Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar: Sonuçlanan başvuru, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun Rum mülkiyet iddiaları bakımından etkin bir çare olduğunu ortaya koydu

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıslı bir Rum’un, mülkiyet sorununun çözümü için Taşınmaz Mal Komisyonu’na (TMK) yaptığı başvurunun sonuçlanmasının ve bugüne kadarki ikinci büyük tazminat miktarının ödenmesinin bile tek başına TMK’nın Rum mülkiyet iddiaları bakımından etkin bir çare olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın TMK’nın güncel faaliyetlerine ilişkin açıklamada bulundu.

Tatar açıklamasında, 67/2005 sayılı Yasa tahtında oluşturulan Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK), 2010 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin almış olduğu Demopoulos kararı ile Rumların KKTC’de bırakmış olduğu mallarıyla ilgili mülkiyet taleplerinde etkin iç hukuk yolu olarak tanındığını hatırlattı.

Bugüne kadar, Komisyona yapılan başvurulardan 1,840 tanesi sonuçlandırıldığını kaydeden Tatar, sonuçlandırılan başvurulardan 1161’inde tazminata, 15’inde iadeye, 2 başvuruda için takas ve tazminata, 1 başvuruda takasa hükmedildiğini belirtti. Tatar, 10 başvurunun ise 13/2008 sayılı Yasa kapsamında, TMK vasıtasıyla anlaşılarak neticelendirildiğini bildirdi.

“Sadece 2024 yılında TMK, 112 başvuruyu sonuçlandırmış, 200’e yakın tazminat kararının ise ödemesini gerçekleştirmiştir” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, “Bugüne kadar yapılan ödemelerle 2020 yılının sonuna kadar karara bağlanan tüm başvuruların ödemeleri tamamlanmış olup, önümüzdeki dönemde de ödemeler aynı hızla yapılmaya devam edecektir” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Avrupa Konseyi önünde icrası devam eden “Xenides- Arestis Grubu” altında olan ve vaktiyle Demopoulos kararı öncesinde AİHM tarafından ihlal kararı verilmiş olan kısıtlı sayıdaki Rum mülkiyet kararlarından birine bile konu gayrimenkul için, Rum başvuran çözümü TMK önünde aramıştır. Söz konusu başvuru yakın zamanda TMK önünde sonuçlandırılmış, hükmedilen tazminat da geçtiğimiz günlerde ödenmiştir. Bahse konu ödeme, TMK’nın bugüne kadar yapmış olduğu en yüksek meblağı içeren ikinci ödemedir.

Bu karar dahi tek başına TMK’nın Rum mülkiyet iddiaları bakımından etkin bir çare olduğunu ortaya koymaktadır. Rum başvuran, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi önündeki denetiminin sona erdirilmesi talebini de iletmiştir.

TMK uluslararası hukuka uygun olan KKTC mülkiyet düzeninin vazgeçilmez bir unsurudur. Etkinliği AİHM tarafından kabul edilen TMK’nın yürüttüğü çalışmalar anılan mahkeme kararlarının icrası bağlamında olumlu etki yaratmaktadır”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, açıklamasını “TMK’nın çalışmalarına daha da etkin bir şekilde devam etmesi için, her daim müteşekkir olduğumuz Anavatan Türkiye’nin desteğiyle, başta hükümetimiz olmak üzere her türlü katkıyı koymaya ve kaynağı yaratmaya devam edeceğiz” ifadeleriyle noktaladı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

İki öğretmen sendikası, Öğretmenler Sınav (Değişiklik) Tüzüğü hakkında basın açıklaması yaptı

Published

on

By

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), Öğretmenler Sınav (Değişiklik) Tüzüğü hakkında Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yaptı.

Olağanüstü Teknik Kurul toplantısı öncesinde açıklama yapan sendika yetkilileri daha sona toplantıya katıldı.

-Gökçebel: “Yasa benim, istişare iş ola yapılır mantığı doğru değildir”

KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel, Öğretmenler Sınav (Değişiklik) Tüzüğü ile ilgili dün Olağanüstü Teknik Kurul çağrısı aldıklarını söyleyerek, Teknik Kurul toplantısına katılacaklarını ancak “usul ve üslubun doğru olmadığını” savundu.

Bu konuda Bakanlığa defalarca uyarı yapmalarına rağmen aynı şekilde davranıldığını savunan Gökçebel, “Yasa benim, istişare iş ola yapılır mantığı doğru değildir” dedi.

Yetkili sendikalar olarak bu yetkiyi Anayasa’dan, Öğretmenler Yasası’ndan aldıklarını ifade eden Gökçebel, “Bir konuyu samimiyetle çözmek isterseniz, bir zaman verirsiniz, konuyu ortaya koyarsınız, bu ilgili örgütlerin Yönetim Kurullarında değerlendirilir ve size cevabı verilir” diye konuştu.

Nakillerin başlaması gerektiğine de dikkat çeken Tahir Gökçebel, gelecek yıl eylül ayında okulların sorunsuz açılması için ihtiyaçların doğru tespit edilmesi gerektiğini belirtti.

Yasaya göre, görüş ve önerilerin birlikte çalışılarak, istişare edilmesi gerektiğini söyleyen Gökçebel, “Bütün işlemleri tek başına yapacaksınız, hataların, yanlışların, yapamadıklarınızın sorumluluğunu almayacaksınız. Bütün yasaları tek başına yapacaksınız ama sıkıştığınızda topu sendikaların, toplumun, kamunun üzerine yıkmaya çalışacaksınız. Bu anlayış artık bitmelidir” dedi.

Yasalara en çok uyması gerekenin en sorumlu olan olduğunu ifade eden Gökçebel, yasa tanımaz anlayışı kabul etmeyeceklerini belirtti. Gökçebel, toplumu doğru bilgilendirmeye ve mücadeleye devam edeceklerini kaydetti.

-Baybora: “Eğitimdeki sorunların adresi yasanın cevaz verdiği şekilde Eğitim Şurası’dır”

KTÖS Başkanı Mustafa Baybora da, eğitimde yaşanan sorunların her geçen gün ve yıl artarak, devam ettiğini, sorunlara çözüm bulması gereken Milli Eğitim Bakanlığı’nın herhangi plan yapmadığını ve sorunların çözümsüz kaldığını savundu.

Yaptıkları çalışmaları Milli Eğitim Bakanlığı ile paylaştıklarını dile getiren Baybora, bunların dikkate alınmadığını ileri sürdü.

“Ben Bakanım ne istersem yaparım” mantığıyla hareket edildiğini öne süren Baybora, “Eğitimdeki sorunların adresi yasanın cevaz verdiği şekilde Eğitim Şurası’dır” dedi.

Eğitim Şurası’nın 2014 yılında beri neden yapılmadığını soran Baybora, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nun buna cevap vermesini istedi. Eğitim Şurasında, demokratik kurulların çalışacağını, eğitimdeki sorunların tartışılacağını ve çözüm önerilerinin ortaya çıkacağını ifade eden Baybora, Bakan Çavuşoğlu’nun bu durumdan “rahatsız olduğunu” öne sürdü.

Eğitimi planlayamayan, öngörüsü olmayan bir Milli Eğitim Bakanlığı ve Bakan ile karşı karşıya olduklarını iddia eden Baybora, eğitimde herhangi bir ilerleme olmadığını savundu. Baybora, 250 tane baraka sınıfta öğrenciler ders yaparken, Bakanın öncelikli konusunun başörtüsü olduğunu ileri sürdü.

Öğretmenlerin “antidemokratik ve keyfi bir şekilde” yargılandığı bir süreç yaşandığını söyleyen Baybora, iki yıl önce Bakanlık önünde yapılan bir eylem sonrasında “uyduruk olduğunu” iddia ettiği bir gerekçeyle öğretmenler hakkında soruşturma açıldığını ve davanın iki yıldır devam ettiğini dile getirdi.

Bir ilkokul müdürünün para sirkat ettiğini ve bunun raporlandırıldığını savunan Baybora, “Bu rapor niye açıklanmıyor ve soruşturma niye ileri götürülmüyor” diye sordu. Kadın öğretmenlere tacizde bulunan bir ilkokul öğretmeni hakkında ise soruşturma açılmadığını öne süren Baybora, bunun da cevabını istedi.

KTÖS Başkanı Baybora, “Önce şura yapacaksınız, şuralar da tavsiye niteliğinden çıkacak. Böyle bir derdiniz, gaileniz varsa sizinle her platformda görüşmeye hazırız” dedi.

tak

Devamını Oku

Kıbrıs

Dipkarpaz-Manastır Yolu yenileme çalışmaları dolayısıyla trafiğe kapatılacak

Published

on

By

Dipkarpaz-Manastır Yolu, pazartesi gününden itibaren yol yenileme çalışmaları kapsamında beş gün boyunca 14.00 ile 1.00 saatleri arasında trafiğe kapalı olacak.

Karayolları Dairesi Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, Dipkarpaz-Manastır Yolu, 17 Mayıs Cumartesi günü saat 1.00’de yeniden trafiğe açılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

‘Haydar Aliyev: Geçmişten, Geleceğe, Liderlik ve Vizyon’ konulu konferans düzenlendi

Published

on

By

Azerbaycan Kıbrıs Dostluk Cemiyeti, Lefke Avrupa Üniversitesi ve Haydar Aliyev Uluslararası Kültür Merkezi’nin birlikte düzenlediği ‘ Haydar Aliyev: Geçmişten, Geleceğe, Liderlik ve Vizyon’ konulu konferans bugün Lefke Avrupa Üniversitesi evsahipliğinde gerçekleştirildi.
Saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı ile Azerbaycan Marşı’nın okunmasıyla başlayan konferans, Haydar Aliyev belgeselinin gösterimiyle sürdü.
Konferansta ilk sözü LAÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Ali Yükselen aldı.
Yükselen, Aliyev’in sadece Azerbaycan’da değil, Türk dünyası tarihinde derin izler bırakan bir lider olduğunu belirtti.
Azrbaycan Kıbrıs Dostluk Cemiyeti Başkanı Orhan Hasanoğlu da, Haydar Aliyev’in vizyonunun, KKTC ile olan ilşkilerin nasıl geliştirileceği konusunda ana hatları oluşturduğunu ifade etti.
Azerbaycan Milletvekili Razi Nurullayev de, Azerbaycan’ın, Türk devletlerinin birlik ve beraberliği için elinden geleni yapmayı sürdüreceğini kaydetti.
Azerbaycan Milletvekili Prof. Dr. Vugar Rahimzade ise, Azerbaycan’ın bugünlere gelmesinin Haydar Aliyev sayesinde olduğunu ifade etti.
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı da, Azerbaycan’ın Türk dünyasının parlayan yıldızı olduğunu vurguladı.
Haydar Aliyev’in yaptığı stratejik hamlelerle bugünkü Azerbaycan’ın temelini attığını vurgulayan Arıklı, önümüzdeki süreçte ipek yolu projesinin hayata geçirilmesiyle Azerbaycan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin stratejik üstünlüğünün tartışılmaz bir noktaya geleceğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise, bu tür etkinliklerle Azerbaycan ile KKTC arasındaki kadim bağların güçlendiğini ve gençlerin geçmişte yaşananaları birinci ağızadan dinlemesine vesile olduğunu vurguladı.
Azerbaycan ile KKTC arasındaki bağların giderek güçlendiğine işaret eden Tatar, son zamanlarda İlham Aliyev’in cesaretli adımları ile kurulan münasebetlerin tarihi anlam taşıdığının altını çizdi.
İlham Aliyev’in kendisini iki kez resmi konutunda kabul ettiğini ve Aliyev’in KKTC’nin mücadelesine ve bağımsızlık yoluna tam destek olduğunu vurguladığını anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’deki iki devletli siyasetin devam etmesi ve Türk dünyası içerisinde yerini sağlamlaştırması için çalışmaların sürdürğünü belirtti.
Cumhurbaşkanı, KKTC’nin Azerbaycan’ın desteğiyle Türk devletler teşkilatı içerinde gözlemci üye olduğuna dikkati çekti.
KKTC’nin Türk dünyasının en güneyinde Akdeniz’e açılan kapısı olduğuna vurgu yapan Tatar, “Türk dünyası ile ilşkilerimizi geliştirmek, ekonomik yapımızı sağlamlaşturmak ve geleceğe yürümek zorundayız’ dedi.
Türk devletler Teşkilatında yerini alan KKTC’nin iki devletli siyasetle yoluna devam ettiğini ve gençlerin bu topraklarda bağımsız, özgür, onurlu yaşaması için KKTC’nin tanınması gerektiğini kaydeden Tatar, bu yolda mücadelenin süreceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar, ‘Güney Kıbrıs bizleri sindirmek için her türlü insanlık dışı ve kural dışı hareketi yapma noktasında acımasızdır. Buna karşılık birlik beraberlik içinde Türk dünyası desteği ile KKTC’yi sonsuza kadar yaşatmak, ekonomimizi ve refahımızı güçlendirmek, uluslarası temaslar ve hukuk yoluyla bu saldırılara karşı direnmek ve geçmişte olduğu gibi karşı tarafı gerektiğinde tuş etmek zorundayız’ dedi.
Konuşmaların ardından konferans plaket taktimi ve toplu fotoğraf çekimi ile tamamlandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam