Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar:İngiltere garantör ülke sorumluluğunu yerine getirmiyor

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, üç garantör ülkeden biri olan İngiltere’nin garantör ülke sorumluluğunu yerine getirmediğini belirterek, ”İngiltere Kıbrıs’ta şartların Kıbrıs Türklerinin aleyhine, Kıbrıs Rumlarının lehine bu şekilde cereyan etmesine tamamıyla seyirci kalmıştır. Hiç kılını kıpırdatmamıştır çünkü güneyde üstleri var, kendi menfaatleri var.” dedi.

Birleşmiş Milletler 77. Genel Kurul Görüşmeleri için New York’ta bulunan Tatar, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

ABD’nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY) yönelik silah ambargosunu 2023 için kaldırma kararını kınayan Tatar, bu kararının kabul edilemez olduğunu söyledi.

Güney Kıbrıs’ın zaten silahlandığına ve bu tür silahlanmanın hiçbir fayda sağlamayacağına dikkati çeken Tatar, ”Bu (karar) Ada’yı daha da fazla silahlandırmak suretiyle bölgedeki gerginliği ve bölgedeki tansiyonu yükseltir ve bu da kimsenin işine gelmez. Bu gerçekten iyi bir hareket değil, Rumların bana göre bir çılgınlığıdır. ” değerlendirmesinde bulundu.

ABD’ye bu kararı yeniden gözden geçirmesi çağrısı yapan Tatar, ”Alet olacakları iş, böyle bir silahlanmayla, eğer bu silahları vereceklerse, Kıbrıs’ta gerçekten hiç arzu edilmeyen birtakım gerginliklere vesile olacak.” dedi.

– BM’de yapılan KKTC‘nin tanınma çağrısı ile dünyaya yeni bir mesaj verildi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’na hitabında KKTC‘nin bağımsız bir devlet olarak tanınması çağrısıyla “tarih yazıldığını”, tanınma konusunda bir aşama daha kaydedildiğini ve dünyaya yeni bir mesaj verildiğini söyleyen Tatar, ”Uluslararası camiaya demek istediğimiz Kıbrıs’ta iki ayrı devlet vardır.” ifadesini kullandı.

– “KKTC‘li gençler izolasyon nedeniyle spor müsabakalarına katılamıyor”

Kuzey Kıbrıs’a uygulanan izolasyon nedeniyle gençlerin uluslararası spor müsabakalarına katılamadığına da dikkati çeken Tatar, ”Kıbrıs Türklerine uygulanan bu kadar haksızlığı bizim daha fazla kabul etmemiz mümkün değil. O yüzden bizim uluslararası camiayı bir kez daha Kıbrıslı Türklere yapılan bu haksızlıkları gözden geçirmeye davet ediyoruz.” dedi.

Hem ekonomik hem ticari hem kültürel hem sosyal ilişkilerin geliştirilmesiyle esasında tanınma yolunda KKTC‘de çok büyük mesafe alındığını belirten Tatar, ”Ama tabii bunu siyasi çalışmalar da desteklemek gerek, siyasi çalışmalarla bütün bu ilişkileri daha meşru bir zeminde gelişmesi için çalışmalar yapmak (gerek). ” diye konuştu.

– ”İngiltere, garantör ülke sorumluluğunu yerine getirmiyor”

Kıbrıs’ta üç garantör ülkeden biri olan İngiltere’nin Kıbrıs tutumunu değerlendiren ve garantör ülke sorumluluğunu yerine getirmediğini vurgulayan Tatar, şunları söyledi:

”Şimdi hala daha öyledir. İngiltere seyirci kalıyor. İngiltere Kıbrıs’ta şartların Kıbrıs Türklerinin aleyhine, Kıbrıs Rumlarının lehine bu şekilde cereyan etmesine tamamıyla seyirci kalmıştır. Hiç kılını kıpırdatmamıştır çünkü güneyde üstleri var, kendi menfaatleri var. Bunu üzülerek söylüyorum ama gerçekten Kıbrıs’ta bu kadar adaletsizliğe seyirci kalan, tarafsız olması gereken bir garantör ülkenin sorumsuzluğu bu kadar sürdürmesi beni hayal kırıklığına uğratmıştır. Hala daha ambargo ve izolasyonlar altında her türlü haksızlığa uğrayan Kıbrıs Türk halkına seyirci kalıyorlar.”

– ”KKTC‘ye direkt uçuşlar için bir Rus firması sivil havacılık idaremize başvurdu”

Rusya’dan KKTC‘ye direkt uçuşlar olacağına dair basında çıkan haberleri de değerlendiren ve bundan memnuniyet duyacaklarını belirten Tatar, şöyle devam etti:

”Şu anda benim bilgim Rus kökenli bir firmanın bizim sivil havacılık idaremize uçuşlar için başvurduğu şeklinde. Bizimkiler de Türkiye sivil havacılıkla istişare etmek suretiyle kendilerine hangi koşullarda uçakların Ercan Havalimanı’na inip kalkacağı konusunda bir cevap vermişler ve bu cevabı şu anda tekrar değerlendiriyorlar ama neticede bu uçuş direkt olur mu, olmaz mı ondan emin değilim. Bir çalışma olduğunu biliyorum.”

” BM’de üçlü görüşme olmayacak”

New York’ta bu yıl BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Kıbrıs Rum kesimi lideri Nikos Anastasiadis ile üçlü bir görüşme olmayacağını dile getiren Tatar, Şubat 2023’te Rum kesiminde seçimler olacağını ve Anastasiadis’in artık aday olmadığını aktardı.

Guterres ile ikili bir görüşme yapacak olan Tatar, görüşmede BM Genel Sekreteri’ne Kıbrıs sorununun tek çözümünün kuzeyde ayrı bir egemen devlet olduğunu ve Kıbrıs sorunu da asla Türkiye olmadan çözmeyeceklerini ileteceğini söyledi.

-Rum kesimine baskı yapılması çağrısı

Rum kesimine hidrokarbon zenginliklerinin ortak bir komiteyle araştırılması, elektrik ve enerji alanında iş birliği, Türkiye’den gelen suyun paylaşılması, mayın tarlalarının temizlenmesi, düzensiz göç konusunda birlikte hareket etmek gibi önerilerde bulunduklarını anlatan Tatar, Guterres’ten önerdikleri iş birliklerinin uygulanması için Rum yönetimine baskı yapmasını da isteyeceğini belirtti.

– ”Her Türk vatandaşının bir kez olsun KKTC‘yi ziyaret etmesi gerek”

Tatar, 15 Kasım’da yeni havalimanının açılmasıyla KKTC‘ye Türkiye’nin çeşitli hava meydanlarından ulaşma imkanı olacağını da ifade ederek ”Her Türk vatandaşının bir kez olsun KKTC‘yi ziyaret etmesi lazım.” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Hukuk Dairesi bütçesi komitede oy birliğiyle kabul edildi

Published

on

By

2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı’nda 307 milyon 435 bin TL’lik Hukuk Dairesi (Başsavcılık) bütçesi, Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde oy birliğiyle kabul edildi.

– Varol

Komitede ilk sözü alan Başsavcı Yardımcısı Ahmet Varol, Başsavcılık olarak gerek ülkedeki nüfus artışı, gerekse suç oranlarının artması ve değişmesi nedeniyle ağır cezada artış olduğuna dikkat çekerek, savcılığın açtığı ceza dava sayısının 2024 Kasım ayına kadar 48 bin 214 olduğunu kaydetti.

Savcı sayısının azlığının bazı davalarda yetersizliğe neden olduğunu dile getiren Varol, kendilerinden istenen görüş ve taleplerin hepsine cevap verilemediğini belirtti.

İşlemleri yaparken bazı sıkıntılar da olduğuna dikkat çeken Varol, kazalardaki Savcılık Daireleri’nde araç olmadığını söyledi.

Maliye Bakanlığı ile yapılan görüşmelerde araç talepleri bulunduğunu fakat karşılanmadığını dile getiren Varol, personel ihtiyaçlarının da olduğunu kaydetti.

Özellikle Lefke’de yeni mahkeme binası açıldığını fakat personel eksikliği nedeniyle sıkıntılar yaşandığını ifade eden Varol, taşıma personelle bazı davaların yapılmaya çalışıldığını söyledi.

Savcılığın asli görevlerini yerine getirmesi için imkân tanınması gerektiğini dile getiren Varol, bu yıl içerisinde münhal açılıp savcı alınmasının planlandığını dile getirdi.

– Özuslu

CTP Milletvekili Sami Özuslu da, sahte diploma meselesi, eczacılar ve doktorlar konusunda sürecin ne durumda olduğunu sordu, basına yansıyan bazı olaylarla ilgili bir bilgi istedi.

– Varol

Yeniden söz alan Başsavcı Yardımcısı Ahmet Varol, eczacılar ve diplomalar hakkında sorulan soruyu cevapladı. Varol, şu ana kadar birçok eczacı ve doktorlarla ilgili soruşturmanın devam ettiğini dile getirdi.

Eczacılarla ilgili klasörlerin kalabalık olduğunu söyleyen Varol, polisin bu konuyla ilgili epey yol katettiğini ve yılbaşından sonra bu dosyaların Savcılığa teslim edilmesinin beklendiğini kaydetti.

Diploma konusu ve eczacıların dosyalarına öncelik verileceğine dikkat çeken Varol, özellikle eczacılar konusunda 18 bin 700 kişiden ifade alındığı bilgisini verdi.

Varol, dosyaların iki ay içerisinde savcılıkta incelenmeye başlayacağını düşündüğünü dile getirerek, diplomaların Mali Şube tarafından incelediğini, şu anda 9 kişiyle ilgili dosyanın data incelenmesinde olduğunu ve başka diplomalara da ulaşıldığı haberini aldıklarını söyledi.

– Şahali

CTP Milletvekili Erkut Şahali de, savcılık makamındaki mevcut iş yüküne bağlı olarak ihmal edilen alanların doldurulması gerektiğini ifade etti, dava sayısında gerileme beklentilerinin olmadığını söyledi.

Meclis’te son dönemde yaşanalara değinen Şahali, savcılığın teşkilat şemasında bir çalışmaya ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Konuşmaların ardından Hukuk Dairesi (Başsavcılık) bütçesi oylandı ve oy birliğiyle kabul edildi.

Bütçe komitesi bugünkü çalışmalarını tamamladı.

Komite yarın saat 11.00’de yeniden toplanarak görüşmelerine devam edecek.

Komitede yarın, 1 milyar 969 milyon 523 bin TL olarak öngörülen Başbakanlık bütçesi ile 1 milyar 936 milyon 92 bin TL olan Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı bütçeleri ele alınacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

Mahkemeler bütçesi oy birliğiyle kabul edildi

Published

on

By

2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı’nda Mahkemeler bütçesi 29 milyon TL’lik artışla, 927 milyon 978 bin 300 TL olarak , Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde oy birliğiyle kabul edildi.

Komite görüşmesine Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ da katıldı.

– Baybars

Bütçe üzerinde ilk olarak söz alan Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars, yargının bağımsız görev yapabilmesi için bütçenin önemli olduğunu söyledi.

Mahkemelerin bütçe imkanlarının kısıtlı olduğunu vurgulayan Baybars, mahkeme kararlarının uygulandığının gösterebilmesi için “tebliğ ve icra” müessesesinin hızlı çalışması gerektiğini ifade etti.

Ekipman sıkıntılarına değinen Baybars, “Sandalye, masa, printer, kartuş gibi birçok sıkıntı var. Cumhuriyet Meclisi’ne sağladığınız, özellikle o temsil ve ikramlardaki bonkörlüğü mahkemeler bütçesine sağlayamadınız. Merak ediyorum, bu sene bu sıkıntılar nasıl giderilecek?” dedi.

Baybars, mahkemelerin bu anlamdaki sıkıntılarının her yıl dile getirildiğini ve bunların  giderilmesi gerektiğini söyledi.

Mahkemelerin dijitalleşmesi konusuna değinen Baybars, mahkemelerin bütçesinin “özerk bütçe” haline gelmesi gerektiğini belirtti.

“Personel ve insan kaynaları bakımından mahkemeler yeterli seviyede değildir.” diyen Baybars, yargının bütçe konusunda maalesef yasama ve yürütmenin çok altında kaldığını söyledi.

-Şahiner 

CTP Milletvekili Salahi Şahiner de konuşmasında, mahkemelerin cumhurbaşkanlığı yerleşkesinin içerisine taşınıp taşınmayacağını sordu.

-Özerdağ

Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ da söz alarak, daha Meclis ve Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi projesi yapılmadan, 2015 yılında o bölgede kendilerine bir arazi tahsis edildiğini söyledi.

Dönemin Yüksek Mahkeme Başkanı’nın, yeni mahkeme binası için çalışmalar yaptığını, ancak  şekili itibarıyla istenilen projenin o arazide yapılmasının mümkün olmadığını dile getiren Özerdağ, bu arazinin iadesi karşılığında takas olarak başka arazi verilmesi konusunda görüşmeler yapıldığını, Cumhurbaşkanlığı ve Meclis yerleşkesinin yanında kendilerine 10 dönümlük arazi tahsis edildiğini kaydetti.

Bu araziye mahkemelerin yapılması konusunda onay alındığını dile getiren Özerdağ, yasama, yürütme ve yargının temsiliyeti olan üç kuvvetin aynı bölgede olmasının  onaylandığını aktardı. 

O bölgeye Yüksek Mahkeme Binası’nın yapılacağını dile getiren Özerdağ, binanın kendilerinin hassasiyetleri ve talepleri göz önünde bulundurularak yapılacağını belirtti.

Özerdağ, bina yapımına en geç altı ay içerisinde başlanacağını söyledi.

Son yıllarda hukuk davalarında azalma, ceza davalarında da yükseliş görüldüğünü dile getiren Özerdağ, ağır ceza mahkemelerinin artırılması konusunda tavsiyelerde bulunduğunu fakat ellerindeki binaların yetersiz kaldığını kaydetti. 

Ceza davalarındaki yargıç sayısının artırılmasını talep ettiklerini fakat bu uygulamanın yeni binanın bitirilmesi halinde sağlanabileceğini dile getiren Özerdağ, yargıçların güvenlik sıkıntıları olduğunu, kendilerinin de mahkemelerdeki güvenlik şartlarının artırılması çalışmalarıyla ilgili düşünceleri olduğunu belirtti.

Her yargıcın iki kişilik iş yaptığını ifade eden Özerdağ, yargıçların iş yüküne dikkat çekti.

Konuşmaların ardından Mahkemeler bütçesi oylandı ve oy birliğiyle kabul edildi.

Mahkemeler bütçesinin ardından Hukuk Dairesi (Başsavcılık) bütçesinin görüşülmesine geçildi.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Erhürman gündemdeki konuları değerlendirdi, basında yer alan iddialara yanıt verdi

Published

on

By

Cumhuriyetçİ Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile adayı ziyaretinde görüştüğünü belirterek, CTP’nin kararlarını yetkili organlarında aldığını, herkesle görüşüp, herkesle diyalog kurduğunu söyledi.

Erhürman, “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile görüştüm. Öyle gizli saklı bir yerde değil, Cumhurbaşkanlığı’nda görüştüm. Yılmaz’ın daha önceki ziyaretinde de, yine Cumhurbaşkanlığı’nda, ‘Enerji’ konusunda düzenlenen geniş bir toplantıda görüşmüştüm.“ dedi.

Yılmaz ile görüşmelerinde doğal olarak Meclis Başkanlığı seçiminin de konuşulan konulardan biri olduğunu ifade eden Erhürman, Yılmaz ile kendisinin adaya gelmesinden önce partilerinin aldığı kararı, yaptığı basın açıklamasını ve bu açıklamada yer alan unsurları da paylaştığını aktardı.

Erhürman, “Nitekim CTP, Cumhuriyet Meclisi’nde, aldığı kararda ve basın açıklamasında ne dediyse onu yaptı.” dedi.

Tufan Erhürman yaptığı yazılı açıklamada gündemdeki konuları değerlendirerek, bugün basında yer alan iddialara yanıt verdi.

-“Aday olursam bağımsız değil, elbette CTP adayı olacağım”

Cevdet Yılmaz ile Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda hiçbir şey konuşmadıklarını belirten Erhürman, şöyle devam etti:

“Bu arada Yılmaz ile görüşmeden bağımsız, gündeme getirildiği için, daha önce defalarca yanıtladığım bir soruyu bir kez de buradan yanıtlayayım; Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olup olmayacağımla ilgili, an itibarıyla ne benim, ne de partimizin bir kararı var. Ama aday olursam elbette bağımsız aday değil, CTP adayı olurum. CTP Genel Başkanının ‘bağımsız aday’ olması herhalde söz konusu değildir.“

Cumhuriyet Halk Partisi Başkanı Özgür Özel ve heyetiyle görüşmelerine de değinen Tufan Erhürman, Özgür Özel ile de Meclis Başkanlığı seçimini konuştuklarını söyledi.

Erhürman açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Özel’in adamıza yaptığı ziyaret sonrasında bir TV programında buradaki siyasi gelişmelerle ilgili olarak anlattıkları çerçevesinde ‘Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP müdahil mi olacak’ diye sormuş birileri. Kimsenin zerre şüphesi olmasın, Ne CHP’nin böyle bir düşüncesi olur, ne de CTP’nin.”

CTP’nin 54 yaşında, bünyesinden Cumhurbaşkanı, başbakanlar, bakanlar çıkarmış bir parti olduğuna işaret eden Erhürman, CTP’nin tüm muhataplarıyla, öz güvenle, arada fikir ayrılıkları olsa da diplomasi diliyle ve dünya diliyle iletişim kurma becerisi ve deneyimine sahip olduğunu vurguladı.

-“Türkiye ile ilişkiler doğru zeminde, iyi ilişkiler olmalıdır”

Erhürman açıklamasında şunları kaydetti:

“Türkiye’den hükumet yetkilileriyle de, AKP ve CHP yetkilileriyle de görüşmektedir ve görüşmeye de devam edecektir. Kısa bir süre önce New York’ta görüşmeler gerçekleştirmiştir. Üyesi olduğu Sosyalist Enternasyonal mensuplarıyla da, AB, BM yetkilileriyle de, adamızdaki büyükelçilerle de her zaman görüşmüştür, görüşmeye devam edecektir. Ve CTP, nereden gelirse gelsin, Kıbrıs Türk halkının iradesine yönelik her türlü müdahaleye ‘amasız, fakatsız’ karşıdır, karşı duracaktır.

CTP’nin Türkiye ile ilişkilerdeki defalarca açıklanmış pozisyonu nettir: ‘Türkiye ile ilişkiler doğru zeminde, iyi ilişkiler olmalıdır’. Türkiye bize değil, bizimle, biz de Türkiye’ye değil, Türkiye ile konuşacağız. Halkımız adına bütün dünyaya anlatacağımız çok şeyimiz vardır. Halkımızı asla Sarayönü’ne hapsetmedik, hapsetmeyeceğiz.

İrade buradadır. Kıbrıs Türk halkının da, onun bağrından çıkan CTP’nin de öz güveni tamdır.”

Devamını Oku

Trending

Reklam