Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Çevre ve tabip örgütlerinden Güngör Katı Atık Tesisi’ndeki yangına ilişkin açıklama

Published

on

Çevre ve sivil toplum örgütleri, hekimler ile tabip birlikleri, Güngör’de faaliyet gösteren katı atık depolama alanından yayılan yoğun duman ve kötü kokuların bir kez daha halkı zehirler boyuta ulaştığını ve bunun toplum sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu bildirdi.

Yapılan ortak açıklamada, sorunun artık kronikleşmiş, çevreye ve insan sağlığına zararları göz ardı edilen bir halk sağlığı krizine dönüştüğü vurgulandı.

Açıklamada, Güngör’de çıkan dumanın içerisinde; ağır metal, dioksin, furanlar, karbon monoksit, partikül madde ve daha birçok toksik bileşenin yer alabileceğine dikkat çekilerek, bu maddelerin, yalnızca kısa vadede göz yanması, boğaz tahrişi, baş ağrısı gibi semptomlara yol açmakla kalmadığı; uzun vadede solunum yolu hastalıkları, kalp-damar hastalıkları, bağışıklık sistemi baskılanması ve bazı kanser türleriyle ilişkili olduğuna dikkat çekildi.

 Özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalıkları olan bireylerin bu durumdan daha fazla etkilendikleri kaydedilen açıklamada, konunun toplumsal bir sağlık sorunu olduğu ve sağlıklı çevrenin, anayasal bir hak olduğu hatırlatıldı.

-“Yetkililere açık çağrımızdır…”

Yetkililere önlem alma çağrısında bulunulan açıklamada şunlara yer verildi:

“Güngör Katı Atık Depolama Alanı’ndaki yangın riski ve duman yayılımı derhal bilimsel yöntemlerle kontrol altına alınmalı, halk sağlığını tehdit eden bu ortamın yaratılmasına yol açan ihmal ve sorumsuzluklar kamuoyu önünde açıklanmalı, hükümet etmeye çalışanlar hesap vermelidir.

Bu bölgede yaşayan bireyler için düzenli sağlık taramaları yapılmalı, uzun vadede çevre ve halk sağlığını koruyacak sürdürülebilir atık yönetim politikaları acilen hayata geçirilmelidir.

Sağlık, sadece hastanelerde değil; havada, suda, toprakta korunur. Bu memleketin havasını da insanını da korumak hepimizin sorumluluğudur.”

Açıklamada imzası olan kuruluşlar şöyle: Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği, Kıbrıs Türk Tabipleri Odası, Kıbrıs Türk Diş Tabipleri Odası, Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası (Tıp iş), Serbest Çalışan Hekimler Birliği, Şehir Plancıları Odası, Bio-Der, Yeşil Barış Hareketi, Evrensel Hasta Hakları Derneği, Lefke Tanıtma ve Çevre Derneği, KEMA Vakfı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

15. Lefke Ceviz Festivali başladı

Published

on

By

Ceviz ürününü tanıtmak ve ekonomik değerini artırmak amacıyla her yıl olduğu gibi bu yıl da Lefke Ceviz Festivali düzenlendi.
Lefke Belediyesi ile Lefke Turizm Derneği işbirliğiyle, düzenlenen 15. Lefke Ceviz Festivali kortejle başladı.

Ardından festivalin açılış kurdelesi 1972, 2014 ve 2025 Kıbrıs Türk Futbol federasyonu Daikin Kıbrıs Kupası Federasyon Şampiyonu Lefke Türk Spor Kulübü futbolcuları tarafından kesildi.

Festivalde daha sonra açılış konuşmaları gerçekleştirildi.

Lefke Türk Spor Kulübü Futbolcuları adına konuşan eski futbolcu Şükrü Hasan, 53 yıl sonra federasyon kupasının yeniden Lefke’ye gelmesinden gururlandıklarını söyledi.

Lefke Turizm Derneği Başkanı Hasan Karlıtaş da festivallerin bölge için önemine işaret etti.
Karlıtaş, amaçlarının Kıbrıs Kültürünün tanıtımına ve geleceğe taşınmasına katkı koymak ve bölgeye ekonomik fayda sağlamak olduğunu belirterek, festivale olan ilginin her geçen yıl daha da artmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Lefke Belediye Başkanı Aziz Kaya da ceviz festivalini daha da geliştirmeyi hedeflediklerini ifade etti. Kaya, Cittaslow ağına üye Lefke için geleneksel üretimin devam etmesinin büyük önem taşıdığını kaydederek, ürüne ekonomik değer katmak ve geleneksel üretimi devam ettirebilmek için bu tip festivalleri de sürdüreceklerini ifade etti.

Konuşmaların ardından Lefke Belediyesi Halk Dansları Ekibi ve bölge okullarından dans grubu ekipleri gösteri gerçekleştirdi.
Festivalde, ceviz ve ceviz ürünlerinin yanısıra Kıbrıs kültürüne ait yiyecek içecek ve el işleri de satışa sunuldu.

Festival kapsamında ayrıca Lefke Belediyesi El Emeği Göz Nuru el işi sergisi, Nesrin Anı resim sergisi, Dr Kenan Arifoğlu’nun klasik bisikletler sergisi, Mustafa Şenal’ın karma fotoğraf sergisi ile Lefke Gazi Lisesi yıl sonu sergisi ziyarete açıldı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Uluçam: Arıtılmış atık suyun hayvancılık için kullanılması elzemdir

Published

on

By

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Erkut Uluçam, sürdürülebilir hayvancılık sektörü için arıtılmış atık suyun yem bitkisi üretimine ayrılması gerektiğini söyledi.

Uluçam, her yıl ithal edilen 40 bin ton sap samanın ülkede üretilebileceğini söyledi.

Güzelyurt’ta arıtılmış suyun borularla üreticiye ulaştırıldığını belirten Uluçam, Lefkoşa bölgesinde de bunun hayata geçirilmesi halinde sap saman ithaline gerek kalmayacağını kaydetti.

Yem bitkisi olarak mısır silajı yetiştirmek için dönüm başına bin ton suya gereksinim duyulduğunu kaydeden Uluçam, Lefkoşa Türk Belediyesi Atık Su Arıtma Tesisinden günde 30 bin metre küp su çıktığına işaret etti.

Altı ayda bunun 5 milyon 400 bin metre küp suya mukabil olduğunu belirten Uluçam, “Bu su kapalı boru sistemiyle Haspolat bölgesinde üreticiyle ulaştırılabilirse, yılda 43 bin ton silajlık mısır elde edilebilir” dedi.

Sap saman açığının Güzelyurt ve Gazimağusa atık su arıtma tesislerinden çıkacak suya ihtiyaç duymadan sadece LTB tesisinden çıkacak suyla karşılanabileceğini ifade eden Uluçam, oluşan sap samanın açığının ülkede üretilmesiyle katma değer de yaratılacağını kaydetti.

Erkut Uluçam “2024’te 50 bin ton sap saman ve silaj ithal edildi, bunun için üreticinin cebinden 300 milyon TL çıktı. Bu ülkede yapılacak altı aylık üretimle karşılanabilir” dedi.

Kapalı boru sistemi için 75 milyon TL gerektiğini belirten Uluçam, bir yılda üreticinin ithal silaj için ödediği rakamın ise 300 milyon olduğuna dikkat çekti.

2019’dan sonra yılların kuraklığın kötüleştiğine işaret eden Uluçam, “Ülkenin, en büyük ihraç kalemi süt ürünleri, buna bağlı olarak hayvancılıkta sürdürülebilir bir yapı sağlamak gerek, girdi maliyetlerini azalmak için arıtılan suyun hayvancılık için kullanılması elzemdir” dedi.

İstatistik Kurumu’na göre KKTC ‘de tahıl üretimi 2020’de 148 bin ton iken, 2021’de 71, 2022’de 75, 2023’de de 59 bin tona düştü. Diğer taraftan 2019’da 196 bin olan koyun sayısı 2023’te 300 bine yaklaştı.

Uluçam, “Sadece altı ayda Haspolat Atık Su Arıtma tesisinden çıkan suyla 216 milyon TL’lik üretim yapılabilir, o kadar daha kışlık yem bitkisi üretimi yapılabilir. İthal ettiğimiz sap samanı sadece Haspolat Arıtma Tesisinden çıkan suyla karşılayabiliriz. İthal sap saman için ödenen meblağın 4’te 1’i kadar bir parayla da kapalı boru sistemi hayata geçirilebilir” dedi

-Tehdit

Arıtmadan çıkan suyun kullanılacağı tarımsal değeri olan toprakları tehdit eden gelişmeler de yaşanmakta olduğunu kaydeden Uluçam, Değirmenlik bölgesinde, tarımsal verimli toprakların satılmaya başlandığını, derenin veli nimet olduğunu, verimli toprakların korunması için Değirmenlik bölgesi için imar planının çıkartılması gerektiğini ifade etti. Uluçam, bölgenin betonlaşma tehdidi altında olduğunu ifade etti.

-Alternatif uygulamalar

Atılabilecek diğer bir adımın da Maralfalfa (Mischantus x giganteus) diğer adıyla “fil otu” yetiştiriciliği olduğunu kaydeden Uluçam, kışta bir ilkbahar-yazda ise 4 olmak üzere 5 kez hasat edilebilecek bir bitki olduğunu kaydetti. Uluçam, Maralfalfa’nın ikinci sınıf topraklarda da ekilebileceğini, az bir sulama gerektiren bitki türü olduğunu ifade etti.

Dönüm başı her hasatta 10 ton verim alındığını kaydeden Uluçam, Maralfalfa’nın protein oranının yüzde 9, arpa tanesinin yüzde 5, mısır silajının da 7 olduğuna işaret etti.

Bitkinin İngiliz döneminde adaya getirildiğini bugünse Lefke bölgesinde dere kenarlarında halen bulunduğunu kaydeden Uluçam, bunun, zararlısı olmayan çok yıllık ve çubuk şeklinde ekilen bir bitki olduğunu kaydetti. Uluçam ülkede üretimini yapan üreticinin bulunduğuna da işaret etti.

Arıtılmış suyla soya da ekilebileceğini kaydeden Uluçay, yılda 20 milyon dolar soya küspesi de ithal edildiğine dikkat çekti. Uluçam, ellerinde, başarılı sonuçlar elde ettikleri, arıtılmış atık su ile soya fasulyesi yetiştirme denemesi de bulunduğunu kaydetti.

Verilere göre, soya fasulyesi yanında, 2023’te 27 milyon dolarlık tane mısır, 4 milyon dolarlık mısır silajı, 23 milyon dolarlık arpa, 8,7 milyon dolarlık Ayçiçeği ithal edildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

DAÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Bayraktar 38. EFPSA Kongresi’nde DAÜ’yü temsil etti

Published

on

By

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Fen ve Edebiyat Fakültesi, Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Bayraktar, Avrupa Psikoloji Öğrenci Birlikleri Federasyonu’nun (EFPSA) davetlisi olarak Antalya’da düzenlenen 38. EFPSA Kongresi’ne katılarak DAÜ’yü temsil etti.

DAÜ Halkla İlişkiler ve Medya Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, Prof. Dr. Bayraktar kongrede, “Pozitif Yanılsamalar: Uyum Sağlayıcı mı Sorunlu mu?” başlıklı bir çalıştay düzenledi.

Bayraktar, Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden gelen öğrencilerin de katıldığı çalıştayda üzerinde durulan konularla ilgili şunları kaydetti: “Günlük hayatımızda sıklıkla kullandığımız kendimize, başkalarıyla olan ilişkilerimize, yaşantılarımıza dair algılarımızın olumluya meyletmesi diyebileceğimiz pozitif yanılsamaların hangi durumlarda yaşamı kolaylaştırıcı, hangi durumlarda riskli olabileceğini tartıştık.”

Devamını Oku

Trending

Reklam