Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Cumhurbaşkanı Tatar:Hükümet kurma görevini yemin töreni sonrası vereceğim

Published

on

 

 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, hükümet kurma görevini yeni Meclisin toplanması ve yemin töreninin ardından vereceğini, mevcut hükümetin görevde olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, siyasi parti başkanları ve Başsavcı ile görüşmesinin ardından basın açıklaması yaptı.
Anayasa’ya göre hükümeti kurma görevini şu an UBP Genel Başkanı Faiz Sucuoğlu’na veremeyeceğini ifade eden Tatar, YSK’nın yeni seçilen milletvekillerini askıya alması ve yemin töreninin ardından bu görevi vereceğini söyledi.

Seçim yasaklarının yeni hükümet kurulana kadar devam edeceğini ifade eden Tatar, Başbakan Faiz Sucuoğlu’nun yemin töreninin ardından İstifasını sunacağını, kendisinin de Sucuoğlu’na yeni hükümeti kurana kadar geçici görevlendirme yapacağını anlattı.

Tatar, seçim sonuçlarının hayırlara vesile olmasını temenni ederek, bugün parti başkanlarıyla süreci değerlendirme fırsatı bulduğunu, süreci süratlendirmek için parti başkanları ve heyetleriyle görüşmeler yaptığını kaydetti.

Başsavcı ile de görüşme yaptıklarını ifade eden Tatar, yemin töreninden sonra iş başı yapabilecek hükümetin, yeni seçilen Meclis’ten güven oyu alması gerektiğine işaret etti.

Yeni hükümetin yeni Meclis’e sorumlu olacağını ifade eden Tatar, şu andaki Sucuoğlu hükümeti ve Meclis’in halen görev başında olduğunu kaydetti.

YSK’nın kesin sonuçları asmasının ardından 10 gün sonra Meclis’in toplanacağını, yemin töreni sonrası da görevlendirme yapılacağını ifade eden Tatar, zaman kaybetmeden süreci başlattığını, Sucuoğlu’na görevi vereceğini, o güne kadar da Hükümet kurma çalışmalarının başlamış olduğunu kaydetti.

Sucuoğlu’nun tüm partilerle istişare edeceğini söylediğini ifade eden Tatar, resmî görevlendirmenin 15 gün sonra olabileceğini dile getirdi.

“Fotoğraf açıktır, yeni hükümetin hızlı şekilde oluşması için hazırlıkların önceden yapılacağına inanıyorum” diyen Tatar, devletin, cumhuriyetin istikrara icraata ihtiyacı olduğunu, uzun ömürlü bir meclis ve hükümetin bu süreçte önemli olduğuna dikkat çekti.

Komite ile Meclis çalışmalarının da önemine işaret eden Tatar, Nisap sorunu yaşamadan, nisap sancısı çekmeden hükümetin Meclis’i açması, ülkeye, insanlara iyi bir gelecek yaratmak için çalışmaya başlamasını beklediğini söyledi.

Seçime katılan, seçimlerin başarıyla demokratik olgunluk içinde tamamlanmasını sağlayan herkese teşekkür eden Tatar, seçime katılımın az olmasına rağmen Kıbrıs Türk halkının iradesini ortaya koyduğunu ifade etti.
Seçim listesinde yurt dışında birçok vatandaş bulunduğuna da dikkat çeken Tatar, Meclis’in yeni dönemde bunu ele alıp, vatandaşların olduğu yerde oy kullanmasını sağlayabileceğini söyledi.
Covid salgını dolayısıyla da seçime katılımda düşüş yaşandığını ifade eden Tatar, seçilen milletvekillerine, vatandaşlara ve iradenin ortaya çıkması için çalışan herkese teşekkür etti.

Sürecin iyi yönetilmesi, meclisin, hükümetin istikrarlı çalışması, reformlar, tedbirler gerekiyorsa yapılabilmesi için çalışmanın önemine işaret eden Tatar, Türkiye’nin de desteğiyle bu sıkıntılardan nasıl çıkılır konusunda yeni hükümete görev düştüğüne dikkat çekti, bir an önce yeni hükümetin kurulmasını temenni etti.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Maraş’a karşılık Ercan” açıklamalarının sorulması üzerine ise, “Basında çıkan konulara itibar etmediklerini, bu konuların ciddi konular olduğunu, esas meselenin Egemenlik, egemen eşitlik” olduğunu söyledi.

Rum tarafının yaptığının; Kıbrıs Türk halkının egemenliği olmadığını göstermeye çalışmak olduğunu ifade eden Tatar, basına yansıyan konunun “hiç inandırıcı gelmediğini, dikkate bile almadıklarını” kaydetti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Kemoterapiye bağlı saç dökülmesini önleyebilecek ‘çığır açan’ tedavi yöntemi geliştirildi

Published

on

By

Bilim insanları, kemoterapi gören kanser hastalarında saç dökülmesini önlemeye yönelik “çifte koruma sağlayan güçlü bir yöntem” geliştirdiklerini açıkladı. Sheffield Hallam Üniversitesi’ndeki araştırmacılar tarafından yürütülen çalışma, saç köklerini koruma konusunda çığır açıcı bir buluş olarak nitelendiriliyor.

Yeni yöntem, halihazırda kullanılan “soğutucu başlık” tekniğini, kırmızı üzüm benzeri kaynaklarda bulunan güçlü antioksidanlarla zenginleştirilmiş yeni bir losyonla birleştiriyor.

Bu iki uygulama birlikte kullanıldığında, saç kökleri üzerindeki kemoterapi toksisitesine karşı çok daha etkili bir koruma sağlıyor.

Soğutmanın ideal sıcaklığı belirlendi
Çalışmada, saç derisinin 18°C’ye kadar soğutulmasının saç köklerindeki hasarı engellediği tespit edildi. 26°C’ye kadar yapılan soğutmanın ise yeterli koruma sağlamadığı belirtildi.

Soğutma işlemi, saç derisine giden kan akışını azaltarak, kemoterapi ilaçlarının saç köklerine ulaşmasını sınırlandırıyor.

Laboratuvar ortamında saç kökleri korundu
Araştırmacılar, saç derisinden alınan folikülleri laboratuvar ortamında çoğaltarak kemoterapi etkilerini inceledi. Sheffield Hallam Üniversitesi’nden Hücre Biyolojisi Doçenti Dr. Nik Georgopoulos, “Soğutma, saç üretiminden sorumlu olan hızlı bölünen hücreleri yalnızca korumuyor, aynı zamanda tamamen hayatta tutabiliyor. Ancak bunun için ideal sıcaklığın kullanılması gerekiyor” dedi.

Antioksidan destekli losyon “çifte koruma” sağlıyor
Çalışmada ayrıca, soğutma işlemine ek olarak uygulanan topikal antioksidan losyonun, soğutmanın koruyucu etkisini önemli ölçüde artırdığı saptandı. Losyonun içeriğinde kırmızı üzüm ve yer fıstığında bulunan resveratrol ile bir besin takviyesi olan N-Asetilsistein yer alıyor.

Dr. Georgopoulos, bazı hastalarda soğutma yönteminin yetersiz kalabileceğini belirterek, “Bazı başlar – ben onlara inatçı başlar diyorum – yeterince soğumuyor. Bu durumlarda topikal ürünle yapılan destek, koruma kapasitesini dönüştürüyor” dedi.

Soğutma tek başına da güçlü bir koruma sağlıyor
Ancak Georgopoulos’a göre, antioksidan losyon tek başına yeterince güçlü değil. Soğutma yöntemi ise aynı anda birden fazla koruyucu etki yaratıyor: “Soğukta kan damarları daralıyor, saç derisine daha az kan – dolayısıyla daha az ilaç – gidiyor. Ayrıca hücrelerin bölünmesi yavaşlıyor. Bu da hem fiziksel hem biyokimyasal düzeyde koruma sağlıyor.”

Klinik denemeler yolda
Georgopoulos, 10 yılı aşkın süredir Huddersfield merkezli Paxman Scalp Cooling firmasıyla birlikte çalışıyor. Paxman, kemoterapi öncesi, sırasında ve sonrası kullanılan özel tasarım bir soğutma başlığı üretiyor. Bu başlık sayesinde soğutma işlemi ilaç verilmeden 30 dakika önce başlıyor ve tedavi sonrasında 90 dakikaya kadar sürüyor.

Araştırmacılar şimdi, geliştirdikleri bu yeni yöntemin Paxman cihazı kullanan hastalarda denenmesini hedefliyor. Kullanılacak antioksidan içeriğin son halinin belirlenmesi için çalışmalar devam ediyor.

Dr. Georgopoulos, “Devam eden çalışmalarımız sayesinde, topikal ürünün sadece saç dökülmesini önlemede değil, kemoterapi sonrası saçın yeniden çıkma sürecini hızlandırmada da etkili olacağını umuyoruz” dedi.

Devamını Oku

Dünya

Londra’daki sıcak hava dalgası 263 can aldı

Published

on

By

İngiltere ve Avrupa genelinde yaşanan sıcak hava dalgası yüzünden Londra’da 263 kişinin hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Imperial College London ve London School of Hygiene and Tropical Medicine (LSHTM) araştırmacılarının yaptığı çalışmaya göre, bu ölümlerin 173’ü doğrudan iklim krizinin sonucu.

Dünya Hava Olaylarını İlişkilendirme (World Weather Attribution) grubunun yayınladığı araştırma, iklim krizinin Avrupa genelindeki sıcaklığa bağlı ölümleri üç katına çıkardığını ortaya koydu.

Bilim insanları, Haziran sonu ile Temmuz başında Avrupa’yı etkisi altına alan sıcaklıkların, iklim değişikliği olmasaydı 1 ila 4 derece daha serin geçeceğini belirtti.

12 şehirde 2 bin 300 ölüm, bin 500’ü iklim krizinden
Araştırma, Londra, Paris, Madrid, Barselona ve Roma dahil olmak üzere 12 büyük Avrupa kentinde toplam 2 bin 300 sıcaklığa bağlı ölüm yaşandığını tahmin ediyor. Bunların yaklaşık bin 500’ü, yani yüzde 65’i insan faaliyetleri kaynaklı küresel ısınmadan kaynaklanıyor.

Geçtiğimiz hafta Londra’da sıcaklıklar 34°C’ye kadar yükselmiş ve Birleşik Krallık Sağlık Güvenliği Ajansı, halk sağlığı için amber düzeyinde sıcaklık uyarısı yayımlamıştı.

“Sessiz ama yıkıcı”: En çok yaşlılar etkileniyor
Araştırmada görev alan bilim insanları, sıcak hava dalgalarının “sessiz ama yıkıcı” olduğunu vurgulayarak, 1.3°C’lik mevcut küresel ısınmanın bile yaşlılar ve savunmasız gruplar için ölümcül sonuçlar doğurduğunu belirtti.

Londra’daki 263 ölümün yanı sıra, Madrid’de 317 ve Paris’te 235 kişinin sıcak hava nedeniyle hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Çoğu ölümün ileri yaş gruplarında gerçekleştiği belirtildi. Uzmanlar, Avrupa genelinde yaşlanan nüfusun, daha uzun, daha sıcak ve daha sık yaşanan sıcak hava dalgaları karşısında giderek artan bir risk altında olduğuna dikkat çekti.

“Isı kubbesi” sıcakları artırdı
23 Haziran ile 2 Temmuz tarihleri arasında Avrupa’nın üzerinde oluşan yüksek basınçlı “ısı kubbesi”nin, sıcak ve kuru havayı bölgeye hapsettiği ve Kuzey Afrika’dan gelen sıcak hava kütlesiyle birlikte sıcaklıkları olağanüstü seviyelere taşıdığı ifade edildi.

Bilim insanları, bu tür analizlerin sadece 12 şehirde yapıldığını ve bu verilerin Avrupa’daki gerçek sıcaklığa bağlı ölüm tablosunun sadece küçük bir kısmını yansıttığını vurguladı. Gerçek sayıların on binlere ulaşabileceği ifade ediliyor.

Devamını Oku

Dünya

Instagram ve WhatsApp, kullanıcıları ile konuşmaya başlayacak

Published

on

By

Meta, kullanıcılarla daha fazla etkileşim kurmak amacıyla yapay zeka sohbet robotunun, geçmiş konuşmalar üzerinden “takip mesajları” göndereceği yeni bir özelliği test ediyor. Business Insider’ın haberine göre Meta AI, kullanıcıya hiçbir istem gelmeden ilk mesajı gönderiyor ve geçmişte konuşulan konular üzerinden sohbeti yeniden başlatıyor.

Meta’nın bu yeni özelliği, Messenger, Instagram ve WhatsApp gibi platformlarda devreye girecek.

Testlerde kullanılan bir örnek sohbet botu “Film Büyüsünün Ustası” (The Maestro of Movie Magic), kullanıcıya “Bu akşam için film önerisi ister misiniz?” gibi sorularla doğrudan mesaj atıyor.

Kullanıcının daha önce başlattığı konuşmaları temel alarak yeniden iletişime geçiyor.

Bu sistem, veri etiketleme firması Alignerr tarafından hazırlanan yönergeler doğrultusunda geliştiriliyor.

Meta ve Alignerr birlikte, özelleştirilebilir yapay zekâ botlarının eğitilmesi ve bu botların gelecekte kullanıcıyla proaktif iletişim kurması üzerine çalışıyor.

Özelliğin detayları
TechCrunch’a konuşan Meta sözcüsü, bu özelliğin kullanıcılarla “kendiliğinden” tekrar bağlantı kurmak için test edildiğini ve bunun kullanıcı bağlılığını artırmayı amaçladığını doğruladı.

Meta AI, yalnızca kullanıcı son 14 gün içinde en az bir kez sohbet robotuyla konuşmuşsa mesaj gönderebilecek.

Ayrıca bu kişinin en az 5 mesajlık bir konuşma geçmişi olması gerekiyor.

Eğer kullanıcı bu ilk takip mesajına yanıt vermezse, bot ikinci kez mesaj atmayacak.

Meta AI Studio üzerinden kullanıcılar, kendi deneyimlerine özel yapay zekâ botları oluşturabilecek. Bu botlar da gelecekte kullanıcıya kendiliğinden mesaj atan sistemlere dönüşebilecek.

Meta AI’nin yükselişi ve yeni entegrasyonları
Meta AI, Facebook, Messenger ve Instagram üzerinden sohbet, sticker üretme, fotoğraf düzenleme gibi birçok işlevi yerine getiriyor.

Bu yılın başında WhatsApp’a da entegre edilmişti.

Ayrıca kullanıcılar, yapay zeka ile yaptıkları konuşmaları “Keşfet” sekmesinde paylaşabiliyor, fakat bu durum farkında olmayan kullanıcıların kişisel bilgilerini istemeden ifşa etmesine yol açabiliyor.

Eleştirilere açık kapı
Meta’nın bu yeni özelliği, kullanıcı mahremiyeti ve veri güvenliği açısından bazı soru işaretleri yaratabilir. Her ne kadar spam engelleyici mekanizmalar tanımlansa da, yapay zeka destekli bu tür “beklenmedik” mesajlar bazı kullanıcılar için rahatsız edici olabilir.

Özellikle sosyal medya platformlarında yapay zekâ ile kurulan ilişkilerin sınırları tartışılmaya devam ediyor.

Devamını Oku

Trending

Reklam