Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Cumhuriyet Meclisi’nde güncel konuşmalar devam ediyor

Published

on

Cumhuriyet Meclisi’nde güncel konuşmalar devam ediyor.

CTP Gazimağusa Milletvekili Asım Akansoy, “Son Siyasi ve Ekonomik Gelişmeler” konulu konuşmasında, belediye değişiklik yasa tasarısındaki eksikliklere işaret ederek, komitelerde sadece fikir söyleyebildiklerini ancak değişiklik öneremediklerini ifade etti.

Belediyelerle ilgili 2011’de yapılan çalışmadan da faydalanılabileceğini söyleyen Akansoy, yerinden yönetim hedefleniyorsa neler yapılabileceğine örnekler verdi.

Ülkedeki en büyük sorunlardan birinin hükümetin adım atma ve süreç yönetimi konusundaki beceriksizliği olduğunu savunan Akansoy, reformların birinci koşulunun topluma güven vermesi ve tüm paydaşların desteğini alması olduğunu vurgulayarak, bu çalışmada da “ben yaparım olur” mantığının hakim olduğunu söyledi.

Akansoy, ciddi personel barındıran kaymakamlıkların bu tasarıda yetkisiz bir konuma getirilmesini de eleştirerek, ileriki günlerde kaymakamlıklarla ilgili farklı öneri ve değerlendirmeler yapılacağını belirtti.

Tasarının toplumu herhangi bir hedefe götürmeyeceğini kaydeden Akansoy, kendisinin bakanlığı döneminde sadece belediye sayısının azaltılması üzerine bir çalışma yapıldığını söyledi.

Akansoy, Rusya-Ukrayna savaşının yeni bir dünyaya kapı açtığını belirterek, bölgesel sorunların gün yüzüne çıktığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın siyasi partilerle görüşerek, vizyon ve kaygılarını dikkate alması gerektiğini belirten Akansoy, tüm yabancı diplomatlarla görüşme şansına sahip olurken, kendi ülkelerinde hiçbir adım atamadıklarını söyledi.

Akansoy, güven yaratıcı önlemlerin gündeme geleceğini savunarak, sert bir tavır değil de kapsayıcı ve dinleyici bir tavır içinde olunması gerektiğini kaydetti.

Akansoy, adanın BM kararları çerçevesinde birleşmesine yönelik adımlar atılması gerektiğini belirtti.

CTP Lefkoşa Milletvekili Doğuş Derya, “İnsanca Yaşam Hakkını Gasp Eden Hükümet” konulu konuşmasını yapmak üzere çıktığı kürsüde, başkan tarafından kürsüye çağrılırken “yüce meclise hitap edin” denerek yüce olunmayacağı söyleyerek, “icraatların meclisi cüce hale getirdiğini” savundu.

Dışarda insanlar feryat ederken kendilerinin burada ciddiye alınacakmış gibi hiçbir muhatabın olmadığı salonda konuşma yapamayacağını belirten Derya, “Bu ortamda konuşmayı maskaralık olarak görüp, kabul etmiyorum” diyerek kürsüden indi.

CTP Gazimağusa Milletvekili Teberrüken Uluçay da “Çarşı, Ekonomi ve Siyaset” konulu güncel konuşmasına başlarken, mecliste yapılan konuşmaların hükümet tarafından ciddiye alınmadığını ifade etti. Uluçay, hiçbir önerinin ciddiye alınmadığını ve ülkenin o yüzden bugünkü kaos ortamına girdiğini söylemek için söz aldığını belirtti.

Başbakanın “sadece durum tespiti yapılıyor, öneri yok” dediği için önerilerde bulunmak istediğini söyleyen Uluçay, meclisteki yeminden sonra, ekonomik mücadele için uygun araçların neler olabileceğiyle ilgili görüşlerini ilettiğini kaydetti.

Dövize müdahale edilemeyeceğinden olanakların azalacağını ve dünyada yaşanan enerji krizi nedeniyle yüksek enflasyonla boğuşulduğuna işaret eden Uluçay, KKTC’de yapılması gerekenler arasında satın alma gücünün korunması olduğunu kaydetti.

Dörtlü koalisyon döneminde ekonomik sıkıntılara nasıl mücadele edildiğini örneklerle anlatan Uluçay, gümrüklerde ve fonlarda aşağı bir düzenleme yapılırsa fiyatların artmasının önüne geçilebileceğinin konuşulduğunu ve bunun çok önemli bir konu olduğunu söyledi.

“KKTC’de ne yapmalıyız”ın cevapları içinde hayat pahalılığının “2 ayda bir” yapılarak, ülke ekonomisi ve çarşıya katkı sağlanabilirken, özel sektöre de primlere destek verilebileceğini ifade eden Uluçay, kısa vadeli çözümlere verilebilecek daha başka örnekler de olduğunu kaydetti.

Gümrüklerdeki harçlara kur sabitlemesi yapılabileceğini, ülke insanına yapılabilecek en kolay iyilik olduğunu belirten Uluçay, Güney Kıbrıs’tan gelişlerin ekonomiye katkısını göz önünde bulundurularak, kapı sayısını artırmanın da ekonomiye en kolay katkıyı sağlayacağını belirtti.

Uluçay, tatillerde sınır geçişlerinde yaşanan yoğunluğa da işaret ederek, kapılarda harcanan vakti çarşıya kanalize etmek için sivil hizmet görevlileri arttırılarak, kapıların çoğaltılabileceğini söyledi.

3 yıllık zamsız dönemin vatandaşın omuzlarına yüklenmesinin ve elektriğe bu oranda zam yapılmasının yanlışlığına dikkat çekerek, uyarı yaptıklarını aktaran Uluçay, vatandaşın zamlara adapte olmasını sağlayacak program yapılabileceğini yineledi.

Uluçay, Başbakanın dün meclis kürsüsünden halka “ödemeyin, çözüm arayacağız” çağrısı yaptığını söyleyerek, ekonomi için kısa vadeli adımların atılmasının mecburi olduğunu belirtti.

YDP Milletvekili Erhan Arıklı da eleştirileri yanıtladığı konuşmasına, dörtlü koalisyon döneminde muhalefet olarak yaptıkları güncel konuşmalarda kendilerinin de muhatap bulamadığını söyleyerek başladı. Arıklı, Bakanlar Kurulu’nun bugün mecburiyetten ve bir seferlik toplandığını belirterek, feveran edilmesini doğru bulmadığını söyledi.

Belediyelerin birleştirilmesini de öngören yasa tasarısıyla ilgili “sadece belediye sayısı değişiyor” eleştirilerinin doğru olmadığını belirten Arıklı, komitelerde CTP ve herkesin tecrübelerinden yararlanmak istediğini ancak onların süreyi uzatarak, katkı koyma noktasında çekimser kaldığını söyledi.

Emlak vergisi miktarının belediye meclislerinde belirlenecek olmasının bile başlı başına bir reform olduğunu kaydeden Arıklı, artık tüm belediyelerin kazancının bir havuzda toplanacağını ve belli oranlarda dağıtılacağını kaydetti.

Önceden başkan ve encümene sorumluluk verilmediğini, batıranın kalkıp gittiğini söyleyen Arıklı, artık herkesin imzasının sorumluluğunu almak zorunda kalacağını belirtti. Arıklı, “Gelin bu reformu, politika uğruna çöpe atmayalım ve el birliğiyle en mükemmele ulaşalım” çağrısı yaptı.

Teberrüken Uluçay yeniden kürsüye çıkarak, İçişleri Bakanı olduğu dönem belediyelerle ilgili yaptıkları çalışmaları anlatarak, geçiş dönemi öngördüklerini ve 2 pilot bölge seçerek yaşanan sıkıntıları ortadan kaldıracak çalışmalar yaptıklarını ancak sona ulaşamadıklarını söyledi.

Var olan belediyelerin ortak hizmet verecek konuma getirecek adımları halkla paylaşarak atmayı planladıklarını kaydeden Uluçay, 2014’de yaptıkları bu çalışmayı 2022’de hayata geçirmeyi planladıklarını belirtti. Uluçay, vatandaşların oy verirken tüm değişikliklerden haberdar edilmesinin öngörüldüğünü vurguladı.

Teberrüken Uluçay, belediyelerin durumları iyi değil dendiğini ancak yapılan hiçbir çalışmanın mecliste kabul görmediğini anımsatarak, merkezi yönetimde olanların yasalardaki sıkışıklığı gidermek için adım atılmadığını savundu.

Şu ana kadar 2021’in katkı payını alan belediyelerin çoğunun 2022 için hazırlanan ek bütçeyle düze çıkarabileceğini söyleyen Uluçay, söz verilen pandemi katkısının da belediyelere yapılmadığını hatırlattı.

Uluçay, konuşmasının sonunda bu konuyla ilgili yapılanları anlatarak, bütünlüklü çözüm için merkezi yönetimin gerekli düzenlemeleri yapmamasının ve geçiş sürecinin olmamasının yaratacağı sorunları sıraladı.

Uluçay, kendi döneminde yaptığı çalışmayla ilgili sorulan da yanıtladı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

İsrail’in girişine izin verdiği 104 yardım tırının çoğu işgalci gözetiminde yağmalandı

Published

on

By

Gazze Şeridi’ndeki Filistin hükümeti, İsrail’in dün Gazze Şeridi’ne girişine olanak sağladığı 104 yardım tırının çoğunun “işgalin gözetimi” altında yağmalandığını açıkladı.

Hükümetin Medya Ofisinden yapılan yazılı açıklamada, “İşgalci İsrail, 24 Temmuz Perşembe günü Gazze Şeridi’ne 104 yardım tırının girişine izin verdi. Ancak bu yardım tırlarının çoğu, işgalin bilinçli ve sistematik olarak sürdürdüğü güvenlik kaosu nedeniyle yağmalandı ve talan edildi. Bu durum, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü kaos ve aç bırakma politikasının bir parçasıdır.” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, İsrail’in temel amacının insani yardımların dağıtımını sabote etmek ve sivil halkın bu yardımlardan faydalanmasını engellemek olduğu vurgulandı.

Gazze Şeridi’nin günlük asgari yaşam ihtiyacının karşılanabilmesi için sağlık, hizmet ve gıda sektörlerine yönelik en az 600 yardım ve yakıt tırına ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekilen açıklamada, altyapının tamamen çökmesi nedeniyle bu sayının asgari düzeyde belirlendiği aktarıldı.

Açıklamada, İsrail ve ona destek veren ülkeler, Gazze Şeridi’nde devam eden insani felaketten tamamen sorumlu tutulurken, Gazze’ye yardımların girişi için sınır kapılarının derhal ve tam kapasiteyle açılması ve yardımların Birleşmiş Milletler denetiminde güvenli bir şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması çağrısı yapıldı.

Açıklamada, “Bu suç düzeninin devamı insanlık için kara bir leke niteliğindedir. Uluslararası toplum, 21. yüzyılın en ağır toplu suçlarından birini durdurmak için acilen harekete geçmelidir.” ifadelerine yer verildi.

Gazze Sağlık Bakanlığının açıklamasına göre, saldırıların başladığı 7 Ekim 2023’ten bu yana yetersiz beslenme ve açlık nedeniyle yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 91’i çocuk en az 160’a yükseldi.

Yerel kaynaklar, İsrail’in 5 aydan uzun süredir sınır kapılarını kapalı tutarak, bebek maması, ilaç ve temel gıda maddelerinin girişini engellediğini belirtiyor.

Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP), 29 Temmuz’da yaptığı açıklamada, Gazze’deki her üç kişiden birinin günlerdir hiçbir şey yemediğini vurgulayarak, bölgede kıtlığın “en kötü senaryosunun” yaşandığı kaydedilmişti.

Devamını Oku

Dünya

Rusya: Donetsk’te Aleksandro-Kalinovo yerleşim yerini ele geçirdik

Published

on

By

Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk bölgesinde Aleksandro-Kalinovo yerleşim yerini ele geçirdiklerini duyurdu.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, Rusya Silahlı Kuvvetlerinin Ukrayna’daki faaliyetleri hakkında güncel bilgi paylaşıldı.

Rus güçlerinin Ukrayna cephesinde pozisyonlarını güçlendirdiği belirtilen açıklamada, “Güney Askeri Grubu birlikleri, kararlı eylemleri sonucunda Donetsk Halk Cumhuriyeti’nin Aleksandro-Kalinovo yerleşim yerini kurtardı.” ifadesine yer verildi.

Açıklamada ayrıca, son 24 saatte Ukrayna’ya ait 338 İHA’nın Rus hava savunma sistemlerince yok edildiği kaydedildi.

Devamını Oku

Dünya

Avrupa’nın yer yer yüksek sıcaklık ve yangınlarla mücadelesi sürüyor

Published

on

By

Akdeniz’e kıyısı olan ülkeler başta olmak üzere, Avrupa’nın bazı bölgelerinde yüksek hava sıcaklıkları etkisini sürdürürken birçok ülke orman yangınları veya riskleriyle mücadeleye devam ediyor.

Portekiz ulusal basınında yer alan haberlere göre, ülke genelinde yaklaşık 2 bin itfaiye personeli aktif olarak yangınlarla mücadele ediyor.

Yetkililer, Ponte da Barca’daki yangının kontrol altına alınamadığını ve bölgeden onlarca kişinin tahliye edildiğini bildirdi.

Ponte da Barca Belediye Başkanı Augusto Marinho, Portekiz devlet televizyonu RTP’ye yaptığı açıklamada, yangında en az 19 kişinin yaralandığını açıkladı.

Marinho, çalışmaların sürdüğünü ve durumun çok tehlikeli olduğunu vurguladı.

Portekiz Deniz ve Atmosfer Enstitüsünce (IPMA) paylaşılan verilerde, ülke genelinde 6 Ağustos’a kadar oldukça şiddetli bir sıcak hava dalgası öngörülürken en yüksek sıcaklıkların 36 ila 44 derece arasında değişeceği belirtildi.

İspanya’da Las Hurdes bölgesindeki yangın, ekiplerin dün gece de devam eden müdahalesinin ardından kontrol altına alındı. Ancak son günlerde ülkenin birçok bölgesinde çıkan yangınların yeniden alevlenmemesi için ekiplerin çalışması sürüyor.

Bulgaristan’da ise son 24 saat içinde 60 noktada çıkan küçük çaplı yangına müdahale edildi.

Avrupa’da yaklaşık 292 bin hektar alan kül oldu
Akdeniz’e kıyı ülkeler başta olmak üzere Avrupa’nın bazı bölgelerinde orman yangınları riskinin gelecek günlerde de devam edeceği uyarısı yapılıyor.

Avrupa Orman Yangını Bilgi Sistemi (EFFIS) ve Copernicus İklim Değişikliği Servisi verilerine göre, 2025’in başından bu yana Avrupa’da 1339 yangın tespit edildi. Bu sayı, geçen yılın aynı döneminde 900’dü.

Bu yıl içinde Avrupa’da yaklaşık 292 bin hektar alan orman yangınları sonucu kül olurken geçen yılın aynı döneminde bu sayı yaklaşık 139 bin hektardı.

Avrupa’da yaklaşık 292 bin hektar alan kül oldu
Akdeniz’e kıyı ülkeler başta olmak üzere Avrupa’nın bazı bölgelerinde orman yangınları riskinin gelecek günlerde de devam edeceği uyarısı yapılıyor.

Avrupa Orman Yangını Bilgi Sistemi (EFFIS) ve Copernicus İklim Değişikliği Servisi verilerine göre, 2025’in başından bu yana Avrupa’da 1339 yangın tespit edildi. Bu sayı, geçen yılın aynı döneminde 900’dü.

Bu yıl içinde Avrupa’da yaklaşık 292 bin hektar alan orman yangınları sonucu kül olurken geçen yılın aynı döneminde bu sayı yaklaşık 139 bin hektardı.

Birçok ülke, yangın riskinde “çok aşırı” seviyede yer alıyor
Yangın Hava Durumu Endeksi (FWI) tarafından 28 Temmuz-4 Ağustos tarihlerinde oluşturulan yangın riski haritasında, çok sayıda ülke “çok aşırı”, “aşırı”, “çok yüksek” ve “yüksek” risk seviyelerini gösteren kırmızı tonlarla belirtildi.

Harita verilerinde, İtalya’nın güneyi, Balkanlar, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya ve Türkiye’de yangın riskinin azalacağı ancak yer yer “aşırı” veya “çok aşırı” seviyenin görüleceği öngörülüyor.

Finlandiya’nın doğusu, Portekiz, İspanya ve Fransa’nın güneyinde de yangın riskinin artması bekleniyor.

Devamını Oku

Trending

Reklam