye devam ettiğini belirten Khiari, dünyanın bugünlerde uluslararası diplomasiye her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğunu söyledi.

Khiari, İsrail’in İran’a saldırılarıyla başlayan çatışmanın tırmanmaya devam ettiğini, her iki tarafın da bu çatışmalarda önemli kayıplar verdiğini aktardı.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in söz konusu iki ülke arasındaki çatışmaların bir an önce sonlandırılması ve bu gerilimin azaltılması için çağrıda bulunduğunu hatırlatan Khiari, “diplomasi kalıcı barışın tesis edilmesindeki en önemli araç” vurgusu yaptı.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam