Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı ve TMT’nin 67. Kuruluş yıl dönümü dolayısıyla mesaj yayımladı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yayımladığı mesajda,
1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı, Kıbrıs’ın fethinin 454’üncü yıl dönümü, Kıbrıs Türk Halkının Enosis’e karşı direnişinin ulusal simgesi Türk Mukavemet Teşkilatı’nın kuruluşunun 67’nci yılını ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığımızın kuruluşunun 49’uncu yıl dönümünü kutladı.
Cumhurbaşkanı Tatar şunları kaydetti:
“Kıbrıs Adası’nda dört buçuk asrı aşan şanlı bir tarihe sahip olan Kıbrıs Türkü, 1571’de o büyük fethi gerçekleştiren ecdadının, cesaretleri ve fedakarlıklarıyla diktikleri sancağı gururla yeni kuşaklara taşımaktadır.
Onbinlerce şehidimizin kanlarıyla sulanan, Anadolu’nun bağrından kopup bu eşsiz coğrafyayı vatana dönüştüren Halkımız, yüz yılı aşan varoluş mücadelesinin sonunda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ay yıldızlı bayrağı altında bugün huzur ve güven içindedir.
Osmanlı idaresi altında ırk, din ve dil ayrımı yapmadan herkese adaletle davranmayı görev bilen kadim bir geleneğin takipçileri olarak, adamız üzerinde bizi yok sayanlara, Halkımızın hakkını ve hukukunu göz ardı etmeyi siyaset sananlara inat bugün, dünden daha güçlü, daha kararlı ve daha umut dolu bir geleceğin kapılarını çocuklarımıza açmak için durmaksızın çalışmayı en büyük vazifemiz sayıyoruz.
Fethin bize öğrettiği en önemli şey: asla vazgeçmemek, en zorlu şartlar altında dahi özveriyle, cesaretle ve metanetle hedefe ulaşmak için ne gerekiyorsa yapmaktan canımız pahasına da olsa kaçınmamaktır.
Kıbrıs Türk Halkı bu fedakarlığı, adamızı bir Yunan toprağına dönüştürmek isteyen EOKA’cı çetelere karşı en zayıf anında bile ortaya koyduğu, tarihe kazınmış cesaretiyle de göstermiştir. Kıbrıs Türklerinin milli varlığını korumak ve vatanın elden çıkmasını önlemek için kurulan şanlı Türk Mukavemet Teşkilatı işte bu kutsal davanın takipçisidir.
Halkımızın varlığını istenmeyen bir misafir olarak görenlerin her türlü saldırılarına onca yokluk ve imkânsızlık içinde mücadele edenlerin bir arada oluşturduğu direniş ruhu, dalga dalga yayılmış ve nihayet TMT, ulusal direnişimizin simgesine dönüşerek şanlı tarihimizin köşe taşlarından biri olmuştur.
Türk Mukavemet Teşkilatı, yalnızca kahraman Mücahitlerimizin temelini attığı Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığımızın değil, ulusal birliğimizin, siyaset sahnemizdeki pek çok hareketin de en derininde yer almaktadır. Çünkü millidir, özgündür ve bir halkın varoluşunun bayraktarlığını yapmış kutsal bir geleneğin adıdır TMT.
TMT, kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş demektir. Dr. Burhan Nalbantoğlu demektir. Ama hepsinden daha önemlisi Anavatan Türkiye ile kadim ve kopmaz bağlarla bağlı olan Halkımızın ebedi direniş ruhu demektir.
1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramımızı kutlarken, vatan ve millet uğrunda canlarını feda etmiş bütün şehitlerimizi hayırla ve minnetle anıyorum. Gazilerimizi şükranla yad ediyorum. Kahraman Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığımızın en üst komutanından erine kadar bütün personeline saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
Türk Mukavemet Teşkilatımızın kuruluşundan hemen sonra yayımlanan bir bülteninde yer alan, Türkçemizin büyük şairi Tevfik Fikret’in unutulmaz bir dizesiyle milletime sesleniyorum:
Zulmün topu var, güllesi var, kal’ası varsa,
Hakkın da bükülmez kolu, dönmez yüzü vardır;
Göz yumma güneşten, ne kadar nûru kararsa
Sönmez ebedî, her gecenin gündüzü vardır.”