Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Cumhurbaşkanı Tatar: Karantinadan çıktığım ilk gün, vatandaşla sohbet etmek en büyük temennim

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kovid-19 testinin pozitif çıkması nedeniyle karantinada olduğunu belirterek, “Karantinadan çıktığım ilk gün, bir kahvede oturup vatandaşla sohbet etmek en büyük temennimdir. Lefkoşa’nın Surlariçi bölgesinde bunu yapacağım.” dedi.

Kovid-19 testi 2 Şubat’ta pozitif çıkan Cumhurbaşkanı Tatar, karantina sürecinde yaşadıkları, devam eden çalışmaları ve güncel konulara ilişkin çevrim içi olarak AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Tatar, Kovid-19’un KKTC’de ilk ortaya çıktığı Mart 2020’de başbakan olduğunu ve ülke olarak birçok zorluk atlattıklarını söyledi.

Hemen tedbirler aldıklarını ancak hiçbir zaman ekonomiyi tam olarak kapatmadıklarını belirten Tatar, bu süreci iyi yönettiklerini ifade etti.
Tatar, virüsün ilk çıktığı dönemde hastaneye ihtiyaç duyulduğunu ancak bürokratik engeller nedeniyle hastane projesinin hayata geçirilemediğini anlattı.

Salgının artacağını öngörerek TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı aradığını ve bu konuda yardım istediğini kaydeden Tatar, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimat vermesiyle 2,5 ay sonra Lefkoşa Acil Durum Hastanesi devreye girdi.” dedi.

Tatar, salgın süreciyle ilgili kitaplar yazıldığını hatırlatarak “Ben kitap da yazdım, pandemiyle alakalı iki kitabım var. Şimdi Kovid-19 geçiren bir Cumhurbaşkanı olarak bu kitabın üçüncüsünü yazmak durumundayım. Dolayısıyla üçüncü baskı da gelebilir.” diye konuştu.

KKTC’nin, ana vatan Türkiye’nin de desteğiyle zorlu salgın sürecini iyi yönettiğini belirten Tatar, sağlık sisteminin bu süreçte başarılı işler yaptığını ve salgın hastanesinin de çok yararlı olduğunu söyledi.

Tatar, geçen hafta Türkiye ziyaretinden sonra testinin negatif çıktığını ancak bir gün sonrasında grip olduğundan dolayı bir test daha yaptırdığını, bunun pozitif çıkmasıyla izole olduğu anlattı.

“ŞAHSEN SAĞLIĞIMA DİKKAT EDİYORUM”

Cumhurbaşkanı Tatar, şöyle devam etti:
“Halkla buluşmuyorum çünkü izoleyim. Bazı sağlık çalışanları benimle ilgileniyor, kendilerine teşekkür ediyorum. Şahsen sağlığıma dikkat ediyorum, her sabah yürüyüşlerimi yapıyorum. Kendimi de sağlıklı tutmaya çalışıyorum. İnsanın işini iyi yapabilmesi ve örnek bir kişi olabilmesi için yaşamını iyi yönetmesi gerekir. Halk adamı olmak, sadece söylemde değil. Halka da örnek olacaksınız. Halk sizi izliyor, Cumhurbaşkanı olarak gündemdesiniz.”
Tatar, sağlıklı ve aşılı olduğu için Kovid-19 sürecini çok sıkıntı yaşamadan geçirdiğini belirtti.
Öksürüğünün azaldığını ve sesinin daha iyi olduğunu ifade eden Tatar, bugün ve yarın test yaptırmayı planladığını kaydetti.
Tatar, iki testin de art arda negatif çıkmasının ardından normal yaşamına dönebileceğini söyledi.
Belli başlı birkaç ilacı kullandığını belirten Tatar, hastalığı gribal enfeksiyon şeklinde hafif olarak geçirdiğini, kronik bir hastalığının olmamasının da bunda etkili olduğunu kaydetti.
Tatar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, BM ve AB’den yetkililer, KKTC Başbakanı Faiz Sucuoğlu, bakanlar ve milletvekilleri ile çok sayıda kişinin kendisini aradığını ve “geçmiş olsun” dileklerini ilettiğini aktardı.
Mart ayı itibarıyla salgın sürecinin hafifleyebileceğini belirten Tatar, Kovid-19’un Omicron varyantından sonra yeni bir varyant çıkacak olsa dahi, onun daha hafif geçmesinin öngörüldüğünü ifade etti.

Tatar, Türkiye ziyareti sonrası eşi Sibel Tatar ile aynı ortamda bulunmasına rağmen eşinin testlerinin negatif çıktığını ancak yakın ekibinden bazılarının testinin pozitif çıktığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Türkiye ziyaretimiz iki gündü, biz bu virüsü Türkiye’ye gitmeden önce de almış olabiliriz. Öyle bir şey ki nerede kaptığın belli değil. Virüsü Türkiye’de (Kayseri ve Ankara’da) aldım diye bir şey söyleyemem. Kayseri’de buluştuğum kişilerin virüse yakalandığını da duymadım.” dedi.

“KARANTİNADAN ÇIKTIĞIM İLK GÜN, BİR KAHVEDE VATANDAŞLA SOHBET ETMEK EN BÜYÜK TEMENNİM”
Salgın sürecinin devam ettiğini belirten Tatar, dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.
Tatar, “Halkla olan temasımı bu hafta mecburen durdurdum, o beni biraz üzdü ama cep telefonu marifetiyle yine her yerdeyim. Kovid-19 buna engel değil. Sabah yürüyüşlerindeki fotoğraflar hariç, diğer noktalarda cep telefonu sayesinde temaslarımı sürdürdüm. Yıllardır ilk kez halkla bu kadar gün temasım olmadı. İnşallah bunu telafi edeceğiz. Karantinadan çıktığım ilk gün, bir kahvede oturup vatandaşla sohbet etmek en büyük temennimdir. Lefkoşa’nın Surlariçi bölgesinde bunu yapacağım.” ifadelerini kullandı.
Cuma akşamı Kıbrıs Zafere Doğru dizisinin final bölümünü izlediğini kaydeden Tatar, dizinin Türkiye’de Kıbrıs davasına bakış açısını değiştirdiğini söyledi.
Tatar, “Bu diziyi hayata geçiren TRT yönetimini, yapımcısını, yönetmenini, oyuncuları ve bütün kadroyu tebrik ediyorum.” diye konuştu.

Cuma akşamı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay’ın da katıldığı bir televizyon programında Osmanlı’nın 1071’de Anadolu’ya ve 1571’de Kıbrıs’a geldiğini hatırlattığı anları canlı olarak izlediğini ve duygulandığını kaydeden Tatar, “Türk milleti olarak ayrımız gayrımız yok, kökümüz belli, soyumuz belli ve milletimiz belli.” dedi.
Tatar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ukrayna ziyaretinin ardından uçakta gazetecilere yaptığı değerlendirmede, “Doğu Akdeniz’deki gelişmeleri yakından izliyoruz, önemsiyoruz ve oradaki Kıbrıslı Türklerin haklarını da korumakla mükellefiz” yönünde beyanda bulunduğunu hatırlatarak Kıbrıs’ın bu kadar önemli bir yer olduğunu kaydetti.
Görevinin başında olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, 23 Ocak’ta gerçekleştirilen erken genel seçimlerin ardından yeni bir hükümet kurulması için Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Faiz Sucuoğlu’nu 7 veya 8 Şubat’ta görevlendireceğini kaydetti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam