Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyetçi Halk Partisi heyetini kabul ederek görüştü

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Özgür Özel başkanlığındaki Cumhuriyetçi Halk Partisi heyetini kabul ederek görüştü.

Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50. yıl dönümü kutlamaları çerçevesinde KKTC’de bulunan Cumhuriyetçi Halk Partisi heyetinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in yanı sıra, eski genel başkan ve bakanlardan Hikmet Çetin, Mehmet Altan Öymen, Murat Karayalçın, Önder Sav, Genel Başkan Yardımcısı İlhan Uzgel ve Yankı Bağcıoğlu, Genel Sekreter Selin Sayek Böke, İstanbul Milletvekili eski büyükelçi Namık Tan, Parti Meclisi Üyesi Sinem Kırçiçek, Dış İlişkiler Uzmanı Enver Ömür Polat, Grup Danışmanı Ömer Uğur Akpınar ve ‘Ayşe tatile çıksın” parolasına ilham veren eski Dışişleri Bakanı Turan Güneş’in kızı Prof. Dr. Ayşe Güneş Ayata yer aldı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar kabulde yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türkü ve Türkiye için tarihi bir mücadele olan Barış Harekâtı’nın 50. yılının kutlandığını ifade ederek, Rum ve Yunan ikilisinin Kıbrıs meselesini çok farklı bir şekilde dünyaya anlatmaya çalıştığını, Türkiye Cumhuriyeti’ni işgalci olarak adlandırılmasına rağmen, esas işgalcinin Yunanistan olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar, 21 Aralık 1963 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulmasından çok kısa bir süre sonra adayı Yunanistan’a bağlamak için planın sadece bir sıçrama tahtası olduğunu, yeni pozisyonda Kıbrıs Cumhuriyetini yaşatmak zihniyetinde olmadıklarını, Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak için Kanlı Noel ile birlikte Kıbrıslı Türklere yaptıkları saldırılara değindi. Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin 1960 İttifak ve Garanti Anlaşması ile yaptığı müdahalesi, ardından 1964 Erenköy Direnişi ve 10 yıl sonrasında 1974 müdahalesinin önemine işaret etti. 15 Temmuz 1974’te Yunanistan’ın ikinci darbesinin gerçekleştiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, 1974 yılında dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in İngiltere’ye gidip garantörlere danışmasının ardından 20 Temmuz sabahında gereken müdahalenin yapıldığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar sözlerine şöyle devam etti:

“Kıbrıs Türkleri olarak, 20 Temmuz Barış Harekâtı bağımsızlığımıza kavuştuğumuz gün olarak adlandırmaktayız. Sizlerin ziyaretiyle bu coşkuyu bir kez daha kutlamanın mutluluğu içerisindeyiz. Yıllar sonra yaşanan süreç ve deneyimler akabinde, Türkiye’nin garantörlüğü önemli bir pozisyondur. Herhangi bir anlaşma Türkiye’nin onayı ile gerçekleşecektir. O bakımdan “sıfır asker sıfır garanti” çok tehlikeli bir söylemdir. Türkiye’nin buradan çekilip, garantörlüğünün son bulması, Kıbrıs Türkünün de sonu olması anlamına gelmektedir. Üzerinden yıllar geçtiğinden ve tüm yolların denenmesinden dolayı, yeni bir yola girdik. Türkiye’nin desteği ile yeni siyasetimiz, ‘egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüzün teyit edilmeden müzakere masasına tekrardan oturmayacağız’ anlayışını benimsedik.”

Cumhurbaşkanı Tatar, dayatılan ambargo ve izolasyonlar ile bizlere empoze edilen hiçbir şeyi kabul etmeyeceğimizi yineleyerek, egemenliğimiz tanınmadan masaya oturmayacağımızın da altını çizdi. Direkt uçuş, doğrudan ticaret, spor ambargosunun kalkması gibi birtakım açılımlar ile ancak tekrar müzakere masasının kurulabileceğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, iki devletli bir çözümde her iki tarafın yararına olabilecek birtakım işbirliklerinin yapılabileceği düşüncesinde olduğunu söyledi. KKTC’nin varlığının inkar edilemeyeceğinin önemine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bir antlaşma olması durumunda mutlak surette KKTC’nin bu antlaşmanın bir parçası olmak durumda olduğunu da belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar, “Sizleri her zamanda yanımızda görmekten duyduğumuz memnuniyeti yinelerken, Barış Harekatı’nın ne kadar önemli olduğunu tekrardan vurgulamak isterim. Bu önemli günde sizleri ağırlamaktan duyduğum memnuniyeti de dile getirmek isterim. Kıbrıs Türkü adına teşekkür ve saygılarımı sunarım.”

Cumhuriyetçi Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel de konuşmasında, Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50. yıl dönümü törenlerine katılmak üzere güçlü bir heyetle Kıbrıs Türklerinin yanında yer aldıklarını belirterek, Genel Başkan seçildikten sonra ilk ziyaretini Türk dış politika geleneğinde olduğu gibi KKTC’ye yaptığını hatırlattı. Yurt dışında gerçekleştirdiği tüm temaslarda Kıbrıs konusunda Kıbrıs Türklerine büyük haksızlık yapıldığını, Annan Planı’nı onaylamayan tarafın ödüllendirildiğini ifade ettiklerini kaydeden Özel, KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın Annan Planındaki tehlikelere dikkat çektiğini hatırlattı. Özel, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Kıbrıs ile Türkiye’nin güvenliği ve menfaatleri ayrı düşünülemez’ ifadesinin CHP olarak herkese vasiyet olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

“İkinci Cumhurbaşkanı ve CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün masada kazandıklarını asla ve asla bırakamayız. Türkiye’nin garantörlük hakkının kabul edilmediği veya dışarıda bırakıldığı hiçbir müzakereye taraf olunmaması gerektiğini her zaman savunuyoruz. Türk askeri, adaya savaşa değil barışa gitmiştir. Gerçekten de adaya bir barış getirdik. Türkiye’ye işgalci diyenlere harekâtın siyasi hedeflerine ulaşıldığı anda harekâtın tamamlandığını ve adanın tamamını değil… o gün yüzde yüzünü ele geçirmek ve Türkiye’ye ilhak etmek imkanımız varken bunu yapmadığımızı herkese anlatıyoruz. Türkiye adaya, adadaki varlığını korumak, adadaki soydaşlarını korumak, adadaki Türk varlığını korumak ve yüzyıllardır kazanılmış egemenlik hakkını teyit için gitti. Bundan sonra da bu çizgiyi korumaya devam edeceğiz” dedi.

Kıbrıs Türklerinin karşı karşıya olduğu zorlukların aşılması için en güçlü şekilde KKTC’nin arkasında duracaklarını belirten Özel, doğrudan ticaret, doğrudan uçuş konularının sağlanmasının önemli olduğunu kaydetti. Farklı çözüm önerileri bile olsa KKTC’nin kazanımlarının teyit edildiği bir noktadan hareket edilmesi gerektiğini belirten Özel, “Biz Kıbrıs’ı bir bütün olarak sahipleniyoruz. Kıbrıs’ta yapılan haksızlıkların aşılması gerektiğini savunuyoruz… Güney Kıbrıs Rum Kesiminin tek başına AB’ne dahil edilmesi bizlere büyük haksızlıktır. Bu haksızlığın telafisi noktasında hem diplomatik alanda hem fırsat bulduğumuz her kürsüde bunu dile getirmeye devam ediyoruz” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Koop-Sen yarın Koop-Süt ile Zirai Levazım ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor

Published

on

By

Kooperatif Görevlileri Sendikası (Koop-Sen) yarın, Koop-Süt, Zirai Levazım Kooperatifi ve Binboğa Yem Kooperatifi’nde süresiz genel greve gidiyor.

Koop-Sen’den verilen bilgiye göre, çalışanların maaşlarının ödenmediği gerekçesiyle yapılacak süresiz genel greve ek olarak yarın 09.30’da Kooperatif Merkez Bankası Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürünü ve beraberindeki heyeti kabul etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik ve beraberindeki heyeti kabul ederek, görüştü.

Kabulde yaptığı konuşmada duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, öğretmenlerin, Londra’daki çocukların Türkçe öğrenmesi için yaptığı özverili çalışmaları ve ailelerin ülkelerine bağlılıklarının takdir edildiğini ifade etti.

Dünyanın birçok yerinde ve özellikle Londra’da Kıbrıs Türkleri’nin yaşadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, buradaki insanların çocuklarını kendi okullarına götürmesinin ve Kıbrıs Türk Dernekleri’nin faaliyetlerine katılmalarını sağlamasının, kültür ve geleneklerin bir sonraki nesillere aktarıldığı için kendisi mutlu ettiğini dile getirdi.

Londra Rauf Raif Denktaş Türk Okulu Müdürü Meryem Biricik de konuşmasında, okulun faaliyetleri hakkında bilgi vererek, verilen destekten dolayı teşekkürlerini sundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, geçici öğretmen alımının önü açılması için, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavların bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokulduğunu savundu.

HP’den yapılan açıklamaya göre Özersay, seçim yasakları konusundaki uygulamaları eleştirdi.

Özersay, Meclis’teki muhalefet ile hükümetin, seçim yasaklarının 60 günden 45 güne indirilmemesi konusunda uzlaştığını belirterek, “Bu iyi bir gelişme çünkü hükümet 60 gün boyunca atama ve benzeri işlemleri yapamayacak” dedi. Özersay, ancak bu durumda okullara alınması gereken yeni öğretmenlerin seçim yasaklarına takılacağını söyledi.

“Belki İlkokullardaki öğretmen atamaları yetişecek ama ortaokul ve liselere alınacak yeni öğretmenler seçim yasaklarına takılacağı için atamaları Kasım ayına kalacak. Tabi hükümet de seçim süreci devam ederken geçici öğretmen alma şansına sahip olacak ve bunu da siyasi bir yatırım olarak kullanacak.” diyen Özersay, eğitim, sağlık ve bazı elzem konularda sınavları önceden ilan edilmiş olan KHK sınavlarının yapılması ve atamalarının da bekletilmemesi konusunda Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda gerekli değişikliğin yapılabileceğini kaydetti.

“Kırsal kesim arsası dağıtımı gibi seçim yatırımı işlemlerini seçim yasaklarına dahil ediyoruz da ne oluyor?” diye soran Özersay, bu arazilerin seçim yasakları yürürlüğe girmeden dağıtıldığı veya “hak sahipliği belgesi” verilerek umut tacirliği ile seçime yatırım yapıldığını ileri sürdü.

Özersay, “Özetle kırsal kesim arsası ya da hak sahipliği belgesi dağıtımı seçim yasağı tarihi gelmeden ‘halledilirken’, kritere bağlı, sınavla, münhalle yapılacak sınavlar biraz da bilinçli bir biçimde seçim yasaklarına sokuluyor ki geçici öğretmen alımının önü açılsın ve bir başka şekilde seçim yatırımı yapılabilsin. ” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam