Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Çiçek: Sızıntı kıyılarımıza gelirse bugüne kadarki en büyük felaket olur”

Published

on

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Fen ve Edebiyat Fakültesi, Biyolojik Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi ve Su Altı Araştırma ve Görüntüleme Merkezi Başkanı Yrd. Doç. Dr. Burak Ali Çiçek, Suriye kaynaklı petrol sızıntısının KKTC kıyılarına gelmesinin ülke kıyılarının “bugüne kadar gördüğü en büyük çevre felaketi” olacağını söyledi.

Çiçek, sızıntının öğle saatleri itibarıyla Karpaz’a 13 mil açıklıkta olduğunu, rüzgar ve akıntının etkisiyle İskenderun’a meyil verdiğini bildirerek, cumaya kadar ülkeye ulaşmasını beklemediklerini ancak bu durumun hava durumuna bağlı olarak “her an değişebileceğini” ifade etti.Çiçek, sızan petrolün ülke kıyılarına ulaşması halinde Karpaz’dan başlayarak güneye doğru hareket edeceği yönünde göstergeler olduğunu ifade ederek, petrolün kıyılara ulaşmasının önlenmesinde acil müdahale için ilgili kurumlarda bariyerlerin bulunduğunu ancak bu ölçekte bir sızıntıyı önlemek için bariyerlerin kısıtlı olduğunu belirtti.Burak Ali Çiçek ayrıca, bu ölçekte büyük bir sızıntının ülke kıyılarına ulaşması halinde çevresel açıdan öncelikli olarak korunması gereken alanlara ilgili olarak Başbakanlık ve ilgili bakanlıklara bir rapor sunduğunu da açıkladı.Deniz biyoloğu Yrd. Doç. Dr. Burak Ali Çiçek, Suriye kaynaklı petrol sızıntısının adaya ulaşma riski ve Akdeniz bölgesinin ekosistemi için oluşturduğu olası çevresel etkilerine ilişkin Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) değerlendirmelerde bulundu.“PETROL SIZINTISI, BİZİM KIYILARIMIZA GELİRSE CİDDİ ANLAMDA KIYILARIMIZIN BUGÜNE KADAR GÖRDÜĞÜ EN BÜYÜK FELAKET OLACAK”Çiçek, “Petrol sızıntısı, bizim kıyılarımıza gelirse ciddi anlamda kıyılarımızın bugüne kadar gördüğü en büyük felaket olacak. Hem Türkiye’den gelen ekipler, hem yerel ekipler Karpaz’da bekliyor” diye konuştu.Suriye kaynaklı petrol sızıntısının şu an Karpaz’a 13 mil açıkta olduğunu, rüzgar ve akıntının etkisiyle İskenderun’a meyil verdiğini anlatan Çiçek, “Sızıntının cumaya kadar ülkeye ulaşmasını beklemiyoruz. Ancak bu hava durumuna bağlıdır. Teğet geçebilir ya da kıyılarımıza ulaşabilir” dedi.Çiçek, sızan petrolün ülke kıyılarına ulaşması olasılığına ilişkin değerlendirmelerde de bulunarak, “Sızıntı kıyılara gelince, yüzeyden gider ve kayalıklara, kumsala vurur ve yapışır. Bunu temizlemek oldukça güçtür. Sızan petrolün temizlenmesi için öncelikli olarak fiziksel bir temizlik yapılır. Buna hazırlıklıyız. Sonra kimyasallarla ya da petrol yiyen bakteri ile petrol parçalanarak temizlenir” dedi. Ancak Çiçek, bunun büyük ebatlı kazalarda maliyetli ve sıkıntılı olduğunu da belirtti.Bu gibi kazalarda sızıntının yayılmasının önlenmesinde en idealinin kazanın meydana geldiği ilk anda müdahale edilmesi olduğunu belirten Çiçek, “Ancak politik olarak Suriye’de durum sıkıntılı. Çok zayıf bir müdahalede bulunmuşlar. Sızan petrol Levant Havzası’na doğru yayılıyor. Burada yaygın olarak görülüyor” şeklinde konuştu.Çiçek, sızan petrolün oluşturduğu “en büyük sıkıntının kıyıya gelince ortaya çıktığına” vurgulayarak, petrolün kıyıya yapışıp kaldığını, denizdeki canlıları da etkilediğini, balıkların solungaçlarını tıkayıp ölümüne neden olduğunu anlattı.“ÜLKE KIYILARINA ULAŞMASI HALİNDE KARPAZ’DAN BAŞLAYARAK GÜNEYE DOĞRU HAREKET EDECEĞİ YÖNÜNDE GÖSTERGELER VAR”Burak Ali Çiçek, sızan petrolün ülke kıyılarına ulaşması halinde Karpaz’dan başlayarak güneye doğru hareket edeceği yönünde bilimsel göstergeler olduğunu ifade ederek, petrolün kıyılara ulaşmasının önlenmesinde acil müdahale için ilgili kurumlarda bariyerlerin bulunduğunu ancak bu ölçekte bir sızıntıyı önlemek için bariyerlerin kısıtlı olduğunu söyledi.Türkiye’den destek geldiğini, şu an üç geminin bölgede konuşlandırıldığını, üç geminin daha gelmesinin beklendiğini, Kıyı Emniyeti ile Sahil Güvenliğin ve diğer yerel ekiplerin de bölgede olduğunu anlatan Çiçek, “15’e yakın gemi ile müdahale edilecek, ancak gemilerden ziyade bariyerler önemli. Gemiler de onları yönlendirmek için önemli” diye konuştu.ÇİÇEK, BAŞBAKANLIK’TAKİ KRİZ MASASINA “ÖNCELİKLİ OLARAK KORUNMASI GEREKEN ALANLARA” İLİŞKİN RAPOR SUNDUÇiçek, yurt dışından gelen bu ölçekte bir petrol sızıntısının ülke kıyılarına ulaşması halinde çevresel açıdan öncelikli olarak müdahale edilmesi ve korunması gereken alanlara ilgili olarak Başbakanlık ve ilgili bakanlıklara bir rapor sunduğunu da açıkladı.Deniz martılarının üreme alanı olan Karpaz Burnu’ndaki adacıkların raporda yer alan öncelikli korunması gereken alanların ilk başında yer aldığını söyleyen Çiçek, ikinci öncelikli alanın; Altın Kum ve bir kumsal alanı daha kapsadığını ve üçüncü öncelikli alanın ise; yavru ve juvenile organizmalar için önemli barınak alanları olan kıyıya paralel uzanan kayalıklar olduğunu söyledi.“BU ÖLÇEKTE BİR KİRLİLİK ÜLKEYE GELİRSE BU ÇOK BÜYÜK BİR ÇEVRE FELAKETİ OLUR; ORADAKİ ALANIN YÜZDE 80-90’INI KAYBEDERİZ”Bu petrol sızıntısının bölgedeki ekosistem üzerindeki olası etkilerine ilişkin değerlendirmede bulunan Çiçek, “Birincil olarak, en etkilediği gruplar martılar, karabataklar ve deniz kaplumbağaları gibi denize yakın ve deniz yüzeyinde olan canlılardır. İkincil olarak plaj, kayalıklar gibi kıyısal alanda bulunan canlılar ve üçüncül olarak da denizin içinde yüzen gruplar” diye konuştu.Ekosistem üzerindeki etkisinin sızan petrolün miktarına bağlı olarak değişebileceğini ifade eden Çiçek, şunları söyledi:“Dönem dönem denizsel kirlilik bölgeye geliyor. 4 ay önce Suriye kaynaklı bir kirlilik idi. Petrol saçıldıktan sonra dibe çöker ve kuma yapışır, sonra akıntı ile yüzeye çıkar ve akıntıyla küçük küçük parçalar halinde geliyor. Ancak bu ölçekte bir kirlilik eğer olduğu gibi gelirse, 15 bin tondan bahsediliyor, bu çok büyük bir çevre felaketi olur. Oradaki alanın yüzde 80-90’ını kaybederiz. Yıllar içinde kendini yeniler ama eko sistem çok hassaslaştı. Felaketler daha sert vurmaya başladı. Ancak 15 bin tonun hepsi gelecek değil. Tavana çöküyor. Ancak yarısı bile gelse bizim için çok büyük bir felaket olur. 2014’te 2 bin tonu 8 ayda temizlemiştik… 7 bin ton gelirse biz yandık demektedir.”İNSANLARA UYARI: PETROL KİRLİLİĞİ GÖRÜRSENİZ DOKUNMAYINÇiçek, insanlara bölgede petrol kirliliği gördüklerinde dokunmamaları, kendi başlarına temizlememeleri uyarısında da bulunarak sızan petrolün yapışkan bir yapısı olduğu söyledi. Çiçek, “Tabii ki insanlar destek olabilirler ancak böyle bir kirlilik görmeleri halinde yetkililere bildirsinler” diye konuştu.Söz konusu yaşanacak olası bir kirlilikten balıklar etkilenirse ve balıklar arasında ölüm başlarsa balıkları tüketmemek gerektiği uyarısında da bulunan Çiçek, “Ancak çok kısa sürede bu petrol kirliliği balık ve deniz ürünlerini çok hızlı etkilemez, uzun vadede oluyor” diye konuştu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, BRT’de Özel Yayına katıldı

Published

on

By

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, BRT Özel Yayını’nda Aziz Karaaziz’in sorularını yanıtladı, önemli açıklamalarda bulundu.

Yılmaz, TC-KKTC 2025 İktisadi ve Mali İşbirliği Antlaşması, sürdürülen projeler ve Türkiye Cumhuriyeti – KKTC ilişkilerine değindi.

Cevdet Yılmaz, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun faaliyetlerinin daha etkin yürütmesinin önemine dikkati çekti.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin mülkiyetle ilgili yaptığı tutuklamalara ilişkin soruyu da yanıtlayan Yılmaz, tutuklamalar devam ederse mutlaka karşılığını görecekler” dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın iki devletli çözüm perspektifini yüzde yüz desteklediğini de ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

YÖDAK, Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Kongresi’ne katıldı

Published

on

By

Yükseköğretim Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordinasyon Kurulu (YÖDAK), İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Kongresi’ne katıldı.

YÖDAK’tan yapılan açıklamada, 16-19 Haziran tarihleri arasında yapılan Kongre’de, YÖDAK’ın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ve KKTC yükseköğretimini uluslararası düzeyde temsil ettiği belirtildi.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile uluslararası yükseköğretim derecelendirme kuruluşu Times Higher Education (THE) iş birliğiyle bu yıl dördüncüsü düzenlenen kongreye, 110 ülkeden 5 bini aşkın katılımcı iştirak etti.

Kongre’ye YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Aykut Hocanın, YÖDAK Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Amca ve YÖDAK Üyesi Prof. Dr. Hülya Harutoğlu katıldı.

Açıklamada, YÖDAK heyetinin kongre süresince birçok akademik ve kurumsal temsilciyle görüştüğü ve KKTC’deki yükseköğretim sisteminin sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle nasıl daha uyumlu hale getirilebileceği konusunda iş birliği olanaklarını ele aldığı belirtildi.

YÖDAK Başkanı Hocanın, kongre kapsamında YÖK yetkilileriyle bir araya gelerek, KKTC yükseköğrenim sistemiyle ilgili değerlendirmelerde bulunduğu aktarılan açıklamada, sistemin kalite güvencesi, uluslararasılaşma ve sürdürülebilirlik odaklı dönüşüm süreçleri üzerine görüş alışverişi yapıldığı da ifade edildi.

Kongre, 17 Haziran’da YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve THE Küresel Direktörü Phil Baty tarafından açıldı.

Program kapsamında, Birleşmiş Milletler’in belirlediği 17 sürdürülebilir kalkınma amacının yükseköğretim kurumları tarafından nasıl hayata geçirildiği, iyi uygulama örnekleriyle birlikte değerlendirildi.

-Kongrede, dünya üniversitelerinin 2025 yılı Etki Sıralaması sonuçları açıklandı

Kongrede, ayrıca, dünya üniversitelerinin 2025 yılı Etki Sıralaması (Impact Rankings) sonuçları da kamuoyuyla paylaşıldı.

İklim değişikliği, sosyo-ekonomik eşitlik, yapay zekâ, sürdürülebilir kampüsler, enerji, sağlık, eğitim ve sürdürülebilir kalkınma ekonomisi gibi başlıkların ele alındığı kongrede, üniversitelerin toplumsal etki potansiyeli ve küresel sorumlulukları öne çıkarıldı.

YÖDAK temsilcileri, bu çerçevede KKTC üniversitelerinin sürdürülebilirlik odaklı dönüşümünde kalite, şeffaflık ve stratejik iş birliklerinin önemini vurguladı.

Kongrede, Türk üniversitelerinin uluslararası görünürlüğünü artırmak amacıyla “Türk Üniversiteleri Pavilyonu” kuruldu. Burada yükseköğretim kurumları, stantlar aracılığıyla eğitim programlarını ve araştırma kapasitelerini tanıttı.

YÖDAK heyeti, pavilyonda KKTC üniversitelerinin tanıtımını da destekleyerek, üniversiteler arası iş birliklerinin geliştirilmesine katkı sağladı.

YÖDAK açıklamasında, bu tür küresel platformlara katılımın, KKTC yükseköğretiminin uluslararasılaşması ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine entegrasyonu açısından büyük önem taşıdığına dikkat çekti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Cevdet Yılmaz ile Güzelyurt Bölgesi’ni ziyaret etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunan Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Güzelyurt Soğuk Hava Deposu Entegre Tesisleri ve Güzelyurt Belediyesi Kitap Evi’ni ziyaret etti.

 

 

Cumhurbaşkanlığı, Basın ve Halka İlişkiler Bürosu’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a ziyareti sırasında; Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Başbakan Ünal Üstel ve Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri ve bazı bakanlar eşlik etti.

 

 

Devamını Oku

Trending

Reklam