Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

‘Depremde yıkılan İsias Otel’in malzeme kalitesi kusurlu çıktı’

Published

on

Adıyaman’da bulunan İsias Otel’de yaşamını yitiren KKTC‘li çocukların soruşturması devam ediyor. KKTC‘li aileler de İsias Otelin yargı sürecini yakından takip ediyor. KKTC‘de giden bilirkişi heyeti enkazda ayrıca bir inceleme yaptı. TRT Haber, KKTC‘li mimar ve mühendisler tarafından hazırlanan o rapora ulaştı.

KKTC‘den Adıyaman’a uzanan acı bir yolculuk, şampiyonluk için geldikleri Adıyaman’da, konakladıkları otelin yıkılması sonucu hayatlarını kaybettiler.

Yaşları 12 ile 15 arasında değişen genç sporcular, artık ‘Melekler Takımı’ olarak anılıyor.

Otelde konaklayan 35 kişilik ortaokul voleybol takımı kafilesinden kurtulan olmadı.

Karot örnekleri kusurlu çıktı

Binanın yıkımına ilişkin Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada İsias Otel davası, tüm yıkılan binalar için hazırlanan çatı davadan ayrıldı. Görevlendirilen bilirkişi heyeti iki kez enkazda inceleme yaptı. Bu süreçte Kıbrıslı aileler de yargı sürecini yakından takip ediyor.

Kuzey Kıbrıs’tan gelen mühendis ve mimarlardan oluşan heyet yıkılan binadan ayrıca karot örnekleri topladı. Kıbrıs raporunun sonucu da Türk tarafının incelemelerini doğrular nitelikte çıktı.

Beton katilesi düşük

Beton kalitesinin bariz bir şekilde düşük olduğu belirlendi. Ayrıca çakıl ve kum olarak dere çakılı ve kumu kullanıldığı tespit edildi.

Raporda, beton karışımının elle yapılan kontrolde dahi kolaylıkla dağıldığı yazıldı.

Kolonların kirişlere bağlandığı noktalarda soğuk derz uygulama hatasına rastlandı.

Yetersiz donatı, çiroz kullanılmaması etriye aralıklarının da yaklaşık 25 santimetreye kadar çıkmasına raporda dikkat çekildi.

Kolonların bir kısmında nervürlü donatı kullanılırken, bir kısmının nervürsüz olduğu görüldü. Bundan dolayı betonun donatıdan kolaylıkla sıyrıldığı anlaşıldı.

Bu gözlemler, binaya 1999 yıllarından sonra bazı eklentilerin yapıldığı düşüncesini güçlendirdi.

Kat artırımı otelin temelini zedeledi

Yapının 1990-1991 yıllarında ilk olarak konut olarak temel atıldığı, 10 yıl kadar kaba inşaat şeklinde beklediği, normalde 5 kata göre tasarlanıp inşa edilmesine rağmen sonradan otele çevirilerek 7 kata dönüştürüldüğü, kat artırımı sonucu ciddi bir hata yapıldığı kanaati güçlendi.

Otel sahibi ve oğulları tutuklandı

Tüm bu veriler ışığında binanın tasarım nedeniyle daha düşük depremlerde dahi yıkılmasının mümkün olduğu sonucuna varıldı.

KKTC’li ailelerin avukatlarınca hazırlatılan rapor, mahkemeye sunuldu.

Soruşturma sonunda daha net bilgiye varılacak. Hakimlik bu süreçte otel sahibi ve 2 oğlunun “taksirle ölüme veya yaralanmaya neden olma” suçundan ayrı ayrı tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.TRT/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Akgünler Denizcilik yeni hızlı deniz otobüsü “Grand Master” ile hizmet ağını genişletti

Published

on

By

Akgünler Denizcilik’in 25. kuruluş yıl dönümünde, yeni nesil, yüksek kapasiteli hızlı deniz otobüsü “Grand Master” ile hizmet ağını genişleterek, Girne-Taşucu arası seyahat süresini 2 saat 30 dakikaya indirdiği bildirildi.

Akgünler Denizcilik’ten verilen bilgiye göre, 24 Temmuz itibarıyla Girne-Taşucu-Girne hattında seferlerine başlayan gemi, 43 araç ve 430 yolcu kapasitesine sahip.

Akgünler Denizcilik Genel Müdürü İbrahim Baştuğ, “25. yılımızı kutlarken ailemize katılan Grand Master ile hizmet kalitemizi bir adım daha yukarıya taşıyoruz. Yolcularımıza hızlı, konforlu ve zaman kazandıran bir yolculuk deneyimi yaşatmayı amaçlıyoruz. KKTC ile Türkiye arasındaki ulaşımı daha da güçlendirecek bu yatırım, deniz taşımacılığında her zaman hizmet kalitesini artırma hedefinde olan lider firma olmamızın bir göstergesidir.” şeklinde konuştu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Başbakan Üstel: “Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir”

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, toplumun ortak değerlerine saldırı nitelikli her türlü yayının bir özgürlük kullanımı olmadığını belirterek, “Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir.” dedi.

Üstel, “düşünce özgürlüğünü bilmeyenler, düşünce özgürlüğünün düşmanıdır.” diyerek, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın tarihi kişiliğini hedef alan yayını, hukuk devletinin ağırlığına uygun olarak takip ettiklerini kaydetti.

Başbakanlık’tan yapılan açıklamaya göre Üstel, Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs adasını vatan yaparken, canı pahasına mücadele verdiğini anımsattı.

“EOKA’dan önce de Kıbrıs Türk halkı, ENOSİS idealini benimseyen Rumların, kilisenin hedefiydi. Kıbrıs Türkünün insan hakları ve insan haklarına bağlı olarak özgürlükleri, zayıflatılmadan öte yok edilmeye çalışıldı. Sivil, demokratik ve çok sesli bir yapı, ulusal var oluş mücadelemizin, hedeflerindendi.” diyen Üstel, Güvenlik Kuvvetleri kurulurken, TMT’nin askeri görevini üstlendiğini kaydetti.

-“İnsan hakları bütün hakların önünde”

UBP’nin TMT’nin siyasi anlamda bayrağını devraldığını ifade eden Üstel, “Bu bir süreçtir ve bizler, gerek UBP, gerekse var oluşunda etkin yer aldığımız hükümetlerde TMT’nin nitelikli demokrasi anlayışını ileriye götürüyoruz.” dedi.

KKTC’de basının özgür olduğunu, hatta gazeteci olmayanların bile, kendini gazeteci ilan ederek yayın yapmasını sabırla izlemeyi tercih ettiklerini belirten Üstel, insan haklarının bütün hakların önünde olduğunu ifade etti.

– “Düşünce özgürlüğünü bilmeyenler, düşünce özgürlüğünün düşmanıdır”

“Yalan özgürlüğü, düşünce özgürlüğü değildir. Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir.” ifadelerine yer veren Üstel, toplumun ortak değerlerine saldırı nitelikli her türlü yayının da bir özgürlük kullanımı olmadığını belirtti.

“Düşünce özgürlüğünü bilmeyenlerin düşünce özgürlüğünün düşmanı” olduğunu ifade eden Üstel, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın tarihi kişiliğini hedef alan yayını, hukuk devletinin ağırlığına uygun olarak takip ettiklerini de kaydetti.

-“Gerekenin yapılmasıyla ilgili kesin bir kararlılık içindeyiz”

“Hükümetimiz ve şahsım bu konuda gerekenin yapılmasıyla ilgili kesin bir kararlılık içindeyiz.” diyen Üstel, Rauf Denktaş’ın Kıbrıs Türk halkının lider vasıflı bir bireyi olarak tüm Türklük dünyasında yüksek itibar sahibi olduğunu vurguladı.

Üstel, “Aramızdan bedenen ayrılması, fikirleriyle sonsuza dek yaşamasına engel değildir. Bu düşüncelerimiz toplum liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve var oluş mücadelemize hayatın her alanında katkı koyan isimlerimiz için de geçerlidir.” dedi.

Toplumsal barışı, yüksek bir duyarlılıkla korumak zorunda olduklarını ifade eden Üstel, düşünce özgürlüğüyle alakası olmayan yaklaşımlara gösterilecek her hoşgörünün, benzer yaklaşım içinde olanları cesaretlendirdiğini belirtti.

Üstel, düşünce özgürlüğüne değer veren herkesin, siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin, düşünce özgürlüğüne zarar veren yaklaşımlara karşı tavır koymaktan çekinmemesi gerektiğini dile getirdi.

Üstel, “Özgürlüğe zarar veren her türlü yayın, beyan ve yaklaşım, yılan gibidir. Gün gelir bugün seyredenleri de sokar. Kimse, ‘Beni sokmayan, yılan bin yaşasın’ diyemez.” ifadelerine yer verdi.Başbakan Ünal Üstel, toplumun ortak değerlerine saldırı nitelikli her türlü yayının bir özgürlük kullanımı olmadığını belirterek, “Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir.” dedi.

Üstel, “düşünce özgürlüğünü bilmeyenler, düşünce özgürlüğünün düşmanıdır.” diyerek, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın tarihi kişiliğini hedef alan yayını, hukuk devletinin ağırlığına uygun olarak takip ettiklerini kaydetti.

Başbakanlık’tan yapılan açıklamaya göre Üstel, Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs adasını vatan yaparken, canı pahasına mücadele verdiğini anımsattı.

“EOKA’dan önce de Kıbrıs Türk halkı, ENOSİS idealini benimseyen Rumların, kilisenin hedefiydi. Kıbrıs Türkünün insan hakları ve insan haklarına bağlı olarak özgürlükleri, zayıflatılmadan öte yok edilmeye çalışıldı. Sivil, demokratik ve çok sesli bir yapı, ulusal var oluş mücadelemizin, hedeflerindendi.” diyen Üstel, Güvenlik Kuvvetleri kurulurken, TMT’nin askeri görevini üstlendiğini kaydetti.

-“İnsan hakları bütün hakların önünde”

UBP’nin TMT’nin siyasi anlamda bayrağını devraldığını ifade eden Üstel, “Bu bir süreçtir ve bizler, gerek UBP, gerekse var oluşunda etkin yer aldığımız hükümetlerde TMT’nin nitelikli demokrasi anlayışını ileriye götürüyoruz.” dedi.

KKTC’de basının özgür olduğunu, hatta gazeteci olmayanların bile, kendini gazeteci ilan ederek yayın yapmasını sabırla izlemeyi tercih ettiklerini belirten Üstel, insan haklarının bütün hakların önünde olduğunu ifade etti.

– “Düşünce özgürlüğünü bilmeyenler, düşünce özgürlüğünün düşmanıdır”

“Yalan özgürlüğü, düşünce özgürlüğü değildir. Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir.” ifadelerine yer veren Üstel, toplumun ortak değerlerine saldırı nitelikli her türlü yayının da bir özgürlük kullanımı olmadığını belirtti.

“Düşünce özgürlüğünü bilmeyenlerin düşünce özgürlüğünün düşmanı” olduğunu ifade eden Üstel, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın tarihi kişiliğini hedef alan yayını, hukuk devletinin ağırlığına uygun olarak takip ettiklerini de kaydetti.

-“Gerekenin yapılmasıyla ilgili kesin bir kararlılık içindeyiz”

“Hükümetimiz ve şahsım bu konuda gerekenin yapılmasıyla ilgili kesin bir kararlılık içindeyiz.” diyen Üstel, Rauf Denktaş’ın Kıbrıs Türk halkının lider vasıflı bir bireyi olarak tüm Türklük dünyasında yüksek itibar sahibi olduğunu vurguladı.

Üstel, “Aramızdan bedenen ayrılması, fikirleriyle sonsuza dek yaşamasına engel değildir. Bu düşüncelerimiz toplum liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve var oluş mücadelemize hayatın her alanında katkı koyan isimlerimiz için de geçerlidir.” dedi.

Toplumsal barışı, yüksek bir duyarlılıkla korumak zorunda olduklarını ifade eden Üstel, düşünce özgürlüğüyle alakası olmayan yaklaşımlara gösterilecek her hoşgörünün, benzer yaklaşım içinde olanları cesaretlendirdiğini belirtti.

Üstel, düşünce özgürlüğüne değer veren herkesin, siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin, düşünce özgürlüğüne zarar veren yaklaşımlara karşı tavır koymaktan çekinmemesi gerektiğini dile getirdi.

Üstel, “Özgürlüğe zarar veren her türlü yayın, beyan ve yaklaşım, yılan gibidir. Gün gelir bugün seyredenleri de sokar. Kimse, ‘Beni sokmayan, yılan bin yaşasın’ diyemez.” ifadelerine yer verdi.

Devamını Oku

Kıbrıs

GKRY, Kayıp Şahıslar Komitesi’ne 380 bin euro bağışladı

Published

on

By

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Kıbrıs’taki Kayıp Şahıslar Komitesi’ne (KŞK), 380 bin euro bağışladı.

Bu bağışla GKRY’nin 2005’ten bugüne KŞK’ye sağladığı mali yardım 4 milyon 392 bin 700 euroya yükseldi.

KŞK’den yapılan açıklamada, bağışın kazı çalışmalarının güçlendirilmesi ve kazı ekiplerinin artırılması da dahil olmak üzere KŞK’nin 2025’teki çalışmalarını destekleyeceği kaydedildi.

KŞK’ye yapılan bağışların, Komite’nin kayıp şahısların kalıntılarının tespit edilmesi ve ailelerine iade edilmesi amacına katkıda bulunduğu belirtilen açıklamada, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum kayıplardan, şu ana kadar toplam 1055 kişinin kimliklendirilerek, usulüne uygun cenaze töreniyle ailelerine teslim edildiği hatırlatıldı.

Açıklamada, projenin devamı için Kayıp Şahıslar Komitesi’nin bağışçı desteklerine ihtiyaç duyduğu vurgulandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam