Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhuriyet Meclisi’nde güncel konuşmalar yapılıyor

Published

on

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda ilk olarak Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefkoşa Milletvekili Devrim Barçın, “Asgari Ücretliyi Çalan UBP, DP ve YDP’nin Kamudaki Yandaş İstihdamları ve Adil Gelir Dağılımı Sorunu” başlıklı güncel konuşma yaptı.

Konuşmasının başında hükümeti “hırsızlıkla” suçlayan Barçın’ın bu sözleri üzerine Meclis Başkanı Zorlu Töre bu kelimenin tutanaktan çıkarılmasını istedi. Hayat pahalılığına işaret ederek, asgari ücrete bunun yansıtılmadığını söyleyen Barçın, bunun asgari ücretlinin cebinden çalınması anlamına geldiğini ve meclis tutanaktan çıkarılsa da bunu hırsızlık anlamına geldiğini belirtti.

Bir yandan kaynak yok denirken, öte yandan “yandaşların” istihdam edildiğini savunan Barçın, Töre’nin özel kalem müdürünü neden görevden aldığını sordu.

Bunun üzerine yerinden söz alan Başbakan Yardımcısı Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı ilgili kişinin istifa ettiğini söyledi. Barçın ise Resmi Gazete’ye göre bu kişinin görevden alındığını dile getirdi.

Barçın, Resmi Gazete’ye rağmen “bu görevleri yapmak istemiyorum” diye istifa ettiği kabul edilirse, bu kişinin nasıl olur da Meclis Başkanı’na iletişim ve medya konularında danışmanlık yapmak üzere sözleşmeli biçimde istihdam edildiğini sordu.

Bir “yandaş istihdam” olarak nitelediği bu türden bir istihdamın ülke tarihinde bir ilk olduğuna işaret eden Barçın, asgari ücretliye hayat pahalılığı çok görülürken sözleşmeli maliyetinin devlete getirdiği ek mükellefiyete vurgu yaptı.

Son dönemde 20 geçici işçi istihdam edildiğini söyleyen Barçın, bunun yıllık maliyetinin 4 milyon TL’den fazla olduğunu kaydetti. Toplam geçici işçi sayısının 100’ü geçtiğini, bunun devlete maliyetinin 20 milyon 741 bin olduğunu dile getiren Barçın, “Bu 20 milyonla neler yapılmazdı?” diye sordu. Barçın, on binlerce engelli ve sosyal yardım maaşı alan kişinin zor durumda olduğunu kaydetti. Barçın, bunun yanında, hükümetin sosyal yardım alanlara elektrik zammı yapıldığını da söyledi.  

Şu anda bir prim desteği verilmeye başlandığını ve desteğin gerekçesinde pandemi sonrası yaşanan yüksek enflasyon ortamından bahsedildiğini dile getiren Barçın, bu prim desteğinin gelirleri pandemi döneminde artanlara değil de asgari ücretliye verilmesi gerektiğini belirtti.

Konuşmasının devamında “Şu anda İhtiyat Sandığı’nı bekçiler yönetiyor” diyen Barçın, kendi dönemlerinde buraya yapılan tüm istihdamların münhalle yapıldığını ancak sonraki dönemde münhalsiz alınan bekçilerin şu anda 24 saat usulü çalışan ve ek mesai alan bu bekçilerin kimseden habersiz şekilde wireless sistem kurduklarını ve bundan müdürün bile haberi olmadığını belirtti.

Bekçilerin futbol maçı seyretmek için sistem kurduğu duyumu aldığını söyleyen Barçın, yetkililerin gerekeni yapmasını istedi.

YDP Milletvekili Erhan Arıklı, eleştirileri cevapladığı konuşmasında, sosyal yardım alanların elektrik faturalarına 3 kat zam yapıldığı iddialarının doğru olduğunu ancak hemen müdahale edilerek bu hatanın düzeltildiğini ifade etti. Arıklı şu anda böyle bir durumun söz konusu olmadığını belirterek, tarife ücretleri hakkında bilgi verdi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy da İhtiyat Sandığı’nda çalışan ve konu edilen gece bekçilerinin pandemi döneminde oluşan ihtiyaç sonucunda işe alındığını dile getirdi.

Wireless ve disiplin mevzularını yeniden gözden geçireceğini kaydeden Taçoy, maaş konusunda da gerekli tedbirlerin alınacağını belirtti.

Mart ayında verilmeye başlanan yüzde 65’lik teşvik prim verilmesine ekonominin çarklarının doğru düzgün dönmediği bir dönemde başlatıldığına değinen Taçoy, ağustos ayında biten bu uygulamanın Aralık ayına kadar sürmesini, dünyadaki krizi göz önüne alarak karar verdiklerini kaydetti.

2008 krizinin küçük işletmelere düşük faizli kredi ve teşvik primleriyle atlatıldığını söyleyen Taçoy, yapılan uygulamanın Aralık ayında son bulacağını anlattı.

İşçi sayısını belirli bir yerde tutmanın önemine işaret eden Taçoy, amaçlarının 13’üncü maaşları sıkıntıya girmeden ödemek olduğunu ifade etti.

Yıl sonunda asgari ücrete yapılan artışla hayat pahalılığı arasında büyük bir fark olursa Sosyal Sigortaların ciddi sıkıntıya gireceğini söyleyen Taçoy, tüm bunları birlikte düşünerek plan yaptıklarını belirtti.

Asgari ücretin en azından barınak ve yemeği karşılanan çalışanlar için farklılaştırılması gerektiğini ifade eden Taçoy, basit bir düzenlemeyle gerekeni yapılabileceğini dile getirdi.

Maliye Bakanı Alişan Şan da eleştirileri yanıtladığı konuşmasında, görevden alınan özel kalem müdürü konusunda, bir idarecinin hangi görevi verip vermeyeceğine Maliye Bakanlığının bakmadığını dile getirdi.

Barçın’ın bahsettiği istihdamların Maraş’a bekçi olarak alınan kişiler olduğunu ifade eden Şan, işe alınmalarda Maliye’nin tek görevinin ödeme yapılacak kalemlerin uygun olup olmadığına bakmak olduğunu söyledi.

Yeniden söz alan CTP Milletvekili Devrim Barçın, asgari ücret üzerinden ödemesi yapılan 60 bin kişi olduğunu, 10 bin TL’lik bir asgari ücrette şu anda alım kaybının 3 bin 400 TL olduğunu söyledi.

Barçın, bakanın söz verdiği gibi komisyonu üçüncü kez toplaması gerektiğini kaydetti.

Bu sırada yerinden söz alan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Taçoy, hayat pahalılığının Barçın’ın anlattığı şekilde hesaplanmadığını söyledi.

Yerinden söz alan Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, enflasyona işaret ederek, Eylül ayı sonunda hayat pahalılığının yeniden gözden geçirilmesi gerekliliğinin ortada olduğunu söyledi.

Hükümetin de bunun bilincinde olduğunu kaydeden Amcaoğlu bu yönde çalışmaların da gündemde olduğunu ifade etti.

Barçın ise CTP olarak sektörel asgari ücrete şiddetle karşı olduklarını ifade ederek, asgari yatırım basamağının zorunlu olduğunu belirtti.

 

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Üstel: Hedefimiz kendi ayakları üzerinde duran bir KKTC’yi sizlerle birlikte yaratmak

Published

on

By

 Başbakan Ünal Üstel, üreticilerin her zaman yanında olduğunu vurgulayarak, “Bizim en temel hedefimiz; üreten, istihdam sağlayan, sürdürülebilir bir ekonomik yapıyla kendi ayakları üzerinde duran bir KKTC’yi sizlerle birlikte yaratmaktır” dedi.

Sanayi Odası’nı ve sanayicileri ülkenin ekonomik bağımsızlığının teminatı olarak gördüklerini dile getiren Üstel, “Yakaladığımız siyasi istikrarla yolumuza devam ediyoruz. Çünkü istikrar varsa yatırım var, yatırım varsa üretim var, üretim varsa kalkınma var.” ifadelerini kullandı.

Başbakan Ünal Üstel, Kıbrıs Türk Sanayi Odası (KTSO)’nun 39’uncu Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, sanayicilerle beraber olmaktan duyduğu mutluluğu ifade etti.

Bugün Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın adaya gelerek temaslarda bulunacak olmasından dolayı kısa konuşacağını dile getiren Üstel, ileriki günlerde Sanayi Odası başkan ve yönetiminin organize ettiği bir toplantıda tüm konuları uzun uzun tartışabileceğini kaydetti.

-“Üreticilerin her zaman yanındayız”

Üreticilerin her zaman yanında olduğunu vurgulayan Üstel, ülkede pandemi yaşandığını ve üreten kesimlerin öneminin bir kez daha görüldüğüne dikkat çekerek, “O dönemde kapıların kapandığını ve kendi ürettiklerimizle yaşamaya başladık. Bu nedenle üretim önemlidir.” dedi.

Mustafa Kemal Atatürk’ün “üretmeyen toplumlar yok olmaya mahkûmdur” sözüne de değinen Üstel, hükümete geldikleri günden beri üreten kesimlere destek sağlamak için her platformda çalışmalar yaptıklarını kaydetti.

Kısa vadedeli hükümetlerden dolayı sorunların büyüdüğünü kaydeden Üstel, sorunları aşmak için çalışmalar yaptıklarını vurgulayarak, ülkede siyasi istikrarı sağlayarak biriken sorunların önünü açtıklarını belirtti.

-“Yarım kalan proje ve reformları hayata geçirdik”

2012 yılından beri yarım kalan projeleri tamamladıklarını vurgulayan Üstel, “Yapılamaz denilen reformları hayata geçirdik. Devletle özel sektörü omuz omuza yürür hale getirdik. Söz değil iş ürettik. Lafla değil hizmetle yürüdük. Türkiye ile ilişkilerimizi tarihin en üst seviyesine taşıdık.” ifadelerini kullanarak, halkın ihtiyacı reformlar ve projeleri hayata geçirdiklerini vurguladı.

Önemli bir süreç yaşadıklarını ve bu süreç içerisinde Türkiye Cumhuriyeti ile imzalanan Mali İktisadi ve İşbirliği protokolleri ile altyapıları güçlendirmeye çalıştıklarını vurgulayan Üstel, üreten kesimlerin sorunlarının çözümü yönünde çalışmalar yaptıklarını kaydetti.

Sanayi Odası raporundaki her tespitin, hükümetin de sanayiye yönelik yol haritasında bulunduğunu dile getiren Üstel, özellikle güneş enerjisinin sanayiye verilmesi çalışmaları yaptıklarını belirtti.

-“Enerji maliyetleri aşağıya çekilecek”

Üstel, ileriki günlerde engelleri aşıp güneş enerjisi üretimi sorununu çözüp üretimde enerji maliyelerini aşağıya çekeceklerini vurguladı.

Enerjide verilen teşvikin günün koşullarına göre yeterli olmadığının doğru olduğunu ve gözden geçirileceğini vurgulayan Üstel, enerjide yaşanan sıkıntıların Ekonomi ve Enerji Bakanı ile ilgili kişilerin sorunun çözümü yönünde çalışmalar yaptığını kaydetti.

-“Asgari ücrette yeni düzenleme yapıldı”

Bu dönem içerisinde üreten kesimlerin ayağa kalkması için asgari ücrette de yeni düzenleme yaptıklarını vurgulayan Üstel, “Asgari ücrette de yeni bir dönemi başlatmış bulunuyoruz. Yeni düzenlemeyle birlikte, işgücü anlaşması olmayan ülkelerden getirilen yabancı işçilere asgari ücrette konaklama için yüzde 20, beslenme için yüzde 20, toplamda yüzde 40’a kadar indirim uygulanabilecek” dedi.

Sanayiciye prim desteklerin devam ettiğini ve sanayiciye özel düşük faizli kredi paketlerini genişletmek ve yeni KOBİ desteklerini devreye sokmak için hazırlıkların sürdüğünü vurgulayan Üstel, dijital dönüşüm için yazılım ve otomasyona hibe desteği sağlamak adına yapılan çalışmaların da sonuna gelindiğini söyledi.

Başbakan Üstel, KTSO Genel Kurulunun ülkeye ve sanayiciye hayırlı olmasını söyleyerek, Başkanı Ali Kamacıoğlu ve ekibine çalışmalarında başarılar diledi.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Türkiye tarafından hibe edilen 29 araç, törenle PGM’ye teslim edildi

Published

on

By

Türkiye Cumhuriyeti tarafından hibe edilen 29 araç, bugün düzenlenen törenle Polis Genel Müdürlüğü’ne teslim edildi.

Polis Genel Müdürlüğü’nde gerçekleştirilen “Türkiye- KKTC Polis Hizmet Araçları Teslim Töreni”nde, PGM’ye beşi itfaiye ve 24’ü de salon, pick-up ve SUV tipi olmak üzere 29  araç hibe edildi.

Törene; Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Başbakan Ünal Üstel, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral İlker Görgülü, bakanlar, milletvekilleri, Polis Genel Müdür Vekili Ali Adalıer, PGM’den yetkililer ile diğer yetkililer ve Türkiye’den gelen konuklar katıldı.

Törende Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Başbakan Ünal Üstel, birer konuşma yaptı.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar: Ülkeye yatırım yapın, istihdam sağlayın

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC’nin her türlü saldırıya, izolasyona baskıya karşı geliştiğini, ülkenin geleceğine, Türkiye Cumhuriyeti’ne her zaman güvendiklerini, ekonomik, siyasi, her alanda gelişmeye devam edeceklerini söyledi.

 Başta, turizm, eğitim, sanayi ve hizmet sektörü olmak üzere her alanda KKTC’nin geliştiğini, güçlü bir şekilde ilerlediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, sanayicilerin tüm sektörlerde örnek bir gelişim sağladığını, ciddi yatırımlar yapıldığını, izolasyonlara rağmen baskılara rağmen teslim olmadan egemenlikten taviz vermeden yola devam ettiklerini kaydetti.

Tatar, sanayicilere, ülkeye korkmadan yatırım yapması, istihdam sağlaması çağrısında bulundu.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk Sanayi Odası’nın 39. Genel Kuruluna katıldı.

– “KKTC’nin en büyük şansı…”

Tatar, burada yaptığı konuşmada, odanın 39. Genel Kurulu’nun hayırlı olmasını temenni ederek, başkanı, sanayicileri tebrik etti, destek belirtti.

Tatar, dünyanın savaşlar başta olmak üzere her alandaki sıkıntılardan dolayı zor bir dönemden geçtiğini, maliyetlerin yükseldiğine işaret etti, hükümetin de eldeki imkanları kullanarak sektöre destek vermeye çalıştığını söyledi.

Maliyenin de bu çerçevede güçlenmesi gerektiğini ifade eden Tatar, KKTC’nin en büyük şansının Türkiye Cumhuriyeti’nin yanlarında olması olduğuna işaret etti.

Turizm, eğitim ve suyun ülkeye gelişinin, KKTC’nin en büyük ekonomik gücü olduğuna dikkat çeken Tatar, iş gücünün önemine vurgu yaptı, ülkede artan ekonomik gelişimin de tüm sektörleri geliştirdiğine vurgu yaptı.

Tatar, kamu ve özelin güçlenmesinin de ülkenin geleceği açısından büyük önem taşıdığını belirterek, ülkenin gençlerinin yurtdışında eğitim gördüğünü, ciddi tekliflerle iş alıp büyük tecrübeler edindiğini ve ülkesine dönüp ekonomiye devlete katkı sağlandığını vurguladı.

İzolasyonlara rağmen KKTC’nin mal ihracatının yanında hizmet ihracatı da yaptığını anlatan Tatar, yeşil hat tüzüğü yanında Türkiye Cumhuriyeti üzerinden yapılan ihracatlarla ülke ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunulduğunu anlattı.

Rum tarafının yeni kapı açılması konusundaki tüm adımlarını geri çevirdiğini, sadece ara bölgeden geçiş istediğini ifade eden Tatar, bundan dolayı görüşmelerin sonuçlandırılamadığını söyledi.

Turizm eğitim sanayi hizmet sektörü olmak üzere her alanda KKTC’nin geliştiğini, güçlü bir şekilde ilerlediğini ifade eden Tatar, sanayicilerin tüm sektörlerde örnek bir gelişim sağladığını, ciddi yatırımlar yapıldığını, izolasyonlara rağmen baskılara rağmen teslim olmadan egemenlikten taviz vermeden yola devam ettiklerini kaydetti.

Rum tarafında samimiyet olmadığını, o yüzden Kıbrıs Türk halkının Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle birlik beraberlik içinde yoluna devam etmesi gerektiğini belirten Tatar, Rumların, KKTC’nin inşaat, turizm, eğitim ve hiç bir alanda gelişmesini istemediğini, düzen kuramaması için uğraş verdiğine dikkat çekti.

Mülkiyet konusundaki sorunlara işaret eden Tatar, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun çalıştığını, esas olanın takas olduğunu, tazminatların ödendiğini ancak takasın gündeme gelmesi gerektiğini, bunları da BM’de anlattığını söyledi.

Tatar, ancak tüm esnekliklere rağmen Rumun, İsrail’in de telkiniyle masadan kalktığını anlattı.

Tatar, Kıbrıs’ta bir çözüm olacaksa mutlaka KKTC devletinin varlığının kabulü ile olacağını ifade ederek, KKTC’nin Kıbrıs Türk halkının meşru devleti olduğunu ve bu siyaseti sonuna kadar sürdüreceklerini söyledi.

Dayatma çözümü asla kabul etmeyeceklerini kaydeden Tatar, birlik beraberlik içinde geleceği daha öngörülebilir bir şekilde kuracaklarını belirtti.

Güney Kıbrıs, İsrail ve Yunanistan’ın, enerji projesine de işaret eden Tatar, bu projenin sürdürülebilir, sağlıklı olmadığını anlattı.

Türkiye’den KKTC’ye kablonun en sağlıklı sistem olacağını ifade eden Tatar, enerji sorununun iki devletin işbirliğiyle kökten çözülebileceğini, bu büyük işbirliğinin bölgeye katkı sağlayacağını kaydetti.

Teknofeste de işaret eden Tatar, adanın bilişim adası olma yolunda emin adımlarla yürüdüğünü, rekabet gücünü artıracağına vurgu yaptı.

Tatar, Türkiye Cumhuriyetinin her alanda KKTC’nin yanında olduğunu vurgulayarak, yatırımlara teşekkür etti.

KKTC’nin her türlü saldırılara karşı geliştiğini ifade eden Tatar, ülkenin geleceğine, Türkiye Cumhuriyetine her zaman güvendiklerini, ekonomik, siyasi, her alanda gelişmeye devam edeceklerini söyledi.

Tatar, sanayicilere, ülkesine korkmadan yatırım yapması, istihdam sağlaması çağrısında bulundu.

Ülkeye yapılacak teknoloji yatırımlarına da işaret eden Tatar, fiber optik yatırımının da, izolasyonlara rağmen dünyaya bir meydan okuma olacağını kaydetti.

Devamını Oku

Trending

Reklam