Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhuriyet Meclisi, yeni yasa döneminin ilk denetim toplantısını yaparak bugünkü çalışmasını tamamladı

Published

on

Cumhuriyet Meclisi, yeni yasa döneminin ilk denetim toplantısını yaparak bugünkü çalışmasını tamamladı.

7 saate yakın süren toplantıda, özellikle muhalefet milletvekilleri Kıb-Tek, ekonomi, yerleşke, siyasi gelişmelerle ilgili konularda söz aldı, Bakanlar da eleştirileri kürsüden yanıtladı.

Cumhuriyet Meclisi’nin bir sonraki birleşimi 10 Ekim Pazartesi günü saat 10.00’da olacak.

Halkın Partisi (HP) Gazimağusa Milletvekili Ayşegül Baybars, hükümeti eleştirdiği Meclis konuşmasında, “Toplum nabzını tutmayan, yasaları bilmeyen, hukuku hiçe sayan, halkın cebine el uzatan, kamu kaynaklarına pervasızca harcayan bir iktidar var….” ifadelerine yer verdi.

Cumhuriyet Meclisi’nde onaylanan ancak Anayasa’ya aykırı bulunan yasaları sıralayan Baybars, “Bu iş bu şekilde olmaz…Yasalar, topu mahkemelere atarak yapılamaz” dedi.

Belediyeler reformuna da değinen Ayşegül Baybars, “Belediye seçimine 2,5 ay kaldı. Hala reform görebilmiş değiliz…”şeklinde konuştu.

Baybars, devlete 80 kişilik istihdam yapıldığını, hükümete mensup milletvekillerine işçi istihdamı için kontenjan ayrıldığını bir sohbette öğrendiğini söyleyerek, kamu kaynaklarının bu şekilde harcandığını savundu.

Akaryakıt ihalesine de değinen Baybars, toplumun gözünün içine baka baka soygun yapıldığını iddia etti.

Baybars, Güngör çöplüğüyle ilgili ihalenin Rekabet Kurulu tarafından iptal edildiğini belirterek, “Ya ihaleye doğru çıkılmadı, ya da işler doğru yapılmadı. Rekabet Kurulu’nun iptaline rağmen sözleşme nasıl devam ediyor? Merkezi İhale Komisyonu ve Çevre Bakanlığı ne yapıyor” diye sordu.

Milli Eğitim Bakanlığının temizlik ihalesinde de benzer bir süreç yaşandığını ifade eden Baybars, “Okul tuvaleti hijyen olmadığı için bir veli çocuğunu teneffüste eve götürmek zorunda kalıyor. Bir hasta özel bir hastanenin yoğun bakımında rehin kalıyor. Devlet bu durumda. Basit insani ihtiyaçları karşılamaktan dahi uzağız” dedi.

Baybars, Rekabet Kurulu’na neden gerekli üyenin atanmadığını ve Muhaceret Affı’nı da sordu.

İçişleri Bakanı Ziya Öztürkler, belediyelerin birleştirilmesi yasasıyla ilgili fazla sayıda değişiklik önerisi sunulduğuna işaret ederek,  Anayasa Mahkemesi’nin üreteceği karar doğrultusunda belediyelerle ilgili düzenlemeye devam edileceğini ve uzlaşı kültürü doğrulusunda çalışıldığını söyledi.

Güngör çöplüğünün yeniden dizayn edilmesi gerektiğini ifade eden Öztürkler, “Aynı yerde 10-11 kez yangın çıkmış. Orada bir sorun olduğu, doğru yönetilmediği aşikar” dedi.

Muhaceret affı konusunda konuşan Öztürkler, suça karışıp ülkeden gönderilenlerin muhaceret affından yararlanmasının söz konusu olmadığını belirtti. Öztürkler, düzenlemenin bu hafta komitede görüşüleceğini söyledi.

Vatandaşlıkla ilgili soru üzerine İçişleri Bakanı Öztürkler, “5 mührü olana vatandaşlık vermedik. Öyle bir uygulamamız yok” dedi.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa Milletvekili Devrim Barçın, okullar için çıkılan temizlik ihalesinin Rekabet Kurulu’nda iptal edildiğini ancak MİK’in bu karara uymadığını söyleyerek,“Bu ülkenin külliyeye değil, yasaların uygulanmasına ihtiyacı var. Eğitim bakanlığı yatırımı olmaksızın okullarda kaçak işçi çalıştırıyor. Suç işliyor” dedi.

MİK Başkanı Halis Üresin’in suç işlediğini, cezai müeyyideye çarptırılması gerektiğini savunan Barçın, alınan kararla Rekabet Kurulu’nun MİK hakkında Başsavcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, bunun Bakanlar Kurulu’na da ilettiğini söyledi.

Prim desteği konusunda da konuşan Barçın, prim desteğinin sermayeye, zengin olanlara verildiğini, üreten kesimlerin ve asgari ücretlinin korunmadığını savundu.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Gazimağusa Milletvekili Teberrüken Uluçay, Cumhuriyet Meclisi’ndeki konuşmasında, “Ülke ekonomisinin sürüklendiği belirsiz ortam sürüyor. Bizim en temel sorumluluğumuz ekonomik sorunları çözmek olmalı…” dedi.

Uluçay, Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi yerleşkesinin buradaki yasalara uygun şekilde yapılmasıyla ilgili sorumluluğu olanlara eleştiri geldiğinde, konunun başka noktalara çekildiğini söyledi.

Teberrüken Uluçay, AB ülkelerinin enerji fiyatlarındaki artışa ve enerji krizine yönelik çözümler ürettiğini söyleyerek, “Biz ne yapıyoruz? Neyle uğraşıyoruz?…Dünyanın aldığı tedbirleri okuya okuya Kıb-Tek’in akaryakıt ihalesini konuşuyoruz. KKTC bu mu olmalı…?”dedi.

Güney Kıbrıs’ın daha fazla hellim ihracatı yapmak ve hellimi daha fazla ülkede tanıtmak adına program hazırladığını ifade eden Uluçay, Türkiye’den de örnek vererek, çiftçilerin artık elektrik ücretlerini aylık değil, hasat zamanı ödeyeceğini söyledi.

Kıbrıs konusuna da değinerek, sorun çözülmediğinden Kıbrıs’ta silahlanma yarışına girildiğini belirten Uluçay, “Güven yaratıcı önlemler ayrı ayrı dönemde gündeme getirildiğinde, başlıklar konuşulmaya başlansaydı silahlanma tehlikesi karşısında dünyaya daha etkili söz söyleyecektik. Fırsat pencereleri açıldığında bunları değerlendiremiyoruz… ” dedi.

Uluçay, “Türkiye ile KKTC arasındaki ilişkiler kurumsal bir yapıda olsa bunları olmazdı… TC Cumhurbaşkanı yerleşke yapılacağını Meclis’te açıkladığında kimsenin bundan haberi yoktu. Bunun burada bilinmemesi sorun değil miydi? Böyle mi olmalıydı? Buraya temel atmak için gelecekse, temel atma töreninin KKTC’nin yasaları çerçevesinde olmasını sağlama görevi bizde olmalı… Ben olsam yaparım, yapmak zorunda hissederim” şeklinde konuştu.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) İskele Milletvekili Biray Hamzaoğulları, Karpaz’da hastane olmadığını, Güzelyurt’taki hastanenin bitmediğini, Girne Hastanesi’nin tamamlanamadığını ama ülkeye külliye yapılacağını kaydederek “Denktaş’ın anıt mezarını bitirmeye para yok mu?” diye sordu.

Çocuk sütünün Güney Kıbrıs’ta 9 Euro, kuzeyde 283 TL olduğunu söyleyen Hamzaoğulları, Avrupa Birliği’nin sadece balıkçılığa 38 milyon Euro katkı yaptığına işaret ederek, “Bu toplum Kıbrıs Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında ‘press’ oldu… Eziliyoruz.  Ezilmeye de devam edeceğiz” dedi.

Hükümete mensup milletvekillerinin “Arka sokaklarda” sıkıntıları konuştuğunu ama Mecliste bunları söyleyemediğini savunan Hamzaoğulları, “Hepimiz aynı sorunları yaşıyoruz  ama siz bunları denizin öbür tarafına anlatamıyorsunuz, anlatmaktan korkuyorsunuz” ifadelerini kullandı.

Yerinden söz alan UBP milletvekili Yasemi Öztürk, “Bir devlet size karşılıksız bir şey yapıyor, edep kuralları gereği, ‘benim salona değil, mutfağa ihtiyacım var, önceliğim bu’ diyemezsiniz. Öyle bir şansımız, lüksümüz var mı?” diye sordu.

Öztürk’ün bu sözü üzerine Hamzaoğulları, “Su borusu patladığında bunun KKTC hanesine yazıldığını bilmeniz gerek. 800 bin dolar KKTC’nin borç hanesine yazıldı. Külliye yapılacağında borç hanenize yazılıp yazılmayacağının garantisi yok. Bizim mimar, mühendislerimizi atladınız, ‘bunu çizebilecek mimar ve mühendis ‘yoktur dediniz.  ‘Bizim bitmemiş 2 tane hastanemiz,  yapılması gereken Karpaz hastanemiz var, muhatabımıza anlatamayacağız, bize zorla külliye yaptıracaklar’ diyorsunuz. Teşekkür eder miyim etmez miyim bilmem ama ben bunları talep ederim….” yanıtını verdi.

Genel Kurul’da güncel konuşmalardan sonra yazılı ve sözlü sorulara geçildi.  Bugünkü çalışmanın tamamlanmasıyla oturum kapatıldı. Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, 10 Ekim Pazartesi günü saat 10.00’da toplanacak.

 

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

KTMMOB Başkanı Aysal, ESPA heyetini kabul etti

Published

on

By

Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Başkanı Seran Aysal, Mete Boyacı başkanlığındaki Ekonomi ve Sosyal Politikalar Araştırma Merkezi (ESPA) heyetini kabul etti.

Birlikten yapılan açıklamaya göre toplantıya, KTMMOB’den Genel Sayman Nevter Zafer Cömert ve Yönetim Kurulu Faal Üyeleri Celal Devrim Önen ile Görkem Çelik, ESPA’dan Yönetim Kurulu Üyeleri Adem Kaan Kaner ve Candan Avunduk, Denetleme Kurulu Üyesi Mehmet Saydam, Genel Direktör Sertaç Sonan ve Araştırmacı Ebru Küçükşener katıldı.

-Aysal: “Bu hareketin hedeflerini önemsiyor ve değerli buluyoruz”

KTMMOB Seran Aysal konuşmasında, KTMMOB’nin bünyesinde farklı mesleklerden 15 odayı barındırdığını belirtti.

Örgütlü mücadeleye inandıklarını kaydeden Aysal, ilkeleri doğru zemine oturtup, örgütlü olarak gerekli mücadelelerin verilmesi ile ülkedeki sorunların çözülmesinde başarı sağlanacağını düşündüklerini ifade etti.

“Kendi alanlarınızda ve işlerinizde başarılı olmuş kişilersiniz, bu bilgi birikiminin topluma yansıması veya toplumla paylaşılması son derece değerlidir” diyen Aysal, şöyle konuştu:

“Bu hareketin hedefini ve yaratacağı durumu önemsiyoruz ve değerli buluyoruz. Başarılı olmasını diliyoruz. Ötekileştirilerek ve iletişimden uzak durularak, verilen mücadelelerde alınan sonuçlar güç birliğine ihtiyaç olunduğunu herkese hissettirdi.”

Ülkede uzun bir süredir “böl yönet” ve “ötekileştirme” nedeniyle toplumun bir araya gelmesinin önüne geçildiğini savunan Aysal, “Toplum olarak dibin dibine doğru olan yolculuğumuz kesintisiz devam ediyor. Umarım ki bu ve benzeri girişimlerde doğru ilkelerle en geniş fikir birliği oluşturulur ve Kıbrıs Türk toplumunun bu topraklara tutunmasını sağlamak için mücadele zemini oluşur” dedi.

Liyakat konusunun kamudaki ana sorunlarından biri olduğunu ifade eden Aysal, mülkiyet, eğitim gibi toplum genelinin üzerinde uzlaşı sağlayacağı konularla başlayıp, somut girişimlerle kötü gidişe dur denilebileceğine inanç belirtti. Seran Aysal, radikal kararlara ve her konuda toplumsal kararlılığa ihtiyaç olduğunu kaydetti.

-Boyacı

ESPA Başkanı Mete Boyacı da, çalışmalarıyla ilgili bilgi vererek, ülkedeki sorunların çözümü için ne yapılabileceği konusunda ortak bir zemin oluşturmak hedefinde olduklarını belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Ombudsman, Hasan Eratal’ın başvurusunu soruşturarak raporladı

Published

on

By

Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) İlkan Varol, Hasan Eratal’ın başvurusuna ilişkin hazırladığı raporda, Hasan Eratal’ın dilekçesine geç yanıt verilmesinin İyi İdare Yasası’na aykırı olduğunu belirtti.

Hasan Eratal, Kıbrıs Türk Liman İşçileri Şirketi’nin tasfiyesine ilişkin çıkarılan Yasa Gücünde Kararname sonrasında, direktörü olduğu Armos Port Management and Trading Ltd.’in KKTC limanlarında faaliyet gösterebilmesi için Başbakanlık ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na yaptığı başvurulara yanıt alamadığını iddia ederek, konunun soruşturulması talebiyle Ombudsman’a başvurmuştu.

Ombudsman İlkan Varol’un yayımladığı raporda, Başbakanlığın söz konusu dilekçeyi üç ay gecikmeyle, ilgili bakanlığa ilettiği ve bu durumun, İyi İdare Yasası’nın “beş iş günü içinde yetkili makama iletilmesi” hükmüne aykırı olduğu ifade edildi. Raporda ayrıca, dilekçe sahibine yazılı bilgilendirme yapılmadığı da tespit edildi.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın Eratal’ın dilekçesine yalnızca sözlü yanıt verdiğini belirten Varol, Kıbrıs Türk Liman İşçileri Şirketi’nin tasfiye sürecinin sürdüğünü ve Armos Port Management’in mevcut yasa gereği liman hizmetleri için yetkilendirilemeyeceğini ifade etti.

Varol, tasfiye süreci devam ettiğinden liman hizmetlerinin hâlen şirket bünyesindeki yasal üyeler tarafından yürütülmesinde hukuka aykırılık bulunmadığını; ancak limanlardaki hizmetlerin ihale ya da özelleştirme yoluyla yürütülmesinin mevcut mevzuata uygun olmadığını vurguladı.

Merkezi İhale Komisyonu tarafından açılan iki farklı ihalenin hukuki görüş doğrultusunda iptal edildiğini aktaran Varol, limanların işletme hakkı devri yöntemiyle özelleştirilmesine ilişkin girişimlerin 24/2012 sayılı Özelleştirme Yasası kapsamında yürütülmesine rağmen, Kıbrıs Türk Liman İşçileri Şirketi’nin bu yasa kapsamına girmediğini kaydetti.

Varol, dilekçeye zamanında yanıt verilmemesinin yasalara aykırı olduğunu; öte yandan, Eratal’ın limanlarda yetkilendirilme talebinin mevcut hukuki zemine dayanmadığını ifade etti. Raporda ayrıca, sürecin gereğinden fazla uzadığına işaret edilerek, liman hizmetlerinin sağlıklı şekilde yürütülebilmesi için Limanlar Dairesi Yasası’nda değişikliğe gidilmesi veya yeni bir yasal düzenleme yapılmasının zorunlu olduğu vurgulandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tabipler Birliği:Sağlıkta köklü reforma ihtiyaç var

Published

on

By

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Ceyhun Dalkan, sağlık sisteminin pansumana değil, köklü reforma ihtiyacı olduğunu kaydetti.

Dalkan, sağlıkta kalıcı, adil ve etkin bir düzen isteniyorsa ülkedeki birinci basamak sağlık hizmetlerini güçlendiren, koruyucu ve önleyici sağlık hizmetlerini temel alan bir yapıya yönelmek zorunda olunduğunu aksi takdirde açılışı yapılan her binanın, atılan her yeni adımın sağlıkta kısa vadeli çözümler sunacağını savundu.

Yazılı açıklamasında sağlık sistemiyle ilgili değerlendirme ve önerilerde bulunan Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Ceyhun Dalkan, Maraş’daki sağlık merkezinin hizmete girmesini memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

Dalkan, bölgede artan sağlık hizmeti ihtiyacına yanıt verme adına atılan bu adımın yereldeki erişimi artırma potansiyeli taşıdığını söyledi.

Ülkedeki birinci basamak sağlık hizmetlerini güçlendirmenin yolunun, sadece bazı sağlık ocaklarını veya merkezlerini büyütmek ya da yenilemek olmadığını vurgulayan Dalkan, yapılması gerekenin sağlıkta parça parça iyileştirmeler değil, bütünlüklü ve sürdürülebilir düzenlemeler olduğunu ifade etti.

Aile hekimliği temelli, güçlü bir birinci basamak sisteme işaret eden Ceyhun Dalkan, bu sistemin hem sağlığa erişimi artıracağını hem de ikinci ve üçüncü basamak hastanelerdeki hasta yükünü azaltacağını kaydetti.

Etkili basamak hekimliği modeline de dikkat çeken Dalkan, bu model sayesinde toplum temelli tarama ve kontrol programlarının devreye sokulabileceğini ifade etti.

Mevcut sağlık sisteminin koruyucu hizmetlerden yoksun olduğunu savunan Dalkan, sağlık planlamasının, tüm tarafların katılımıyla, şeffaf, veriye dayalı ve kamusal yararı gözeten bir yaklaşımla yeniden ele alınması gerektiğini vurguladı.

Ceyhun Dalkan, Genel Sağlık Sigortası sisteminin basmak hekimliği modeline entegre şekilde planlaması gerektiğini de kaydetti.

Devamını Oku

Trending

Reklam