Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Cumhurbaşkanı Tatar, eşiyle birlikte Akdoğan’da Kadınlar Günü etkinliğine katıldı

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, eşi Sibel Tatar ile birlikte Akdoğan’da 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinliğine katıldı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Tatar etkinlikte yaptığı konuşmada, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla eşi Sibel Tatar ile birlikte gerçekleştirdiği ziyaretler kapsamında Akdoğan’da bulunmaktan dolayı duyduğu mutluluğu ifade etti.

Sibel Tatar’ın öncülüğünde yapılan çalışmaların bütün kadınlara hayırlı olmasını temenni eden Cumhurbaşkanı Tatar, siyasetin içinde yıllardan beri halkla iç içe olduğunu söyleyerek eşi Sibel Tatar’la birlikte böylesine anlamlı etkinliklere katılmanın kendisi için çok büyük önem taşıdığını söyledi.

“KADINLARIMIZLA NE KADAR ÖVÜNSEK AZDIR”

Her başarılı adamın arkasında mutlaka bir kadının olduğunu dile getirerek Sibel Tatar’ın öncülük ettiği ve Cumhurbaşkanlığı Turizm ve Çevre Komitesi’nin de katkısıyla bu projeleri hayranlıkla ve takdirle takip ettiğini, daha farklı projelerin de hazırlandığını ve hayata geçirileceğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar; “Kadınlarımızın çalışıp üretmesi ülkemizin büyük bir zenginliğidir. Erkekler kadar kadınların da söz hakkının olması gerekir. Kadınların, bir ülkeyi ayakta tutabilmek için verdiği emek daha fazladır. İşin temelinde kadınlar vardır. Kadınlarımızla ne kadar övünsek azdır” dedi.

Dünyanın içinde bulunduğu sıkıntılı durumların bir an önce geçmesini temenni eden Cumhurbaşkanı Tatar, bütün kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutladı.

SİBEL TATAR: “KADINLARIMIZIN EKONOMİK ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KAZANMASI EN BÜYÜK HEDEFİMİZDİR”

Sibel Tatar da konuşmasında, böylesine anlamlı bir günde çok güzel bir amaç için Akdoğan’da bulunmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti ifade ederek ülkede kendi emeğiyle üreten kadınların var olduğunu, kooperatifleşmenin çok önemli olduğunu dile getirdi. Sibel Tatar, kadınların el emeği ile hazırladığı ürünlerin maddi olarak da geri dönüşümünü almaları gerektiğini ve bu konuda üzerine düşen görev ne ise yapacağını ifade etti.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü münasebetiyle Kuzey Kıbrıs Kadın Örgütleri Ağı kurduklarını dile getiren Sibel Tatar, adada bulunan 43 kadın örgütünün 41’inin bu ağda görev yaptığını bildirdi.

Kadın sivil örgütleriyle yapılan toplantılarda kadın örgütlerinin, birlikte ve birbirine bağlı bir şekilde çalışma fırsatı bulduğunu kaydeden Sibel Tatar; kadınların ekonomik özgürlüklerini kazanmasının, en büyük hedefleri olduğunu dile getirerek kendi ayakları üzerinde durabilen kadınların her türlü şiddete karşı da ekonomik gücüyle korunabileceğini ifade etti.

Kadın örgütleri ağının oluşmasındaki en büyük sebebin de kadının ekonomik özgürlüğü olduğunu dile getiren Sibel Tatar, 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü dolayısı ile 8 Mart Salı günü sosyal medya ağlarında ve kamu spotuyla kadınların bilgilendirileceği bir dizi eğitimler ağının oluşturulduğunu ifade ederek kadınların, genç kızların çalışmak istediğini fakat nerede ve ne iş yapacağını bilemeyebileceğini söyleyerek bu ağın da bu konuyla ilgili, çalışmak isteyen kadınlara yardım etmek ve eğitim vermek amacını taşıdığını dile getirdi.

Sibel Tatar, yapılacak kursların arasında sele-sepet yapımı, gastronomi, aşçı yardımcılığı, çocuk ve hasta bakıcılığı gibi konularda eğitim sağlanacağını ve eğitimin sonunda da katılımcılara KKTC Eğitim Bakanlığı tarafından onaylanan sertifika verileceğini söyledi. Aynı zamanda kadınların bankalardan kredi alabilme olanağının da bulunacağını ifade eden Sibel Tatar; böylece, iş kurmak isteyen veya işini geliştirmek isteyen kadınlara bir imkân tanınmış olacağını belirtti.

8 Mart dolayısıyla kadınlara verilebilecek en güzel hediyenin iş, eğitim ve işinde kullanabilmesi için kredi sağlamak olduğunu belirten Sibel Tatar, emeği geçenlere teşekkür etti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

İsrail’in Lübnan’ın güneyine düzenlediği saldırıda 2 kişi hayatını kaybetti

Published

on

By

İsrail’in Lübnan’ın güneyindeki Cenam bölgesine düzenlediği saldırıda 2 kişi yaşamını yitirdi.

Lübnan haber ajansı NNA’da yer alan habere göre, İsrail ordusu Lübnan’ın güneyindeki Cenam bölgesinde yer alan Şeba beldesinde baba ve iki oğlunu hedef aldı.

Saldırıda baba ve bir oğlu hayatını kaybederken diğer oğlu ise yaralandı.

İsrail ile Lübnan arasında 27 Kasım 2024’te yapılan ateşkes anlaşmasına rağmen İsrail sıklıkla anlaşmayı ihlal ediyor.

Lübnan’a yönelik kara saldırıları sırasında sınır hattındaki beldelere giren İsrail ordusu, ateşkes anlaşmasındaki geri çekilme maddesine rağmen 5 noktada varlığını sürdürüyor.

Hava ve kara saldırılarıyla sınıra yakın beldelerde büyük yıkıma yol açan İsrail, ateşkesin üzerinden aylar geçmesine rağmen Lübnan’ın güneyinde araçları ve bazı noktaları İHA’larla hedef almaya devam ediyor.​​​​​​​

Devamını Oku

Dünya

TC Dışişleri Bakanlığından İsrail’in Madleen gemisine saldırısına sert tepki

Published

on

By

Türkiye Dışişleri Bakanlığı kaynakları, İsrail’in müdahale ettiği “Madleen” gemisindeki vatandaşların durumunun yakından takip edildiğini bildirdi.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Türkiye’nin Tel Aviv Büyükelçiliğinin, geminin karaya varmasının ardından vatandaşların bir an önce serbest bırakılması için gerekli girişimlerde bulunduğunu belirterek, “‘Madleen’ adlı gemide bulunan vatandaşlarımızın durumu yakından takip edilmektedir.” bilgisini paylaştı.

Kaynaklar, vatandaşların yakınlarına düzenli olarak bilgi verildiğini kaydetti.

– “Madleen” gemisine müdahale

Özgürlük Filosu Koalisyonu (FFC) isimli sivil toplum kuruluşunun, Gazze’ye yönelik ablukayı kırıp bölgeye yardım götürme amacıyla düzenlediği son misyon çerçevesinde 18 metrelik “Madleen” yelkenlisi, 1 Haziran’da İtalya’nın Katanya kentindeki San Giovanni Li Cuti Limanı’ndan Gazze için yola çıkmıştı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu’nun Telegram hesabından gece saatlerinde yapılan açıklamada, İsrail ordusunun “Madleen” gemisine müdahale ettiği belirtilerek, “Madleen ile irtibat kesildi. İsrail ordusu gemiye çıktı. Madleen gemisindeki gönüllüler, İsrail ordusu tarafından kaçırıldı.” ifadesi kullanılmıştı.

Gemide, Avrupa Parlamentosunun (AP) Fransız üyesi Rima Hassan ve Almanya vatandaşı FFC Basın Koordinatörü Yasemin Acar’ın yanı sıra Türkiye’den Hüseyin Şuayb Ordu, Brezilya’dan Thiago Avila, İspanya’dan Sergio Toribio, Hollanda’dan Marco van Rennes, Fransa’dan Baptiste Andre, Reva Viard, Pascal Maurieras ve Yanis Mhamdi, İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg ve gazeteci Omar Faiad olmak üzere 12 kişi bulunuyor.

Devamını Oku

Dünya

Gazze yardımı taşıyan “Madleen” gemisi Aşdod’a götürüldü

Published

on

By

Gazze’ye insani yardım ulaştırmak üzere yola çıkan ve uluslararası sularda soykırımcı İsrail güçlerince alıkonulan “Madleen” gemisi Aşdod Limanı’na getirildi. Gemideki 12 insan hakları aktivisti de gözaltına alındı.

Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan ve uluslararası sularda İsrail güçlerince durdurulan Madleen gemisi, İsrail savaş gemileri eşliğinde İsrail’in Aşdod Limanı’na ulaştırıldı.

İsrail’in saldırıları ve ablukası altında açlıkla mücadele eden Gazze halkına umut taşımak isteyen “Özgürlük Filosu Koalisyonu”na (Freedom Flotilla Coalition-FFF) ait bu yelkenli, Akdeniz’deki seyrine İsrail donanması tarafından son verildi.

İşgalci İsrail’in alıkoyduğu Madleen gemisindeki Filistin bayraklarını da söktüğü görüldü.

Soykırımcı İsrail 12 aktivisti gözaltına aldı

Gece saatlerinde gerçekleşen müdahalede, İsrail ordusuna bağlı deniz komandoları Madleen gemisine baskın düzenledi. Baskının ardından gemiyle olan iletişim kesildi. İsrail ordusu, yelkenlinin Aşdod’a götürüleceğini ve gemide bulunan 12 insan hakları savunucusu aktivistin ülkelerine geri gönderileceğini bildirdi.

Özgürlük Filosu Koalisyonu’ndan yapılan açıklamada, müdahale öncesinde gemide alarm verildiği ve hazırlık yapıldığı belirtilirken, Birleşmiş Milletler (BM) de geminin beş İsrail botu tarafından çevrildiğini duyurdu. Gemiye müdahale edildiği ve İsrail askerlerinin gemiye çıktığı bilgisinin ardından, gemideki 12 aktivistin gözaltına alındığı teyit edildi.

BM’den uluslararası topluma çağrı
Birleşmiş Milletler (BM) Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, Madleen gemisinin derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Albanese, “Her Akdeniz limanı Gazze’ye yardım, dayanışma ve insanlık taşıyan tekneler göndermelidir. Beraber yelken açacaklar, birlikte durdurulamaz olacaklar” ifadelerini kullandı.

Albanese, İsrail’in Gazze’de yarattığı insani krize ve yardım girişini engelleyen ablukasına dikkat çekerek, “Ablukayı kırmak, devletler için yasal bir sorumluluk ve hepimiz için ahlaki bir zorunluluktur” diyerek uluslararası topluma harekete geçme çağrısında bulundu.

TC Dışişleri Bakanlığı’ndan sert “Madleen” tepkisi: “İsrail bir terör devleti”

Dışişleri Bakanlığı, Gazze’ye insani yardım taşıyan “Madleen” gemisine İsrail güçlerince yapılan müdahaleyi kınayan sert bir açıklama yayınladı. Bakanlık, uluslararası sularda seyreden gemiye yapılan bu müdahalenin uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu belirtti.

Açıklamada, “Netanyahu hükümetinin, seyrüsefer serbestisini ve deniz güvenliğini de tehdit eden bu menfur saldırısı, İsrail’in bir terör devleti olduğunu bir kez daha ispatlamıştır” ifadelerine yer verildi.

Gazze’de açlığı bir silah olarak kullanan ve insani yardımların ulaşmasını engelleyen İsrail’in soykırım politikalarına karşı uluslararası toplumun tepkisinin süreceği vurgulandı. Dışişleri Bakanlığı, “İsrail’in saldırgan ve hukuk tanımaz tutumu, insanlık değerlerine sahip çıkan sesleri susturamayacaktır” diyerek İsrail’e karşı uluslararası dayanışma çağrısını yineledi.

Madleen’de ne taşınıyordu?
Madleen gemisinde, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Fransız üyesi Rima Hassan ve Almanya vatandaşı Yasemin Acar’ın yanı sıra, Türkiye’den Hüseyin Şuayb Ordu, Brezilya’dan Thiago Avila, İspanya’dan Sergio Toribio, Hollanda’dan Marco van Rennes, Fransa’dan Baptiste Andre, Reva Viard, Pascal Maurieras ve Yanis Mhamdi, İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg ve gazeteci Omar Faiad gibi isimler bulunuyordu.

Gemi, Gazze halkı için hayati önem taşıyan acil insani yardımlar taşıyordu. Bu yardımlar arasında bebek maması, un, pirinç, çocuk bezleri, kadın hijyen ürünleri, su arıtma kitleri, tıbbi malzemeler, koltuk değnekleri ve çocuk protezleri gibi malzemeler yer alıyordu.

Devamını Oku

Trending

Reklam