Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

CTP “Su Sorunu ve Çözüm Önerileri Çalıştayı” düzenledi

Published

on

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Ekoloji ve Çevre Komitesi, “İklim Değişikliği Etkisinde Su Sorunu ve Çözüm Önerileri Çalıştayı” düzenledi.

CTP’den verilen bilgiye göre, Girne’de Dome Otel’de yer alan çalıştayın açılışında konuşan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, bilimin önemine işaret etti ve “Kısa, orta ve uzun vadeli planları hayata geçirmek, yaşamsal önemdedir” ifadelerini kullandı.

Ekoloji ve Çevre Komitesi adına Çevre Mühendisi Nilden Bektaş Erhürman yaptığı açılış konuşmasında, iklim değişikliğine karşı alınması gereken önlemlerin önemine işaret etti.

Hasan Saprten’in moderatörlüğünü yaptığı çalıştaya, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, milletvekilleri ve belediye başkanları katıldı.

Çalıştayda, “İklim Değişikliğinin Hava Olaylarına Etkisi ve Yağış Rejimleri” başlıklı panelde, Meteroloji Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Mustafa Altunç sunum gerçekleştirdi.

“Yüzey Sularının Yarattığı Sel Baskınları ve Taşkın Planları” başlıklı ikinci panelde Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bertuğ Akıntuğ sunum yaptı.

“Yer Altı Su Kaynakları ve Su Rezervlerinin Durumu” başlığıyla ise Yerbilim Mühendisleri Odası Başkanı Dr. Mehmet Necdet sunumunu gerçekleştirdi.

Çalıştay, “İklim Değişikliğinin Hava Olaylarına Etkisi ve Yağış Rejimleri”, “Yüzey Sularının Yarattığı Sel Baskınları ve Taşkın Planları” ve “Yer Altı Su Kaynakları ve Su Rezervlerinin Durumu” başlıklarıyla yapılan odak grup çalışmalarıyla son buldu.

-Tufan Erhürman: “Göreceğimiz zarar, verdiğimiz zarara kıyasla daha fazla olacak”

Çalıştayda konuşan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, “İklim değişikliği, bu alanda çalışan bilim insanlarının veri olarak önümüze koyduğu bir şey” dedi. Söz konusu durumun artık teorik tartışma olmanın ötesine geçtiğine işaret eden Erhürman, “Kendini bize kanıtladı” dedi.

Uzun zamandır “Hepimiz dünya vatandaşıyız ve dünyaya karşı hepimiz sorumluyuz” ifadelerinin kullanıldığına vurgu yapan Erhürman, bu soruna karşı hep birlikte önlem alınması gerektiğine dikkat çekti.

“Maalesef dünya bu kadar da adil bir yer değil” diyen Erhürman, iklim krizinden her ülkenin aynı derecede etkilenmediğini kaydetti. Erhürman, “Hepimiz aynı derecede etkilemiyoruz iklim değişikliğini fakat hepimiz aynı şekilde zarar görmüyoruz. Biz daha çok etkileneceğiz” dedi.

“Göreceğimiz zarar, verdiğimiz zarara kıyasla çok daha fazla olacak” diyen Erhürman, değişimlere karşı adaptasyon yeteneğinin hangi aşamada olduğunun önemine işaret etti.

Erhürman, “Bütün mesele, dünyalılığı unutmadan yeni süreçlere adapte edip korumak. Adaptasyon yeteneğidir varlığınızı sürdürmenize neden olan. Bu adaptasyon da bilimle olmalıdır” diye konuştu.

Verilerin bir vizyon çerçevesinde plana dönüştürülmesinin önemine vurgu yapan Erhürman, “Biz, veriye sahip olamıyoruz bir türlü. Veri olmadığı için ya plan yapamıyoruz ya da plan yaptık diyoruz ama plan olmuyor” dedi.

“Vizyon da önümüze koyamıyoruz. Günü birlik yaşamaya devam ediyoruz. Bütün hikaye burada kilitleniyor” diye konuşan Tufan Erhürman, Meclis’te konuşulan yabancılara mülk satışının düzenlenmesi konusuna da değindi. Söz konusu yasanın konuşulurken, su sorununun gündem olmadığını kaydeden Erhürman, “Nüfus artış hızı, kontrol edemediğimiz şekilde yükseliyor. İnşaat sayısı artıyor. Atık su da artacak. Arıtmayla ilgili düzenlemeler çok önemli hale geliyor” dedi.

Bilimi tekrardan toplumun önünde gündem haline getirmenin önemine işaret eden Erhürman, günü birlik yaklaşımları eleştirdi. Bilimi hakim kılma ve verilerle konuşmanın öneminin altını çizen Erhürman, uzun, orta ve kısa vadeli planları hayata geçirmenin yaşamsal önemde olduğunu vurguladı. Tufan Erhürman, “İklim değişikliği, doğal afetler dediğimiz şeyleri de beraberinde getirecek. Afet yönetim planı var mı? Bilim insanlarının daha fazla konuşması, bilimin daha çok gündem olması, plan yapmamız ve uygulamamız gerekir. CTP olarak bize düşen temel görevlerden biri de bilim insanlarının sesinin daha fazla duyurmasını sağlamaktır. Bilimin ışığında yol alırsak, adaptasyonu gerçekleştirebiliriz ve varlığımızı o şekilde sürdürebiliriz” diye ekledi.

-Nilden Bektaş Erhürman: “İklim değişikliği teori değil, gerçek”

Ekoloji ve Çevre Komitesi adına Çevre Mühendisi Nilden Bektaş Erhürman yaptığı açılış konuşmasında, su sorunlarını iklim değişikliği başlığı altında irdelemek istediklerini belirtti. İklim değişikliğinin teori değil, bir gerçek olduğuna işaret eden Bektaş, Kıbrıs adasının, sanayisi gelişmiş ülkelere nazaran iklim değişikliğine etkisinin az olduğunu ifade etti. Bektaş, buna karşın en fazla etkilenecek ülkelerden birinin de Kıbrıs olduğuna dikkat çekti. “Ada ülkesiziyiz, Doğu Akdeniz’in tam ortasındayız ve etkileri bizler için yıkıcı olacak” diyen Bektaş, dünya ölçeğinde de durumun aynı olduğunu vurguladı. Bektaş, küresel iklim değişikliğinin, etkisi az olan ülkeleri daha çok etkileyeceğinin altını çizdi. Küresel iklim değişikliğini azaltmak için bir çalışma içinde olunması gerektiğine işaret eden Bektaş, neler yapılabileceği konusunda örnekler verdi. Nilden Bektaş Erhürman, iklim değişikliğine karşı alınması gereken önlemlerin daha önemli olduğunu belirtti.

İklim değişikliğine karşı, hukuki, idari, politik, teknik alt yapının güçlendirilmesi gerektiğine işaret eden Bektaş, “Şehirlerimizi buna göre hazırlamamız gerekiyor” ifadelerini kullandı. Aşırı sıcaklar, ani gelen yağmurlar, taşkınlar, gelen böcekler, denizlerde hiç olmayan balıkların artması, ülkedeki bütün biyolojik çeşitliliğin farklılaşması gibi tehlikelerle karşı karşıya olunduğunun altını çizen Bektaş, içinde bulunduğumuz dönemde de bunların yaşandığını kaydetti.

Söz konusu sorunla ilgili acil olarak çalışma yürütülmesi gerektiğine dikkat çeken Bektaş, su kaynaklarının ise en fazla etkilenecek kısımda yer aldığını dile getirdi. Ülkede doğal kaynakların zaten az olduğunu vurgulayan Bektaş, “Ülkemiz, 50 yılı aşkın bir süredir su krizi yaşayan bir ülkedir. Bunu şu anda unuttuk. Ülkemizde su kaynakları yüzde 70-75 oranında tarımda 15-20 oranında konutlarda ve yüzde 15-20 civarında sanayide kullanılıyor” diyen Bektaş, tarımda kullanılan suyla ilgili 50 yıldır politika olmamasını eleştirdi.

Türkiye’den borularla su getirildiğini anımsatan Bektaş, bütün sektörlerin rahatladığını kaydetti ve bunun sonucunda büyük bir rehavet oluştuğuna işaret etti. Su geldikten sonraki süre zarfında neler yapıldığını sorgulayan Bektaş, “Bazı çevre örgütleri, su gelmesine karşıydı. Çevre Mühendisleri Odası olarak biz karşı değildik. Ancak, mevcut kaynaklarımızı da idame ettirmemiz gerektiğini söylüyorduk. Çünkü bu su bir gün bitecek” dedi. Çevre yasasına göre nüfusu 2 binin üzerinde olan tüm belediyelerin arıtma kurma yükümlülüğünün olduğunu hatırlatan Bektaş, “Şu anda arıtma ile ilgili proje yürüten bölge yok. Dönem dönem olduğunu duyuyoruz. Artı bir arıtma tesisi yok. Yağmur sularımızı depolama adına bir çalışma yapılmadı. Yeni baraj ve göletler yapamadık. Mevcut olanları gözle koruma dışında herhangi bir çalışma yapmadık. Göletlerimizin dibinde biriken tortuların bakımını yapamadık. Su kaynaklarının yönetimine ilişkin hiçbir reel çalışma yapılmadı” diye konuştu. Türkiye’nin de su fakiri bir ülke olduğunu kaydeden Bektaş, “İklim krizinden Türkiye de nasibini alacak. Bu su, sonsuz kaynak değildir. Bir an önce, ev ödevlerimizi yapmamız lazım. Bu projenin en iyi şekilde idamesini yürütürken, bizim su kaynaklarımızı etkin kullanmak adına ev ödevlerimizi bir an önce yapmamız gerekiyor” dedi. Nilden Bektaş Erhürman, “Su krizinin çözümü, başka bir ülkeden su getirilip kullanılması değil, mevcut kaynaklarımızın en iyi şekilde yönetilmesiyle mümkün olabilecektir” diye konuştu. Bektaş, doğal afet riskleri, su kaynaklarının yönetimi, ormancılığın korunması, tarım krizi ve insan sağlığı gibi konularla ilgili acil eylem planı gerektiğini söyledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Yeni Maraş Sağlık Merkezi açıldı

Published

on

By

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği ile Türkiye Cumhuriyeti Kalkınma ve Ekonomik İş Birliği Ofisi’nin (KEİ) katkılarıyla yapımı tamamlanan Yeni Maraş Sağlık Merkezi törenle açıldı.

Gazimağusa Maraş bölgesinde yer alan sağlık merkezinin açılışına, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Ziya Öztürkler, Başbakan Ünal Üstel, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, bakanlar, milletvekilleri, belediye başkanları, diğer yetkililer ile vatandaşlar katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan törende, Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek açılış konuşmasını yaptı.

-Dinçyürek: “Adanın en donanımlı sağlık merkezi”

“İyi günde, kötü günde, her zaman kendileriyle birlikte olan” vatandaşlara seslenen Dinçyürek, merkez ile birlikte bölge insanına kaliteli erişilebilir bir sağlık hizmeti sunacaklarını söyledi.

Merkezin, adanın en gelişmiş sağlık merkezi olduğunu ifade eden Dinçyürek, merkezin, bölgenin artan nüfusuna göre modern donanımlarla geliştirildiğini kaydetti.

Bölge halkına uzun yıllar hizmet verecek merkezin, tam teşekküllü odalarıyla ve altyapısıyla birlikte 8 bin metrekare açık, bin metrekare kapalı alana sahip ve ek binalara olanak sağlayan arazisi olduğunu belirten Dinçyürek, merkezin yapımı için 54 milyon TL’lik finansmanın Türkiye Cumhuriyeti tarafından, diğer yatırımların da Sağlık Bakanlığı kaynaklarıyla tamamlandığını söyledi.

Merkezin, açık Maraş bölgesine bugüne kadar yapılan en önemli ve nitelikli kamu yatırımı olduğunu vurgulayan Dinçyürek, Başbakan Ünal Üstel’in önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın desteğiyle sağlıkta çok geniş yatırımlar yaptıklarını anlattı.

Dinçyürek, Değirmenlik ve Lapta sağlık merkezlerinin açılacağını, Pamuklu sağlık merkezinin ise temelinin atılacağını, Girne Hastanesi’nin yakında açılacağını, Güzelyurt Hastanesi ve devlet laboratuvarı inşaatının hızlı şekilde sürdüğünü, Dikmen Sağlık Merkezinin de ihaleye çıkacağını işaret etti. Dinçyürek, tüm bunların istikrarlı hükümet sayesinde olduğunu söyledi.

Sağlık alanında da, her alanda olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti ve Lefkoşa Büyükelçiliğinin büyük desteği olduğunu belirten ve buna teşekkür eden Dinçyürek, merkezin bölgeye ve ülkeye hayırlı olmasını temenni etti.

-Başçeri: “Bu yatırım, bu topraklardan vazgeçilmeyeceğini gösterdi”

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri de, Maraş Sağlık Merkezi’nin güçlü altyapısıyla bölgede vatandaşlara kaliteli erişilebilir sağlık hizmeti sunacağını söyledi.

Merkezin, iki ülkenin ortak emeğinin somut bir tezahürü olduğunu ifade eden Başçeri, KKTC’de görev yaptığı sürelerde en büyük şikayetlerden birinin bu bölgeye devletin yatırım yapmaması olduğunu, sebebinin de bu toprakların verileceği düşüncesi olduğunu kaydetti. Başçeri, devlet yatırımının, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın “İki devletli çözüm” vizyonuyka bölgeye geldiğine işaret etti

Bu yatırımın da, bu topraklardan vazgeçilmeyeceğini gösterdiğini belirten Başçeri, sağlık altyapısını güçlendirmek için kararlılıkla çalıştıklarını söyledi.

Sadece sağlık alanında değil her alanda çalıştıklarını, KKTC’de hervalana 3 milyar TL’ye yakın destek sağladıklarını anlatan Başçeri, askeri hastanenin yapıldığını ve burada vatandaşlara da ayakta tedavi hizmeti verildiğini, Güzelyurt Hastanesi açılışının 15 Kasım’a yetiştirilmesi için çalıştıklarını ve Lefkoşa’da ülkenin en büyük sağlık yatırımı için temel atıldığını belirtti.

Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde 3 servisin tamamlandığını, deprem dayanıklılığı testleri ardından yeniden yapılandırma yapılacağını ifade eden Başçeri, Lapta’dan Pamuklu’ya sağlıkta kapsamlı dönüşümü başlattıklarını vurguladı.

Türkiye olarak KKTC halkının her zaman her alanda yanında olmaya, var güçleriyle çalışmaya devam ettiklerini belirten Başçeri, merkezin bir yıldan kısa bir zamanda tamamlanmasının da verdikleri önemi gösterdiğini ifade etti.

Halkın sağlığa hızlı ve kaliteli ulaşmasını dileyen Başçeri, Sağlık Bakanlığı ve tüm kurulmara gönülden teşekkür ederek, merkezin hayırlı olmasını diledi.

-Üstel: “Halkımıza verdiğimiz her sözün arkasındayız, yerine getirdik, getireceğiz”

Başbakan Ünal Üstel de, güzel bir eserin açılışında vatandaşlarla birlikte olmaktan gurur duyduğunu söyledi.

“Hükümet olarak her verdiğimiz sözün arkasındayız, her sözümüzü yaptık, yerine getirdik, getireceğiz” diyen Üstel, bu sağlık merkezinin de bu sözlerden biri olduğunu kaydetti.

Her bölgede her sorunu gözden geçirip, çözdüklerini ifade eden Üstel, hükümet olarak öncelikli olarak halkın ihtiyacı olan yatırımları yapmaya devam edeceklerini belirtti.

Üstel, yeni sağlık merkezinin Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte yapıldığını kaydetti.

Üstel, 2025 yılının sağlıkta atılım yılı, gençlerin atılım yılı olduğunu söyledi.

Pamuklu bölgesinde hastaneyi yapacaklarını ve her verilen sözü yerine getireceklerini işaret eden Üstel, Türkiye ile yapılan anlaşmalarla ülkeye 76 milyar TL kaynak getirdiklerini söyledi.

Üstel, Lefkoşa Yeni Devlet Hastanesi temelinin Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Tatar ile birlikte atıldığını işaret etti.

Hastanenin en hızlı şekilde tamamlanacağını söyleyen Üstel, 2025 yılı içinde bir çok sağlık yatırımının halkın hizmetine sunulacağını, bunun da hükümetin sağlığa verdiği önemi gösterdiğini kaydetti.

Gençlerin de ülkesine, toprağına tırnaklarını geçirmesi için ev sahibi yapacaklarını belirten Üstel, yasaların geçirildiğini, adımların atıldığını, arsalar ve kredilerin verildiğini anlattı.

Üstel, amaçlarının, gençlerin köylerine yerleşmesi olduğunu ve hükümet olarak kendilerinin de alt yapılarını sağladığını ifade etti.

Kırsal kesim arsalarını da bugün bu çerçevede dağıtacaklarını belirten Üstel, Maraş bölgesine de yapılacak sosyal konut projesinin ilkinin temelinin 27 yıl sonra Güzelyurt’ta atıldığını ve her bölgeye sosyal konut projesi yapacaklarını kaydetti.

Her ilçeye, her bölgeye Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte çalışarak, eşit hizmet götüreceklerini ifade eden Üstel, hükümet olarak Türkiye Cumhuriyeti’ne desteklerinden dolayı teşekkür etti.

Üstel, hükümetin rozete bakmadan çalıştığını, halka hizmet ettiğini ve bu çerçevede Gazimağusa’da ihtiyaçlı bölgelerde su tesisatını değiştiklerini kaydetti.

Gazimağusa Limanı’nı da belediye başkanı ile birlikte ziyaret ettiklerini, yerinde tespit ettikleri su sıkıntılarını aştıklarını anlatan Üstel, belediye başkanları, iş insanları ile el ele vererek sorunları çözdüklerini, halka hizmet ettiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da desteklerine teşekkür eden Üstel, çalışmaya ve sağladıkları siyasi istikrarla halk, ülkeye hizmet etmeye devam edeceklerini vurguladı.

-Tatar: “Merkez, hastanenin yükünü azaltacak”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da, Maraş bölgesine böylesine muhteşem bir yatırım yapılmasından dolayı duyduğu gururu vurguladı.

Tatar, 5 yıl önce yaptıkları Maraş açılımına işaret ederek, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın desteğiyle bu bölgenin KKTC’nin parlayan bölgesi olduğunu söyledi.

Maraş’ı 2,5 milyon insanın ziyaret ettiğini, bu açılımla bu bölgenin de değer bulduğunu ifade eden Tatar, Maraş’ın KKTC toprağı olduğunu belirtti.

“Biz hep birlikte Gazimağusa ve Maraş’a sahip çıkmaya devam ediyoruz” diyen Tatar, Türkiye ve KKTC yetkilileriyle birlikte çalışarak yapılan merkezin bölgeye halka büyük hizmetler vereceğini söyledi.

Tatar, merkezin bölgede etkin sağlık hizmeti vereceğini ve Gazimağusa Devlet Hastanesi’nin yükünü hafifleteceğini ifade ederek, merkeze 20 milyon dolar civarında bir yatırım yapıldığını kaydetti.

Erdoğan’ın KKTC’ye verdiği desteğe işaret eden Tatar, siyasi istikrarın önemine vurgu yaptı. Tatar, Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte çalışarak, ülkeye kabloyla enerji getirilmesiyle geleceğe umutla yürümeye devam edeceklerini söyledi.

Erdoğan ve Yılmaz’a teşekkür eden Tatar, protokollerle ülkeye 40 milyar TL’den fazla yatırım yapıldığını ve bunun devam edeceğini kaydetti.

Tatar, ülkedeki yatırımların sürdüğünü ancak en önemli yatırımın sağlığa olduğunu, halkın da sağlığına dikkat etmesi gerektiğini ifade etti.

Tatar, sağlık yatırımlarının güçlü bir şekilde devam etmesinden duyduğu memnuniyeti de dile getirerek, Lefkoşa, Güzelyurt, Girne hastaneleri ile merkezlerin de yaşam bulacağını söyledi.

Tatar, tüm bu yatırımların büyüme ve refahı artıran yatırımlar olduğunu, bundan dolayı hükümeti tebrik etti.

Konuşmaların ardından açılış yapıldı.

Devamını Oku

Kıbrıs

HP Parti Meclisi Özersay’ın cumhurbaşkanı adaylığını oylamak amacıyla toplanacak

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Parti Meclisi Genel Başkan Kudret Özersay’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, aday olup olmayacağını oylamak amacıyla toplanacak.

HP’den verilen bilgiye göre 30 Temmuz Çarşamba akşamı yapılacak toplantı Yakın Doğu Üniversitesi Kütüphanesi Konferans Salonu’nda yer alacak. Oylamanın ardından saat 21.00’de kararla ilgili basına açıklama yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Asaf Şenol yarın toprağa verilecek

Published

on

By

Sağlık Bakanlığı eski müsteşarlarından Asaf Şenol yarın İsmail Safa Camii’nde kılınacak öğle namazından sonra Lefkoşa Kabristanlığı’nda defnedilecek.

1956 doğumlu Asaf Şenol bugün hayatını kaybetti. Şenol’un bir süredir tedavi gördüğü öğrenildi.

Veteriner hekim olan Asaf Şenol, Lefkoşa Kaymakamlığı ve Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı yapmıştı.

-Mesajlar

Sağlık Bakanı Dr. Hakan Dinçyürek, Şenol’un vefatı nedeniyle mesaj yayımladı. Dinçyürek mesajında, “Sağlık Bakanlığı eski müsteşarlarından Asaf Şenol’un vefatını derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayım. Kendisine Allah’tan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına başsağlığı diliyorum” ifadeleri yer aldı.

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer de Şenol’un vefatı nedeniyle yayımladığı başsağlığı mesajında, “Memleketine sevdalı, örnek bir yurtsever olarak yaşamını sürdürmüş, değerli dostumuz Asaf Şenol’u kaybetmiş olmanın derin üzüntüsü içerisindeyiz. Işıklar içerisinde, huzurla uyusun” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam