Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhurbaşkanlığı Sağlık Danışmanı Serakıncı, “Bu yıl klasik mevsim griplerine Covid-19 varyantları ile ortaya çıkan klinik tablolar da ilave oldu”

Published

on

Cumhurbaşkanlığı Sağlık Danışmanı Prof. Dr. Nedime Serakıncı, bu yıl klasik mevsim griplerine Covid-19 varyantları ile ortaya çıkan klinik tabloların da ilave olduğunu ifade ederek, kronik rahatsızlığı, yani uzun süreli diyabet veya kalp, akciğer veya böbrek rahatsızlığı, zayıflamış bağışıklık sistemi olanlar, kemoterapi alanların kendilerini daha iyi koruması gerektiğini vurguladı.

Serakıncı, bu tür rahatsızlıkları bulunan kişilerin kapalı ve kalabalık ortamlarda maske kullanması, mümkünse influenza aşısı yaptırması, yine ileri yaşta ve düşük bağışıklığa sahip bireylere bakmakla görevli kişilerin onları korumak adına maske kullanması gerektiğini söyledi.

Kişinin yaşadığı semptomların ciddiyetinin genellikle enfeksiyona neden olan değişkenler ve patojenler yanında kişinin temel sağlığına, bağışıklığına da bağlı olduğuna işaret eden Serakıncı, bu nedenle özellikle risk grubu sayılan bireylerin semptom göstermesi halinde gecikmeden doktora başvurmaları, uygun destek ve tedavi alması gerektiğine dikkat çekti.

İçinde bulunduğumuz kış aylarının solunum yolu enfeksiyonlarının normalde de en sık görüldüğü dönem olduğunu belirten Serakıncı, bu dönemlerde, 20’den fazla virüs türünün akut üst ve alt solunum yolu enfeksiyonuna neden olabildiğine işaret etti.

Serakınıcı, bunlardan en sık karşılaşılanların; Influenza Virüs tip A ve B (INF A/B), Respiratuar Sinsityal Virüs (RSV), Adenovirus (ADV), Parainfluenza virüs tip 1-3 (PIV 1,2,3,4), Human Rhinovirus A/B (HRV A/B), Enterovirus (EV), Human Coronavirus (HCoV), Human Bocavirus (HBoV), Human Metapneumovirus (HMPV) gibi virüsler olduğunu ifade ederek, bunların yanı sıra bakteriyel enfeksiyonlarla da karşılaşıldığını aktardı.

Cumhurbaşkanlığı Sağlık Danışmanı Prof. Dr. Nedime Serakıncı, TAK’a son dönemde artan salgın hastalıklar konusunda değerlendirmelerde bulunarak, alınması gereken tedbirler hakkında bilgiler verdi.

-“Zaten var olan bu virüsler, her yıl bu zamanlarda kendilerini, mutasyona uğramış yeni varyantları ile göstermekte”

Serakıncı şöyle devam etti:

“Zaten var olan bu virüsler, her yıl bu zamanlarda kendilerini, mutasyona uğramış yeni varyantları ile göstermektedir. Yine her yıl bunlardan bir veya birkaç tanesi aynı anda ve daha ağırlıklı olarak görülmektedir.

Bu virüslerin bazıları bağışıklık sistemimizi daha fazla yorarak ve zorlayarak vücudumuz için yıkıcı seyir gösterebilirler.

Mevsimsel influenza tiplerinden bağışıklığımızı yoran, bir başka deyişle zayıflatan virüslere yakalandığımız zaman, halk arasındaki söylemi ile bünyemiz yıprandığı zaman ise ikinci, hatta üçüncü bir virüs veya bakterinin fırsatçı olarak devreye girmesi ile hastalığı daha ağır ve uzun sürede geçirebilmekteyiz.

Laboratuvarda yaptığımız influenza/grip panel testleri ile bunların türlerini tespit edip ayırt etmemiz mümkün olabilmekte ve bu tarz çoklu virüs enfeksiyonlarını önceki yıllarda da görebilmekteydik.”

-“Covid-19 da artık mevsimsel virüsler arasında nitelendiriliyor”

Bu yıl klasik mevsim griplerine Covid-19 varyantları ile ortaya çıkan klinik tabloların da ilave olduğunu söyleyen Serakıncı, Covid-19’un da artık mevsimsel virüsler arasında nitelendirildiğini kaydetti.

Serakıncı, “Dolayısı ile özellikle yeni yıl kutlamalarının yoğun olduğu, havanın ısı ve nem değişkenliklerinin ani yaşandığı aralık ayının hemen arkasında üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış şaşırtıcı değildir. Benzer bağlamda Güneyde ve bir çok Avrupa ülkesinde kasım ayı ile başlayan Xmas kutlamaları ve yine havanın ülkemize göre ekim ayı ile soğuduğu ve kapalı ortamlara geçildiği ülkelerde solunum yolu enfeksiyonlarındaki yükseliş ülkemize göre yaklaşışk 3 hafta, bir ay önce olması da tabiidir” dedi.

Buna birde 2019’dan günümüze art arda 3 kış boyunca maskeli olunması, klasik veya mevsimsel denilen virüslere olan bağışıklığın da biraz düşürmesini ilave etmek gerektiğine dikkat çeken Serakıncı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çünkü her yıl grip olmasak bile farklı dozlarda bu virüslerin en azından birkaçı ile karşılaşıp semptom vermeden bağışıklığımızı tazelerken, doğal yoldan aşılanırken, son 3 kış maskeli olmamız bu bağlamda mevsim griplerini normalden daha ağır geçirmemize neden olabileceği görüşümüz hala geçerlidir.”

Alınması gereken önlemler konusuna da değinen Nedime Serakıncı, Covid 19 salgının ilk yıllarındaki gibi bir maske dönemine gerek olduğunu düşünmediğini kaydetti.

-“Hasta olan, semptom gösteren kişilerin hijyen kurallarına maksimum uyması gerek”

Her zaman olduğu gibi hasta olan, semptom gösteren kişilerin hijyen kurallarına maksimum uyması gerektiğini belirten Serakıncı, “Hapşırıp, öksürürken ağız ve burnun kapatılması gerekliliği unutulmamalı ve bu nedenle semptomlu yatak istirahati gerekmeyen günlük hayata devam edebilecek kişilerin maske takması bu durumda uygun bir davranış olur.

Dolayısı ile ateşi olan bir bireyin evinde istirahat etmesi de yine salgını önlemek, hem kendini, hem çevresini korumak adına uyun olur. Tüm kapalı alanların sıklıkla havalandırılması sürekli hava sirkülasyonuna dikkat edilmesi de yerinde olur” dedi.

Serakıncı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kronik rahatsızlığı yani uzun süreli diyabet veya kalp, akciğer veya böbrek rahatsızlığı, zayıflamış bağışıklık sistemi olanlar, örneğin kemoterapi alanlar kendilerini daha iyi korumalı kapalı ve kalabalık ortamlarda maske kullanmalı, mümkünse influenza aşısını yaptırmalı. Yine ileri yaşta ve düşük bağışıklığa sahip bireylere bakmakla görevli kişiler onları korumak için maske kullanmalı.”

Serakıncı, mümkünse grip aşısı yaptırmanın azami korumayı sağladığını ve salgının yayılmasını kırmak için önemli olduğunu vurguladı.

Covid-19’un yeni varyantı olan JN.1 hakkında da bilgiler veren Seraknıcı, JN.1’in ilk olarak Ağustos 2023’te rapor edildiğini ve Dünya Sağlık Örgütü’ne göre şu ana kadar en az 41 ülkeye yayıldığını aktardı.

-” JN.1’in, İnfluenza ve Covid 19 semptomlarının bir karışımı şeklinde semptomları var”

18 Aralık’ta DSÖ’ünün dünya çapında hızla yayılması nedeniyle JN.1’i “ilgi duyulan bir değişken” olarak sınıflandırdığını anlatan Serakıncı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“2021’in sonlarında ortaya çıkan Omikron ailesinin bir üyesi ve virüsün insan hücrelerine tutunmasına yardımcı Spike proteininde ilave bir mutasyona sahip. İnfluenza ve Covid 19 semptomlarının bir karışımı şeklinde semptomları var. JN.1 boğaz ağrısı, tıkanıklık, burun akması. öksürük, yorgunluk /tükenmişlik, baş ağrısı, kas ağrıları, ateş veya titreme, tat veya koku alma kaybı, nefes darlığı veya nefes almada zorluk, mide bulantısı ya da kusma, ve/veya ishal şeklinde seyretmektedir.”

-“Artık mevsimsel virüsler arasına giren bu virüsle hepimiz tanışacağız”

Nedime Serkancı şöyle konuştu:

“3 yıldır Covid olmadım, şimdi oldum diyenler var ve olacak da. Artık mevsimsel virüsler arasına giren bu virüsle hepimiz tanışacağız.

Nasıl herkes mutlaka en az bir kez grip olmuştur ve belli dönemlerde de grip olur. Bundan böyle Covid de bizim için böyle olacak. JN,1 varyantı açısından bakarsak şu ana kadar dünya genelinde hasta sayısında artış olmakla birlikte hastane ve yoğun bakım yatışlarında bir artış görülmüyor.

Dikkatli baktığımızda kışa ve solunum yolu virüsü sezonuna girilmesiyle birlikte bu dönemde Covid-19 aktivitesinin de yeni yıl civarında sosyal etkenlere bağlı artan ve mevsimsel zirveye çıkan virüslerle bir seyir izlediğini görüyoruz.

Test açısından bakacak olursak hala hazırda var olan hızlı antijen testlerinin ve de PCR tersleri JN.1 varyantında tespit edebilmektedir.”

-“Gerekli desteği almak için doktora başvurmak süreci daha rahat geçirmek ve salgının yayılımını önlemek için doğru bir adım”

Hastalıklar için klinisyenlerin uygun ve gerekli görülen destek ve gerekli tedaviyi planladıklarına işaret eden Serakncı, “Bu nedenle gerekli desteği almak için doktora başvurmak süreci daha rahat geçirmek ve salgının yayılımını önlemek için doğru bir adım” dedi.

Salgınlardan korunmak için yapılması gerekenlere de değinen Seraknıcı, aslında sadece Covid değil, tüm solunum yolu enfeksiyonları için yapılması gerekenlerin aynı olduğunu, havalandırma, hijyen kurallarına uyulması gerektiğini söyledi.

Gerektiğinde maske kullanılmasının hem kendimizi, hem de çevremizdekileri korumak adına uygulaması gereken normal tedbirler olduğunu ifade eden Serakıncı, Covid-19 semptomlarının şu anda yayılan diğer mevsim virüslerinin ( RSV, Rinovirüs vb) neden olduğu semptomlardan ayırt edilemediğini, bu sebeple de test yapılarak yayılımın bu şekilde engellenebileceğini kaydetti.

Serakıncı, salgınlardan korunmak adına uyku düzenine dikkat edilmesi gerektiğini, uykunun yanı sıra diyetisyenlerin hep söylediği gibi doğru ve dengeli beslenme, bol su içmek ve mümkünse spor yapmanın, günlük 20-30 dakikalık tempolu yürüyüş, eğer imkan yoksa en azından evde 7-10 dakika pilates gibi koruyucu

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar, Lapta Alsancak Çamlıbel Belediyesi’ni ziyaret etti

Published

on

By

Lapta Alsancak Çamlıbel Belediyesi’ni (LAÇ) ziyaret eden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, LAÇ Belediye Başkanı Fırat Ataser ile görüştü.

 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ziyarette yaptığı konuşmada, Lapta ve Alsancak Belediyelerinin birleşmesiyle oluşturulan

LAÇ Belediyesi’nin yüzölçümü bakımından en büyük belediye olduğunu belirterek, 22 köye hizmet verdiğini söyledi.

 

Bölgede çok yataklı otellerin yoğunlaştığını anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, dükkan ve konut yapımının da sürdüğünü ifade etti.

 

Annan Planı’na geçmişte Kıbrıs Türkü’nün “evet” demesi halinde uygulanan ambargoların kaldırılacağı ve açılımların yapılacağı sözünün verildiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk tarafında evet çıkmasına rağmen verilen sözlerin tutulmadığına dikkat çekti. 

 

Mülkiyet hakkında yabancıların mal alımı konusunda Orams ve Arestis Davası’nın gündeme geldiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin girişimleri sonucu bir iç hukuk yolu olarak Taşınmaz Mal Komisyonu’nun hayata geçtiğini söyledi.

 

Bölgede turizm, inşaat ve ticaretin yoğunlaşmasıyla nüfusun arttığını dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Alsancak ve Lapta arasında çift şerit yolun hizmete girmesiyle trafiğin rahatladığını, 

çift şerit yolun Karşıyaka’ya kadar genişletilmesi için çalışmaların sürdüğünü vurguladı. 

 

Altyapı çalışmalarının tamamlanmasının önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, hükümetin desteği ve belediyenin çalışmalarıyla adımlar atıldığını kaydetti.

 

Belediyelerin birleştirilmesi ve Belediye Yasası’nda yapılan değişikliklerin ardından bütçe konusunda iyileştirmeler yapıldığını aktaran Cumhurbaşkanı Tatar, halktan alınan vergilerin hizmete dönüşmesinin en büyük temennisi olduğunu ifade etti.

 

Cumhurbaşkanı Tatar, yapılan çalışmalardan dolayı LAÇ Belediye Başkanı Fırat Ataser ve belediye meclis üyelerini tebrik ederek, belediye çalışanlarına çalışmalarında başarılar diledi.

 

Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren LAÇ Belediye Başkanı Fırat Ataser Alsancak ve Lapta’nın sürekli büyüdüğünü ancak hızlı gelişimden dolayı alt yapı konularında sıkıntılar yaşandığını ifade etti. 

 

Lapta Bölgesinin kanalizasyona bağlanması için belediyenin çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Ataser, Lapta Oteller Bölgesi’nden Karşıyaka’ya kadar yolun yapılması için ise devletin adım attığını kaydetti.

 

Belediyelerin birleştirilmesinin yanında Belediyeler Yasasında yapılan düzenlemelerle belediyelerin güçlendiğini ve daha etkin çalıştığını anlatan Ataser, yapılan değişiklik ve düzenlemelerden dolayı emeği geçenlere teşekkür etti.

 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a ziyarette, Cumhurbaşkanı İletişim ve Basın Danışmanı Muslu Akgüney, Cumhurbaşkanı Özel Danışmanı Gökhan Güler ve Cumhurbaşkanı Siyasi İşler Danışmanı Ramazan Karal eşlik etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Meclis bugünkü çalışmalarını tamamladı.. Yeşilırmak’ın dokunulmazlığının kaldırılmamasına genel kurul onayı

Published

on

By

UBP İskele Milletvekili Emrah Yeşilırmak’ın dokunulmazlığının kaldırılmaması ve hakkındaki kovuşturmayla yargılamanın milletvekilliği sıfatının sona ereceği zamana ertelenmesini tavsiye eden komite raporu Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda oy çokluğuyla kabul edildi. 27 kabul, 20 ret oyu kullanılırken, 3 milletvekili de oylamaya katılmadı.

Meclis Genel Kurulu’nda, onaya ve bilgiye sunuşların ardından UBP İskele Milletvekili Emrah Yeşilırmak’ın yasama dokunulmazlığının kaldırılması istemini incelemek üzere oluşturulan özel komitenin konu hakkındaki raporu görüşüldü. Görüşmenin ardından oylama yapıldı.

Genel kurul daha sonra Siyasal Partiler (Değişiklik) Yasa Önerisi’ni ele aldı. Komite raporunun okunmasının ardından öneri madde madde oylandı ve ikinci görüşme tamamlandı. Siyasal partilerin mali denetimiyle ilgili düzenleme öngören önerinin üçüncü görüşmesi, ivediliği olmadığından bir sonraki birleşime bırakıldı.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, oylamanın ardından bugünkü çalışmalarını tamamladı. Bir sonraki birleşim yarın saat 10.00’da denetim gündemiyle yapılacak.

-Talat

UBP İskele Milletvekili Emrah Yeşilırmak’ın dokunulmazlığının kaldırılması önerisini incelemek üzere oluşturan rapora ilişkin görüşmede ilk sözü CTP Milletvekili Ongun Talat aldı. Talat, oy çokluğuyla Yeşilırmak’ın dokunulmazlığının kaldırılması isteminin reddedilmesinin yeni meclisin ilk görüşmesi olmasının üzücü olduğunu belirtti.

Gizlilik kararı alınmasına rağmen bazı milletvekillerinin kamuoyunda konuyla ilgili açıklamalar yapmasının doğru olmadığını kaydeden Talat, çıkan raporun gerekçelerine değinerek, komitenin yetki sınırlarını aşan ifadelere yer verilmesini eleştirdi. Talat, raporun eleştirdiği ifadelerinden örnekler okudu.

Raporda, polis müdürlüğünü töhmet altında bırakacak ifadeler yer aldığına işaret eden Talat, bazı noktalara da gizlilik kararı getirilerek açıklamasız bırakıldığını kaydetti.

Talat, komitelerin üzerinde çalışılmış bir dosya için “ispat” edilemedi demesinin bile bir yargı olduğunu, komitenin mahkemenin görevini üstlenme yetkisi olamayacağını vurguladı.

“Başsavcılığın isteminin siyasi gerekçelere dayandığı”na ilişkin raporda yer alan ifadenin açıklanması gerektiğini dile getiren Talat, son derece zorlama bir raporla ‘ispat edilememiş’ denerek komite herhangi bir suçu ispat etmekle yükümlüymüş yanılgısı yaratıldığını söyledi.

Talat, kendilerinin CTP milletvekilleri olarak komiteyle ilgili vicdanlarının rahat olduğunu ancak meclisin de topluma doğru mesajlar vermesi gerektiğini belirtti.

Ongun Talat, dokunulmazlık kaldırılarak, konunun ilerletilmesi gerektiğini söyledi.

-Solyalı

CTP Milletvekili Ürün Solyalı ise, bu konunun isme değil ilkelere dayalı ele alınması gerektiğini kaydederek, UBP’nin bir grup kararı alarak, “Bu konuya siyasi bir duvar ördüğünü” savundu.

Bu kararın UBP tarafından verildiğini ve komite üyelerinin kılıf hazırladığını iddia eden Solyalı, “O kararın altında UBP’nin tamamının imzası vardır” dedi.

Daha önce Aytaç Çaluda ve Hüseyin Özgürgün’ün dokunulmazlığının kaldırılmaması üzerine dosyaların yollandığı Anayasa Mahkemesi’nin değerlendirmelerine atıfta bulunan Solyalı, komitenin ciddi bir “istad” olup olmadığına karar verecek yetkisi olduğu sonucuna varıldığını söyledi.

Solyalı, Yeşilırmak’ın o diplomayı alarak, kullandığının somut olduğunu, bu nedenle suç unsuru olup olmadığına mahkemenin karar vermesi gerektiğine dikkat çekti.

Komitenin suçludur deme hakkına sahip olmadığını, kendilerinin de CTP üyeleri olarak bir suçlamada bulunmadıklarını ancak araştırılabilir gördükleri bir konuyla ilgili araştırma yapılmasını istediklerine işaret eden Solyalı, “Komite dokunulmazlığın kaldırılması kararı alsaydı, Yeşilırmak’ın sadece her vatandaş gibi yargılanmasının önü açılmış olacaktı. Başka herhangi bir konuda da işlem yapılmayacaktı” dedi.

-Arıklı

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, ilk kez mecliste bir dokunulmazlık reddedilmiş gibi bir izlenim yaratıldığı eleştirisinde bulunarak, dokunulmazlığın kaldırılmasına ilişkin bugüne kadar 19 kez oylama yapıldığını ve sadece 4’ünün kabul edildiğini hatırlattı. Arıklı, savcılıktan her gelen ithamnamenin doğru olmadığını belirtti.

Geçmişte dokunulmazlığı oylanan UBP Milletvekili Aytaç Çaluda’nın itibar suikastine uğradığını savunan Arıklı, Çaluda’nın dokunulmazlık süreciyle ilgili bilgi verdi.

Yeşilırmak’ın diploma alması konusunda zaman aşımı olmadığından ilgili davanın milletvekilliği sona erdiği zaman görülebileceğini belirten Arıklı, insanların itibarını zedelemenin bu kadar kolay olmaması gerektiğini söyledi.

-Özuslu

CTP Milletvekili Sami Özuslu, dokunulmazlığı kalksın talebinde bulunulan 19 kişinin 11’inin hükümetten olduğunu ve birlikte oylandığını hatırlatarak, diğer oylamaların sebepleri ve sonuçlarıyla ilgili de bilgi verdi.

Kamu vicdanı diye bir şey olduğunu ve “istediğiniz kadar yasaları eğip bükün, ayrıcalıklıdır” algısının değişmeyeceğini savunan Özuslu, Yeşilırmak’ın “benim korkacak bir şeyim yok” dediğini hatırlatarak “Bırakın yargılansın” dedi. Özuslu, Yeşilırmak’a da “Çık ve partinle kamuoyunu rahatlat” çağrısı yaptı.

-Şahali

CTP Milletvekili Erkut Şahali, konu yükseköğrenimin tamamına gölge düşüren bir konu olması nedeniyle çok geniş bir kitlenin zan altında kaldığını söyledi.

Siyasetin itibar erozyonuna son verilmesini isteyen Şahali, “demir tavında dövülür” diyerek Yeşilırmak’ın milletvekilliğinden sonra yargılanmasının bir anlam ifade etmeyeceğini, konunun bugün çözülmesi gerektiğini söyledi.

Sözkonusu üniversiteyle alakalı yaşananlarda bir dizi hükümete yakın kişinin yargılandığını hatırlatan Şahali, Yeşilırmak’ın yargılanmayarak hem şüpheleri üzerine çektiğini, hem de yargılanıp aklanma hakkından vazgeçtiğini dile getirdi.

Şahali, yükseköğrenim alanında kaybedilen itibarın ekonomik olarak hızlı bir kan kaybına sebep olduğunu belirterek, “Ben tüm milletvekillerinin kendisini ak ve pak tutmak zorunda olduğuna inananlardanım. Ülkenin yargısına güvenmesi gerekenlerin kendini göstereceği yer burasıdır” dedi.

Konunun şu anda herkese zarar verir noktaya geldiğini belirten Şahali, konunun siyasete doğrudan etki etmiş bir konuma geldiğini hatırlattı.

-Hasipoğlu

Son sözü alan UBP İskele Milletvekili Emrah Yeşilırmak’ın dokunulmazlığının kaldırılması istemini değerlendiren özel komitenin başkanı UBP Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu ise, Yeşilırmak’ın dokunulmazlığıyla ilgili komitede 4 toplantı yapıldığını ve taraflar dinlenerek rapor sunduklarını belirtti. Hasipoğlu, dosyanın polis ve komite üyeleri haricinde kimse tarafından incelenmediğini vurguladı.

Meclisin yargılamaya engel olamayacağını, alınan kararın sadece ertelenmeye sebep olacak bir adım olduğunu ifade eden Hasipoğlu, bu konuyla ilgili yargılanan kimsenin olmadığını da söyledi.

Hasipoğlu, Yeşilırmak’ın hangi beyanıyla suç işlediğini tespit edemediklerini ve komiteye gelen kimsenin de bu soruya yanıt veremediğini belirtti.

Yeşilırmak’ın muafiyet ve intibak işlemlerinin yetkili kişilerce yapıldığını ve karar verenin üniversite olduğunu anlatan Hasipoğlu, “Emrah bey bu diplomayı alsın diye suç işlediğine ilişkin emare de yok, belge de yok. Bu yüzünden bizim vicdanımız rahat” dedi.

Hasipoğlu, kendilerinin yargılama olmasın değil de, her ne yapılacaksa ertelensin bakış açısına sahip olduklarını söyledi.

Savcılık görüşünün Allah kelamı olmadığını ancak görüşü kaldırmadıklarını, yerinde durduğunu kaydeden Hasipoğlu, öyle bir yetkileri de olmadığını belirterek aldıkları kararın sadece ertelenmesi yönünde olduğunu belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Yeşilırmak’ın dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili komitenin raporu ele alındı

Published

on

By

UBP İskele Milletvekili Emrah Yeşilırmak’ın yasama dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili oluşturulan komitenin raporu Meclis’te görüşüldü.

İlk sözü alan Komite üyesi CTP milletvekili Ongun Talat, konunun sadece bir milletvekilinin yasama dokunulmazlığının kaldırılıp kaldırılmaması değil, meclisin itibarını da ilgilendirdiğini belirterek, halka milletvekilinin ayrıcalıklı olduğu mesajını verdiğini söyledi.

Komite üyesi CTP milletvekili Ürün Solyalı da bu meselenin isime değil ilkelere dayalı olarak ele alınması gerektiğini vurguladı.

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı ise bugüne kadar 19 tane yasama dokunulmazlığının kaldırılması talebi geldiğini; bunlardan 4’ünün onay gördüğünü belirterek, savcılıktan her gelen ithamnamenin yüzde 100 doğru olarak kabul edilemeyeceğini söyledi.
Arıklı, “zaman aşımı olmadığına göre yarın yargılansa ne olur? Bişey mi kaybederiz. Biz ilkeli duruşumuza devam ediyoruz ve hayır diyoruz” dedi.

UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu komitenin çalışmalarını tamamladığını ifade ederek, komitede 4 toplantı gerçekleştirdiklerini, YÖDAK ve Savcılık makamını dinlediklerini , dosyayı incelediklerini belirterek, raporu Meclise sunduklarını belirtti.

Emrah Yeşilırmak’ın sosyal medyada linç edildiğini ifade eden Hasipoğlu talebin savcılık makamından geldiği için, yasama, yargının işine karışıyor gibi bir algı oluştuğunu ancak bunun doğru olmadığını ifade etti.

Hiçbir şeyi hasır altı etme niyetlerinin olmadığını belirten Hasipoğlu , “Yargının yetki alanına girmedik, böyle bir niyetimiz yok. Meclis iç tüzüğüne göre davranıyoruz. Önümüzdeki dönem YÖDAK’ın inceleme yapmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam